Istanbuldan Mersine giderken

Elif

Onur Üyesi
Pro Üye
12 Temmuz 2006
34.906
30.061
60
Yollarda vereceğiniz bu molalarla, güvenli bir yolculukla, tatile renkli bir başlangıç yapabilirsiniz.

İstanbul’da çıktıktan hemen sonra Sakarya ve Bolu’da doğayla baş başa kalma şansını bulacak olan tatilciler, “Hoşgörü kenti” Konya’da farklı bir huzur tattıktan sonra, tarihle iç içe Karaman’da dinlenip, inanç turizmi ile ilgili eserleri bulabileceği Tarsus’ta, keyifli bir yolculuk yapabilir.

KÖRFEZ’DE İPEĞİN ZARAFETİNİ KEŞFEDİN
Körfez%20Vapurlari.jpg

İstanbul’dan çıktığınızda vereceğiniz ilk molada ayıracağınız kısabir sürede, ipek halılarıyla ünlü Kocaeli’nin Körfez ilçesine bağlı Hereke beldesinde, ipeğin zarafetini keşfedebilir, dünyaca ünlü ipek halıları görebilirsiniz.

İzmit’te verilecek bir molada ise Gayret Gemi Müzesi ile TCG Hızırreis Denizaltı Müzesi’ni gezip yolculuğunuzu renklendirebilirsiniz. Pembe Köşk ziyaretinizde ise Körfezi izleyip yöreye özgü, yemeklerden tadabilirsiniz.

SAKARYA VE BOLU’DA GÖL KEYFİYolculuğa devam eden tatilcileri, tüm güzelliği ile Sakarya’da Sapanca, Bolu’da Abant Gölü bekliyor. Doğanın, tüm güzelliğini cömertçe sergilediği göl kıyılarında, yemek yiyebilir, dinlenebilir hatta konaklayabilirsiniz. Sakarya’da kısa bir güzergah değişikliği ile ulaşacağınız Sapanca Gölü kıyısında, unutulmayacak bir manzaranın karşısında kahvaltı yapma şansını yakalayabilirsiniz. Sakarya’nın doğal güzelliklerine kendini kaptıran tatilciler, Poyraz Gölü’ndeki kır kahvesinde çaylarını yudumlayıp, manzaranın tadını çıkarabilir.

Bolu’da, dört mevsimde farklı bir güzelliğe bürünen Abant Tabiat Parkı, yolculuğunuzda doğaya baş başa kalma fırsatını yakalayabileceğiniz alanlardan biri. Büyüleyici güzelliği ile ziyaretçilerini cezbeden Abant Gölü kıyısında atla yapacağınız kısa bir tur, yolculuğunuzu renklendirecek bir mola olacak.

Kenti terk etmeden önce kısa bir zaman ayırıp Yedigöller’e yapacağınız gezi de yol boyunca gereken enerjiyi toplamanızda yardımcı olacak doğa harikalarından yalnızca biri...

“HOŞGÖRÜ KENTİNE HOŞ GELDİNİZ...”Kulu Makası’ndan dönüp Konya il sınırlarına girdiğinizde, karayoluna yalnızca 5 kilometre uzaklıktaki Düden Gölü’ne gidip, göçmen kuşları ve flamingoların göl üzerindeki dansını izleyebilirsiniz. Eşine az rastlanacak bu doğa harikasını görebilmek için yolculuğunuza kısa bir ara vermeniz yeterli. Bu Görsel Silinmiş veya Bulunamadı!

Konya’ya ulaştığınızda vereceğiniz molada ise Mevlana Müzesi’ni gezip, gizemli havayı soluyabilirsiniz. Müzedeki huzur dolu atmosfer, yol yorgunluğunuz atmanızda önemli bir etken olacak.

Konya-Karaman karayolunda ilerlerken Çumra ilçesi yakınlarında verilecek kısa bir molada da geçmişi 9 bin yıla dayanan Çatalhöyük görülebilir. Henüz turizme açılmasa da bugüne kadar yürütülen kazılarda 130 binaya ulaşılan, insanoğlunun yerleşik hayata geçtiği ilk yerlerden biri olan Çatalhöyük’ü görmek yalnızca yarım saatinizi alıyor.

