Evlatlık

Kimsesiz bir çocuğu evlat edinmek, yuva olmak,ona dayanak olmak kesinlikle dünyadaki en güzel şey , bir çocuğa karşılıksız kalbinin kapılarını açabilmek...
Ben şöyle düşünüyorum , birşey gerçekten olacaksa ya da olması gerekliyse içimdeki o hisse karşı koyamıyorum. Allah nasib edeceği bir şeyin önce isteğini veriyor kalbe belki de..
İkinci bir çocuk her zaman ilginin bölünmesi demek , ilk bebeğimiz bol bol boş vakitli anne olarak bizden 7/24 ilgi görebiliyoken, ikinci bebeğimiz bir diğer ilgi bekleyen kardeş sayesinde, onun bebekken gördüğü ilginin de yarısını görebiliyor çoğu zaman .. Kardeşliğin kanunu bu :)
Benim de İki evladım var , bir tane yavruya da koruyucu aile olmayı çok istiyorum, ikinci evladım doğduğundan beri rüyalarıma bile giriyor yuvadan alacağım yavru da , ama üç çocuğa yetebilir miyim, üçü arasında acaba ayrımcılık yapar mıyım, olası bir tartışmaları esnasında tarafgir olur muyum ? Bu konularda kendime tam güvenemiyorum açıkçası. O yüzden Allah izin verirse , kendi çocuklarımın biraz daha büyümesini beklemeye karar verdim.
Siz isterseniz sosyal hizmetler ile bir görüşün, sizin aile yapınıza, çocuğunuzun yaşına ve de özel durumuna göre, sizin için uygun olacak yavruyu söyleyebilirler belki ve Eğer imkan verirlerse de ; alacağınız kardeş ile öncesinde kızınızı yuvada görüştürüp kaynaştırın , hem sizin de kanınız kaynar tanıyıp sevdikçe....evinizi açmak istersiniz ona.. onlar sevgiye çok muhtaç, belki o umutla parlayan gözleri, size gülümseyen masum suratları görünce tüm endişelerinizin yersiz olduğuna karar verip, işte bu yavru benim yavrum diyeceksiniz , kim bilebilir ?
Hangi karara varırsanız da , Hakkınızda en hayırlısı olsun inşallah..
 
Evlatlık alınmaz evlat edinilir.
Meyve alınmıyor, insan hayatı kurtarılıyor.
Ve bu çok onurlu bir davranış.
Bu, bizimki gibi bir ülkede yasayanlar için her türlü eleştiriye göğüs germek, yeni bir hayata yelken açmak, daha çok olgunlaşmak demek.
Down sendromu gibi çok sabır isteyen bir genetik farklılıkla mücadele ediyorsunuz, eminim çok güçlü bir annesiniz, pek çok şeyle başa cıkabilirsiniz; fakat şunu da içten içe sorgulamalısınız, kendi çocuğumu mu kurtarmaya çalışıyorum, o çocuğu mu?
 
