kafam karışıyor


canım benim çok yanlış düşüncelere kapılmışsın diploma cehaleti alır eşşeklik baki kalır . esnaf die beğenmediğin erkekler biçok diplomalı eşşeklerden çok daha kibar ve anlayışlaı , kültürlü olabiliolar inan bana çevremde yüzlercesine şahidim opuyorumnanaktan
 

evet bu söylediğine katılıyorum canım tersini düşünmemiştim zaten..bazı konularda anlaşamaz mıyız diye endişelenmiştim..teşekkür ederim mesajına..
 
su an karsina cikan insanlari sadece evlilik olsun diye tanımak istiyorsun bence ...dogru kisi cikinca bu kadar dusunecegini zannetmem...27 yasindayim ve de sınırdayım demissin, esnaf olursa o rahat olur ben is bulunca agir sartlarda calisirim demissin, hersey hakkında bu kadar kesin kararlar verme, hayat bu...sen daha is bulmadan is saatlerini kendin belirlemissin olur mu oyle sey...

kısacası sen hayatı yasamadan onceden herseyi bilmek ve ona gore karar vermek istiyorsun, eger boyle bisey mumkun olsaydı inan kimse hata yapmazdı hayatta...herseyi kontrolun altina almaya calisma yoksa hayatı hic dolu dolu yasayamazsın benden sana tecrube sahibi biri olarkaa tavsiye
 

haklısın dolu dolu yaşayamıyorum zaten..aslında deneyebilirdim bir müddet arkadaş olup onunla.. ama ben çok duygusal bir insanım, hayatıma giren insanlara çok alışıyorum, ayrılığı çok zor atlatıyorum günlerce,aylarca bazen yıllarca kendime gelemiyorum, sanırım o yüzden de korkuyorum..önce mantığıma uydurup öyle sevmeye çalışıyorum..bu iyi birşey mi kötü birşey mi bilemiyorum ama bu benim karakterim değiştiremem de kolay kolay..
 

evet kendime benzettim seni o yuzden iyi anlayabildim...ama boyle oldukca mutlu olamiyor insan cunku detaylara takiliyor, cevrendeki cogu insan mutlu olurken sen olamiyorsun cunku onlar senin dert ettigin bicok seyi dert etmemis oluyorlar veya etse de kabullenmis oluyorlar...sana hitap edecek erkegin cok hassas, dusunceli, hep senin yanında sana taraf olacak biri olmasi lazim ama oyle erkek 100 yılda bir denk gelir cunku erkekler o kadar dusunceli ve hassas degiller...en iyisi biraz rahat olmaya calismak yoksa hayatın iplerini elinde tutmaya calistikca goreceksin ki hayat bildigini okuyor ve o bildigini okuyan hayata ayak uydurabilenler mutlu oluyor

bilmem yeterince acik yazabildim mi
 
tourmaline,benim kimya YÜKSEK mühendisi ablam, bölümümden bir kez daha nefret etme sebebim!
öncelikle bunları okuyanların bilmediği bir şey var ki, güzel bir bölümde okudu bu kız, üstüne yüksek lisansını yaptı, teknik eğitimler aldı. mesleki yönden çok donanımlı, çok hırslı olduğuna inandığım, nasıl işe kabul edilmediğine anlam veremediğim biri o. ve bir gün iş bulduğunda, bu sahip olduklarıyla, güzel bir maaş alacak, kariyer sahibi bir bayan olacak. müdür hanım olacak ileride. lütfen burayı atlamayın! artık cevaplarınızı buna göre verin.

insanları yaptığı işle yargılamak çok yanlış. benim babam da lise mezunu ama siyasi suçlu olduğu için yıllarca ehliyet bile alamamış hiçbir işe kabul edilmemiş pazarcılık yapmış, sonra işçi olarak bir kuruma girmiş (çok ağır koşullarda çalıştı dev tütün balyalarını kamyona yüklemekti işi ağır amele yani!) ve şuan her şeyimiz var kimseye muhtaç değiliz. babamın mesleğinden asla utanmadım, her zaman da söylerim babam işçi ve bununla gurur duyarım. çok da modern bir adamdır. bizi hiç dövmedi, bir şeyimize karışmadı, hatta fazla özgür yetiştirdi. evet iyi güzel ama karşıma babam gibi biri çıksa, evlenmek istemem. o işçi olduğu için, ben mühendis olduğum için istemem. yanlış anlaşılmasın maaş değil burda önemli olan, sınıf farkı, sosyal hayat farkı, rütbe farkı, ego tatmini, kendini bi b.k sanma hepsi var ama doğru olan da bu bence.

