Sizin ki "haklı" bir eşini kaybetme korkusu.
Eşiniz size neden saygı duymuyor ve neden bir "kaybetme korkusu" yok? Bunu bir sorgulayın önce. Karakterle ilgili bu. Karakterinizde ki hangi zayıflık, eşinizi bu konuda güçlü hale getirdi. Yoksa neden korkasınız, öcü mü bu? Saygısız hareketleri varsa size, ölçülü bir şekilde verirsiniz ağzının payını, bir olur, iki olur, sonra "deli deliyi görünce sopasını saklar". Siz ona tepki vermekten ya da ondan değil, eşinizin bu tepkiniz akabinde vereceği tepkiden korkuyorsunuz.
Eşinize bir ay boyunca neredeyse hergün gayet sıcak bir şekilde "Anneni bir anne olarak çok takdir ediyorum. İnanılmaz mükemmel bir anne. ben de senin yerinde olsam, inanılmaz düşkün olurdum. Ne kadar da çok seviyor evladını" der biraz sonra "Ama ne yazık ki ne kadar berbat bir kayınvalide. Tabi sen beni bu konuda anlayamazsın. Ben seni anlayabiliyorum, sonuçta annen. Umarım sen de bir gün beni anlarsın" deyiverin. Sonra kısaltın "Annen mükemmel bir anne ama berbat bir kaynana". Sadece bu kadar söylenin. Eşiniz yaptığınız her şikayeti "Annesine" algılıyor. Oysa siz onun annesinden değil "Kaynananızdan" şikayet ediyorsunuz. Şu algıyı bir değiştirin önce. Üslubunca.
Sonra bayan her geldiğinde göğsünüzde derinleşen çarpıntıyı hafifletin. ilk on beş dakika aynı yerde bulunmayın, bir iş uydurun. Kendinizi iyi ve kuvvetli hissettiğinizde konuya bir sıkıntınızdan girin "Aman X diye bir kadın var, ya da X kuzenim beni deli etti bugün. Böyle saçma sapan şeyler beni aşırı sinirlendiriyor. O yüzden kusura bakma, bugün biraz gerginim" Bambaşka bir olay üzerinden tamamen gergin davranın. Gerginliğinizin ondan kaynaklandığını düşünmesin bunu koz kullanır. Zayıflığınızı görürse ya da sizi sinir ettiğini, iyice başa çıkılmaz bir hal alır. Mümkünse ona alttan alta bambaşka sebeplerle, sinirli yönünüzü gösterin. Gerekirse yalandan bir telefon açın bir yere konuşmanız şart değil, o salondayken bağırın çağırın başka bir odada. Sonra da çıkıp melek gibi gülümseyip "Kusura bakma anne, tersim biraz pistir" deyiverin ve durmayın kalkıp bir çay koyun. Çok zayıflık göstermişsiniz.
Bu bahsettiğim dolambaçlı şeyleri yapmak elbette sıkıntılı. Ama bazı karakterler için biraz dolandırmak gerekiyor. Kaybedilmiş kişilik (lütfen alınmayın, kişiye karşı bazen zayıflık verip yine o kişinin şahsına münhasır kişilik sergileyebiliyoruz) yeniden kazanılmalı.
Eşiniz mühim... Herşeyden önce ona karşı karakterinizi sağlam oturtabiliyorsanız, kaybetme korkusu verebiliyorsanız üslubunca, bunlara gerek bile kalmaz ama, olabilseydi, olurdu şimdiye kadar.
Kişiliğinizi yeniden kazanırsanız, mesafenizi de gayet net ayarlarsınız.
Anladığım kadarıyla kadının iletişim kanalı agresiflik ve yönetim. Siz de bu dilden konuşmalısınız ama direkt değil, dolaylı olaylar üzerinden. Çünkü ancak "Deli, deliyi görünce sopasını saklar", aksinde değil..