Herkesin dışa vurumu farklıdır. Sizinkide bu demekki.beni çok üzen bir durumla karşılaştığımda, yatak döşeklik hasta oluyorum. Eşimle büyük bir kavga yaşadığımızda mesela, ya da sevdiğim bir insandan bir kazık yediğimde.
Ağlamam pek. Anlatmam da. Hele ciddi meselelerde, en fazla bir ağlar bitiririm. 3 sene beklediğim, En son 4 aylık düşüğümde mesela, tüp bebekti zaten. 4 ay kıpırdamamıştım yerimden. Çok güçlüyüm ya,
Kanamalı halimle arabayı kendim sürüp gittim hastaneye. Bir damla mı ağlamaz insan? Kimseye tek laf etmedim.
Eşim bile üzüldüğümü görmedi buna. Bahseder geçerim durumdan. Ya da çok yakın bir arkadaşımın bir kazığını gördüğümde.
Üzüldüğüm belli olmaz ama hasta oluyorum.
Nasıl bir depresyon haliyse, kendi işlerimi güçlerimi bozacak kadar. Kalkamıyorum, yataktan zorla kazıyorum kendimi. Çamaşırlar sepette bekliyor kaç gündür, kahvaltı saatler sonra toplanıyor, dışarı atıyorum kendimi, belki iyi gelir diye. Onda da bile bile trafiğin yoğun olduğu yola girerek, gıdım gıdım ilerleyerek, kafamda isimlendiremediğim meseleleri halletmeye çalışarak..
Daha bir hafta öncesine kadar En kestirmelerden gelen, öğlene kadar işini bitirmiş, ondan sonra dışarıda 40 tane işi yapan ben.. plansız yaşayamam normalde.
ki bu hafta yapmadığım işler önümüzdeki haftalarda, çuvalla üstüme binecek. Bunu bildiğim halde, kıpırdayamıyorum.
sorunu bir virüs gibi bir kaç gün vücudumda taşıyorum. Yatak döşeklik oluyorum. Kafamda yeni bir yere yerleştirdiğimde o problemi ya da o insanı, sistemimden atıp yeniden sıhhat buluyorum.
Ya hu,sinirimi temizlikten çıkarsaydım bari. Bir faydası olurdu. Ya da en azından, günlük hayatıma engel olmayacak, asgari ama stabil bir seviyede kalabilseydim.
Temiz hava filan kar etmiyor, kan değerleri de iyi. Psikologluk değil, çünkü her an yaşamıyorum.
Var mı bunun gibi bir şey tecrübe eden, ya da bir çare bilen?
DenizimBen de ağlamam.
Çocuğum ameliyat olmuştu,ameliyathanenin kapısına başımı dayayıp "Allahım ne olur korkmasın,birşey hissetmesin,beni göremeyince ağlamasın"diye tüm hücrelerimle çıkıncaya kadar titreyerek dua etmiştim.Ama hiç ağlamadım.
Bunda annemin herşeye yaşın yaşın ağlamasının da etkisi var sanırım,çok korkup üzülürdük,şartladım sanırım kendimi ağlamamaya,fakat içine vuruyor insanın evet,acısı başka türlü çıkıyor.
Çok benziyorum sizebeni çok üzen bir durumla karşılaştığımda, yatak döşeklik hasta oluyorum. Eşimle büyük bir kavga yaşadığımızda mesela, ya da sevdiğim bir insandan bir kazık yediğimde.
Ağlamam pek. Anlatmam da. Hele ciddi meselelerde, en fazla bir ağlar bitiririm. 3 sene beklediğim, En son 4 aylık düşüğümde mesela, tüp bebekti zaten. 4 ay kıpırdamamıştım yerimden. Çok güçlüyüm ya,
Kanamalı halimle arabayı kendim sürüp gittim hastaneye. Bir damla mı ağlamaz insan? Kimseye tek laf etmedim.
Eşim bile üzüldüğümü görmedi buna. Bahseder geçerim durumdan. Ya da çok yakın bir arkadaşımın bir kazığını gördüğümde.
