- Konu Sahibi inceuclusarjiolanvarmi
-
- #21
Ben çok dürüst oldum ama o hiç değişmedi
Benzer bir durumdan geçtik sayılır biz de
Rahatladın mı bakayım
Vallaha da rahatladım :) Zaten nasıl bir ruh halim varsa konu açarken ürkek kedi yavrusu gibi endişeliydim, şimdi avını köşeye sıkıştırmış komodo ejderi gibi şaha kalktım. Ben en iyisi dert konusu açmayayım. Derdimin son kullanım tarihi bir saatten fazla olmuyor.
Bu sefer ciddiyim valla bak dertlendim hatunlar sayesinde yok yere.
Arkadaşlar sayenizde ruh hastası oldum. Vicdan azabı çekerseniz engel olmam :) Kısmetse ve sevgili pederim beni süründürüp cehennem azabı yaşatmazsa ki yapacak biliyorum. Bayram sonrası sözleneceğim. Ben şimdiki sevgilimden önce uzun yıllar süren bir ilişki yaşamış ve sonra türlü azaplar çekerek ilişkimi sonlandırmıştım. İlk ilişkimdi... Sevgilimle tanıştığım zamanlarda ise hala depresiftim ve açıkçası "erkekler ölsüüğğnnn" modunda idim. Kendisi sabırla bekledi, dinledi ve teselli etti. Çok zaman sonra ona aşık oldum. Tabi bu süreçte ruh sağlığım da normal olmadığından gerektiğinden fazla dürüsttüm ona karşı. Ne yaşadıysam olduğu gibi zerre detay atlamadan anlattım ona. Keza ondan da aynı şeyi bekledim ve istedim. O da sağolsun çocukluğundan itibaren her şeyi anlattı. İlk zamanlar kıskançlık nöbetleri geçirdi ancak zamanla bu konu hiç açılmadı aramızda. Açılacağını da düşünmemiştim, forumdaki konuları hatmedene kadar.
Zaten evlilik fikri beni yeterince ürkütüyorken, şimdi bu haddinden fazla dürüstlük hali acaba yanlış mıydı diye düşünmüyor değilim. He yine olsa yine olduğu gibi anlatırım her şeyi. Ancak dediğim gibi ben fazla dürüst oldum. Örnekle açıklamak gerekirse;
-Ühühü aha bu cafede beni kaç saat bekletmişti o ühühü.
gibi zılgıt çekme hallerim de olmadı değil. Yani o ilişkimde ne yaşadıysam, nerelerde anılarım varsa, nerede hangi üzüntü ile yıkıldıysam hepsini biliyor bizim herif. Bunun sebebi de benim onunla bir dost gibi konuştuğum zamanlarda herhangi bir ilişki istemiyor olduğum düşüncesiydi. Gel gör ki ben aşık oldum. Dert bunun neresinde derseniz, gerçekten burada okuduklarımdan sonra gözüme uyku girmiyor ya la :)
Sonuç itibariyle aynı şehirde yaşayacağız. İleride bu sorun olur mu, vay efendim sen burada zılgıt çekmiştin oraya gitmeyelim gibi konular açılır mı, uçan tekmeye maruz kalır mıyım diye kendi kendimi yiyorum birkaç gündür. Üslubumdan dolayı dalga geçtiğim düşünülebilir ancak yapım bu arkadaşım. Hiçbir zaman benden daha önemli olamadı dertlerim :) Hani bunları yazarken bile aklımdan "o sonradan değişirse boşanırım aaa benden önemli mi? Hiç!" Düşüncesi geçiyor.
Dürüstlük iyi hoş, hayatımın merkezinde yer alan bir unsur ama anladım ki fazlası da zarar. Herifle konuşmadım tüm gün çünkü forumda okuduklarım sayesinde henüz hiçbir şey yapmamışken, yapmış gibi davranıp hayatı zehir edeceğim adama biliyorum. Şimdi birileri gelip buraya "arkadaşım delirme, ben de çok dürüsttüm eşime karşı ama o değişmedi" yazsa ben epey rahatlayacağım. Derler mi ki. Desinler valla bak.
