27 şuat Pazar 2011 02:33 (26 şubatın özeti)
Dün gece çok zor geçti, saatlerce uyuyamadım 2 kez ağlama nöbeti geçirdim ve bu zor gecenin ardından gündüz oldu sonunda.. gün içindeki saatlerde bir türlü akmak bilmedi bir an önce günler bitsin geçsin istiyorum çünkü zaman ne kadar çabuk geçerse okadar çabuk iyileşirim belki.. ve zaman hızla ilerlerken xxxxx in büyük ablası aradı hani dedim ya herkes ona deli muamelesi yapıyor ama ailenin en akıllısı o diye

bana sonuna kadar hak verdiğini evliliğimizde ki birinci sorumlunun kardeşi olduğunu söyledi benimde payım vardır dedim ama dedim yapamadım dedim ben sakin evde büyümüşüm kalabalığa alışamadım dedim ayrı ev tutalım dedim yanaşmadı dedim bende bu şekilde yapamadım dedim haklısın dedi ben bile bazen çok misafir geliyor bunalıyorum dedi e tabi büyük orda diye herkes oraya gelir dedi kesinlikle haklısın dedi ben kaç yaşıma geldim ben hala bile kalabalık yapamıyorum sen daha kaç yaşındasın öyle yetişmemişsen nasıl alışıcaksın ki dedi..
Belki kpss kazanır atanırdın ozaman mecburen giderdiniz bence tek çözümünüz buydu dedi, bende kpss de 79-80 aldım 5-6 puan daha fazla alsam atanırdım dedim benim çalışma odam bile yok kalabalık içinde çalışılmıyor zaten dedim hem işe gidip hem çalışamıyorum dedim yatak odasında yatak üzerinde çalıştığımla ancak bunu yapabildim dedim.. kursa gitmem gerekirdi kursa gidemedim maddi manevi her yönden yıprandık dedim..
Atansam ne olucaktı dedim gelse bile çalışacakmıydı dedim gittiğimiz yer kimbilir neresi olacaktı koca istanbulda iş beğenmeyen adam ağrıda karsa vanda iş mi beğenirdi dedim oralara atanabilirdim dedim beni izmir e antalyaya atayacak halleri yok ya dedim şark görevi olcak o olcak bu olcak dedim hadi atandık gittik iş bulamıycak yine benim paraya bakcaz nasılsa dedim 3 kuruş kazandığımız borca gidecek eşya alcaz ona gidecek dedim. Sürünecektik yani dedim..
İş bulsa çalışsa bütün sorunlarınız çözülürdü dedi ayrı evede çıkardınız dedi. İş bulsa çalışsa bütün sorunlarımız çözülmezdi belki %50 çözülürdü ama ayrı eve çıkmak istemezdi dedim böylesi onun için daha rahat çünkü dedim darda kalmaz sıkışmaz dedim siz onu hiç başının çaresine bakmak için zorda bırakmamışsınız o bunu biliyor ve kullanıyor dedim kimse arkamızda olmadı dedim.. Annemlede konuştum ben dedi niye istemiyosun anne ayrı eve çıkmalarını dedi istiyorum alsın gitsin artık demiş ( ayrıldığımızı biliyor ya nasılsa) oturamazmıydın tek başına korkarmısın demiş ben hamileyken tek başımaydım kocam nerde çalışıyordu başıma bişey gelirdi insan yalnız ölecekse anne sen istediğin kadar kalabalık içinde ol yine yalnız ölürsün dedim diyo haklısın demiş.. ama şimdiye kadar ayrılmamızı istemeyişinide oğlum o benim nasıl atıyım diye açıklıyormuş..
Bende öyle uzağa gidelim istemedim ki zaten dedim kimseyi yalnız falan bırakmayacaktık zaten kimse yalnız kalmasın diye hergün ziyaretine geliyorlar dedim biz evdeyken bile dedim altlı üstlü karşılıklı otursaydık dedim oğluda isterse orda yatardık isterse uğrar gelirdi kendisi bilirdi bende ders çalışmak istediğimde kafamı dinlemek istediğimde evime çekilirdim.. burda bi çalışma odam bile yoktu çalışma odam olurdu dedim..
Ben gerçekten üzüldüm dedi her ne kadar biririmize yakın olmasakta sonuçta ailemizin içine girmiştin sevmiştik seni dedi bende sizi sevdim çok zaman geçiremesekte eşimin kardeşiydiniz dedim hakkınızı helal edin dedim bir daha görüşemeyebiliriz dedim.. yine ararım ben seni sende bi derdin olursa aramak istersen çekinme dedi kapattık..
bu telefonla kızgınlıklarım öfkelerim aklıma geldi bi gazla çantalarımı boşaltıp yerleştirdim. Zaman birden ilerlemiş bişeylerle uğraşınca zaman daha hızlı geçiyormuş….
