İş arkadaşlarıyla Öğle yemeğine gitmek zorunda mıyım?

hahaha asıl siz çok komiksiniz. Ankara'nın en iyi üniversitelerinden birinden dereceyle mezun oldum ve yüksek lisans yapmaktayım, ingilizcem çok iyidir, benim kadar çok kitap okuyan yoktur, kültür yönünden her zaman kendimi geliştirmeye çalışırım. Bunları kibirlenmek için anlatmadım aslında söylemek zorunda bile değilim ama neyse. Yalnız yemeklerde bunlar konuşulmuyor ki aile dertleri bilmem ne vs hiiç ilgimi çekmiyor. Nişanlımın da yabancı kadınlara saldırmayla ne alakası var bundan rahatsız olması gayet normal, sizin bunu yargılamaya hakkınız yok
8

Asil trajikomik olan; Ankara'nin en iyi universitesinden mezun oldugunu, yuksek lisansini devam ettirdigini, cok iyi yabanci dil bildigini ve kitap kurdu oldugunu belirten birinin yabanci erkeklerle konusmasina atarlanan bir nisanliyla ayni frekansa sahip olmasi.

Ey konu sahibesi, egitim baskadir ama vizyon da bambaskadir.
 
Değilsin arkadaşım, zorunda değilsin. istemediğin, yaparken mutsuz olduğun hiç bir şeyi yapma. yemeğe katılanlar bu durumdan gayet memnun olabilir ama sen değilsen bunu amirine sebeplerini bize anlattığın gibi anlat. umarım anlayışla karşılar seni.
 
hahaha asıl siz çok komiksiniz. Ankara'nın en iyi üniversitelerinden birinden dereceyle mezun oldum ve yüksek lisans yapmaktayım, ingilizcem çok iyidir, benim kadar çok kitap okuyan yoktur, kültür yönünden her zaman kendimi geliştirmeye çalışırım. Bunları kibirlenmek için anlatmadım aslında söylemek zorunda bile değilim ama neyse. Yalnız yemeklerde bunlar konuşulmuyor ki aile dertleri bilmem ne vs hiiç ilgimi çekmiyor. Nişanlımın da yabancı kadınlara saldırmayla ne alakası var bundan rahatsız olması gayet normal, sizin bunu yargılamaya hakkınız yok hanfendi.

Yazık o zaman, en basitinden toplumsal nezaketi öğrenememişsiniz. Kimsenin iş yaptığı inanlarla ortak ilgi alanı zevki vs yok ama, ayn masaya oturduğumuzda nezaketen iki kelam edebiliyoruz çok şükür. Çok ortak noktam olmasa da insanlarla, öteki yeni aldığı arabayı anlatıyor, beriki yeni doğmuş çocuğunu ben de baysam bile dinliyormuş, ilgileniyormuş gibi yapıp arada birkaç soru soruyorum yorum yapıyorum , yemek çiğnerken zaten ağzım kapalı derken 1 saat geçip gidiyor.

Adamlar kötü hisetmeyin diye çağırmışlar işte, haftada 1 saat nezaket gösterseniz ölmezsiniz. Maddiyat derseniz onu anlarım tabi, yeri geliyor insan kuruşun hesabını yapıyor.

Ankara'nın en iyi okulundan mezun olup erkeklerle bir arada olmayı sevmiyorum vs yazıyorsanız, cidden bu kafadaysanız gerçekten yazık. İş arkadaşlarınız bu saate kaar beraber çalışırken sizi yemedilerse öğle yemeğinde de yemezler korkmayın. Yüksek lisans hocanız ya da orda da muhattap olacağınız erkekler var, eee onlarla olmaktan gocunmuyor musunuz? Bu bağnaz kafayla zaten profesyonelce düşünmeniz, iş hayatına uyum sağlamanız zor ya neyse. Erkeklere öcü gözüyle bakmayı bırakın artık kardeşim. Ortaçağ kafalı üniversite mezunları kadar beni korkutan bir şey daha yok.
 
Son düzenleme:
Biz de departman arkadaşlarımla öğle yemeğine dışarı gideriz. Hatta bunu şef falan özel olarak ayarlamaz, kim istiyorsa "hadi öğlen X yere gidelim" der gideriz. Bizde en büyükle en küçük arasında 20 yaşa yakın fark var ve gayet rahat sohbet edebiliyoruz.