bu durumu geçen yıl staj yaptığım firmada öyle bi gözlemledim ki... 24 yaşında 1 yıllık kimya mühendisi bir kız, kendine ait odası var, iyi kötü maaşı var ama en önemlisi ... hanım diye hitap ediyor ona tüm işçiler. ona bağlı çalışan 2 yıllık mezunu laborantlar, ondan daha fazla bilgiye sahipler, ama onlar işçiler. giydikleri tişörtten yemekhanede oturdukları masaya kadar işçiler, kimse onlara bey diye hitap etmiyor ''lan'' onların titri. bir genç kız ''ahmet gel'' deyince, ''buyrun ayşe hanım'' demek zorundalar!

kendimi senin yerine koydum tourmaline, 4 yıl sonra ben de işsiz kalsam ve hala koca adayı bulamamış olsam(ki ben şimdiden ümidi kestim), öyle birinden hoşlansam ben de tereddüt ederim, acaba olur mu diye düşünürüm. insan kestirip atamıyor, sonuçta talipler de kapıda sıralanmıyor. ama dediğim gibi iş bulduğunu ve o adamla evli olduğunu düşün. 10 yıl sonra senin odanın kapısında atıyorum ''kalite güvence uzmanı'' yazarken, o yine tezgahtar kalacaksa bu durum sana ne ifade edecek bunu düşün. insanları böyle sınıflandırmak çok ayıp farkındayım ama siz sınıflandırmasanız da insanlar sizin yerinize sizi o sıralamada bi yerlere yerleştiriyor. siz istemeseniz de o statü zorla yapışıyor üstünüze. okumakla kimse adam olmuyor o ayrı ama okumuş insan da egolarını tatmin etmek için yanına kendi ayarında birini istiyor. şu an okulda profesör olan bayan hocalarımı düşünüyorum. hepsinin eşi ya yine öğretim görevlisi ya da şu an bir yerlerde yüksek mevkide olmalı diye düşünüyorum. staj yaptığım yerdeki müdür, çok bilgili genç bir bayan kimya mühendisiydi. tüm kızlar ona hayran kalmıştık. kadın bizi odasına sohbet etmeye çağırmıştı ve biz mesleki konularda konuşucaz zannederken o bize bunlardan bahsetti; statüden, titrden, mevkiden... öf ne ukala kadın dedim, kendini göklerde sanıyor dedim ama bir yandan da çok haklı yaa dedim. inanın o kadının yanında kariyer sahibi olmamış bir adam düşünemiyorum. nitekim eşi de mühendismiş, kendi iş yeri yani mühendislik bürosu varmış.

ukalalık mı ettim? size göre belki evet bana göre de kısmen evet ama kariyer sahibi 40 yaşında bir bayana gidip soralım bakalım ne diyecek?
 
Son düzenleme:
aman tatlım dert ettiğin şeye bak
ben de üniversite mezunuyum da ne iş yaptıgımı biliyosun, hatta şimdi onu bile yapamıyorum
tezgahtarlık terzilik arası bişey... bütün iş arkadaslarım ilkokul 5ten mezundu
eşim de cerrahpaşadan mezun doktor
inan aramızda bunun lafı bile gecmedi
saatlerimiz arasındaki büyük uyumsuzluğu zaten biliyosun =)
benim babam profesör annem de ortaokul 2den terk bu arada tatlım haberin olsun, al bu da ikinci örnek
şimdi 3.ye geliyorum kaynanam mimar, kaynatam ilkokul 5ten mezun müteahit, zamanında da inşaatta ameleydi yani küçümsenicek bi yanı yok
 
ay bi de bi örnek daha veriym bu konuyla alakasız ama, benim abimin eşi kimya mezunu
(mühendislik değil, bölüm)
iş bulamadı, evde sıkıldı mavi jeans'de tezgahtarlık yapmaya başladı
asgari ücretle, 4 ay sonra fabrikaya boya konusunda yetiştirilmek üzere eleman aranıyomuş, onlarında cvleri otomatik olarak kaydoluyomuş sisteme, bakmışlar böyle biri var, fabrikaya aldılar direk, ehliyeti bile yoktu kursa yolladılar, şimdi altında arabası miktarıda söylemiym ama türkiye ortalamasına göre iyi bi maaşı var, ev aldı kredi ödüyo, kalanı da rahat rahat yetiyo ona ve oğluna
iş bulamıyorum deme, ne kadar dandik de olsa gir, çünkü ordan çevren genişliyo
ben just english'de çalıştım staj süresi diye gösterip asgari ücretin yarısını veriyolar
ama ordan 12 tane özel ders verdiğim öğrencim vardı yani
 