TARİHİ MEDRESEDE ZİYAFET
Yemek molasını Karaman’da verecek tatilciler, Osmanlı Sultanı Murat Hüdavendigar’ın kızı, Karamanoğlu Alaaddin Bey’in karısı Nefise Sultan tarafından 1382 yılında yaptırılan ve restore edildikten sonra lokanta olarak hizmet verilen Hatuniye Medresesi’ni tercih edebilir. Tarih kokan bir ortamda Karaman’ın yöresel yemeklerini tatmak, yolculuğunuza farklı bir renk katacak.

Konya’da, Mevlana’nın annesi ve yakınlarına ait sandukalı mezarların bulunduğu 1371’de inşa edilen tarihi Aktekke Cami’yi de ziyaret ederek, tarihin içindeki yolculuğunuzu sürdürebilirsiniz.

Karaman’dan ayrıldıktan bir süre sonra tatilcileri, Sertavul Geçidi’nde geniş bir alanı kaplayan yeşil örtü bekliyor. Bu bölgede piknik yapma imkanı bulabilir ya da dinlenip, yeniden yola koyulacak enerjiyi toplayabilirsiniz.

TARSUS’TA FARKLI BİR YOLCULUK
Karaman’dan sonra ulaşılacak Mersin’de, “inanç turizmi” açısından önemli bir yere sahip olan Tarsus’ta verilecek mola, yolculuğunuza farklı bir boyut katabilir.

Tarsus’ta “Yedi Uyurlar” olarak bilinen Eshab-ı Kehf mağarası, görülmeye değer yerlerden biri. Anadolu’da “Yedi Uyurlar”la ilgili en yaygın olan hikayeye göre, 250’li yıllarda Roma İmparatorluğu’nun Hristiyanlara yaptığı baskıdan kaçan 7 genç, bu mağaraya sığınır ve burada yıllarca uyuduktan sonra uyanır.

Bu gezinin ardından vereceğiniz yine kısa bir molada, Tarsus Belediyesince restore edilerek kent merkezindeki alana yerleştirilen, Çanakkale Boğazı’na mayınların döşenmesini sağlayan ve Çanakkale Zaferi’nin kazanılmasında önemli bir yeri olan Nusret Mayın Gemisi’ni inceleyebilir, o dönemde yaşanılanlarla ilgili detaylı bilgi sahibi olabilirsiniz.

TANTUNİNİN ARDINDAN TARİHİ GEZİYE DEVAM
Mersin’inde verilecek yemek molasında, yörede farklı bir lezzet olan tantuni denenebilir.

Yemekten sonra kısa bir yolculuğun ardından vereceğiniz molada, Mezitli beldesindeki, M.Ö 66-65 yıllarında kurulan, Yunan ve Roma kültürünün izlerini taşıyan, zamanın önemli ticaret merkezi durumundaki tarihi kenti gezip buradaki kazı çalışmalarını izleyebilirsiniz.
Mersin’den Antalya’ya doğru yolculuklarını sürdürmek isteyenler, yaklaşık 45 dakika sonra, doğal güzelliği ile ünlü Erdemli ilçesindeki Kızkalesi’ne ulaşabilirler. Buradaki kısa molada da Mersin’in simgesi Kızkalesi’nde, kumsaldan denize girip tarihin gölgesinde serinlemek mümkün.

Mersin merkezden yaklaşık 4 saatlik yolculuk için vakti olan tatilciler ise “Mavi Bayraklı” tesislerin de yer aldığı Anamur’da, koruma altındaki Caretta Caretta türü kaplumbağalarla birlikte yüzme fırsatı yakalayabilecekler.
 
UYARI!!!!begendikleriniz icin rep ve tesekkur butonlarini kullanalim bölümümüze resim ve bilgi harici paylasimlar yapmayalim lutfen
 
X