Evlenmeyin

Karşındaki çözüm odaklı biri olsa beraber çözüm arayın derdim ama sen zaten evliliği kafanda bitirdiysen ve 2-3 yıl daha bu evliliği sürdürme zorunluluğun varsa kendini daha fazla yıpratmama adına psikiyatriste git derim.
 
Aynen ya aha benimki icerde kafasinda bi.milyon dusunce noldu diyom gecistiriyo kafa geldimi mangalda kul birakmiyolar icrata geldimi sifir.evlilikten bende nefret ediyorum evlenmek icin asla evlenmemeli insanlar kizlar size tek tavsiyek bekarlara gozunuzu dort acin iyice arastirin ikiguzel soze tatli bakisa kanmayin.
 
O kadar doldum ki biraz içimi dökmek istiyorum...

Az önce instagramda bekar arkadaşlarımdan birinin spor yaptıktan sonra içtiği kahveyle olan fotoğrafını görmemle birlikte yaşlar boşaldı gözümden...Bi anda sinirlerim boşaldı sanırım.

Düşünüyorum da bekarken ne mutluymuşum.Yemeğimi yiyip odama çekilmek, canım istediğinde çıkıp gezmek, faturaları düşünmeden yaşamak, para derdi olmadan, eş, çocuk, akşam ne pişirsem, şu gün temizlik vakti vs gibi düşünceler olmadan ne kadar mutluymuşum.Evlenmek sadece daha çok sorumluluk ve doğal olarak mutsuzluk getirdi.Ne acelem vardı da evlendim üstüne bi de çocuk yaptım.

Bebeğimin doğmasıyla birlikte eşimle aramızdaki tüm ipler koptu...Hiçbi şekilde sorumluluk almayan, devamlı zorlamak gereken, bişeyi zorla yapsa da binbir laf eden kronik mutsuz bi insan...Sürekli yesin içsin yatsın, vizyonsuz, amaçsız günü kurtaran bomboş bi adam.

Evlilikte anladım ki insan anlatmaktan çok anlaşılmak istiyormuş.Zaten anlatma işi rutine dönünce birbirinin başını yiyen iki insandan başka bişey kalmıyo geriye.Karşınızda sizi anlayan,zor zamanınızı gören ve siz istemeden destek olan biri yoksa hiçbi zaman aile olamıyomuşsunuz.Biz de aile olamadık maalesef.

Ve anladım ki siz sorumluluk aldıkça yaptığınız tüm fedakarlıklar göreviniz sanılıyormuş ve nankör insan asla değişmiyormuş...Ve içinizde bi kere bişeyler bitti mi o ev artık size zindan oluyomuş...

Allah aşkına bi insanın yaşadığı yeri temizlemesi bi insana yardım etmek olarak görülebilir mi? Ev işleri benim görevim, bebek bakmak benim görevim, para getirmek benim görevim, MTV ödeme zamanını bilip onu bile halletmek benim görevim.Ben ne ara bu kadar eşek oldum indiremiyorum sırtımdan.


Bu kadar mutsuzsan boşan diyebilirsiniz.Maalesef boşanamam çünkü hayat boyu bana destek olan bi ailem olmadı, zaten biraz da onlardan kurtulmak için evlenmiştim.En az 2-3 sene daha bu cehennemdeyim...Ama artık taşıyamıyorum onca yükü.Eve gelip ben bugün yoruldum diyip eşek ölüsü gibi uyuyor.Çalıştığının yarısı da maaşındaki hacize gidiyor.Geri kalan para kendini geçindirmeye bile yetmez.Böyle bi adama sevgi saygı duyulur mu? Eve bunun yerine kedi köpek alsam en azından bana yük olmazdı.

Çok yorgunum, her gece kabuslar görüyorum psikiyatriye gitsem yardımı olur mu bilmiyorum ama son çarem o kaldı...
evlenmiycez zaten merak etmeyin. şu konuları okudukça evlilikten hepten soğuyorum.
2-3 yıl sonra ne olacak peki? mezuniyet falan mı? yani nasıl kurtulacaksınız bu durumdan
 