Son düzenleme:
canım ben derdimi kimseye anlatamıyorum , insanlar iş seçtiğimi sanıyor ama ben iş seçmiyorum,onlar beni seçiyor malesef ki..bu konu kapandı çünkü çocuk 20 gün sonra biriyle çıkmaya başladı ve 3-4 ay sonrasında onunla nişanlandı sonra da evlendi..belki çocukları bile olucaktır..haberim yok..o zaman tanışmayı kabul etmedim yeni mezundum, çocuk ciddiymiş evlenme niyeti varmış..ama ben kabul etmeyince üstelemedi de pek zaten bu da düşündürücü..ayrıca benden de 2 yaş küçüktü..yazdığı mesajdan çok etkilendiğim için sonrasında bir tereddüt yaşamaıştım acaba olur mu diye..
 
Son düzenleme:

iş secmediğini, satış pozisyonları için falan başvurdugunu ben hep biliyorum canım
tamam boşuna mı okudum diyosun ama evde oturmanın sana kattıgı bişey yok
ben boşuna mı okudum? ama iç seçmedim çalıştım bak şuan en azından arabam var
ve yaşımı da biliyosun, inci pastanesinde tezgahtarlık yapmışlığım bile var bu arada duyrulur
kırtasiyede çalıştım kuaförde çalıştım öğretmenlik yaptım özelde
keşke daha saygıdeğer işlerim olsaydı biliyosun işte türkçeden başka 4 tane yabancı dilim var, yıllarca ingilterede yaşadım, benim gibi insanlar nerelerde ne işlerde oo ooo
ama bana denk gelmedi napalım, moralimi bozmadım
çok arkadasım var zamanında bana boşuna mı okuduk bu işimi yapcaksın diyen, şimdi hala işsizler
ve ben okula erken başladıgım için liseyi de 3 sene okuduğum için onlardan 2 yaş küçüğüm bide
en azından sigortam ödendi, şimdi taşı sıksam suyunu çıkarırım diyebiliyorum
onlar kafalarını taşlara vuruyo neden resim okuduk diye
 

seni çok takdir ediyorum ama eleştirilmek istemiyorum çünkü haketmiyorum bu konuda eleştirilmeyi..iş bulup da beğenmemezlik yaptığım yok..evde oturmuyorum ben de şu an bir nevi tezgahtarlık gibi bir iş yapıyorum babamın yanında kendimize ait bir yerde..
 
Son düzenleme:

beni de cok eleştirdiler de elalem eleştirmesin diye evde oturamadım malesef
benim de babamın öyle bi işi olsa bnde orda calışırdım heralde bulana kadar bilmiyorum ki
bu iş olayı o kadar enteresan ki ama... benim babam türk dili ve edebiyatı mezunu, okulda kalmış yüksekti doktoraydı derken ilerlemiş de
sonra ingiltereye gittik. nerden vurcagı belli olmuyo ordan teklif geldi
bölüme bak yere bak...
 
şans sonuçta herkesin şansı bir değil..
 
Cevap yazabilmek için giriş yapmalı veya kayıt olmalısınız.

Benzer Konular

B
Sevgilimin incelikten uzak oluşu ve uyumsuzluğumuz
4 5 6
Yorumlar
117
Görüntüleme
15K
zelkus
B
Baba Korkusu
6 7 8
Yorumlar
140
Görüntüleme
53K
soyluserap
D
Aile baskısı
2 3
Yorumlar
41
Görüntüleme
5K
Sibelim84
İçimi dökmem gerekiyor...
Yorumlar
18
Görüntüleme
1K
denizaslim
P
Eşimin bana karşı davranışları çıldırıcam:(
14 15 16
Yorumlar
304
Görüntüleme
68K
smyadl
S
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…