• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Fen Edebiyatlara Formasyon Müjdesi

Ben eğitim fakultesi öğrencisi olarak bu duruma karşıyım. Arkadaşlar fen edebiyat fakultesi her üniversitede olan bir bölüm. E bir sürü üniversite açıldı hele özeller ve açılmaya da devam ediyor.... Eğer bu kadar çok kişi öğretmen olmak isterse ne olacak ?? Sokaklara dökülüp atanamıyoruz diye eylem mi yapıcaz? Burada biz eğitim fakültesi öğrencilerinin hakları yenilmektedir.
 
ben cok sevındım fen edebıyat okuyanlar ıcın cunku gercekten onlar cok agır bı egıtım aldıkları halde ıs alanı cok az ayrıca egıtım fakultelerının onunun kapanmasına yol acmaz bence bu ulkede ogretmen bekleyen bı cok okul var burda ıs devlete dusuyo atamaları cogaltırlarsa her ıkı grup ıcınde sıkıntı olmaz rekabet kalmaz dıye dusunuyorum ben de zamanında bıyolojı okumak ıstemıstım cokta arastırmıstım bu konuları ama kımya muhendıslıgı okudum(bıyolojıyle ne alakaysa) bızı ılgılendırmıo ama genede cok sevındım fen edebıyat fakultelerı ıcın:29::29::29::29:
 
madem öğretmen olmak istiyordunuz gitseydiniz ya eğitim fakültesine ?

dersler zormuş, ağırmış. mış mış mış. kimse zorla yollamadı sizi oraya. başkasının mesleğine yamanmaktan vazgeçin artık.

devlet formasyondan paraları cebe indirecek biz de burada birbirimizi yiyelim.

herkes işine kendi mesleğine baksın arkadaş ya madem akademisyen değil de öğretmen olmak istiyordun ne işin var fen edebiyatta diye sorarlar adama.

eğitim fakülteli biri olarak yeter hakkımızın yendiği diyorum :ssz:
 
madem öğretmen olmak istiyordunuz gitseydiniz ya eğitim fakültesine ?

dersler zormuş, ağırmış. mış mış mış. kimse zorla yollamadı sizi oraya. başkasının mesleğine yamanmaktan vazgeçin artık.
devlet formasyondan paraları cebe indirecek biz de burada birbirimizi yiyelim.

herkes işine kendi mesleğine baksın arkadaş ya madem akademisyen değil de öğretmen olmak istiyordun ne işin var fen edebiyatta diye sorarlar adama.

eğitim fakülteli biri olarak yeter hakkımızın yendiği diyorum :ssz:

ülkemizi kendi bölümünden okuyan mutlaka kendi bölümüyle ilgili iş yapabilcek potansiyele sahip bi ülke olarak mı görüyosunuz şu cümleyi kurarken çok merak ediyorum :44::44:
dil edebiyat mezunuyum, şansımıza (!) okurken formasyon alma imkanım oldu aldım noldu :31::31:
koca ülkede 1 kişi atandı:19::19:
ve şuan finans sektöründeyimm..
öleyse iibf mezunlara kocaman kusura bakmasınlar diyorumm :31::31:
şartlar ..
 
ülkemizi kendi bölümünden okuyan mutlaka kendi bölümüyle ilgili iş yapabilcek potansiyele sahip bi ülke olarak mı görüyosunuz şu cümleyi kurarken çok merak ediyorum :44::44:
dil edebiyat mezunuyum, şansımıza (!) okurken formasyon alma imkanım oldu aldım noldu :31::31:
koca ülkede 1 kişi atandı:19::19:
ve şuan finans sektöründeyimm..
öleyse iibf mezunlara kocaman kusura bakmasınlar diyorumm :31::31:
şartlar ..

öyle bir potansiyele sahip bir ülke olmadığını herkes biliyor. Benim kızdığım nokta ortada zaten bu kadar atanamayan öğretmen varken üstüne fen-edebiyat mezunlarının öğretmen(!) yapılıp araya eklenmesi.

hem bu formasyon mevzuu yüzünden fen-edebiyat fakültelerinin de kalitesi düşüyor. Fen-edebiyatın amacı ilgili olduğu bölümde akademisyen yetiştirip bilimsel araştırma yapmak iken eğitim fakültelerinin arka odası oluyor resmen.
 
öyle bir potansiyele sahip bir ülke olmadığını herkes biliyor. Benim kızdığım nokta ortada zaten bu kadar atanamayan öğretmen varken üstüne fen-edebiyat mezunlarının öğretmen(!) yapılıp araya eklenmesi.

hem bu formasyon mevzuu yüzünden fen-edebiyat fakültelerinin de kalitesi düşüyor. Fen-edebiyatın amacı ilgili olduğu bölümde akademisyen yetiştirip bilimsel araştırma yapmak iken eğitim fakültelerinin arka odası oluyor resmen.

akademisyen olarak kaç kadro açılıyo üniversitelerde, yeterli mi :31::31:
artık kimse kalitesine, bölümüne bakmıyo..
çünkü insanlar iş bulma derdinde.
hem eğitim fakülteleri formasyon derslerini bizlerden daha iyi aldıkları için zaten adım olarak öndeler.
sadece biraz daha çaba göstermek zorundalar fen - edebiyat fakültelerinin önüne geçmek için:34:
*
hatta kendi çevremden bi örnek verim size;
benle birlikte mezun olan arkadaşım ( fransızca mezunuyum ) devlette sözleşmeli türkçe öğretmeni
diğer ise bi kolejde ingilizce öğretmenii..
yorum yapmama gerek yok sanırım..
 