Nişanlınız 1 saat öğle yemeğine laf ediyorsa yılbaşı yemeğinde, şirketin akşam yemeklerinde falan ne yapacaksınız bilmiyorum ama bu tip etkinliklere sıklıkla katılmayanların diğer insanlar tarafından hoş görülmediğini biliyorum bir özel sektör çalışanı olarak :)
 
Yazık o zaman, en basitinden toplumsal nezaketi öğrenememişsiniz. Kimsenin iş yaptığı inanlarla ortak ilgi alanı zevki vs yok ama, ayn masaya oturduğumuzda nezaketen iki kelam edebiliyoruz çok şükür.

Adamlar kötü hisetmeyin diye çağırmışlar işte, haftada 1 saat nezaket gösterseniz ölmezsiniz. Maddiyat derseiz onu anlarım tabi, yeri geliyor insan kuruşun hesbını yapıyor.

Ankara'nın en iyi okulundan mezun olup erkeklerle bir arada olmayı sevmiyorum vs yazıyorsanız, cidden bu kafadaysanız gerçekten yazık. İş arkadaşlarınız bu saate kaar beraber çalışırken sizi yemedilerse öğle yemeğinde de yemezler korkmayın. Yüksek lisans hocanız ya da orda da muhattap olacağınız erkekler var, eee onlarla olmaktan gocunmuyor musunuz? Bu bağnaz kafayla zaten profesyonelce düşünmeniz, iş hayatına uyum sağlamanız zor ya neyse. Erkeklere öcü gözüyle bakmayı bırakın artık kardeşim. Ortaçağ kafalı üniversite mezunları kadar beni korkutan bir şey daha yok.
Çeri mapustan yeni çıktın, aman diyeyim tatlım:KK53:
Yav ek olarak, witch sadece sohbet etme yetisi az olan, vizyonu dar olan biri misiniz ki kaçınıyorsunuz demiş. Konu sahibi ise cevaben mezun olduğu okulu, derecesini, bildiği yabancı dilleri falan yazmış. :KK53: İyi de bunlar ayırt edici kriterler değil ki bu konuda. Öyle olsa bütün derece yapmış insanların insan ilişkilerinin süper olması lazımdı.
Dersleri iyi olan birinin iş hayatında başarılı olması ve de insan ilişkilerinin mükemmel olması garanti değil ki. Bunlar çok ayrı meziyetlerdir.
23 yaşındayım ama 30-40 yaşı çok da gözümde büyütmüyorum mesela ben. Bağnaz, dogmatik, yobaz olmayan her insanla mutlaka bir konuda sohbet edebilirim. Bir de şuna inanırım, her insandan öğrenebileceğin bir şey vardır. O yüzden şu moruk, bu ergen deyip kestirip atmamalı. En gıcık görünen tiplerden bile bazen neler görüyorum, vay be diyorum. En serserisi bile bazen öyle şeyler anlatıyor ki o alanda benim hiç bilgim yokmuş fark ediyorum, delice kıskanıyorum.
Bu arada evet ben de dereceli, tescilli bir ineğim. Dersler, üniversiteler, dereceler kötü değil fakat her şey değil. Kaptırıp da kendinizi dış dünyaya kapatmayın. Hayat aldığınız maaş, nişanlınız ve ev değil sadece. Bir şans verin herkese. Yoksa bir gün gelir o 3'lü rutininizden çok sıkılır hale gelirsiniz fakat geç olabilir. Sevgiler.
 
Ayyy nisanliya bakk
Nefes almana da kiziyor mu?bu arada kurumsal sirketlerde namaz kilinacak yerler olur sizde yok mu? Bir kadinin ogle saati camii aramasina gerek yok
 
Yazık o zaman, en basitinden toplumsal nezaketi öğrenememişsiniz. Kimsenin iş yaptığı inanlarla ortak ilgi alanı zevki vs yok ama, ayn masaya oturduğumuzda nezaketen iki kelam edebiliyoruz çok şükür. Çok ortak noktam olmasa da insanlarla, öteki yeni aldığı arabayı anlatıyor, beriki yeni doğmuş çocuğunu ben de baysam bile dinliyormuş, ilgileniyormuş gibi yapıp arada birkaç soru soruyorum yorum yapıyorum , yemek çiğnerken zaten ağzım kapalı derken 1 saat geçip gidiyor.