Kimsesiz bir çocuğu evlat edinmek, yuva olmak,ona dayanak olmak kesinlikle dünyadaki en güzel şey , bir çocuğa karşılıksız kalbinin kapılarını açabilmek...
Ben şöyle düşünüyorum , birşey gerçekten olacaksa ya da olması gerekliyse içimdeki o hisse karşı koyamıyorum. Allah nasib edeceği bir şeyin önce isteğini veriyor kalbe belki de..
İkinci bir çocuk her zaman ilginin bölünmesi demek , ilk bebeğimiz bol bol boş vakitli anne olarak bizden 7/24 ilgi görebiliyoken, ikinci bebeğimiz bir diğer ilgi bekleyen kardeş sayesinde, onun bebekken gördüğü ilginin de yarısını görebiliyor çoğu zaman .. Kardeşliğin kanunu bu :)
Benim de İki evladım var , bir tane yavruya da koruyucu aile olmayı çok istiyorum, ikinci evladım doğduğundan beri rüyalarıma bile giriyor yuvadan alacağım yavru da , ama üç çocuğa yetebilir miyim, üçü arasında acaba ayrımcılık yapar mıyım, olası bir tartışmaları esnasında tarafgir olur muyum ? Bu konularda kendime tam güvenemiyorum açıkçası. O yüzden Allah izin verirse , kendi çocuklarımın biraz daha büyümesini beklemeye karar verdim.
Siz isterseniz sosyal hizmetler ile bir görüşün, sizin aile yapınıza, çocuğunuzun yaşına ve de özel durumuna göre, sizin için uygun olacak yavruyu söyleyebilirler belki ve Eğer imkan verirlerse de ; alacağınız kardeş ile öncesinde kızınızı yuvada görüştürüp kaynaştırın , hem sizin de kanınız kaynar tanıyıp sevdikçe....evinizi açmak istersiniz ona.. onlar sevgiye çok muhtaç, belki o umutla parlayan gözleri, size gülümseyen masum suratları görünce tüm endişelerinizin yersiz olduğuna karar verip, işte bu yavru benim yavrum diyeceksiniz , kim bilebilir ?
Hangi karara varırsanız da , Hakkınızda en hayırlısı olsun inşallah..
Teşekkür ederim öncelikle, çevremde kan bağım olmasada gönül bağım olan insanlar olsun istiyorum, nedense bunu doğurarak yapmak çok uzak ihtimal gibi görünüyor, mantıklı bir sebebi yok. bilmiyorum. Bende hissiyata olayın mantığından daha çok güveniyorum.bu bir istek dediğim gibi, ama bu benim dengeyi sağlayabileceğim,çok iyi annelik yapabileceğim anlamına gelmiyor.
 
Evlatlık alınmaz evlat edinilir.
Meyve alınmıyor, insan hayatı kurtarılıyor.
Ve bu çok onurlu bir davranış.
Bu, bizimki gibi bir ülkede yasayanlar için her türlü eleştiriye göğüs germek, yeni bir hayata yelken açmak, daha çok olgunlaşmak demek.
Down sendromu gibi çok sabır isteyen bir genetik farklılıkla mücadele ediyorsunuz, eminim çok güçlü bir annesiniz, pek çok şeyle başa cıkabilirsiniz; fakat şunu da içten içe sorgulamalısınız, kendi çocuğumu mu kurtarmaya çalışıyorum, o çocuğu mu?
Kendi çocuğumu düşünerek böyle birşey yapmak istedim tabiki, ama bunu yaparken de diğer çocuğun da belki hayatına dokunmak düşüncesi cazip geldi. Zaten bir çocuğum varken ve tekrar olması için bir engel yokken evlat edindiğim bir çocuğun iyi kötü bütün herşeyini kendi çocuğum gibi kabullenebilir miyim, o kadar olgun muyum, eleştirilere göğüs gerebilir miyim,bunlar da benim sorgulamam gereken şeyler, farkındayım.
 
En güzel harekat bkendi bebeğinizi yapmak olur.2 kardeş birazda büyür birbirlerini tamamlar birbirlerinden çok şey öğrenebilirler
 
Devlet korumasina birakilan yasi buyuk cocuklarin buyuk cogunlugu zaten sorunlu ailelerden gelen bir cogu hakli olarak psikolojik sorunlari olan cocuklar. Bir cocugu o dunyadan alip, kendi cocugunuzun sorumluluguna ortak olmasini beklemek bana cok makul bir fikir gelmedi. Siz bile anne olarak zorlanmissiniz bazi durumlari kaldirmakta. Ki bu da insani bir sey. Simdi kucuk ve hayati yara dolu ilgiye muhtac cocugun sizin derdinizin bi kismina ortak olmasini beklemek bile o yuzden. Oysa bu tur cocuklar kendilerinin odak noktasi oldugu ailelere bile adapte olmakta zorlaniyor. Sanirim duygusal bakiyosunuz o yuzden makul dusunemiyosunuz.