Üzüldüğüm belli olmaz ama hasta oluyorum.
Nasıl bir depresyon haliyse, kendi işlerimi güçlerimi bozacak kadar. Kalkamıyorum, yataktan zorla kazıyorum kendimi. Çamaşırlar sepette bekliyor kaç gündür, kahvaltı saatler sonra toplanıyor, dışarı atıyorum kendimi, belki iyi gelir diye. Onda da bile bile trafiğin yoğun olduğu yola girerek, gıdım gıdım ilerleyerek, kafamda isimlendiremediğim meseleleri halletmeye çalışarak..
Daha bir hafta öncesine kadar En kestirmelerden gelen, öğlene kadar işini bitirmiş, ondan sonra dışarıda 40 tane işi yapan ben.. plansız yaşayamam normalde.
ki bu hafta yapmadığım işler önümüzdeki haftalarda, çuvalla üstüme binecek. Bunu bildiğim halde, kıpırdayamıyorum.
sorunu bir virüs gibi bir kaç gün vücudumda taşıyorum. Yatak döşeklik oluyorum. Kafamda yeni bir yere yerleştirdiğimde o problemi ya da o insanı, sistemimden atıp yeniden sıhhat buluyorum.
Ya hu,sinirimi temizlikten çıkarsaydım bari. Bir faydası olurdu. Ya da en azından, günlük hayatıma engel olmayacak, asgari ama stabil bir seviyede kalabilseydim.
Temiz hava filan kar etmiyor, kan değerleri de iyi. Psikologluk değil, çünkü her an yaşamıyorum.
Var mı bunun gibi bir şey tecrübe eden, ya da bir çare bilen?
Eğer arkasından rahatlıyorsanız, en güzel bir huy :) ben kendimi anlayamayınca, son bir çare buraya yazayım dedim, belki bir anlayan vardır diye. Sabahtan beri dondum, cam açık, ben titriyorum ama ayağa kalkıp kapatamadım. Evi .ok götürüyor. Ve çatkapı devamlı gelen vardır benim eve, ama kol kalkmıyor yerinden.bende üzüldüm ve sinirlendim mi çok ağlarım
aslında hiç sevmiyordum bu huyumu sevsem mi acaba
bende üzüldüm ve sinirlendim mi çok ağlarım
aslında hiç sevmiyordum bu huyumu sevsem mi acaba
Siz ağlamayı gucsuzluk olarak goruyorsunuz muhtemelen icten ice ve bu yüzden de uzuntunuzu kimse gorsun bilsin istemiyorsunuz belki etrafinizda cok aglayan bu durumu duygu sömürüsü gibi gormenize yada zayiflik acizlik olarak gormenize sebep olan birileri vardir ondan etkilenmissinizdir. Ama tutmayin kendinizi aglamak istediginizde aglayin uyumak istediginizde uyuyun tum gun yatip bunalima girmek mi istiyosunuz girin ama atin o negatif enerjiyi bir sekilde. Siz atamadığınız icin hasta oluyorsunuz
Çok benziyorum sizeUfak şeylerde değil ama büyük bi vaka ya da olay atlattıysam hiç ağlayamam, hatta donar kalırım, direk hastalanırım yaz ortasında boğazlarım şişip günlerce yataktan kalkamamışlığım var. İş güç mevzuları da öyle. Boşanma sürecimde 2-3 ay elimi işlerime sürmemişliğim ve o iş yükünün sıkıntısını sonradan çekmişliğim var. Adaptasyon sorunu yaşarım ama dışardan da hayatıma çok rahat devam ediyomuşum gibi görünürüm genelde. Ama içimde bi kal gelme durumu olur hep. Ben bi çözüm bulamadım yıllardır bu duruma nerdeyse çocukluğumdan beri böyleyim. Kötü bi durum ama yapı meselesi bence.