Adamlar kötü hisetmeyin diye çağırmışlar işte, haftada 1 saat nezaket gösterseniz ölmezsiniz. Maddiyat derseniz onu anlarım tabi, yeri geliyor insan kuruşun hesabını yapıyor.

Ankara'nın en iyi okulundan mezun olup erkeklerle bir arada olmayı sevmiyorum vs yazıyorsanız, cidden bu kafadaysanız gerçekten yazık. İş arkadaşlarınız bu saate kaar beraber çalışırken sizi yemedilerse öğle yemeğinde de yemezler korkmayın. Yüksek lisans hocanız ya da orda da muhattap olacağınız erkekler var, eee onlarla olmaktan gocunmuyor musunuz? Bu bağnaz kafayla zaten profesyonelce düşünmeniz, iş hayatına uyum sağlamanız zor ya neyse. Erkeklere öcü gözüyle bakmayı bırakın artık kardeşim. Ortaçağ kafalı üniversite mezunları kadar beni korkutan bir şey daha yok.

Aynen katılıyorum
 
Bence bahanelerin arkasina siginacaginiza gercegi soyleyin, her hafta boyle bir restoranda yemek yemek butcemi asiyor, o yuzden beni mazur gorun katilmak istemiyorum deyin. Kim ne diyebilir? Cikarip sizin yemek paranizi mi veriyorlar,niye utaniyorsunuz ki? Kaldi ki herkesin para harcama konusunda tavri farklidir. Kimi her gun disarda yer, kimi evinden getirir disarda yemege para vermez. Kimse kimseyi de yargilayamaz bu konuda.
 
Seni anladım ben .
Benim sevgilim de kıskanç bayağı .
Bence doğruyu söyle de ki ben evleneceğim yakında ve maddi açıdan zorlanıyorum de . Sanırım bunu anlayışla karşılar.
Zorla olan şeylerden nefret ederim.
 
P Pinky9 memurum ve bizde de böyle emri vakiler şube müdürleri yada çok yemeği seven mana arayan memurlar tarafından dile getiriliyor.. çok şükür bi bahane bulup katılmıyorum, herkesin kendi inancı katılmak isteyen katılır,katılmayan da hoş görülür ama böyle yemekler gönüllülük esasına bırakılmalı.. işle ilgili bir durumsa mesai saatleri içinde toplantı yapılır, konu kapanır.. görüşmek isteyen de mesai sonrası isterse görüşürler.. malesef biz bayanların çalışma ortamında böyle sıkıntılarımız olabiliyor.. sadece benim görüşüm bu şekilde seni anlıyorum P Pinky9 sende şefinle uygun bi dille ifade etmeye çalış..

teşekkür ederim. Ne gibi bahaneler uyduruyorsunuz peki?

O zaman diyeceğin şey belli, dışarıda yediğim yemek bana dokunuyor, ben yiyemiyorum midem rahatsız falan de. Fakat bu defa da yemek dışında başka bir etkinlik yaparlarsa ve sen yine katılmazsan o zaman göze batarsın benden söylemesi. Ya da ne bileyim, lokantada yemek şeklinde değil de yarın öbür gün hadi birlikte kahve içelim tarzında, bu yemek olayının kahve versiyonunu falan yaparlarsa ona katılman gerekecek, kahve de mideme dokunuyor diyemezsin.

Evet o zaman ne diyebilirim acaba ? :))))

Asil trajikomik olan; Ankara'nin en iyi universitesinden mezun oldugunu, yuksek lisansini devam ettirdigini, cok iyi yabanci dil bildigini ve kitap kurdu oldugunu belirten birinin yabanci erkeklerle konusmasina atarlanan bir nisanliyla ayni frekansa sahip olmasi.

Ey konu sahibesi, egitim baskadir ama vizyon da bambaskadir.

Ne çok anlıyorsunuz frekanslardan. Arkadaşım tercih sebebidir, bunun kültürle vizyonla hiiç alakası yok. Nişanlımın erkeklerle konuşmama kızdığı vs yok ben konuşmama mı kızıyor dedim?? Sadece onlarla yemeğe çıkmamdan rahatsız oluyor dedim ve ben bunu normal buluyorum sizi ilgilendirmez.

