Doğan Cüceloğlu kitabında derki;
İçindeki çocuğu öldürmüş olanlar acaba çevresinidekilerin sözlerine ve görüşlerine fazlacamı önem veriyorlar..
ya da kaybetmiş olanlar etrafa karşı kendilerini fazlamı sorumlu hissediyorlar..
Benim şu an kaybetmiş olmamı hayatın yüküne bağlıyorum,o yük öyle ağırlaştı ki,içimdeki çocuğu aramaya takatim yok.
Hepimizin içinde bir çocuk vardır. İçimizdeki çocuk her zaman sağlıklı bir ortam içinde gelişmez. Aile, okul, genel kültür ortamı çoğu kere çocuğun sağlıklı gelişmesini engeller. Birey bedenen büyür, fakat içimizdeki çocuk psikolojik anlamda sağlıksız ve cılız kalır.
İçindeki çocuğu sağlıksız olan bireyin kişiliği “bağlaşık”tır. Çünkü bu birey yaşamın anlamını, mutluluğunu, kendi değerini ilişki içinde olduğu başkalarının gözünde, sözünde, davranışında kısacası başkalarının kendisine verdiği değerde arar; kendine verdiği değer başkalarının onu algılamalarına bağlanmıştır. Bu anlamda “bağlaşık kişilik” temel yapıyı oluşturur.
İçindeki çocuğu öldürmüş olanlar acaba çevresinidekilerin sözlerine ve görüşlerine fazlacamı önem veriyorlar..
ya da kaybetmiş olanlar etrafa karşı kendilerini fazlamı sorumlu hissediyorlar..
Benim şu an kaybetmiş olmamı hayatın yüküne bağlıyorum,o yük öyle ağırlaştı ki,içimdeki çocuğu aramaya takatim yok.