jeton 8 yıl sonra düştü...

Dugune 2 gun kala terketmek ne demek ya? Cok uzuldum gercekten, ne kadar zor seyler yasamissin 8 yil boyunca...
Ne bahaneyle 2 gun once terkedebildi. Sonucta dugun hazirliklari davetliler hersey hazirdir...
 
Bence sürekli başkalarını bulma muhabbetinden vazgeçmelisiniz. Hayat erkeksiz de yürüyebilir.
 
8 yıl önce biriyle tanıştım o zaman 18 yaşındaydım. onu o kadar sevdim ki... insan çok sevince kör oluyor. çok şeyini hep görmezden geldim. çok sevdim o kadar sevdim ki... üniv bittikten sonra bile görüşmek için her yolu denedim. atandığı şehir benim yaşadığım yere 4 saat uzaklıktaydı ve aileme türlü yalanlar atıp onun yaşadığı yere giderdim onu görmek için. kaç kez telefonunda başka kızlardan gelen mesajları yakaladım. kaç kez hastanelik oldum kaç kez yataklara düştüm ama vazgeçemedim. Ona sarılınca içime çektiğim kokusu beni öylesine esir etmişti ki ondan bir türlü vazgeçemedim. saplantılı bir aşktı benim ki... ilk sevdiğim, ilk elimi tutan, ilk öptüğüm oydu.... beni seviyor gibiydi yani gözlerine bakınca anlıyordum sanki... benim için yaptığı şeyler vs... seviyor gibiydi.... inandım... Hemde çokkk. inanmak istedim belki de... yıllar geçti evlenelim dedim. bir türlü istemeye gelmedi. zorladım zorladım sonunda geldi.. istedi ama düğün tarihini netleştirmedi bir türlü ailemi düşman etti kendine.. sonunda düğün tarihi netleşti ve beni düğüne 2 gün kala ortada bıraktı... 1 yıl kendime gelemedim ama çok pişman olduğunu söyledi beni kandırdı gene o kadar gurursuzum ki onu affettim. ve yine görüşmeye devam ettim. sonra evlenmeye tekrar hazır olmasını bekledim ama bir türlü o hazır olduğu gün gelmedi. üzerine kaç kez daha aldatıldım. kaç kez affettim kendimi yedim bitirdim.... sonra anladım olmayacak. vazgeçmek için uğraştım. başka biriyle tanıştım o sıralar ve bana çok değer veriyordu ve ayrıldım onunla görüştüm ve herşey güzel giderken bir gün o yeni görüştüğüm kişi o eski sevgilimin mesajını yakaladı. çünkü onu bir anda terkedip yeni tanıştığım kişiyle görşmeye başlamıştım. beni arama rahatsız etme demiştim ama arayıp ağlıyordu tel de ve yeni tanıştığım çocukta bunu öğrendi ve çok kıskanç biriydi onun yüzünden beni terketti... sonra eskisiyle tekrar barıştım tekrar devam ettim. ve her defasında üzüntü üzüntü.. bir insan bu kadar aptal olabilir mi... işte ben oldum... aptaldım... o kadar hemde.. onu o kadar sevmiştim ki geçmişim mazim var diye kıyamadım tüm iğrençliklerine rağmen affettim hep... sonra bir gün ağzından aldım ve anladım ki ben çalışmıyorum diye istemiyorumuş beni... kendisi makam sahibi biri.. bende üniv mezunuyum ama atanamadım. işim olsaymış olurmuş.. oturdum 1 yıl kpss çalıştım ama olmadı... ve hala görüşüyoruz ve hala tık yok .. ve aklım başıma geldi sonunda.. oturdum düşündüm... ben ne kadar aşağılık biriyim ya kendime hiç mi saygım yok dedim. 8 yıl boyunca bu adamda ne buldun. seni aldattı.. hem de defalarca... düğün de ortada bırakp ele güne maskara etti gene affettin. yaşın 26 oldu hep onun yüzünden evliliğe geç kaldın... bir an silkelendim ve ayıldım artık ve şu an ona karşı içimde büyük pişmanlık var geçmiş günlerime yanıyorum. ona harcadığım ömre acıyorum. onunla yaşadığım anılar bile eskisi gibi içimi sızlatmıyor. yaptıklarımı gururumu öylesine eziyor ki.. ve hayatımdan tamamen çıkardım onu ve yaklaşık 2 aydır görüşmüyorum ve bu arada biriyle tanıştım. o kadar temiz o kadar iyi bir insan ki.. onun tam tersi... diyiorum ki rabbim demek ki karşıma bu insanı çıkaracakmış o vakte kadar beni bununla oyalamış ve hem de kötüyü gösterip iyinin kıymetini daha iyi bilsin istemiş galiba diyiorium şu an..

kimi kendinden çok severse ondan görüyo en büyük zararı insan..
hayattan aldığım en büyük ders: en çok kendine değer ver!
 
Back
X