- 3 Temmuz 2010
- 11.071
- 11.546
- 498
- Konu Sahibi redvelvetcake
- #1
Kızlar ben aşırı düzenli bir insanım. Bilmiyorum kötü bir şey mi aslında ben halimden çok memnunum. Her şeyim yerli yerinde, odam derli toplu, her şeyim uygun ve düzgün. Hiçbir zaman bir şey kaybetmem, unutmam, sağda sola bırakmam, sorumsuz bir insan değilim ve her zaman her şeye çok hazırlıklıyımdır. Sorunum şu; bir şey olacak da düzenimin bozulacak olması düşüncesi. Deprem veya başka bir şey olsa, düzenim bozuldu diye psikolojim bozulur. Ben niye böyleyim
Halimden çok memnunum ama aklımı her şeye takıyorum, yani biri gelecek düzenimi bozacak odamı dağıtacak diye kafayı yiyorum! Her şey düzgün, düzenli ve kontrol altında olsun istiyorum ve bunun bozulacak olma düşüncesi beni çok rahatsız ediyor.
Mesela çantam çok dolu olur. Örneğin sıradan bir günde diş fırçası diş macunundan tutun yoğurda kadar, çikolatadan ojeye kadar, tablet bilgisayardan iki çeşit mendil dezenfektana, koca parfüm şişesinden şarj aletine kadar çok fazla şey var. Aslında olan şeyleri sıralamıştım ama sekiz satır olunca silmeye karar verdim. Kısacası her türlü şeye hazırlıklıyımdır. Etrafımdaki çantasında peçete taşımayan, veya bir şeyi yırtılınca kendisinde olmadığı için benden dikiş seti isteyen insanları görünce ne kadar rahatlar diyorum, ve bu beni rahatsız ediyor.
Başka bir örnek de, ayakkabılarım, çantalarım bunların sayıları, markaları, ayırt edici nitelikleri defterimde yazar, ya da ayakkabılarımın da hangi dolapta durduğu nereden alındığı, ne özelliği var vs. Kabanlarım da öyle. Aldığım şeyleri sürekli not ederim, cüzdanımda ne kadar kaldı, bankadaki hesapta ne kadar kaldı, yaptırdıysam taksit vs ne kadar ne zaman kaç tane. Hesap defterim var her şeyim fişleriyle deftere zımbalı yanında ayrıntılı bilgisi yazıyor. Ne alacağım, ne kadar olduğu, ne zaman alacağım her şeyim planlıdır. Hafta başında bu hafta içi ne giyeceğimi planlar yazarım. Kitaplarım bile alfabetik sıraya göre dizili. Belli aralıklarla dolapları döker düzenlerim. Bir yazı okurken imla ve anlatım hatalarına katlanamam.
O kadar planlı programlıyım ki hayatımda her şey mükemmel uyumlu!
Geçen gün Sex and The City izliyordum, Big Carrie'nin evine geldi ve bu gece sanırım burada kalacağım dedi. Benim o an düşündüğüm ilk şey, "sabah yüzünü neyle yıkayacak, gece ne giyecek, dişini nasıl fırçalayacak" Ya da bir film izlerken oluyor, karakterler ayakkabılarını çıkarıp kumsala iniyorlar benim düşündüğüm şey "o kumlar asla temizlenmez, o şekilde de ayakkabı giyilmez, ne yapacaklar"
Ben de rahat bir insan olmak istiyorum; fakat biraz rahatlığın sorumsuzluğa kaymasından çok korkuyorum. Ben eşyalarını unutan, kaybeden bir insan değilim, her şeyim kontrol altındadır. Bunlar beni sıkmıyor, ancak düzenimin bozulacak olması korkusu beni rahatsız ediyor. Her şey o kadar mükemmel ki küçük bir hatada gerçekten çok üzülüyorum. Geçen sene bir yüzük kaybetmiştim. İki hafta durmadan onu aradım, değerli bir şey de değildi. Sonra başka bir şeyim daha kaybolmuştu. Kafayı yedim; dayanamıyorum, katlanamıyorum ve kendimi sorumsuz bir insan gibi hissediyorum. Keşke bu kadar sıkmasam kendimi ama benim de yapım bu. Her şey düzenli olsun diye sıkmıyorum aksine bu benim hayatımı kolaylaştırıyor ama bir küçük hata yapınca kendimi çok hırpalıyorum. Böyle olsun istemiyorum, keşke ben de hata konusunda daha esnek bir insan olabilsem.

