Kedi besleyenlerden yardım istiyorum

Hayvan bakmaktan zerre kadar anlamayan,üstelik ailede hayvandan "nefret eden" biri varken oyuncak alır gibi can alınması,üstelik petshoptan alınması öncelikle akıl karı bir şey değil.
Hayvan bakmak uzaktan görüp ayy canıım demek gibi bir şey değil malesef.
Büyüdüğünde sahiplendiririz denmiş eminim büyüdüğünde "atarız"dır onun Türkçe meali.
Sahiplendirmişsiniz,atmışsınız hiç farkı yok.
Hayvan psikolojisi diye bir şey var.
Size alışacak,sevecek,evine alışacak,siz büyüdüğünde sevimliliği azalacak (!) diye atacaksınız.
Bilinçsizce hayvan satın alanlar,hayvanları oyuncak,hediyelik eşya gibi hediye edenler yüzünden şuan sokaklar barınaklar perişan halde hayvanlarla dolu.

Öncelikle bir veterinere götürün bakımı aşıları yapılsın aşı takvimi çıkartılsın.
Tuvaletlerini kuma yapmaya hemen alışıyorlar kumun yerinin sabit olması kafi.
Ev yemeğine alıştırmayın mama onlar için daha besleyici ve sağlıklı.

Umarım kaderi çoğu "hediye" gibi olmaz.


Petshoplardan hayvan satın almayın arkadaşlar.
Vicdanı olan her insan zaten üretim kamplarının o halini görürse almaz,sokakta onlarca muhtaç hayvan varken "satın" almaz.O hayvanların kafeslerde sevimli görünmeleri için gördüğü işkenceleri bilse satın almaz.
Siz aldıkça işkence devam edecek.
4.jpg


Bakın yanlış anlıyorsunuz. Zerre anlamayan diyorsunuz ama ben biliyorum, kedi istiyorum hadi gidelim alalım mı demişim? Bu kedicik parayla alınmadı zaten, sevgilim de okadar bilinçsiz değil. Hatta bugün anneni bilsem getirmezdim bile dedi. Yani uzun lafı kısası "seviyo, bakabilir şuan" diye düşünmüş, mutlu etmek istemiş kendince.
 
Ben evimde 5 yıldır 2 tane kediye annelik yapmaya çalışıyorum.Gerçekten tüm kedilere üzüldüğüm gibi bu kediciğinde haline çok üzüldüm.Biz kedilerimizi aynı kendi çocuklarımız gibi sevdiğimiz halde bazen yaptıkları yaramazlıklara tahammül edemiyorsak (koltukları yırtmak,çarşaf,tül,perde gibi eşyaları tırnaklarıyla yırtmak gibi) sizin anneniz kedilere ilk günde böyle tepki verdiyse ben derim ki annenizi hiç ikna etmeye çalışmayın.Madem iyi bakabilecek bir komşunuz var sizede alışmadan komşunuza verin ki en azından dilinden anlayan birisi ona bakacaktır ve umarım oda onu dışarıya bırakmaz yada başkasına vermez.Belki bizler için birşey ifade etmeyebilir fakat bizler tarafından terk edilen veye birbaşka eve verilen her hayvan kendisini evlatlık verilen bir çocuktan farksız hissetmez.
 
tamam canım madem ki gerçekten hayvan sever birine veriyorsun o zaman üzülme. bu yazından sonra sana değil sevgiline kızdım, keşke önceden bi sorsaymış :2: umarım minnoşun bahtı güzel olur :44:
 
Gereksiz bir romantizm örneği işte.
Daha sevgilinin aile yapısını bilmeden kim korkar kim sevmez sevgili bakmayı bilir mi bilmeden hayvan almak çok akıllıca olmuş.
Burda sorun "hayvanların hediye olarak alınması-verilmesi."
Paralı-parasız farketmez,bence gayet de bilinçsiz bir hareket olmuş.
Umarım verilecek kişi hayvana iyi bakar.
 
