- 2 Kasım 2013
- 7.796
- 37.040
- 748
Sorma o kısım çok karışık. O da bana benzedi. Görümcecim ve kayınvalidem de benim yüzünden değiştiğini, düzeni bozduğumu söylüyor. Yine ben suçluyum ahsjsjs.
Sorma o kısım çok karışık. O da bana benzedi. Görümcecim ve kayınvalidem de benim yüzünden değiştiğini, düzeni bozduğumu söylüyor. Yine ben suçluyum ahsjsjs.:) ulen ya ne güldürdün Allah razı olsun :))
o değil de elti ne yapıyor? kafayı taşlara vurmuyor mu bi şu gelin kadar olamadım diye
Sorma o kısım çok karışık. O da bana benzedi. Görümcecim ve kayınvalidem de benim yüzünden değiştiğini, düzeni bozduğumu söylüyor. Yine ben suçluyum ahsjsjs.
kadın değişmekte çok haklı vallaha. o değil de görümcenin işi iyiymiş ohhh gelinler gelsin temizlesin
böyle görümce olacağım bende :)))
Yılanın başı o zaten ajsjsjsj. Tuhaf bir koalisyon var kaynana ile arasında. Birbirlerini doldurup canım zihinlerini benim için yorup, yıllardır süregelen törelerini yerle bir eden şirret geline karşı çeşitli taktikler geliştiriyorlar. Halbuki ben gelmeden önce öyle miydi? Elticim sabah erkenden yukarı çıkar, işlerini halleder ne zaman misafirleri gelse başından sonuna hizmet eder, çamaşır suyu tarikatinin en popüler üyesi olarak onlara itaat ederdi. Sonra lilith geldi ve canım eltiye elmayı ısırması için baskı yaptı. Lilith ben oluyorum. Elmanın tadını alan eltican bir daha çamaşır suyu tarikatine boyun eğmeyip günahkar oldu. Allah hepsini şerrümden korusun. Bir de çocuk büyütüyorum, benim büyüttüğüm çocuktan ne olacak. Kılıbık olur kesin aşıretin altın büllüklüsü.
Açılın ben aile apartmanındayım ahsjsjs.
Öncelikle şunu söyleyeyim, bu işler ay kırmadan nasıl söylerim ay nasıl alıştırım, ay hangi yolu denesem ile olmaz. Çatır çatır söyleyeceksiniz ne isteyip ne istemediğinizi. Evcil hayvan ya da çocuklar için yol yöntem aranır. Dümdüz söyleyince anlamayacakları için. Yetişkin insanlar dümdüz söyleyince anlayabiliyorlar valla bak.
Ben aile apartmanına ilk taşındığımda 20 yıldır mütemadiyen kayınvalideme hizmet edip işini yapan, bunu normal gören, yeni gelen gelinin ki bu ben oluyorum artık onun yükünü de alması gerektiğini düşünen bir de elti vardı apartmanda. Kaynananın yanında promosyon olarak veriliyor ajsjsjsj. Bir de görümce var bekar. Şirinler köyü gibi hepimiz bir aradayız çok şükür.
Neyse ilk geldiğimde acemiyim tabi. Adeta çölde nefes almaya çalışan kutup ayısı gibiydim. Genel olarak insanları kırmaktan da korktuğum için bir sene çömezlik dönemim oldu ajsjsjsj. Önce psikolojik baskıya, vicdan merhamet kelimelerinin bol miktarda kullanıldığı cümlelere inandım. İnanılır gibi değil ama bildiğin inandım.
Bir müddet sonra "e 20 yıl kendini feda etmiş eltim insan değil miydi benim ondan ne farkım var yapayım ben de", "e yaşlı kadın her gün giderim gitmişken işini de yaparım elime mi yapışır" şeklinde düşünürken buldum kendimi. Böyle olması gerektiğine inanıyordum. Büyük cif çetesi beni büyülemişti adeta.
Sonra zamanla aşırı mutsuz olduğumu, Çünkü temelde maddi hiçbir problemleri olmayan insanların temizlik için birini alabileceklerini, henüz genç ve bekar olan kızının kendi evini bir zahmet temizleyebileceğini, diğer iki kızının da gayet annelerine destek olabileceklerini, en önemlisi de kıymetli vaktimi sürekli çok da anlaşamadığım insanlarla harcamak istemediğimi fark ettim.
Önce sizin gibi alıştıra alıştıra mesafeli olayım diye düşündüm. Kırmak istemiyordum çünkü. Karşı saldırı gecikmedi tabi ajsjsj. Önce vicdanlı insan şöyle olur böyle olur şeklinde manipule etmeye çalıştılar. İnanır mısın az daha işe yarıyordu. En azından geceleri uyumadan önce lan yoksa ben kötü bir insan mıyım diye kendimi sorguluyordum. Yine de geri adım atmadım. Sonra tepkiler şiddetlenmeye başladı. Canım eltim "ben yaptıysam sen de mecbursun yapacaksın" şeklinde sonradan aşırı pişman olacağı Talihsiz bir cümle bile sarf etti.