Mesela çantam çok dolu olur. Örneğin sıradan bir günde diş fırçası diş macunundan tutun yoğurda kadar, çikolatadan ojeye kadar, tablet bilgisayardan iki çeşit mendil dezenfektana, koca parfüm şişesinden şarj aletine kadar çok fazla şey var. Aslında olan şeyleri sıralamıştım ama sekiz satır olunca silmeye karar verdim. Kısacası her türlü şeye hazırlıklıyımdır. Etrafımdaki çantasında peçete taşımayan, veya bir şeyi yırtılınca kendisinde olmadığı için benden dikiş seti isteyen insanları görünce ne kadar rahatlar diyorum, ve bu beni rahatsız ediyor.
Başka bir örnek de, ayakkabılarım, çantalarım bunların sayıları, markaları, ayırt edici nitelikleri defterimde yazar, ya da ayakkabılarımın da hangi dolapta durduğu nereden alındığı, ne özelliği var vs. Kabanlarım da öyle. Aldığım şeyleri sürekli not ederim, cüzdanımda ne kadar kaldı, bankadaki hesapta ne kadar kaldı, yaptırdıysam taksit vs ne kadar ne zaman kaç tane. Hesap defterim var her şeyim fişleriyle deftere zımbalı yanında ayrıntılı bilgisi yazıyor. Ne alacağım, ne kadar olduğu, ne zaman alacağım her şeyim planlıdır. Hafta başında bu hafta içi ne giyeceğimi planlar yazarım. Kitaplarım bile alfabetik sıraya göre dizili. Belli aralıklarla dolapları döker düzenlerim. Bir yazı okurken imla ve anlatım hatalarına katlanamam.
O kadar planlı programlıyım ki hayatımda her şey mükemmel uyumlu!
Geçen gün Sex and The City izliyordum, Big Carrie'nin evine geldi ve bu gece sanırım burada kalacağım dedi. Benim o an düşündüğüm ilk şey, "sabah yüzünü neyle yıkayacak, gece ne giyecek, dişini nasıl fırçalayacak" Ya da bir film izlerken oluyor, karakterler ayakkabılarını çıkarıp kumsala iniyorlar benim düşündüğüm şey "o kumlar asla temizlenmez, o şekilde de ayakkabı giyilmez, ne yapacaklar"
Ben de rahat bir insan olmak istiyorum; fakat biraz rahatlığın sorumsuzluğa kaymasından çok korkuyorum. Ben eşyalarını unutan, kaybeden bir insan değilim, her şeyim kontrol altındadır. Bunlar beni sıkmıyor, ancak düzenimin bozulacak olması korkusu beni rahatsız ediyor. Her şey o kadar mükemmel ki küçük bir hatada gerçekten çok üzülüyorum. Geçen sene bir yüzük kaybetmiştim. İki hafta durmadan onu aradım, değerli bir şey de değildi. Sonra başka bir şeyim daha kaybolmuştu. Kafayı yedim; dayanamıyorum, katlanamıyorum ve kendimi sorumsuz bir insan gibi hissediyorum. Keşke bu kadar sıkmasam kendimi ama benim de yapım bu. Her şey düzenli olsun diye sıkmıyorum aksine bu benim hayatımı kolaylaştırıyor ama bir küçük hata yapınca kendimi çok hırpalıyorum. Böyle olsun istemiyorum, keşke ben de hata konusunda daha esnek bir insan olabilsem.