Yüzleşemediğim olmadı çok şükür. Söylüyorum yüzlerine. Ki arkasından miller giriyor aramıza.Herkesin tepkisi farkli. Aglasan da yatak dosek yatsan da ruhuna zulum etmek bu. Vucudun bunun tepkisini yani senin karsi tarafa tepkisizligini yatak dosek yatmakla gosteriyor. En yakin dostun sana kazik atinca o yetmiyormus gibi bir de sen kendine zulum ediyorsun yatiyorsun. Bunu kim yaptiysa yuzles onunla. Sen kaldirabiliyorsan o da kaldirabilir. Ona veremedigin tepki yuzunden kendini cezalandiriyorsun.
Bende kafamı rahatlatanad kadarbu modda geziyorum.isin içinden çıkamaz sam diyorum ki sen yirtsanda paralasanda olacağına varıyor hersey.beni çok üzen bir durumla karşılaştığımda, yatak döşeklik hasta oluyorum. Eşimle büyük bir kavga yaşadığımızda mesela, ya da sevdiğim bir insandan bir kazık yediğimde.
Ağlamam pek. Anlatmam da. Hele ciddi meselelerde, en fazla bir ağlar bitiririm. 3 sene beklediğim, En son 4 aylık düşüğümde mesela, tüp bebekti zaten. 4 ay kıpırdamamıştım yerimden. Çok güçlüyüm ya,
Kanamalı halimle arabayı kendim sürüp gittim hastaneye kürtaja. Eşim şehir dışındaydı, onu arayıp gelmesini söyledim. Hepsi bu.Bir damla mı ağlamaz insan? Kimseye tek laf etmedim.
Eşim bile üzüldüğümü görmedi buna. Bahseder geçerim durumdan. Ya da çok yakın bir arkadaşımın bir kazığını gördüğümde.
Üzüldüğüm belli olmaz ama hasta oluyorum.
Nasıl bir depresyon haliyse, kendi işlerimi güçlerimi bozacak kadar. Kalkamıyorum, yataktan zorla kazıyorum kendimi. Çamaşırlar sepette bekliyor kaç gündür, kahvaltı saatler sonra toplanıyor, dışarı atıyorum kendimi, belki iyi gelir diye. Onda da bile bile trafiğin yoğun olduğu yola girerek, gıdım gıdım ilerleyerek, kafamda isimlendiremediğim meseleleri halletmeye çalışarak..
Daha bir hafta öncesine kadar En kestirmelerden gelen, öğlene kadar işini bitirmiş, ondan sonra dışarıda 40 tane işi yapan ben.. plansız yaşayamam normalde.
ki bu hafta yapmadığım işler önümüzdeki haftalarda, çuvalla üstüme binecek. Bunu bildiğim halde, kıpırdayamıyorum.
sorunu bir virüs gibi bir kaç gün vücudumda taşıyorum. Yatak döşeklik oluyorum. Kafamda yeni bir yere yerleştirdiğimde o problemi ya da o insanı, sistemimden atıp yeniden sıhhat buluyorum.
Ya hu,sinirimi temizlikten çıkarsaydım bari. Bir faydası olurdu. Ya da en azından, günlük hayatıma engel olmayacak, asgari ama stabil bir seviyede kalabilseydim.
Temiz hava filan kar etmiyor, kan değerleri de iyi. Psikologluk değil, çünkü her an yaşamıyorum.
Var mı bunun gibi bir şey tecrübe eden, ya da bir çare bilen?
Güzel anlatmışsınız,ben de yıkıyorum adeta içimden,herşeyiyle gidiyor eğer hakettiyse,bünye kendini böyle koruyor sanırımYüzleşemediğim olmadı çok şükür. Söylüyorum yüzlerine. Ki arkasından miller giriyor aramıza.
Konuşamamaktan çok şunun gibi: ben o insanı seviyorsam, içimden sanki bir virüsü atar gibi atıyorum. Artık iyileştiğimde ne bende o hastalıktan bir iz, ne de o insan dair bir sevgi kırıntısı bulunmuyor artık.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?