Baktım böyle olmuyor, içimdeki canavarı ortaya çıkardım. Özet haliyle "yapmıyorum, gelmiyorum ulan, kötü bir insanım cehennemden size el sallarım nasılsa yanımda olacaksınız" manasına gelen büyük bir çemkirme seansı gerçekleştirdim. Böyle demedim tabi de özeti buydu. Gayet net şekilde kaynanaya hizmeti benimsemediğimi, fakir ve muhtaç olsa seve seve destek olacağımı, ancak maddi sorunu olmadığı için temizlikçi çağırması gerektiğini, CİMRİLİK yapacaksa da kızlarının yapması gerektiğini söyledim. Sürekli gitme konusunda da paylaşacak ve konuşacak çok fazla bir şeyimiz olmadığını, benim yalnızlığı sevdiğimi, kendi öz ailemle bile sürekli görüşmekten hoşlanmadığımı dile getirdim.
Epey sancılı bir süreç başladı sonra. Küsmeler, tripler, laf sokmalar ahsjsjs. Asla geri adım atmadım. Ben buyum ve kavga istiyorsanız ederim sorun değil. Ancak bir sonuç çıkmaz oradan kuru gürültüden başka. Herkes karşısındakini olduğu gibi kabul ederse mis gibi yaşar gideriz. Yok değiştirmeye kalkarsa, her gün kavgaya da hayır demem dedim.
Eş faktörü devreye girdi bu noktada. Eşim başta bir şey demedi. Küslük sürünce "bir şey Olmaz yaşlı kadın" bilmem ne dedi. Ben de ona "talebi olan ben değilim. Küsen de ben değilim. Talepte bulunan, olmayınca sorun çıkaran ve ardından küsen senin ailen. Ben burada böylece duruyorum. Kimseden bir şey istemiyor ve beklemiyorum. Kavga da çıkarmıyorum. He sen diyorsan ki ben bu duruma burnumu sokucam ki dikkat ettiysen ben seni karıştırmadım. Kendim muhatap oldum. Karışırım diyorsan, ben kendime saygımı yitirip olmak istemediğim biri gibi davranacağıma sen dahil hepinizi arkamda bırakmayı tercih ederim. Seçim senin" dedim. Karışmamayı tercih etti ahsjsjs.
Aman ne yazdım be. Bunlar önemli ama satır satır oku. Tecrübe konuşuyor burada shsjjs. Sonuç itibariyle aynı apartmanda canımın istediği zaman görüştüğüm, hiçbir konuda bana karışmalarına müsaade etmediğim, sınırlarını bilen bir eş ailesi var artık. Kavga yok, hadsizlik yok, sınırlar var.
Kolay mı oldu bunu elde etmek? Kesinlikle kolay olmadı. Tırnaklarımla kazıdım tamam mı ahsjsjs.
Meselenin özü şu; hayat, bırakın eş ailesini herhangi biri için bile (evlat hariç) lüzumundan fazla fedakarlık yapmak ve istemediğin biri olmak için çok çok kısa. Yarın pişman olacağıma, bugünü kurtarmaya çalışırım. Eyyorlamam bu kadar, okuyanın gözüne sağlık :)
50 yaşında evinin işini mi yapamıyormuş?Yaşı 50 ama sorsan yapamıyo. Kızları çalışıyo kıyamıyo ona yaptırmaya. Yapıyo iş ondan sonra kalkıp ay elim uyuşuyo ay kalbim sıkışıyo. İş yapamıyorum artık diye kendini acındırıyo. İlk evimi ayırdığımda her akşam yrmek saati arayıp gel yemek ye diyodu. Alıştırıdm artık aramıyo. Böyle ditek diyemiyo alttan alttan söylüyo
şaka mısın sen yaa ben anneme nerdeyse cay koymam yani o kadar is yapmayı sevmem sen zaten kaynanadna kacmıssın bide gidiyosun iş yapıyson desene lütfen biraz uzak durun ben bu yuzden cıktım burdan diyeBen üç dört yıl kv ile yaşadım. Evimi ayırdım bennim ayrı eve çıkmam imkansızdı. Kv kp baya sorun çıkarıyodu. Bir ay oldu evimi ayıralı. Burdkai herkes yakınsın tavrını koy her gün gitme dedi. Her gün gitmiyorum evimde zaten daha rahatım. Kv zorlamıyo ama sürekli bir beklentisi var. Ona kalsa her gün oraya gidicem iş yapıcam. İki gün gitmiyorum yavaş yavaş alıştırıyorum. Hrmen nerelerdesin falan diyo. Ben de işim vardı vs re diyorum. Sizce tam olarak nasıl tavrımı koymalıyım.
