Merhaba hanımlar.Nasılsınız?
Uzun zaman sonra konu açıyorum.
Burada kaygılı pek çok arkadaşımdan tekrar hatırlattığım için mazur görmelerini diliyorum.Meselem İstanbul ve deprem.
İstanbul'u çok seviyorum,seviyoruz.
Maddi,manevi çok yorulduk bu şehirde.Fakat niyetim ne olursa olsun kalmaktı.
Benim memleketim Akdeniz de,eşimin doğu Karadeniz.
Yani burada yalnızız,hatta yalnızlığımızdan muzdarip olduğumuz zamanlarda oldu.Fakat biz kendi minik ailemiz olarak huzurumuzun,düzenimizin devamlılığı;çocuğumuz ve bizim için eğitim ve kültürel açıdan daha faydalı olacağını düşünerek daimi olarak burada kalmak niyetindeydik.
..
Ta ki 5.8 bizi sarsana kadar.
Buradaki tek aile dostumuz olan insanlar bir hafta içinde şehir değişikliği yapana kadar.
Her iki güne bir ev taşıyan komşularımı görene kadar.
Bir de Gölcük depremi ile ilgili izlediğim görüntülere kadar.
Sanki herkes gelecek bir felaketten son çıkış için pılını pırtısını toplarken ben evde bamya yemeği yapıyorum hissi.
..
Deprem günü çok korkmamıştım,doğduğum şehirden de biraz alışkınım.
Gitmek gibi bir niyetim yoktu.Çantamı hazırladım,hayat üçgeni(ki pek de yok evde) belirledim,ilk yardım bilgilerimi yeniledim,Allah'a sığındım..
..
Fakat okudukça,dinledikçe,düşündükçe endişem büyüdü.
Kendim için değil,oğlum için.
Koşarken hafif düşse yüreğimiz sızlarken,Allah korusun ufacık bedenlerin enkazda kalması,çığlıklar,çaresizlik,ya beni bırakıp giderse;ya ben onu bu enkazda bırakmak zorunda kalırsam.
Kurtulsak sonrasında ki dehşet psikoloji.
Ve olacağına kesin gözüyle bakılan depremin,ne zaman olacağı bilinmemesiyle gelen endişe.Böyle yaşanır mı?
..
Velhasıl burada artık kimsemiz kalmadı,eski bir binada oturuyoruz,deprem korkusunu ciddi manada yaşıyorum,şehir değişikliği yapmak istiyorum.
Eşim kalmak istiyor,ona göre Ümraniye'de sağlam bir bina yeterli.Çocuk büyüdü,maddi anlamda yaza nefes alacağız inşallah,İstanbul'un tadını çıkaralım,depremin kesin bir zamanı yok diyor.Bense oğlum adına endişe duyuyorum,onun yeteri kadar güvenli bir ortamda tutmuyor olmanın rahatsızlığı var kalbimde.
Bilmiyorum hanımlar,ben mi abartıyorum.
Eşim memur,ben uzaktan öğretimdeyim.İstesek gideriz galiba inşallah.
O benim memleketime,ben onun memleketine taşınmayı düşünmüyoruz.
Ben orta nokta olarak Samsun yada Konya diyorum.O olursa sadece Samsun olsun diyor.Bu şehirlerde yaşayan arkadaşlardan özellikle fikir rica ediyorum.Geçim,kültür,eğitim,çocuk büyütme rahatlığı konusunda.
..
Sizler nasıl tedbirler aldınız?
Sizce gitmek mi kalmak mı?
Uzun zaman sonra konu açıyorum.
Burada kaygılı pek çok arkadaşımdan tekrar hatırlattığım için mazur görmelerini diliyorum.Meselem İstanbul ve deprem.
İstanbul'u çok seviyorum,seviyoruz.
Maddi,manevi çok yorulduk bu şehirde.Fakat niyetim ne olursa olsun kalmaktı.
Benim memleketim Akdeniz de,eşimin doğu Karadeniz.
Yani burada yalnızız,hatta yalnızlığımızdan muzdarip olduğumuz zamanlarda oldu.Fakat biz kendi minik ailemiz olarak huzurumuzun,düzenimizin devamlılığı;çocuğumuz ve bizim için eğitim ve kültürel açıdan daha faydalı olacağını düşünerek daimi olarak burada kalmak niyetindeydik.
..
Ta ki 5.8 bizi sarsana kadar.
Buradaki tek aile dostumuz olan insanlar bir hafta içinde şehir değişikliği yapana kadar.
Her iki güne bir ev taşıyan komşularımı görene kadar.
Bir de Gölcük depremi ile ilgili izlediğim görüntülere kadar.
Sanki herkes gelecek bir felaketten son çıkış için pılını pırtısını toplarken ben evde bamya yemeği yapıyorum hissi.
..
Deprem günü çok korkmamıştım,doğduğum şehirden de biraz alışkınım.
Gitmek gibi bir niyetim yoktu.Çantamı hazırladım,hayat üçgeni(ki pek de yok evde) belirledim,ilk yardım bilgilerimi yeniledim,Allah'a sığındım..
..
Fakat okudukça,dinledikçe,düşündükçe endişem büyüdü.
Kendim için değil,oğlum için.
Koşarken hafif düşse yüreğimiz sızlarken,Allah korusun ufacık bedenlerin enkazda kalması,çığlıklar,çaresizlik,ya beni bırakıp giderse;ya ben onu bu enkazda bırakmak zorunda kalırsam.
Kurtulsak sonrasında ki dehşet psikoloji.
Ve olacağına kesin gözüyle bakılan depremin,ne zaman olacağı bilinmemesiyle gelen endişe.Böyle yaşanır mı?
..
Velhasıl burada artık kimsemiz kalmadı,eski bir binada oturuyoruz,deprem korkusunu ciddi manada yaşıyorum,şehir değişikliği yapmak istiyorum.
Eşim kalmak istiyor,ona göre Ümraniye'de sağlam bir bina yeterli.Çocuk büyüdü,maddi anlamda yaza nefes alacağız inşallah,İstanbul'un tadını çıkaralım,depremin kesin bir zamanı yok diyor.Bense oğlum adına endişe duyuyorum,onun yeteri kadar güvenli bir ortamda tutmuyor olmanın rahatsızlığı var kalbimde.
Bilmiyorum hanımlar,ben mi abartıyorum.
Eşim memur,ben uzaktan öğretimdeyim.İstesek gideriz galiba inşallah.
O benim memleketime,ben onun memleketine taşınmayı düşünmüyoruz.
Ben orta nokta olarak Samsun yada Konya diyorum.O olursa sadece Samsun olsun diyor.Bu şehirlerde yaşayan arkadaşlardan özellikle fikir rica ediyorum.Geçim,kültür,eğitim,çocuk büyütme rahatlığı konusunda.
..
Sizler nasıl tedbirler aldınız?
Sizce gitmek mi kalmak mı?