Bir de beni ciddiye alın yahu. Üzgün smiley yapmıyor olmam derdimin olmadığı anlamına gelmez. He ben buna dert demem de paranoyamın aksine inandırılmaya ihtiyaç duyuyorum sanırım. Forumda biraz daha konu okursam delirebilirim. Dürüst arkadaşların evlilik tecrübelerini beklemekteyim efem.
Not: Bu yazı ağır derecede evlilik fobisi içermektedir. Kadınlar kulübü sağolsun.
kimsenin cesaret edemeyeceği kadar dürüsttüm...sen unuttuğun anda pofff... hepsi uçup gidiyor emin ol...önce sen unut, takma sorun olursa "amaaaann geçti bitti gitti artık" tavrı takın mutlu mesut yaşarsın...bu forum yüzünden edindiğin paronayalarından kurtul bir an önce bence...
ha bu arada 5 yıldır evliyim...
Vallaha da rahatladım :) Zaten nasıl bir ruh halim varsa konu açarken ürkek kedi yavrusu gibi endişeliydim, şimdi avını köşeye sıkıştırmış komodo ejderi gibi şaha kalktım. Ben en iyisi dert konusu açmayayım. Derdimin son kullanım tarihi bir saatten fazla olmuyor.
Çok sevindim senin adına. Sadece zayıf kadınlar mı konuşuyor, yoksa mutlu kadınlar daha mı az konuşmaya ihtiyaç duyuyor bilemedim. Keşke böyle kendinden emin kadınlar daha çok çoğalsa ve yazsa da, yok yere endişe yaşamasa okuyanlar. Şaka bir yana dürüst olmaktan ben pek fayda görmedim şimdiye dek. Gözüm kapalı kendimi emanet ettiğim kişiden, yine aynı konu vasıtasıyla zarar görürsem sanırım bu kadar sağlam duramayacağım. Hep mutlu olun e mi :)
yoknaz,
"Hiçbir zaman benden daha önemli olamadı dertlerim :) Hani bunları yazarken bile aklımdan "o sonradan değişirse boşanırım aaa benden önemli mi? Hiç!" Düşüncesi geçiyor. "
demişsiniz, evlenirseniz inşaallah çok mutlu olursunuz ama Allah göstermesin umduğunuz gibi gitmezse şu andaki gibi "boşanırım aaa benden önemli mi" demeye devam eden özgüveni olan biri olursunuz inşaallah, zira flört döneminde cengaver kızlarımız belediyede attıkları imza sonrası bir anda değişime uğruyor.
Evleneceğiniz erkekle doğru orantılı herşey ve sizin tutumunuzla, eğer şimdiki gibi ayakları üzerinde durabilen, kendine güvenen biri olmaya devam ederseniz ve tabii eş namzetiniz evlendikten sonra nikah akdini "kadının erkeğin boyunduruğu altına girmesidir" diye yorumlayan ve uygulayanlardan değilse gül gibi geçinir gidersiniz.
Kızlar, asla ama asla erkekleri dünyanın merkezi haline getirmeyin, dünyanın merkezi sizsiniz onlarsa uydu
ahahaha..
ruh halini çok iyi anladım...komodo ejderini de bilirmiş , kaç yaşındasın bakiiim sen ( henüz evlenmediğinden yola çıkarak bi apla edasıyla sorabiliyorum)
Hep dürüst ol
Şahsen ben dürüst olmaktan hiç kaybetmedim
Hatta bazen patavatsızlık derecesinde dürüstümdür
Çünkü ufacık bir konuda yalan söylemeye çalışsam içimi kemirir ve doğrusu buydu diye düzeltirim, yapamam
O ufacık detay belki karşımdaki için önemli olabilir
O detayla kabul etsin beni ediyorsa
Ve hep şunu düşündüm yalanlarla kendimi kabul ettireceğime dürüst bir şekilde kaybederim daha iyi
Ve hiç kaybetmedim
Dürüstlük forever
Bu sefer ciddiyim valla bak dertlendim hatunlar sayesinde yok yere.
