şey sizden bir örnekle acıklamanızı istesem çok olmus olu rmuyum ..
yok sorun değil, elimden geldiğince anlatmaya çalışayım:
kadınların bir ilişkiye girdikten sonra bazı tutumları yüzünden erkeğin ilişkiye olan ilgileri değişir. mesela ilişkiyi çantada keklik gören bir erkeğe kızan bir kadın bunun yerine erkeğin bu tutumunu tetikleyen kendi davranışlarına bakarsa erkeğin bu davranışları da değişir.
kadın erkekteki bu davranışların oluşmasına nasıl katkıda bulunur? öfke veya kırgınlık duyduğunda sırf ilişki bozulmasın diye bunları görmezden gelirse, ilk adımı çoğunlukla erkekten bekleyerek ilişkiyi onun kontrolüne bırakırsa, kendi isteklerini göz ardı edip onun hayatına uyum sağlamaya çalışırsa, onu hayatının odak merkezi yapıp, beklentilerini artırır ve ilişkiyi abartırsa...vs gibi durumlarda kendine değil ona öncelik vererek yaptığı şeylerde yavaş yavaş benliği zarar görür ve ilişkide artık değer görmediği, hatta farkına varılmadığı gibi rahatsız edici bir duyguya sahip olur.
bu anlattıklarımın zıttı olan durumsa tamamen kendi isteklerine odaklanmak ve karşı tarafın buna uymasını istemek. bu da yanlıştır, yapılması gereken sorunlarda her iki tarafı tatmin edecek çözümler bulmaktır. eğer siz karşı tarafı rahatsız edecek birşey yapıyorsanız ve o bunu söylediği halde aynı şeyi yapmaya devam ediyorsanız ilişki yine zarar görür. yani orta yolu tarafları incitmeden bulmak ve buna göre değişim yapmak lazım, fakat sınırları aşmaya izin vermeyerek. püf noktası sınırları ihlal etmemektir yani.
karşı taraf adına konuşmanız bir sınır ihlalidir mesela. erkeği ''ilgisizlikle ve ilişkiyi önemsememekle suçlamak'' yine bir sınır ihlalidir. burda karşı tarafın zihnini okuma ve niyetlerini yanlış yorumlama durumu söz konusudur. yapılması gereken kendi hissettiklerini söylemek sonra da buna göre karşı tarafın fikrini almaktır...
bir de daha önce söylediğimiz gibi eşiniz de olsa arada biraaz mesafe bırakılmalı ilişkide. biraz gizlilik, daha fazla şefkat ve destek...yanında olmak ama kendini hiçe sayacak derecede değil.
son olarak kendimden bir örnek vereyim =)
nişanlımla bu tarz duygulara kapıldığım bir dönemden geçtik yakın zamanda. kendimi ilişkide önemsenmiyor hissettim ve sanki nişanlım ilişkiyi artık hiç kaybetmeyeceğini düşünüyordu. bu durumda rahatsız etmeye başladı tabi.
sonra oturup konuyu onunla konuştum bir ara ama duygularım çok yoğundu ve savunmacı tutumum yüzünden çözüme kavuşturamadık. bunun yerine oturup düşündüm, neden bu hale geldi diye. ve maalesef ilişkinin bu hale gelmesinde kendi davranışlarımın büyük rol oynadığını gördüm.
öncelikle zor bir dönemden geçiyordum ve nişanlımın bana duygusal anlamda destek vermesini istiyordum. beklentim bu yönde idi. fakat kendisi duygusal bir partner olamazdı. bunu görmedim ya da görmek istemedim. ''öyle ya, artık o nişanlımdı herşeyimle ilgilenmesi gerekiyordu!'' gibi saçma bir düşünce içine girmiştim. tabi beklendiği gibi bu tarz beklentilerim, ilişkideki ısrarım ve ilgi talebim onu bunaltmaya başladı ve uzaklaştı. ve bu durum beni daha da çileden çıkardı =D ben yaklaşmasını istiyordum o ise uzaklaşıyordu. bir de ilişkiyi hem önemsemiyor gibi hem de tamamen sahipmiş gibi davranıyordu.
sonra kendi beklentilerimi, odak noktamı gördüm. nişanlım hayatımda olmadan da kendi başıma sorunlarımı çözüyordum o zaman niye ondan veremeyeceği şeyleri beklemeye başlamıştım. evet, sorunlarımı anlaması, dinlemesi gerekiyordu bana göre ama erkekler sorunlara çözüm bulamadıkları zaman sıkılmaya ve uzaklaşmaya başlarlar. yani sadece dinlemek onların yapacağı bir durum değil gibi, birşey anlattığınızda daha çok çözüme odaklanırlar. bu yönden ondan veremeyeceği şeyleri istediğimi, bu yüzden kapandığını anladım.
beklentilerimi değiştirdim. eskisi gibi hayatımda öncelikli olan şeylere tekrar döndüm; işim gibi. bu şekilde odağımı değiştirince ondan yana olan beklentilerim de azaldı ve kızgınlığım da azaldı. sonra ilişkide beni önemsemediği gibi bir duygununda ortadan kalktığını gördüm. tam tersine elinden geleni yaptığını gördüm...
yani kendi ilgilerime yöneldim, eskisi gibi hayatımdaki zorluklarda yine kendi başıma mücadele etmeye onu da iyi bir dost olarak görmeye başladım. evet, o elinden geleni vermeye çalışan beni seven biri. ama bu kadar. fazla beklenti yanında hayal kırıklığı da getiriyordu...
biraz uzattım ama umarım fikir verebilmişimdir =D