Gereksiz bir romantizm örneği işte.
Daha sevgilinin aile yapısını bilmeden kim korkar kim sevmez sevgili bakmayı bilir mi bilmeden hayvan almak çok akıllıca olmuş.
Burda sorun "hayvanların hediye olarak alınması-verilmesi."
Paralı-parasız farketmez,bence gayet de bilinçsiz bir hareket olmuş.
Umarım verilecek kişi hayvana iyi bakar.

Haklısınız ama dediğim gibi tamamen benim dışımda gelişen bir olay. Yoksa emin olun izin vermezdim zaten. Ben daha bi'gün bende durmasına rağmen vereceğim diye ağlıyorum sonucun böyle olacağını bile bile böyle bi'şeye zaten izin vermezdim. Hayvan deyip geçilecek bi'şey değil ki can bu sonuçta...

tamam canım madem ki gerçekten hayvan sever birine veriyorsun o zaman üzülme. bu yazından sonra sana değil sevgiline kızdım, keşke önceden bi sorsaymış :2: umarım minnoşun bahtı güzel olur :44:

Bugün arayıp ağlarak nasıl kızdığımı ben biliyorum, insan bi' düşünmez mi diye:14:Alışmadan yuvalandırmaya çalışıyorum işte, gerçekten isteyen birine vereceğim:14:

Ben evimde 5 yıldır 2 tane kediye annelik yapmaya çalışıyorum.Gerçekten tüm kedilere üzüldüğüm gibi bu kediciğinde haline çok üzüldüm.Biz kedilerimizi aynı kendi çocuklarımız gibi sevdiğimiz halde bazen yaptıkları yaramazlıklara tahammül edemiyorsak (koltukları yırtmak,çarşaf,tül,perde gibi eşyaları tırnaklarıyla yırtmak gibi) sizin anneniz kedilere ilk günde böyle tepki verdiyse ben derim ki annenizi hiç ikna etmeye çalışmayın.Madem iyi bakabilecek bir komşunuz var sizede alışmadan komşunuza verin ki en azından dilinden anlayan birisi ona bakacaktır ve umarım oda onu dışarıya bırakmaz yada başkasına vermez.Belki bizler için birşey ifade etmeyebilir fakat bizler tarafından terk edilen veye birbaşka eve verilen her hayvan kendisini evlatlık verilen bir çocuktan farksız hissetmez.

Haklısınız sonuna kadar. Annem oldum olası evde hayvan istemeyen birisi. Bana hep evlenince kedi evinde istersen yılan besle karışmam derdi. Oyüzden şimdi geçiçi gözüyle bakıyor. Ama alışması çok kötü kedicik için oyüzden hemen güzel bir yuva bulacağım:14:

Herkes kızıyo bana ama emin olun benim dışımda gelişti. Ben annemler izin verse sokakta beslediklerimi eve alırdım zaten
 
Evet öncelikle baştan anlatayım. 9 Kasım benim doğum günüm, 21 Kasım'da sevgiliyle yıldönümümüz. Sevgilim de ikisini bi'aradan çıkarmak istemiş ve hediye almış. Hediye de şu;

Evin kapısını açıp içeri gitmiş, mum yanıyor, ışıklar sönük bir gün öncesinden kutlamasına rağmen anladım tabii:1: Ben pasta beklerken bi'de ne göreyim masada mumları yanan bi'pasta ve sevgilimin kucağında benim "ilerde evimde kesin olcak, çok istiyorum ama annem nefret ediyo" diye diye başının etini yediğim şey; 2 aylık bir KEDİ!:52:(ki sevgilim de sevmez normalde) Allah'ım kediyi görünce sevgilimi unutmuşum resmen, en son kediye aşkım derken "leeaayyn" diye bi'ses geldi.:1: Tabii bugün yavrumu eve getiremedim, dediğim gibi annem nefret ediyor. Önden ikna edeyim dedim. Sağolsun babam "evde 4 kızın arasında tek kaldım, getirsin işte kediyi" dedi:9:

Şimdi dert kısmına gelecek olursak;

Ben bu yaşıma kadar kaplumbağa, kuş ve balık dışında böyle bir hayvan beslemedim. Kapıda besliyorum ama o sayılmıyor tabii.