Arkadaşlar sayenizde ruh hastası oldum. Vicdan azabı çekerseniz engel olmam :) Kısmetse ve sevgili pederim beni süründürüp cehennem azabı yaşatmazsa ki yapacak biliyorum. Bayram sonrası sözleneceğim. Ben şimdiki sevgilimden önce uzun yıllar süren bir ilişki yaşamış ve sonra türlü azaplar çekerek ilişkimi sonlandırmıştım. İlk ilişkimdi... Sevgilimle tanıştığım zamanlarda ise hala depresiftim ve açıkçası "erkekler ölsüüğğnnn" modunda idim. Kendisi sabırla bekledi, dinledi ve teselli etti. Çok zaman sonra ona aşık oldum. Tabi bu süreçte ruh sağlığım da normal olmadığından gerektiğinden fazla dürüsttüm ona karşı. Ne yaşadıysam olduğu gibi zerre detay atlamadan anlattım ona. Keza ondan da aynı şeyi bekledim ve istedim. O da sağolsun çocukluğundan itibaren her şeyi anlattı. İlk zamanlar kıskançlık nöbetleri geçirdi ancak zamanla bu konu hiç açılmadı aramızda. Açılacağını da düşünmemiştim, forumdaki konuları hatmedene kadar.
Zaten evlilik fikri beni yeterince ürkütüyorken, şimdi bu haddinden fazla dürüstlük hali acaba yanlış mıydı diye düşünmüyor değilim. He yine olsa yine olduğu gibi anlatırım her şeyi. Ancak dediğim gibi ben fazla dürüst oldum. Örnekle açıklamak gerekirse;
-Ühühü aha bu cafede beni kaç saat bekletmişti o ühühü.
gibi zılgıt çekme hallerim de olmadı değil. Yani o ilişkimde ne yaşadıysam, nerelerde anılarım varsa, nerede hangi üzüntü ile yıkıldıysam hepsini biliyor bizim herif. Bunun sebebi de benim onunla bir dost gibi konuştuğum zamanlarda herhangi bir ilişki istemiyor olduğum düşüncesiydi. Gel gör ki ben aşık oldum. Dert bunun neresinde derseniz, gerçekten burada okuduklarımdan sonra gözüme uyku girmiyor ya la :)
Sonuç itibariyle aynı şehirde yaşayacağız. İleride bu sorun olur mu, vay efendim sen burada zılgıt çekmiştin oraya gitmeyelim gibi konular açılır mı, uçan tekmeye maruz kalır mıyım diye kendi kendimi yiyorum birkaç gündür. Üslubumdan dolayı dalga geçtiğim düşünülebilir ancak yapım bu arkadaşım. Hiçbir zaman benden daha önemli olamadı dertlerim :) Hani bunları yazarken bile aklımdan "o sonradan değişirse boşanırım aaa benden önemli mi? Hiç!" Düşüncesi geçiyor.
Dürüstlük iyi hoş, hayatımın merkezinde yer alan bir unsur ama anladım ki fazlası da zarar. Herifle konuşmadım tüm gün çünkü forumda okuduklarım sayesinde henüz hiçbir şey yapmamışken, yapmış gibi davranıp hayatı zehir edeceğim adama biliyorum. Şimdi birileri gelip buraya "arkadaşım delirme, ben de çok dürüsttüm eşime karşı ama o değişmedi" yazsa ben epey rahatlayacağım. Derler mi ki. Desinler valla bak.
Bir de beni ciddiye alın yahu. Üzgün smiley yapmıyor olmam derdimin olmadığı anlamına gelmez. He ben buna dert demem de paranoyamın aksine inandırılmaya ihtiyaç duyuyorum sanırım. Forumda biraz daha konu okursam delirebilirim. Dürüst arkadaşların evlilik tecrübelerini beklemekteyim efem.
Not: Bu yazı ağır derecede evlilik fobisi içermektedir. Kadınlar kulübü sağolsun.
