İyi Bir Boşanma Kötü Bir Evlilikten İyidir

Borzo

Mucizemmm
Kayıtlı Üye
25 Aralık 2007
3.002
6
116
A.B.D.
İyi bir boşanma kötü bir evlilikten iyidir... Nedir bir insanı nikah defterine attığı imzayı boşanma dilekçesine atmaya götüren neden? Tek bir bakış, tek bir söz, tek bir hareket?.. "Genelde tek bir sebebi olmaz" diyor psikiyatri uzmanı Dr. Hülya Bingöl, "Evlilik ilişkisi yavaş yavaş bozulur, kalitesini kaybeder. Küçük, aslında önemsiz davranışlar çok önemli hale gelir. Sevgi, yakınlık, güven ve saygı gibi olumlu duygular etkinliğini kaybeder. Evlilik ilişkisinde daha önce yer alan memnuniyet ortadan kalkar. Artık eşler evliliklerini kötü bir bakış açısından görürler."


Uygun zaman
Boşanmanın doğru bir tercih olup olmadığı konusunda eşlerden birinin ya da her ikisinin de tereddüt yaşadıklarına sıkça şahit olmuşsunuzdur. Hele bir de ortada kalan bir çocuk varsa... İlişkide her şey kötü gitse de çocuk için sıklıkla evlilikler sürdürülür. "Ancak unutmamak gerekir ki aile içinde yaşananlar çocuğa örnek oluşturur. Onun gelişimi için iyi bir boşanmanın kötü bir evlilikten daha uygun olacağına karar verdiğinizde bu tercihi yapmalısınız" diyor Pedagog Güzide Soyak. O kararı vermek ve boşanmak için en uygun zaman sorusu çok haklı bir soru. Ama yanıt, soru kadar net değil ne yazık ki. "Boşanma sürecinde uygun zaman seçmek adına herkese uygun bir reçele yoktur" diyen Hülya Bingöl, "Bu durum kişilerin sosyal yapılarına, mesleklerine, kişilik yapılarına, aile yapılarına, yetiştirilme tarzlarına göre değişir. Bazen karar verme süreci çok uzun zaman alabilir. Ama genelde bu düşünceler her iki bireyde aynı zamanda başlar ve bu durumun sinyalleri farklı davranışlarla verilmiş olur."


Boşanmayı anlatma dili
"Boşanma sadece çocuk için değil, ebeveynler için de ciddi stres yaratır. Aile olmanın parçası olan evin bundan böyle ayrılacağı kararını çocuğa açıklamadan evi ayırma yoluna gidilmemeli. Ayrı yaşamayı deneyecek bile olsalar, çiftler mutlaka bunun bilgisini çocuğa vermeliler" diyor Dr. Soyak. Boşanma sürecinde çocuklara en fazla zarar veren ve yaralayan durumun çocuklara olayların anlatılmaması olduğunu vurguluyor, Dr. Bingöl. Boşanma veya ayrılık kararı çocuğa açıkça söylenmez ve bir anda anne veya baba evi terk ederee, çocukların boşanma olayından en fazla kendilerini sorumlu tuttuklarına, "Ben yaramazlık yaptığım için annem/ babam gitti" şeklinde serzenişlerde bulunduklarına dikkat çekiyor.
Uzmanlar doğru olanın, boşanma karan verildikten sonra anne ve babanın birlikle bu karan çocuklarına aktarmaları; sakin ve kontrollü bir şekilde, ortak bir dil kullanarak anlatmaları; başaramadıkları takdirde ise bir uzmandan yardım almaları konusunda hemfikir.