Ayrıca sizi çok iyi anlıyorum. Ben daha bir buçuk yıllık evliyim ama evliliğim çalkantıda diyebilirim. Eşime sorsan hiç bir sorun yok. Ben sorun çıkarıyorum. Ama ufak ufak şeylerden doldum taştım artık.
Bazen kendime soruyorum evlilik bu mu gerçekten diye? Rahat batıyormuş bana heralde ondan evlenmişim
 
seni ilk defa kendinle ilgili bu kadar içten yazı paylaştığını görüyorum. hani burada yansıttığın profilde böyle sorunların olduğunu tahmin etmezdim. demek ki çok güçlüsün bunları bu kadar zaman idare ettin. en az iki üç sene boşanamam yazmışsın. bebek büyüsün diye mi
 
seni ilk defa kendinle ilgili bu kadar içten yazı paylaştığını görüyorum. hani burada yansıttığın profilde böyle sorunların olduğunu tahmin etmezdim. demek ki çok güçlüsün bunları bu kadar zaman idare ettin. en az iki üç sene boşanamam yazmışsın. bebek büyüsün diye mi
Bende çok şaşırdım
 
Hepimiz türlü türlü sorunlarla boğuşuyoruz, sorunlar herzaman olacaktır. Önemli olan bunları karşılayabilecek güçte olmamızdır. Belli ki siz şuanda bu dayanıklılığı gösteremiyorsunuz. Pişmanlıkları bir kenara bırakın artık, demek ki bunların da yaşanması gerekiyormuş. Kendinize daha fazla yüklenmeyin ve bir uzmandan destek alın. Şuan her şey çok kötüymüş gibi görünebilir ama zamanla daha iyi hissedeceğinizi düşünüyorum.
 
Herşeyi bildi mi üstlendi mi senin görevin sanıyorlar.Karşıdakine bırakırsan zahmetini Çek'e Çek'e öğrenecek o da sorumluluğu almayı mecbur.

Her işi de siz üstleniyorsanız neyi bekliyorsunuz ki o Zaman? Çocuk da olmuş ama zamansız olmuş ki böyle bir düşünceye kapılmışsınız.Öyle veya böyle olan yine arada kalan çocuklara olacak..

Allah güç versin size.
 
Bu kadar mutsuzsan boşan diyebilirsiniz.Maalesef boşanamam çünkü hayat boyu bana destek olan bi ailem olmadı, zaten biraz da onlardan kurtulmak için evlenmiştim.En az 2-3 sene daha bu cehennemdeyim...Ama artık taşıyamıyorum onca yükü.Eve gelip ben bugün yoruldum diyip eşek ölüsü gibi uyuyor.Çalıştığının yarısı da maaşındaki hacize gidiyor.Geri kalan para kendini geçindirmeye bile yetmez.Böyle bi adama sevgi saygı duyulur mu? Eve bunun yerine kedi köpek alsam en azından bana yük olmazdı.
şu kısıma kadar çok haklısınız bence de.
Peki eşiniz onun hakkında şunu düşündüğünüzü biliyor mu ?
Eşim hakkımda bunu düşünse yıkılırdım.
 
O kadar doldum ki biraz içimi dökmek istiyorum...

Az önce instagramda bekar arkadaşlarımdan birinin spor yaptıktan sonra içtiği kahveyle olan fotoğrafını görmemle birlikte yaşlar boşaldı gözümden...Bi anda sinirlerim boşaldı sanırım.

Düşünüyorum da bekarken ne mutluymuşum.Yemeğimi yiyip odama çekilmek, canım istediğinde çıkıp gezmek, faturaları düşünmeden yaşamak, para derdi olmadan, eş, çocuk, akşam ne pişirsem, şu gün temizlik vakti vs gibi düşünceler olmadan ne kadar mutluymuşum.Evlenmek sadece daha çok sorumluluk ve doğal olarak mutsuzluk getirdi.Ne acelem vardı da evlendim üstüne bi de çocuk yaptım.

Bebeğimin doğmasıyla birlikte eşimle aramızdaki tüm ipler koptu...Hiçbi şekilde sorumluluk almayan, devamlı zorlamak gereken, bişeyi zorla yapsa da binbir laf eden kronik mutsuz bi insan...Sürekli yesin içsin yatsın, vizyonsuz, amaçsız günü kurtaran bomboş bi adam.

Evlilikte anladım ki insan anlatmaktan çok anlaşılmak istiyormuş.Zaten anlatma işi rutine dönünce birbirinin başını yiyen iki insandan başka bişey kalmıyo geriye.Karşınızda sizi anlayan,zor zamanınızı gören ve siz istemeden destek olan biri yoksa hiçbi zaman aile olamıyomuşsunuz.Biz de aile olamadık maalesef.