Çok sevindim senin adına. Sadece zayıf kadınlar mı konuşuyor, yoksa mutlu kadınlar daha mı az konuşmaya ihtiyaç duyuyor bilemedim. Keşke böyle kendinden emin kadınlar daha çok çoğalsa ve yazsa da, yok yere endişe yaşamasa okuyanlar. Şaka bir yana dürüst olmaktan ben pek fayda görmedim şimdiye dek. Gözüm kapalı kendimi emanet ettiğim kişiden, yine aynı konu vasıtasıyla zarar görürsem sanırım bu kadar sağlam duramayacağım. Hep mutlu olun e mi :)
Hep dürüst ol
Şahsen ben dürüst olmaktan hiç kaybetmedim
Hatta bazen patavatsızlık derecesinde dürüstümdür
Çünkü ufacık bir konuda yalan söylemeye çalışsam içimi kemirir ve doğrusu buydu diye düzeltirim, yapamam
O ufacık detay belki karşımdaki için önemli olabilir
O detayla kabul etsin beni ediyorsa
Ve hep şunu düşündüm yalanlarla kendimi kabul ettireceğime dürüst bir şekilde kaybederim daha iyi
Ve hiç kaybetmedim
Dürüstlük forever
:) 26 yaşındayım apla ama ruhum 5 yaşındayken katıldığım bir kına eğlencesinde, kafama mum damlatan abla sayesinde orada asılı kaldı. Büyüyemiyorum. Tepeler hep yüksek, kızlar da verilen bir şey olarak kazındı hafızama.
yine ahahahaaa
boşuna değilmiş ruh halini iyi anlamam...
merak ettim sorasım geldi Atilla Atalay okur musun? ya da Ferhan Şensoy??
gülmekten çatladım ALLAH seni ne yapmasın merak etme canım değişmez başlarda senin zaten fethedilmiş bir kale olman zor olman nişanlın için (avcı kodlamaları yüklenmiş bir erkek için) çok cazip gelmiştir sonra sonra aranızda aşk kıvılcımları falan ama herşeyi bilerek başlıyorsa o bunu göze alıyorsa değişmez ben biliyorum o hikayeyi... kadın birini sever sütten ağzı yanar yoğurt moğurt istemez artık der ki ben aşık olmak istemiyom aşktan korkuyom yaklaşma yakarım bak ama adam kafasına koymuştur bi kere kendini üflete üflete kabul ettrir ben aslında bunu biraz da taktik olsun diye uygulamıştım ama sonuçta bunu yaşadım ve herif bundan ötürü hiç değişmedi yani değişmedi derken en büyük kavgamızda bile hiç yüzüme vurmadı ne bu konuyu ne de uçan tekmeyi :)
mutluluk pek anlatılmz, durduk yere anlatılırsa da toplumda hoş karşılanmaz, o yüzden böyle yeri geldikçe bahsedilir...bide biz küçük emrah ruhu taşıyan bi toplumuz, acı çekmek nedense garip bi zevk veriyor...mutluluk tamamıyla bakış açısıyla ilgili emin ol...sanma ki burda dert anlatanların hepsi o kadar mutsuz, belki de senin gibi anlatıyorlar ruh halleri değişiyor bize mutsuz cümleler kalıyor (bakın hepsi diyorum elbette hayatı ellerinde olmadan çok zor olanlar vardır)...
bi de dürüstlük kısa vadede çoğunlukla kaybettirdiği görüntüsü verir, ama kaybettirdiği anda bile aslında kazandırmıştır ama görmesini bilene....sabredip beklemek gerek...eğitim gibi sonuçları hemen alınmaz...
sen de çok mutlu olur mu ....
:) 26 yaşındayım apla ama ruhum 5 yaşındayken katıldığım bir kına eğlencesinde, kafama mum damlatan abla sayesinde orada asılı kaldı. Büyüyemiyorum. Tepeler hep yüksek, kızlar da verilen bir şey olarak kazındı hafızama.
yine ahahahaaa
boşuna değilmiş ruh halini iyi anlamam...
merak ettim sorasım geldi Atilla Atalay okur musun? ya da Ferhan Şensoy??
Yok o ikisini okumam :) Ferhan Şensoy'un nefreti ironiye gizleme halinden pek haz etmem esasında.
derdini geyiğe vurarak yorumlamanda kendimi buluyorum...fakat yarım bırakma konusunda sana yetişemiyorum
:) 26 yaşındayım apla ama ruhum 5 yaşındayken katıldığım bir kına eğlencesinde, kafama mum damlatan abla sayesinde orada asılı kaldı. Büyüyemiyorum. Tepeler hep yüksek, kızlar da verilen bir şey olarak kazındı hafızama.
Sen şanslı azınlıktansın. Ben niye kaybettim o vakit? Aslında kaybetmedim de zarar gördüm diyelim :)
İşte bu yarım bırakma hali sonra çok fena patlıyor bende :) sivrisinek kulak mememi ısırdı diye ağladığımı bilirim.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?