Dr. Soyak, "Anne ve babanın ortak dil ve tutum içerisinde olması, çocuğun onlara duyduğu güvenin devamına yardımcı olacaktır. Boşanma ile birlikle anne ve baba olma görevlerinin değişmediği, bu kararın verilmesinin onlarla ilgisi olmadığını açıklamalıdırlar" diyor.
Çocuğa boşanma karanın açıklarken, boşanma sürecinin her ayrıntısıyla anlatılması mı, yoksa bir kısmının söylenmesi mi daha doğru olur? Bu soruya Dr, Soyakın önerileriyle yanıt arayabiliriz: "Ayrılık kararını çocuğun yaş durumuna en uygun cümlelerle açıklamak, anne ve baba olarak sorumluluklarınızın değişmediğini, her zaman onu seveceğinizi hissettirmek, görüşme düzeninizin nasıl olacağına hep birlikte karar vermek, çocukların bu süreçteki taleplerini hassas karşılamak gerekir. Çocuklar bazen evden aynlan ebeveyn için kaygı duyarlar. Nerede yaşadığı, ne hissettiği ile ilgili soruları dikkatle dinleyip, tatmin edici cevaplar vermeye çalışmak gerekir. Ayrıca anne ve babalar kendi aralanndaki sorunları çocuklarının önünde konuşmamaya özen göstemıelidirler." Bu bilgilerden yola çıkarsak, çocuğa karşı kullanılabilecek en doğru cümlelerin, "Biz boşanıyoruz ve evlerimizi ayınyonız ama senin annen ve baban olmaya, seni sevmeye devam edeceğiz" benzeri olması gerektiğini söyleyebiliriz. Ve gerçekten de boşanmadan sonra annenin anneliğe, babanın da babalığa devam etmesi, birinin evi terk etmesinden dolayı çocuk tararından özlenilen kişi olmaması önemli. Zira Dr. Soyak, "Çocuklar boşanma sırasında terk eden ya da kendisini ihmal eden ebeveyni yüzünden mutsuz, içe kapanık ve reddetme duygusuyla yaşayabiliyorlar. Çocukların ebeveynleriyle ilişkilerini kesmeleri önerilmez. Anne ve babalar birbirinin yerini tutamaz. Babası tarafından terk edilen bir erkek çocuk, kendisini şekillendirmeye yardımcı olacak modelini de kaybediyor. Bir erkek veya gelecekte baba olmakla ilgili bilgileri yeterince edinemiyor. Sonucunda da davranışlarını kontrol etmek, sorumluluklarını yerine getirmek konusunda isteksiz davranabiliyor. Karşı cinsle ilişki kurmak, sürdürmek ve sorunları çözmekte zorlanabiliyor. Zorlandığı durumlarda mücadele etmekten kaçınabiliyor. Kız çocuklarının ise diğer cinsle ilişki kurmakta zorluk yaşadıkları gözlemleniyor" diyor.
Verilen söz tutulmalı
Boşanma sürerinde çocukların ebeveynler arasında aracı olarak kullanılmaması önemli. Çocuklara verilen sözlerin tutulması da... "Eğer baba çocuğuna cumartesi 12.00 için görüşme sözü verdiyse, çocuk o saatte babasını görmelidir" diyen Dr. Bingölden son ve çok önemi! bir not "Anne ve babalar ayrılsalar da anne baba kalacaklardır. Bu nedenle birbirleriyle düzgün ilişki içinde olmaları, konuşmaları çok önemlidir."
 
çok güzel anlatılmış gerçekten...
boşanmış eşler ,bir de arada çocuk varsa ömür boyu
karşılaşacaklardır...iyi günde de,kötü günde de..
yazının sonundaki cümle çok güzel özetlemiş zaten...
"Anne ve babalar ayrılsalar da anne baba kalacaklardır. Bu nedenle birbirleriyle düzgün ilişki içinde olmaları, konuşmaları çok önemlidir."
ellerine sağlık Barzeyim...
 
kötü bir evlilik kötü bir manevi ortam üstelik çocuk da varsa boşanmak bence daha mantıklı. boşanmak çok kötü bir şey iki taraf için de ama ruhlar boşandıktan sonra cesetler aynı evi paylaşmış kağıt üstünde evli yazılmış olsa ne olur ki
 
Evlilikler bitebilir,ama çocukalrımıza olan sorumluluklarımız ömür boyu süreceğinden dolayı
bilinçli bir boşanma çok mantıkı..........................................................................................
 
Günümüzde çok zor.....Tartışmadan kavga etmeden boşanmak....
Yada Boşandıktan sonra Görüşmek.........
Birde Bunun Diyeti Çocuklara Ödetiliyor Maalesef...
 
Kesinlikle çok doğru benimde net fikrim kötü,sorunlu,kavga gürültü dolu bir evlilikle çocukları ve birbirini daha fazla yıpratmaktansa medeni iki insan gibi yollarını ayırmak daha doğru.Ben kavga gürültü ortamında büyüyen çocukların daha sorunlu yetişeceğine ve ilerde aynı şekilde evliliklerinde aynı yolu devam ettirebilieceğine inannıyorum.Elbetteki eşler birbirinden boşanıyor,çocuklarından değil.bunu ne anne ne de baba unutmamalı ve sorumluluklarını bilmeli.çünkü o çocukları dünyaya biz getiriyoruz öyle değil mi?
 
ya hamileyken boşananlar, onlar bebeklerini nasıl büyütüyor acaba?
 
ya hamileyken boşananlar, onlar bebeklerini nasıl büyütüyor acaba?

Evilik sorunlu ise Çocuk yapmak bile hata..
Hatta bazı kadınlar maalesef okadar sorun olmasına rağmen evliliklerinde...İnatla bebek
Yapıyolarki belki düzelir düşüncesi ile.........
Oysa nasıl yanılıyorlar.....Sonra çocukla ortada kalıyorlar...Ne acı....
 
ya hamileyken boşananlar, onlar bebeklerini nasıl büyütüyor acaba?

eğer evlilik sorunluysa çocuk ertelenmeli. yine de çocuk olduysa çok olağandışı birşey olmadıkça evlilik sürmeli diye düşünüyorum. evler yada odalar ayrılabilir ama evlilik çocuk doğana kadar resmi olarak devam etmeli. boşanan çiftler çocuklarını boşamadıklarını unutmamalı
 
Sorumluluklar hernekadar boşanılsada devam etmeli.
Medeni durum değişebilir ama çocuğun anne ve babasını değiştirme şansı yok..........................
 
Back
X