Şu var!
Belki şunu diyebiliriz; O zamanlarda gençti toydu cahildi, seni pek umursamadı, ama gördü-geçirdi, bazı şeyleri deneyimledi ve "evet benim böyle birine ihtiyacım vardı ve ben kaçırdım" diyerek yeniden canhıraş bir şekilde seni bulmak istedi ve ulaştı.
Belki şunu da diyebiliriz ama; O zamanlardan tanıdığı seni, yeniden oyalayabileceğini, manüpüle edebileceğini ve yeniden bir şeyler başlatabilirim diyerekten hamle yapıp senin kapılarını açabileceğini düşünüp, hatta senin ona olan ilgini sezip bir adım atmışta olabilir
Her iki seçenekte önümüzde duruyor; Çok dikkatli adımlarla ilerlemeli.
"Tanıma fırsatı vermedin ki, kısa sürdü" ifadesi benim alanıma geçmeden ben sana bir set koyayım bu cümleyle sen bunu düşünürken ben bir sonraki hamlemi nereden yapacağıma bir bakayım cümlesi.
Kusura bakmasın, bir adım önden gidip kendinden biilgiler vermeyi gizliden-örtülü reddeden cümlelerle de biz onu tanıyamıyoruz.
Ve tanımadığımız insanlar bizlere güven vermiyor.
Bireyler erkek veya kadın kartlarını açık oynarlar, emekle ilmek ilmek işleyerek, sağduyu ile ilişkilerine şekil verirler.
Heykeltraş misali.