bunu tartışacağınız yer burası değil. formasyonu veren buradaki insanlar da değil. eğer fen edebiyatların formasyon almasından rahatsızsanız Ösym'ye ya da artık nereye gerekiyorsa dilekçe verin, şikayet edin.
buradan tartışmakla çözülseydi kaç kere çözülürdü bu iş.
boşu boşuna tartışmaya gerek var mı?
 
akademisyen olarak kaç kadro açılıyo üniversitelerde, yeterli mi :31::31:
artık kimse kalitesine, bölümüne bakmıyo..
çünkü insanlar iş bulma derdinde.
hem eğitim fakülteleri formasyon derslerini bizlerden daha iyi aldıkları için zaten adım olarak öndeler.
sadece biraz daha çaba göstermek zorundalar fen - edebiyat fakültelerinin önüne geçmek için:34:
*
hatta kendi çevremden bi örnek verim size;
benle birlikte mezun olan arkadaşım ( fransızca mezunuyum ) devlette sözleşmeli türkçe öğretmeni
diğer ise bi kolejde ingilizce öğretmenii..
yorum yapmama gerek yok sanırım..

Olay üniversite kadrolarına hiç gelmesin bence çünkü konu başlığından çıkmış oluruz :7:
Evet kimse kalitesine bölümüne bakmıyor ama ben bakıyorum. Ha kendi bölümünü bitirip atanıp öğretmenlikten bir haber insanlar da var orası ayrı mesele.

Ben devlet bu olanağı sağlayarak ortamı cümbüşe çevirsin istemiyorum herkes kendi işine baksın.Bakacak işi olmuyorsa da o onun sorunu o düşünecekti. Görüyoruz halimizi teknik öğretmenler mühendis, hemşireler fizyoterapist, sosyoloji,felsefe okuyanlar da psikolojik danışman olacak bu gidişle.
 
tartışmıyoduk aslında amaa :44::44:
şartlardan bahsediyodukk :34:

bana tartışılıyor gibi geldi o yüzden yazdım
bu konularda ben de şimdiye kadar çok fikrimi belittim ama hiçbir işe yaramadı her iki taraftan da
o açıdan söyledim
 
Rahatsızlık verdiğim bir şey varsa affola o zaman.

boylesine, fikirlerini paylaşmak istersen özel mesaj atabilirsin böylesi daha iyi olur zannımca. :12:
 
Olay üniversite kadrolarına hiç gelmesin bence çünkü konu başlığından çıkmış oluruz :7:
Evet kimse kalitesine bölümüne bakmıyor ama ben bakıyorum. Ha kendi bölümünü bitirip atanıp öğretmenlikten bir haber insanlar da var orası ayrı mesele.

Ben devlet bu olanağı sağlayarak ortamı cümbüşe çevirsin istemiyorum herkes kendi işine baksın.Bakacak işi olmuyorsa da o onun sorunu o düşünecekti. Görüyoruz halimizi teknik öğretmenler mühendis, hemşireler fizyoterapist, sosyoloji,felsefe okuyanlar da psikolojik danışman olacak bu gidişle.

öleyse kpss ye çok çalışıp diğerlerinden adım adım önde olmanız gerekiyo :34::34:
iyi çalışmalar sizee :6::6::6:
 


bana tartışılıyor gibi geldi o yüzden yazdım
bu konularda ben de şimdiye kadar çok fikrimi belittim ama hiçbir işe yaramadı her iki taraftan da
o açıdan söyledim

yok yok :1:
biz burda ne kadar konuşursak konuşalım sadece kendimizi yicez :6:
biz formasyonu alırkende eğitim fakülteleri tepki gösterdi hatta tepkilerinin karşılığını da aldılar :31:
ve formasyonu alan tek dönem bizim dönemdii, bizden sonrasına vermediler..
 
Aslında sorun tamamen fen-edebiyat fakültelerine formasyonu koy-kaldır yapmalarından kaynaklanıyor. Formasyon hakkı veriyorlar insanlar öğretmen olurum avantajıyla giriyor sonra kalkıyor. Sonra verilmeyecek denliliyor, tekrar konuluyor.

Açıkcası eğer kişi, biyoloji okuyup biyoloji öğretmeni olmak istiyorsa eğitim fakültesinde biyoloji bölümü okumalı
edebiyat okuyup öğretmen olmak istiyorsa, eğitim fakültesinde türk dili ve edebiyatı öğretmenliği bölümü okumalı

yani kalkacaksa tam kalkmalı veya verilecekse formasyon tam verilmeli. ama verildiğinde de şu durum ortaya çıkıyor. eğitim fakültelerine girenlerin lys puanı/sıralaması daha yüksekken fen-edebiyattaki puanlar daha düşük. Yani burdaki kişi en fazla 1 yıl da formasyon alır 5 yılda bitiririm ne olacak gözüyle bakıyor.

Bu karışıklığı veren sistem. Ben ne eğitim ne fen-edebiyatçıyım. Ama her zaman öğretmen olacak kişinin eğitim fakültesini kazanmış dahi olsa mutlaka ekstra bir sınava,mülakata vs. duruma tabi tutulmasından yanayım. Her eğitim fakülteli de adam gibi öğretmen olamıyor. Rahat meslek diye (kimine göre tabi) kapısını aşındıran çok. Bu da sistemin pervasızlığı. Yap-boz yaptılar yıllardır perişanız.
 
Back
X