Ben evladinizin kardesi olmasi fikrine katiliyorum, ama imkan varsa oz kardesi olsun. Hayat boyu birbirilerine destek olurlar. Yasinin daha kucuk olacak olmasinin bi zorlugu yok belli yastan sonra yine ablalik abilik yapar ona bi sekilde
 
Merhaba arkadaşlar, direk konuya giriyorum;benim dört yaşında down sendromlu bir kızım var. Açıkçası başka çocuk düşünmüyorum,hem kızımın bebekliğinde yaşadığım psikolojik süreç hem de (daha çok) çocuk büyütmenin zorlukları, aslında kalabalık bir ailem olsun düşüncesi hoşuma gitsede beni engelliyor, belki çok ilerde diyorum ama o zamanda hem yaşım ilerleyecek hem de Kızım bayağı büyümüş olacak cesaret edermiyim bilmiyorum. Ama bir yandan da kızımın yalnız büyüyor olması beni üzüyor, keşke diyorum bir ablası olsaydı çünkü kardeşten ziyade bir ablaya ihtiyacı var, onunla oyun oynayabilecek ve birşeyler öğretebilecek. Ve takip ettiğim yabancı aileler de çok yaygın, özellikle downlu çocuğu olan aileler bir tane de evlatlık alıp ikisini birlikte büyütüyor. Aslında bir ara onu da düşündüm, eğer bahçeli bir evde yaşasaydım ve eğitimleri açısından kendime güvenseydim downlu bir bebeği evlatlık edinmek isterdim.ama bikere toplumun bakış açısı böyle bir şeye hazır değil ve çevrem neredeyse çılgınlık olduğunu düşünecektir ama birsürü savaşta ailesini kaybetmiş kimsesiz çocuk var ülkemizde, onlardan birini evlatlık alsak,hem belki o çocuğun hayatı daha güzel olur hem de Kızım yalnız büyümek zorunda kalmaz, sizce nasıl fikir?


Bence gayet guzel bir fikir. Elalem hep konusur hep konusur, sen kusurlu olsan kusurlu der, mukemmel olsan sahtekar der, der de der yani. Bence etrafinizin ne diyecegini bosverin, kendinize ve aile yasantiniza odaklanin. Eger evlatlik konusunda cok net degilseniz koruyucu aile de olabilirsiniz. Arastirmanizi tavsiye ederim. Ankara'da cok fazla koruyucu aile var ve hepsi cok mutlular. :) bir tanesinin koruyucu aile olduktan bir ay sonra yetkili uzmaniyla konusmasina sahit olmustum. Adamin gozlerinin ici parliyordu resmen, oglum oglum diye dort donuyordu, cocuk da baba baba diye :) kimsesiz bir cocuga sahip cikmak kadar guzel bir sey yoktur diye dusunuyorum..

Ek: Ama tabii bunlari karsidaki cocugu da dusunerek hesaplamalisiniz, onun annesi ve babasi olabilecek misiniz? Yoksa siz oyun ablasi-abisi mi istiyorsunuz? Sonucta yardima muhtac bi cocuk, hakkina da girmemek lazim..
 
Konu Sahibi gel beraber evlatlık anlayışlarımızı değerlendirelim. Benim 2 yaşında bir çocuğum var evlenmeden önce bile o kadar bir evlatlık alıp onu büyütmek onun annesi arkadaşı şu dünyadaki herşeyi olmak istiyordum. Evlendim çocuğum oldu ama ben hala evlatlık hasretiyle yanıp tutuşuyorum. Kendi çocuğuma günün biri gelir de sinirlenir el kaldırırım ama ona asla. Çünkü o bana kayıp bir ana babanın emaneti olacak. O ana baba ahiretten bizi görse dili olsa konuşsa demez miydi benim yavruma benim elim değmiyor bağrıma basamıyorum sen nasıl hor görüyorsun diye. İşte ben evlatlığı böyle görüyorum. Bu fikrimi yıllardır eşimle konuşuyorum o kabul etmiyor ben Sevemem başkasının çocuğunu diyor. Eğer bir evlatlık alırsak ona iyilik değil kötülük yapmış olursun çünkü ben alışamam diyor. Bu yüzden alamadım bir Evlatlık. şu dünyadaki en büyük isteğim buydu ama kader işte hayalimi gerçekleştiremeden göçüp gidecem. Bu dünyadan. Demem o ki böyle benim gibi evlatlık hasretiyle yanıp tututşmadığın sürece sebep ne olursa olsun alma o çocuğu. Hani demişsin ya bilmiyorum sevebilir miyim sevemez miyim. Bu işler öyle basit olmamalı..
 