Not; tek derdim bu olsun allaha şükürler olsun yine de.
benim kayınvalidem kolundan rahatsız. detaylı temizlik yapamıyor. ona rağmen asla talep etmedi. hatta ben eşime demiştim bir gün gidelim yapalım beraber diye. ona bile eşim razı gelmedi.
dediğim gibi yemeğe gidince bile bulaşığı dizmemi bile istemiyor kayınvalidem. zorla yapıyoruz resmen. hatta ben bazen içeride çay içiyorum kalkıp eşim topluyor. dediğiniz gibi yetiştirilme ile alakalı.
merhametsizlik de değil bu. kimsenin temizliği kimsenin üzerine yük olmamalı. ben kendi annemin evine de gitmem temizliğe, gerek yok çünkü yapabiliyorken.
Ben de ben de öyle olmak ıstıyorum .mılletten etkılenmek ıstemıyorumYa esasında keşke bunlar hiç olmasa. Birbirimizi sevsek, sık sık görüşsek, insan gibi muhabbet etsek. Ama olmuyor işte. Taraflardan biri "benim istediğim gibi davranacak ve yaşayacaksın" deme hadsizliğini yapıyor ise, diğer taraf gardını almak zorunda kalıyor. Yoksa nefret ederim kırmaktan, kavgadan. Lakin başka dilden anlamıyorlar.
Benim eltim geçen bayram, büyük bayram temizliği için sevgili kayınvalidesine gitti mesela. Benim haberim yok temizlikten falan. Başka bir şey için yukarı çıktım. Bir baktım canım eltim ve iki görümcem harıl harıl temizlik yapıyor. Suratlar beş karış. Hiç umursamayıp aşağıya indim. Ancak biliyorum sonraki gelişmeleri ahsjsjs.
Ertesi gün eltim "insanda vicdan olacak işte. Ben çok merhametli olduğumdan kaybediyorum. Gördün ve yardıma gelmedin" dedi. Ben de ona "birincisi benim temizlik yapılacağından haberim yoktu. Tüm vaktimi acaba kayınvalidem ne yapacak ve ben buna nasıl katkıda bulunurum diye düşünerek geçirmiyorum. Hatta hiç düşünmüyorum" dedim. Bunun üstüne o "kusura bakma ben yapıyorsam sen de yapacaksın. Ben enayi miyim yapayım tek başıma" dedi. Ben de "enayi olup olmamak senin tercihin. Senin kendine layık gördüğün sıfatlar hakkında ben yorum yapamam. Ben hiçbir şey yapmak zorunda değilim. Herkes kendinden sorumlu. Sen eğer iş yapmak istemiyor isen beni karıştırmadan derdini söyleyecek zekaya ve olgunluğa sahipsindir diye düşünüyorum. Yok ben söyleyemem sen yapacaksın diyorsan da, emrivaki karşısında ne kadar çirkef olabileceğimi görmek bile istemezsin" dedim. Sonra tabi kayınvalide ve görümce tribi başladı. Onlara da "bir temizlik yapılacak ise ve yardımımı istiyorsanız bir gün önceden bana söyleyin. İşim yoksa seve seve yardım ederim. Ancak haberimin olmaıdığı bir girişimi gördüğümde aman ayıp olmasın işimi gücümü bırakıp ben de girişeyim demem bilginiz olsun. He bence siz de kendinizi bu kadar yormayın. Bu kadar Geliriniz varken temizlikçi alabilirsiniz" dedim.
On beş gün, tam on beş gün hiçbiri konuşmadı benimle ajjaskms. Eltim ona enayi ve ezik dediğimi, onu hor gördüğümü iddia etti ki öyle bir şey yok. Hatta ben kültürlü ve tahsilli olduğumu söyleyip onu ezmişim ki asla yapmam öyle bir şey.
On beş günün sonunda kendi kendilerine barıştılar. Hiç barışmasalar da umurumda olmazdı zira ben kötü bir şey yapmamıştım. Sadece sınırlarımı oluşturmaya çalışıyordum. Bunun gibi onlarca mevzu, tartışma anlatabilirim. Bazen basit bir sınır belirleme Bile çok sancılı olabiliyor. Ancak beni etkilemiyor. Zira olmadığım biri gibi davranmak, istemediğim şeyleri yapmak bana daha çok zarar veriyor.
Şimdi ise ne yapıp yapmayacağımı, bana nasıl bir üslup kullanmaları gerektiğini, hadsizce bana karışıp laf sokamayacaklarını gayet iyi biliyorlar. Hele mevzu oğlum ise, onun zarar göreceği herhangi bir durumda adeta bir canavar olduğumu çok iyi biliyorlar.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?