Neyse tam ayakkabılarımı falan diziyordum babam geldi eve o çiğköfte yaptı ( ben seviyorum diye muhtemelen) bende mutfağı toplayıp bulaşıkları yıkadım sonra annem geldi yemek yedik tv izledik vee annem yumurtaları döktü malesefki annemin ilk günkü sarılmaları ve suskunluğu bozuldu benim hayatımın mahfoluşunu umursamadan bana yeni bir hayat kurdu ben yorgunmuyum üzgünmüyüm umursamadan.. çalıştığı yerde işe girmek istermiymişim çalışacakmıymışım yahu bismillah eve yeni geldim daha 1 gün geçti evet bende çalışmak istiyorum kafamı dağıtmak için bu lazım ama azcık acımı üzüntümü yaşamaya kendimi toplamama zaman verebilir değilmi ama yok ben sağlam duruyorum ya yanlarında ağlamıyorum hiçbirşey olmamış gibi konuşmadan duruyorum ya ozaman bana hiçbirşey olmamış demektir.. e nede olsa annem benim orada yaşayamayacağımı tahmin etti bildi kazandı ve ben evime döndüm ya galip geldi onun sevinci büyük..
evet arkamdalar yalan yok hatta en çok babam arkamda ama annemin bu duyduğu hazzı hissettiğimde öfkem iki kat arttı bunu bana yaşatan eşime çünkü ben ona öyle çok güvendim ki aileme karşı göğsümü gerdim ve sensin dedim bundan sonra sensin.. ama öyle bir yarı yolda kaldım ki o güvendiğim adamla.. şimdi annem de mutlu olabilir kına yakabilir..
ben öğretmenim ama annemin bana uygun gördüğü meslek tezgahtarlık hayır o mesleği küçük görmüyorum yanlış anlayacaksınız biliyorum ama benim bir mesleğim var kısa sürede yoluna koyacağımıda biliyor ya derdi benim kararlı olup olmadığımı test etmek yada beni gaza getirmek yada gerçekten annem kafayı benle bozdu ve benim orda çalışmamı istyor gözünün önünde.. benden önce babam tepki verdi sen zaten hemen kimseye sormadan konuşmuşsundur dedi
Yokk konuşmamış çünkü benim tepkimden korkar yok bu sefer konuşmadım dedi ben söyleyimde ne yapmak isterse onu yapsın dedi.. bende mesleğim var başvuru yapıcam heryere dedim.. e şimdi bu mevsimde işe girebilirmisin dedi ben başvurumu yapıyımda dedim ne zaman olursa ozaman girerim dedim..
Neyse öye böyle derken saat 10:30 u buldu. Annemler yattılar.. işte içimdeki acılar ozaman nüksetti.. gündüzler geçiyor da geceler çook zormuş meğerse.. oturdum ağladım ağladım sonra içimde bir yer cızladı sesini duyma ihtiyacı hissettim.. meğerse aynı evdeyken konuşmasan bile varlığına alışıyormuşsun ama uzakta olunca çoook zormuş...
Bu arada görmeye dayanamadığım, bana evliliğimi, sevdiğimi hatırlatan şeyler listesi oluşturmaya başladım; çiftkişilik yatak annemlerin odasına giremiyorum bile bir kişiyle 2 buçuk yıl yatağınızı paylaşıp bir nefesle uyumaya alıştıktan sonra tek başına yatmaya alışmak kolay olsada çift kişilik yatak görmeye alışmak zor.. bana anılarımı hatırlatıyor..
Birde birbirine sarılan ve başını boynuna yaslayan çiftler gördümü dayanamıyorum çünkü bende eşimden kısaydım tam başım onun boynuna denk gelirdi onun boynuna yaslardım sarıldığımda.. o anları hatırladım..
Kızlar sizlerle acilen görüşmem ve biraz kafamı dağıtmam lazım yoksa bu geceler dayanılmaz olacak..
Hani grip olursunuz da geceleri gündüzlerden daha ağırlaşır ya hastalık aynen onun gibi gün ışığı sanki acılarımı azaltıyor bana düzeleceksin diyor ama geceler korkulu rüyam oldu geceler gelmesin istiyorum bir an önce internet alırım ve sizinle acılarımı azaltırım inşallah..
Her gece günlük tutacağım hem acılarım azalmadan ne hissettiğimi yazabilmek için hemde geceleri yaşadığım zor anlarımda yapacak bir işim olması için
Hepinizi çok özledim