Ve anladım ki siz sorumluluk aldıkça yaptığınız tüm fedakarlıklar göreviniz sanılıyormuş ve nankör insan asla değişmiyormuş...Ve içinizde bi kere bişeyler bitti mi o ev artık size zindan oluyomuş...

Allah aşkına bi insanın yaşadığı yeri temizlemesi bi insana yardım etmek olarak görülebilir mi? Ev işleri benim görevim, bebek bakmak benim görevim, para getirmek benim görevim, MTV ödeme zamanını bilip onu bile halletmek benim görevim.Ben ne ara bu kadar eşek oldum indiremiyorum sırtımdan.


Bu kadar mutsuzsan boşan diyebilirsiniz.Maalesef boşanamam çünkü hayat boyu bana destek olan bi ailem olmadı, zaten biraz da onlardan kurtulmak için evlenmiştim.En az 2-3 sene daha bu cehennemdeyim...Ama artık taşıyamıyorum onca yükü.Eve gelip ben bugün yoruldum diyip eşek ölüsü gibi uyuyor.Çalıştığının yarısı da maaşındaki hacize gidiyor.Geri kalan para kendini geçindirmeye bile yetmez.Böyle bi adama sevgi saygı duyulur mu? Eve bunun yerine kedi köpek alsam en azından bana yük olmazdı.

Çok yorgunum, her gece kabuslar görüyorum psikiyatriye gitsem yardımı olur mu bilmiyorum ama son çarem o kaldı...
Ahhh ben ahh çookkk pişmanımmm azap gbi tepemdee .keşke zamanı geri alablsem asla evlenmem kendi kendimi yaktım.
 
Az evvel hemen hemen aynı içerikte bir konu açtım. Ben de inanılmaz pişmanım evlendiğime. Amaçsız, plansız rahat kocadan bende de var bir tane. Ne diyeyim bilemedim size. Böyle böyle tükenip gidiyoruz işte...
Bi haftadır hiç iyi değildim sırf ailemin evlilik baskılarından ve hiç beğenmediğim yaşı büyük birileriyle kısmet bulmalarından..ki öğretmenim tabiki yuva kurmak istiyorum ama sevdiğim biriyle.gerçekten evlilik böyle mi?
 
aynı benim hayatımı tarif etmişsin aile konusunda bile aynı durumdayız cok zor herseyi binbir ricayla yapıp başına kalkan insanla yaşamak sana değer vermemesi evde kendini hizmetçi olarak hissedip özel hayatının olmamasi arkana baktığında gördüğün o koca pişmanlık.keşke... keşke en baştan olmasaydı en azından nişan atsaydım bari diye dövünmek iş işten geçince en kötüsü de boşanmak için mantık hesabı yapıp sonunda tek başına çocukla ortada kalacağını bilip korkmak sırtındaki yükü atamamak
 
lutfen sakın olun...yavrunuz ıcın ayakta kalmaya calışın...evliligin ılk yılları kabus gibi gelır sonra belkı bır yol hal cızersınız ıns...aklı basında birine benzıyorsunuz...psıkolojik destek alın...sonucta herkes amöa herkes zamanı keske gerı alsa ama ımtıhan ıste...herkesın farklı...budunya kalıcı bıryer degil...zaten gıdecegız birgun...bosansanızda bosanmasınızda ruh saglıgı sıze her daım lazım..lutfen kendınıze sahıp cıkın...
 
O kadar doldum ki biraz içimi dökmek istiyorum...

Az önce instagramda bekar arkadaşlarımdan birinin spor yaptıktan sonra içtiği kahveyle olan fotoğrafını görmemle birlikte yaşlar boşaldı gözümden...Bi anda sinirlerim boşaldı sanırım.

Düşünüyorum da bekarken ne mutluymuşum.Yemeğimi yiyip odama çekilmek, canım istediğinde çıkıp gezmek, faturaları düşünmeden yaşamak, para derdi olmadan, eş, çocuk, akşam ne pişirsem, şu gün temizlik vakti vs gibi düşünceler olmadan ne kadar mutluymuşum.Evlenmek sadece daha çok sorumluluk ve doğal olarak mutsuzluk getirdi.Ne acelem vardı da evlendim üstüne bi de çocuk yaptım.