Değilsin arkadaşım, zorunda değilsin. istemediğin, yaparken mutsuz olduğun hiç bir şeyi yapma. yemeğe katılanlar bu durumdan gayet memnun olabilir ama sen değilsen bunu amirine sebeplerini bize anlattığın gibi anlat. umarım anlayışla karşılar seni.

inşallah öyle olur.

Yazık o zaman, en basitinden toplumsal nezaketi öğrenememişsiniz. Kimsenin iş yaptığı inanlarla ortak ilgi alanı zevki vs yok ama, ayn masaya oturduğumuzda nezaketen iki kelam edebiliyoruz çok şükür. Çok ortak noktam olmasa da insanlarla, öteki yeni aldığı arabayı anlatıyor, beriki yeni doğmuş çocuğunu ben de baysam bile dinliyormuş, ilgileniyormuş gibi yapıp arada birkaç soru soruyorum yorum yapıyorum , yemek çiğnerken zaten ağzım kapalı derken 1 saat geçip gidiyor.

Adamlar kötü hisetmeyin diye çağırmışlar işte, haftada 1 saat nezaket gösterseniz ölmezsiniz. Maddiyat derseniz onu anlarım tabi, yeri geliyor insan kuruşun hesabını yapıyor.

Ankara'nın en iyi okulundan mezun olup erkeklerle bir arada olmayı sevmiyorum vs yazıyorsanız, cidden bu kafadaysanız gerçekten yazık. İş arkadaşlarınız bu saate kaar beraber çalışırken sizi yemedilerse öğle yemeğinde de yemezler korkmayın. Yüksek lisans hocanız ya da orda da muhattap olacağınız erkekler var, eee onlarla olmaktan gocunmuyor musunuz? Bu bağnaz kafayla zaten profesyonelce düşünmeniz, iş hayatına uyum sağlamanız zor ya neyse. Erkeklere öcü gözüyle bakmayı bırakın artık kardeşim. Ortaçağ kafalı üniversite mezunları kadar beni korkutan bir şey daha yok.

Toplumsal nezaket mi? Ben her hafta kendi cebimden karşılayacağım ve sevmediğim bi yere bi yemeğe gitmek istememekle nezaket kurallarını mı çiğniyorum?
Ayrıca yaş ortalaması 30-40 dedim ve kafa yapısı olarak çok uyumlu değilim , mesai saatleri içinde iyi anlaşıyorum o kadar ama onlarla yemekteyken konuşacak bişey bulamamam benim eğitim seviyemle vizyonumla alakası olmayan bir konu. Tabi ki nezaketen iki kelime edebiliyorum ama ÇOK SIKILIYORUM anlatabildim mi? Öğle araları benim özel zamanım ve işyerinden kendi arkadaşlarımla geçirmek istiyorum, iş stresinden rahatlamak istiyorum öğle aralarında.

Ve ben asıl konu olarak da maddiyat dedim zaten ama sizin tek gözünüze batan nişanlım oldu hayret doğrusu.

Ayyy nisanliya bakk
Nefes almana da kiziyor mu?bu arada kurumsal sirketlerde namaz kilinacak yerler olur sizde yok mu? Bir kadinin ogle saati camii aramasina gerek yok

Ayy nefes almama da kızıyor biliyomusun yazık bana. Yok namaz kılıcak yer falan.
 
Bence böyle şeyler iş hayatında normal şeyler ve katılmalı.
Şükür et öğle yemeği, bizimkiler genelde işten sonra akşam yemeğinde buluşuyor.
Sanki asıl sorun sadece nişanlının tepkili olması.
 
Ne çok seviyorsunuz insanların ilişkilerini yargılamayı. Ben nişanlımdam şikayetçi değilim, yemeğe çıkmamdan rahatsız olmasını ben normal buluyorum, gene de o halledilmicek bi konu değil. Ve yaş ortalaması büyük olduğu için tabiiki konuşabiliyorum ama çok sıkılıyorum. Ama siz sadece buna takıldınız bu en son gerekçem benim.