Yaşın kaç bilmiyorum ama insanın kendi çocuğu olabilecekken bence evlatlık edinmesi yanlış.
Nekadar aynı olur deselerde kesinlikle iki çocuk aynı olmaz,olamaz .
40 yaşındayım dondurulmuş embriyolarımdan 2. çocuğu yapıcaz Allah kısmet ederse tabi.
 
Benim evlat edinmekle hiçbir problemim yok.Ama sizin konunuz için aynısını söylemeyeceğim.Kendi çocuğunuza arkadaşlık etmesi için evlat edinilmez.Daha çocuğu sevip sevmeyeceğinizden emin değilsiniz yapmayın lütfen.
 
Sana bir örnek vereyim .Kızım 3,5 yaşında .Abisi de var ama yaşça kendisinden bayağı büyük.Bazen yeğenlerim ,bazen komşunun işi oluyor çocuğunu bırakmak istiyor .Beraber oynarlar diye kabul ediyorum.Ama 2 çocukla uğraşması gerçekten yorucu oluyor.En basitinden aynı oyuncakla aynı anda ikisi de oynamak istiyor,anlaşmamazlık çıkabiliyor,ayırım yapmak istemiyor insan,sırayla oynayın diyor ama karşı taraf çocuğunuza vurunca kızmasanızda rahatsız olabiliyorsun,kafası yorulabiliyor,gönderince insan oh be diyor,rahatlamış hissediyor kendini.Evlatlık alınca ya evladınla iyi geçinemezse,sevgini O çocuğa geçiremezsen daha büyük sorumluluk olur bana göre.Tamam karnı doyar ama ruhu aç olur,sizin çocuğunuza imrenebilir,kıskanabilir.Evlatlık almak değil de koruyucu aile almak daha mantıklı bana göre.Gerçi bana sorsan 2.çocuğu düşünsen daha iyi derim,ama sen bilirsin tabii.
 
Sana bir örnek vereyim .Kızım 3,5 yaşında .Abisi de var ama yaşça kendisinden bayağı büyük.Bazen yeğenlerim ,bazen komşunun işi oluyor çocuğunu bırakmak istiyor .Beraber oynarlar diye kabul ediyorum.Ama 2 çocukla uğraşması gerçekten yorucu oluyor.En basitinden aynı oyuncakla aynı anda ikisi de oynamak istiyor,anlaşmamazlık çıkabiliyor,ayırım yapmak istemiyor insan,sırayla oynayın diyor ama karşı taraf çocuğunuza vurunca kızmasanızda rahatsız olabiliyorsun,kafası yorulabiliyor,gönderince insan oh be diyor,rahatlamış hissediyor kendini.Evlatlık alınca ya evladınla iyi geçinemezse,sevgini O çocuğa geçiremezsen daha büyük sorumluluk olur bana göre.Tamam karnı doyar ama ruhu aç olur,sizin çocuğunuza imrenebilir,kıskanabilir.Evlatlık almak değil de koruyucu aile almak daha mantıklı bana göre.Gerçi bana sorsan 2.çocuğu düşünsen daha iyi derim,ama sen bilirsin tabii.
Canım sağol tavsiyelerin için, vazgeçtim zaten.anlık bir düşünceydi o yüzden sordum nasıl olur diye. İkinci çocukta kader kısmet bilmiyorum, ama şuan öyle bir düşüncem yok.
 
Dünyada annesiz babasız onca çocuk var ve hepsi sevgiye muhtaç, bunca çocuk varken kendi çocuğunu dünyaya getirmek gerçekten büyük bencillik evet ama yine de kendi evladım diyorum. En ufak bi geçimsizlikte kendi evladından yana olursun ya da olmasan bile kendi evladın gibi olacağını sanmıyorum. Evlatlık çocuğu olamayanlar için uygun diye düşünüyorum. Hem hayata niye küstün başka bi çocuk yapabilirsin.
 
Back
X