Bundan tam 3 ay 18 gün önceydi. 11 hafta 5 günlük bebeğimin artık yaşamadığımı hissetmemden 2 gün sonra; doktorumun, bebeğimin kalbinin durduğunu söylediği günün akşamında burada yazılanları okuyordum. Bebeğim ölmüşken, hâlâ kendim için endişelenmeme sinirleniyordum ve yazılanları okuyup gerçekten korkuyordum.
O gün, “eğer deneyimim böyle olmazsa ve boşuna korkuyorsam, üye olup anlatacağım” demiştim.
Geç olduğu için çok üzgünüm, ama anlatmak isterim. Öncelikle, daha rahat araştırabilmeniz için: operasyonun ismi D&C. Yani dilatasyon (rahim ağzının genişletilmesi) ve kürtaj (rahim içinden bebeğin -doku diye geçiyor- alınması)
Sabah aç karna gittim. Doktorum acilen bir doğuma girdiği için beklemem gerekiyordu. Ama çok üzgündüm. Karnımda, ölmüş bebeğimle beklemek çok zordu. “Bir kahve içsem bari,” dedim. Kabul etmedi hemşire. Yine de bir sütlü kahve içtim ama tuvalete girip tekrar çıkarttım. İçme kısmı yeterliydi. Hastaneye döndüm. Doktora, “biliyorum saçma ve mantıksız ama bir defa daha bakın,” dedim. Tekrar baktı. Ölmüştü işte. Beni odaya aldılar. Hem ağızdan ilaç verdiler, hem vajinadan, hem de damar yolu açıldı. O arada biraz kötüydüm mental olarak, ben iğne yapıldığını hatırlamıyorum, eşim yapıldı diyor. Emin değilim. Sonra beklemeye başladık. Benim adet dönemim sancılı geçtiği için bence oldukça normal bir ağrı başladı. Adet sancısından farkı, bu ağrının biraz da gerilmeye benzemesiydi. Ama korkutucu değildi. Bu sancı gelene kadar 2-3 saat bekledim. Sancı geldi ama kanama başlamadı. 4-5 saat kadar daha bekledim.
Sadece mental olarak zordu. Beklemek zordu. Bittiğini bilmek zordu.
Ben mistik şeylere pek inanmam. Ama bir noktada “seni çok seviyorum minik meleğim,” dedim, “ ama senden kıymetsiz şeylere üzülüp seni kaybettim, biliyorum. Ve sen başka bir bedende geleceksin ve ben seni yine çok seveceğim. Belki sen değilsindir diye hem bu seni, hem de belki sensindir diye o seni seveceğim. Ama seni hep çok seveceğim. Sadece şuan bu kalp acısına dayanamıyorum. Burada benimle hem olup hem olmamana dayanamıyorum. Şimdi lütfen, minik meleğim lütfen git. Geleceksin söz veriyorum,” dedim.
Birkaç dakika sonra kanamam başladı. Yeni başlayan bir adet kanaması gibi. Birkaç damla. Doktora haber verdirtdim. Beni sandalye ile ameliyathaneye aldılar. Damar yolundan bir iğne yapıldı. 10 saniye kadar sonra ağzımda acı bir tat oluştu. Kendime geldiğimde bebeğim yoktu.
Yine yalnızdım. Çıktık.
Antibiyotik ve ağrı kesicileri eczaneden aldık. Çok susuzdum, operasyondan önce su içmek de yasaktı ve 8-9 saat kadar aç ve susuz kalmıştım. Su içtim. Kahve içtim. Annem, yine, bundan 30 yıl önce ölmüş babasına ağladı. Yalnızdım. Akşam sancım vardı. Pelvik bölgemden rahmime doğru kasılarak ağrıdı. Biraz korktum ama ameliyat pozisyonu sebebiyle olurmuş. Bir iki gün içinde azalarak geçti. Bir ay sonra regl oldum.
Özetle: O büyük acınızın yanında operasyon için de endişelenmeyin. İnanın sorun yok. Acı eşiği düşük ve endişeli birisi olarak söylüyorum, sorun yok. Tek sorun sizi anlayacak doğru insanların etrafınızda olup olmadığı ve yas sürecinizde desteklenip desteklenmediğiniz. Tek sorun, acınızın geçersiz olduğunu hissettirmeye çalışmayacak insanların hayatınızda olup olmadığı. Ama yoksa da, yine sorun yok. Bir şekilde bu da geçiyor. Silinmiyor ama geçiyor işte. Bunu da atlatıyoruz.