1.cisi et yemeklerini sevmiyorum ve dışarda yemekten oldum olası nefret ettim ,
2.cisi mümkün olduğunca mesai saatlerini asla aksatmıcak şekilde bana hak olarak tanınan bu 1 saatlik arada öğle ve ikindi namazlarımı kılmayı planlıyorum,
3.sü maddi olarak zor durumdayım düğün hazırlığındayım ve bu yemekler 100 lira bile tutsa paramı sevmediğim yemekleri zorla yemeye harcamayı tercih etmiyorum.

Bu nedenle yardım istedim sizden ama hepinizin acayip vizyon sahibii çok kültürlü insanlar olduğunuzu unutmuşum
 
Ne çok seviyorsunuz insanların ilişkilerini yargılamayı. Ben nişanlımdam şikayetçi değilim, yemeğe çıkmamdan rahatsız olmasını ben normal buluyorum, gene de o halledilmicek bi konu değil. Ve yaş ortalaması büyük olduğu için tabiiki konuşabiliyorum ama çok sıkılıyorum. Ama siz sadece buna takıldınız bu en son gerekçem benim.

1.cisi et yemeklerini sevmiyorum ve dışarda yemekten oldum olası nefret ettim ,
2.cisi mümkün olduğunca mesai saatlerini asla aksatmıcak şekilde bana hak olarak tanınan bu 1 saatlik arada öğle ve ikindi namazlarımı kılmayı planlıyorum,
3.sü maddi olarak zor durumdayım düğün hazırlığındayım ve bu yemekler 100 lira bile tutsa paramı sevmediğim yemekleri zorla yemeye harcamayı tercih etmiyorum.

Bu nedenle yardım istedim sizden ama hepinizin acayip vizyon sahibii çok kültürlü insanlar olduğunuzu unutmuşum

Buraya konu aciyorsaniz, elestirilere de acik olacaksiniz Hanimefendi. Hosunuza gitmeyen elestirileri duydugunuzda kukremeyeceksiniz.

Keske universitede yaptiginiz derece, bize vermis oldugunuz cevaplarinizdaki uslubunuza da yansisaydi.
 
Son düzenleme:
Buraya konu aciyorsaniz, elestirilere de acik olacaksiniz Hanimefendi. Hosunuza gitmeyen elestirileri duydugunuzda kukremeyeceksiniz.

Keske universitede yaptiginiz derece, bize vermis oldugunuz cevaplarinizdaki uslubunuza da yansisaydi.

Yemeğe çıkmanızdan rahatsız olmasını normal bulmanızı da ben hiç normal bulmuyorum. "Etraftakilere güvenmiyorum, evden dışarı çıkma" dediğinde de normal bulmanız kaçınılmaz o halde. Eleştireye açık olmayan burda konu açmamalı. Açıyorsa da sonucuna katlanmalı. Siz şimdi bunu da normal bulursunuz diye yorumumu yaparken çekinmiyorum. Anlayışınız için şimdiden teşekkür ederim.
 
Ne çok seviyorsunuz insanların ilişkilerini yargılamayı. Ben nişanlımdam şikayetçi değilim, yemeğe çıkmamdan rahatsız olmasını ben normal buluyorum, gene de o halledilmicek bi konu değil. Ve yaş ortalaması büyük olduğu için tabiiki konuşabiliyorum ama çok sıkılıyorum. Ama siz sadece buna takıldınız bu en son gerekçem benim.

1.cisi et yemeklerini sevmiyorum ve dışarda yemekten oldum olası nefret ettim ,
2.cisi mümkün olduğunca mesai saatlerini asla aksatmıcak şekilde bana hak olarak tanınan bu 1 saatlik arada öğle ve ikindi namazlarımı kılmayı planlıyorum,
3.sü maddi olarak zor durumdayım düğün hazırlığındayım ve bu yemekler 100 lira bile tutsa paramı sevmediğim yemekleri zorla yemeye harcamayı tercih etmiyorum.

