Destek olan yorumlarını esirgemeyen herkese teşekkür ederim çok.
Çok isterdim hatalarını gerçekten telafi edebilmesini ama sizlerin de dediği gibi bir de bana şartlar koyuyor hala.
Aslında içimde tarifsiz bir huzur var, düşünüyorum nedir bana bunu hissettiren diye ama cevap bulamıyorum. Ama yine de yalnız kaldığımda o huzur dediğim şeyin esamesi kalmıyor, hep aklıma üşüşüyor o kötü düşünceler yeniden.
Bir de ailemin yanında güçlü durmaya, üzülmüyor gibi davranmaya çalışıyorum. Ki normalde biri öte git dese hemen gözyaşı dökebilecek bir insanım. Bu baya zorluyor şimdilik.
Dünyada nişanlısından ayrılan ilk insan sen değilsin, abarttın diye düşünenleriniz vardır belki. Ama bu son zamanlarda başıma gelen ilk tatsızlık değil benim. Onunla bu aşamaya gelmemiz de çok zor olmuştu.
Babam ilk öğrendiğinde lüzumsuz bir tepki vermişti. Hatta ettiği bir laf beni öyle üzdü ki ayağımdaki sinirler harap oldu ve ayağımın üzerine basamaz hale geldim. Ne kadar korkmuştum üzüntü yüzünden sakat kalacağım diye..
Bilenler bilir, nişanımda kavga gürültü olmuştu zaten. Diyordum ki daha çok üzemez beni bir şey, bir insanın en mutlu olması gereken günde ağlamaktan helak olması kadar kötü ne olabilir ki... Ama oluyormuş işte.
Abimle, ailemle olan sorunlarım... İşe girmem birçok şeyi düzene koyacak durumdayken üst üste gelen mülakat yüzünden elenmelerim...
Hepsi art arda geldi ve uzun zamandır tamam ya mutluluk budur işte dediğim hiçbir şey yaşamadım ben.
Çok şükür hepsini bir şekilde atlattım ama şimdi öyle hissediyorum ki eğer başıma kötü olan tek bir şey daha gelse sanki aklımı kaçıracağım, daha fazla yük taşıyamayacağım...
Her seferinde de aynı his... Sanki üzülmekten kalbim böyle sıkışmış küçülmüş de daha fazla şey sığdıramıyormuş gibi içine. Ve bir gün öyle bir şey eklenecek ki bunların üstüne, o küçüldüğünü hissettiğim kalbim duruverecek.
Ben üzerimden bu saçma sapan düşünceleri bu karamsarlığı atamıyorum ki.