Bebeğimin doğmasıyla birlikte eşimle aramızdaki tüm ipler koptu...Hiçbi şekilde sorumluluk almayan, devamlı zorlamak gereken, bişeyi zorla yapsa da binbir laf eden kronik mutsuz bi insan...Sürekli yesin içsin yatsın, vizyonsuz, amaçsız günü kurtaran bomboş bi adam.

Evlilikte anladım ki insan anlatmaktan çok anlaşılmak istiyormuş.Zaten anlatma işi rutine dönünce birbirinin başını yiyen iki insandan başka bişey kalmıyo geriye.Karşınızda sizi anlayan,zor zamanınızı gören ve siz istemeden destek olan biri yoksa hiçbi zaman aile olamıyomuşsunuz.Biz de aile olamadık maalesef.

Ve anladım ki siz sorumluluk aldıkça yaptığınız tüm fedakarlıklar göreviniz sanılıyormuş ve nankör insan asla değişmiyormuş...Ve içinizde bi kere bişeyler bitti mi o ev artık size zindan oluyomuş...

Allah aşkına bi insanın yaşadığı yeri temizlemesi bi insana yardım etmek olarak görülebilir mi? Ev işleri benim görevim, bebek bakmak benim görevim, para getirmek benim görevim, MTV ödeme zamanını bilip onu bile halletmek benim görevim.Ben ne ara bu kadar eşek oldum indiremiyorum sırtımdan.


Bu kadar mutsuzsan boşan diyebilirsiniz.Maalesef boşanamam çünkü hayat boyu bana destek olan bi ailem olmadı, zaten biraz da onlardan kurtulmak için evlenmiştim.En az 2-3 sene daha bu cehennemdeyim...Ama artık taşıyamıyorum onca yükü.Eve gelip ben bugün yoruldum diyip eşek ölüsü gibi uyuyor.Çalıştığının yarısı da maaşındaki hacize gidiyor.Geri kalan para kendini geçindirmeye bile yetmez.Böyle bi adama sevgi saygı duyulur mu? Eve bunun yerine kedi köpek alsam en azından bana yük olmazdı.

Çok yorgunum, her gece kabuslar görüyorum psikiyatriye gitsem yardımı olur mu bilmiyorum ama son çarem o kaldı...
kıyamam size ben ama inanıyorum siz bu cehennemden sağ salim çıkacaksınız en azından bazı kadınlar gibi görmezden gelmeyi ya da kendinizi kandırmayı seçmediniz ve bunu genç yaşınızda anladınız ve zamanı gelince de hayatı çok güzel yaşayacaksınız...
Hep bu günler geçecek deyin çünkü geçiyor.
Mutluluk dolu günler sizinle olsun bunu kalpten diliyorum.
 
Bu sözü dinleyen nadir insanlardanım sanırım 37 oldum evlenmedim çokta mutluyum.
Malesef şu zamanın erkekleri sömürücü,gençliğini,bedeninizi,paranızı, duygularınızı,sinirlerinizi ve dahası sömüren yaratıklar gibiler.
Onun borcunu kapatmak için 2 yıl daha sabrediyorsanız evliliğinizdeki yanlıştan daha büyük yanlış olur bu.
Zararın neresinden dönülürse kardır, dünya hayalimizdeki ve planlarımızdaki kadar uzun değil. Kimse için kendimizi bir saniye daha üzmeye değmez.
 
Bi haftadır hiç iyi değildim sırf ailemin evlilik baskılarından ve hiç beğenmediğim yaşı büyük birileriyle kısmet bulmalarından..ki öğretmenim tabiki yuva kurmak istiyorum ama sevdiğim biriyle.gerçekten evlilik böyle mi?


Bilmem belki de bakış açısıyla alakalıdır. Abimin rahmetli eşi, borç içinde zor bir hayat sürdü. Ki maalesef kısaydı yaşadığı hayat. Abim genel olarak rahat bir tiptir. Ben bile tahammül edemem rahatlığına. Ancak yengem mutlu görünüyordu. Ölümden başka her şeye çare var derdi. Daha iyimserdi. Aynı hayatın içine beni dahil edersen i berbat bir evlilik hayatı derdim. Dediğim gibi bakış açısıyla ve biraz da şansla alakalı evlilik işi.
 
Back
X