Bu nedenle yardım istedim sizden ama hepinizin acayip vizyon sahibii çok kültürlü insanlar olduğunuzu unutmuşum
Sorun bu saydığınız 3 nedenin hiçbiri değildi zaten, insanların size bu sözleri söylemesinde. Siz namazınızı kılmak isteyebilirsiniz, et yemeklerini de sevmiyor olabilirsiniz, 100 lirayı oraya da harcamak istemiyor olabilirsiniz.
Ancak iş yerinizdeki insanlarla da konuşma tavrınız buysa merak etmeyin sizi davet etmeye uzun süre devam etmeyeceklerdir zaten.
Erkek, erkek, nişanlım hoşlanmıyor....
Siz camide kadınlarla sohbet eden cami hocası değilsiniz, profesyonel iş hayatının içinde olan genç bir kadınsınız ve özel sektörde iseniz zaman zaman iş arkadaşlarınızla akşam yemeklerine de çıkmak zorunda kalacaksınız. Eğer erkelerle bu tarz organizasyonlara katılmayı nişanlınız ya da siz hoş görmüyorsanız, doğru bir sektörde çalışmıyor olabilirsiniz.
Çünkü özel sektör kimi zaman böyle etkinliklerin yapılması gereken bir sektördür.
Yaş ortalaması büyük dediğiniz 30-40 yaş arası. Sizin yaşınızdaki bir kadının pek ala 1 saatliğine ayak uydurması gereken bir yaş

Ne çok anlıyorsunuz frekanslardan. Arkadaşım tercih sebebidir, bunun kültürle vizyonla hiiç alakası yok. Nişanlımın erkeklerle konuşmama kızdığı vs yok ben konuşmama mı kızıyor dedim?? Sadece onlarla yemeğe çıkmamdan rahatsız oluyor dedim ve ben bunu normal buluyorum sizi ilgilendirmez.
Şurada gayet de çok kızıyor demişsiniz, biz de ona göre yorum yaptık, duygu durumunuz her zaman bu kadar değişken mi
Gitmek istemiyorum onlarla, hem nişanlım kızıyor erkekler olduğu için, hem ayrıca ben her hafta oraya para bayılmak zorunda değilimki?? Onların yanında rahat yemek de yiyemiyorum ve çok pahalı yani istemiyorum boşyere oraya para vermeyi. Zaten yemekhane var ve öğle yemekleri benim kendi özel zamanım. Gitmek zorunda değilim yani istemiyorum gitmekk.Ne bahane uydurabilirim bidaha katılmamak için?

Kocakoca 3 tane erkekle ve 2 bayanla gidiyoruz ben hiç zevk almıyorum ayrıca yabancı erkekler olduğu için dolayısıyla nişanlım çok kızıyor gitmek zorundamısın diye. Oraya verdiğim paraya da acıyorum yani her hafta ailemle yemeğe çıkarım oraya verceğime. Şef biraz önem veriyor böle şeylere ama zorla da götürecek hali yok heralde.
Ha bütün bunların dışında, gitmek istemiyorsanız, ya bir bahane bulup ya da doğrudan maddi açıdan tutumlu olmanız gerektiğini söyleyerek katılamayacağınızı söylersiniz.
Bir de insanların yanlış izlenim edinmesini istemiyorsanız kastetmediğiniz şeyleri vurgulamayın bence, siz bir mesajda 500 kere erkek yazarsanız insanlar da sorunun erkekler olduğunu düşünür.
 
Ayyy nisanliya bakk
Nefes almana da kiziyor mu?bu arada kurumsal sirketlerde namaz kilinacak yerler olur sizde yok mu? Bir kadinin ogle saati camii aramasina gerek yok

O değil hem namaz kılıp Allah'ın huzuruna çıkmak için öğle arasından fedakarlık yapmak isteniyor. Hem de öğlen yemeğinden kaçmak için "dürüstçe şu sebebim var" dememek için beyaz yalanların peşine düşülüyor. 8 senedir kurumsal yerde çalışıyorum. Dünyanın en büyük 6. şirketinde çalışıyorum ve öğlen yemekleri için baskı oluşturulduğunu hiç duymadım. Ya da katılmak istenmediğinde işten atılma korkusunun yaşandığına tanık olmadım. İşi bu derece büyütecekseniz "mobbing" yapılıyor diye dava açın. Öğle yemeklerinde sevmediğim yemeği yiyorum, midem boş kalıyor. Cebimde boş kalıyor. Böyle giderse nışanlım da terk edecek ve kalbim de boş kalacak diye beyanlarla dava açın. :)

Mobbing nedir?
Basit anlatımıyla, "bir veya birkaç kişinin bir diğer kişiye uyguladığı, düşmanca ve ahlaka, etiğe aykırı yöntemlerle sistematiksel olarak yaptıkları psikolojik bir baskıdır" diyebiliriz.
 
myfaith myfaith mobbing daha çok sağlıkta oluyor diye biliyorum ayrıca bu konu zorla yemeğe götürmek değil bence... Konu sahibi istemiyorum başka planlarım var derse zaten ikinci kez çağırılmaz
 
teşekkür ederim. Ne gibi bahaneler uyduruyorsunuz peki?



Evet o zaman ne diyebilirim acaba ? :))))



Ne çok anlıyorsunuz frekanslardan. Arkadaşım tercih sebebidir, bunun kültürle vizyonla hiiç alakası yok. Nişanlımın erkeklerle konuşmama kızdığı vs yok ben konuşmama mı kızıyor dedim?? Sadece onlarla yemeğe çıkmamdan rahatsız oluyor dedim ve ben bunu normal buluyorum sizi ilgilendirmez.



inşallah öyle olur.



Toplumsal nezaket mi? Ben her hafta kendi cebimden karşılayacağım ve sevmediğim bi yere bi yemeğe gitmek istememekle nezaket kurallarını mı çiğniyorum?
Ayrıca yaş ortalaması 30-40 dedim ve kafa yapısı olarak çok uyumlu değilim , mesai saatleri içinde iyi anlaşıyorum o kadar ama onlarla yemekteyken konuşacak bişey bulamamam benim eğitim seviyemle vizyonumla alakası olmayan bir konu. Tabi ki nezaketen iki kelime edebiliyorum ama ÇOK SIKILIYORUM anlatabildim mi? Öğle araları benim özel zamanım ve işyerinden kendi arkadaşlarımla geçirmek istiyorum, iş stresinden rahatlamak istiyorum öğle aralarında.

Ve ben asıl konu olarak da maddiyat dedim zaten ama sizin tek gözünüze batan nişanlım oldu hayret doğrusu.



Ayy nefes almama da kızıyor biliyomusun yazık bana. Yok namaz kılıcak yer falan.
Nisanlin ileride senin burnunun ucunu bile cikarmaz evden, biz sana bunu anlatmaya calisiyoruz da sen anlamadin. Kurumsal isyerin yeterince kurumsal da degilmis sanirim, senin yerinde olsam ilgili departmana bir dilekce ile basvururum, kurumsal iletisim departmanina mesela, sana ve senin gibi mesai arkadaslarina namaz kilacak yer gosterebilirler, kapi kapi camii aramaktan iyidir
Yemege cikmama konusuna MissCherryBlossom MissCherryBlossom witch hunt witch hunt yeteri kadar deginmisler,aynen kendilerine katiliyorum, bu bakis acisiyla isyerinde cok sevilen ve begenilen biri olamazsiniz, hic degilse ayda bir kere davete icabet etmeniz gerekir toplumsal nezaket acisindan
 
O değil hem namaz kılıp Allah'ın huzuruna çıkmak için öğle arasından fedakarlık yapmak isteniyor. Hem de öğlen yemeğinden kaçmak için "dürüstçe şu sebebim var" dememek için beyaz yalanların peşine düşülüyor. 8 senedir kurumsal yerde çalışıyorum. Dünyanın en büyük 6. şirketinde çalışıyorum ve öğlen yemekleri için baskı oluşturulduğunu hiç duymadım. Ya da katılmak istenmediğinde işten atılma korkusunun yaşandığına tanık olmadım. İşi bu derece büyütecekseniz "mobbing" yapılıyor diye dava açın. Öğle yemeklerinde sevmediğim yemeği yiyorum, midem boş kalıyor. Cebimde boş kalıyor. Böyle giderse nışanlım da terk edecek ve kalbim de boş kalacak diye beyanlarla dava açın. :)

Mobbing nedir?
Basit anlatımıyla, "bir veya birkaç kişinin bir diğer kişiye uyguladığı, düşmanca ve ahlaka, etiğe aykırı yöntemlerle sistematiksel olarak yaptıkları psikolojik bir baskıdır" diyebiliriz.
Yani konu sahibi oyle bir anlatmis ki sanki dove dove yemege goturuluyormus gibi
Buyuk bir sehirde ayda 100 tl yemek parasi luks bir restoran zaten olamaz, saniyorum ki omrunde yemektir restorandir fazla bilmemis ona oyle geliyor
 
Back
X