Yani bu 2 aylık kedi ne yemeli, ne yememeli, tuvalet eğitimini nasıl vermeliyim, aşıları, piresi, kumunu ne sürede değiştireceğim, tırmaladığında sağlık açısından problem oluyor mu, tırnakları kesiliyor mu vs. diye uzar gider...

Kısacası ev kedisine ait hiç bi'şey bilmiyorum ve biraz tırstım bu sorumluluk konusunda.

Çünkü bugün gördüğümde kediden çok bir bebek gördüm. Sevgilim özellikle ben hoptirik kedilerden hoşlanmadığım için (çok hareketli, fevri davranışlı:1:) en uysal kediyi seçmiş. Garibim elime aldım parmağımı yalıyo, kokluyo. Gülme sesimize korkup, saklanıyo:9:

Kedi besleyenler bi'yardım etsin. Hasta bile olsa dayanamam çünkü nasıl bakıcam, yanlış bi'şey yapmak istemiyorum:18:

Öncelikle kedilerin zaten doğuştan tuvalet eğitimi olduğundan ona sadece bir kereye mahsus kumunun yerini göstermen yeterli olucaktır. (al kucağına götür kumunun içine bırak sadece) dışarı çıkartıcakmısın bilmiyorum ama çıkmıycaksa eğer pireleniceğini sanmam. aşıları veteriner zaten anlatıcaktır sana. Beslenmesine gelince Suyunun temiz olmasına dikkat et (kediler pis şeyleri seevmezler)sık sık değiştir derim. ona kedi mamaları dışında her gün biraz yoğurt yedirmeni tavsiye ederim tüyleri daha sağlıklı daha parlak ve daha az dökülüyor.Çok fazla süt vermemeye dikkat et vericeksende biraz su katmalısın çünkü ishal olabilir.zeytinide çok severler bu arada. tatlı hiçbirşey vermemelisin (gözleri için zararlı )baharatlı, salçalı vs. bu tür besinlerde vermemeye dikkat et. Çiğ et kesinlikle verme toksoplazma diye bir bakteri var ve çiğ etten bulaşıyor.mümkün olduğunca haşla tuzsuz sade bir şekilde vermelisin. Henüz daha küçükken kedi tırmalama tahtası almanı şiddetle tavsiye ederim. küçükken alışırsa eşyalarınada zarar vermez.( eşyalarına tırnağını geçirdiğini gördüğün an onu al ve tırmalama tahtasına götürerek tırnaklarını ona sürt 1,2 kere sonra bırak )tırnaklarını kestirebilir ya da zamanla alıştıktan sonra kendinde kesebilirsin.
 
Evet öncelikle baştan anlatayım. 9 Kasım benim doğum günüm, 21 Kasım'da sevgiliyle yıldönümümüz. Sevgilim de ikisini bi'aradan çıkarmak istemiş ve hediye almış. Hediye de şu;

Evin kapısını açıp içeri gitmiş, mum yanıyor, ışıklar sönük bir gün öncesinden kutlamasına rağmen anladım tabii:1: Ben pasta beklerken bi'de ne göreyim masada mumları yanan bi'pasta ve sevgilimin kucağında benim "ilerde evimde kesin olcak, çok istiyorum ama annem nefret ediyo" diye diye başının etini yediğim şey; 2 aylık bir KEDİ!:52:(ki sevgilim de sevmez normalde) Allah'ım kediyi görünce sevgilimi unutmuşum resmen, en son kediye aşkım derken "leeaayyn" diye bi'ses geldi.:1: Tabii bugün yavrumu eve getiremedim, dediğim gibi annem nefret ediyor. Önden ikna edeyim dedim. Sağolsun babam "evde 4 kızın arasında tek kaldım, getirsin işte kediyi" dedi:9:

Şimdi dert kısmına gelecek olursak;

Ben bu yaşıma kadar kaplumbağa, kuş ve balık dışında böyle bir hayvan beslemedim. Kapıda besliyorum ama o sayılmıyor tabii.

Yani bu 2 aylık kedi ne yemeli, ne yememeli, tuvalet eğitimini nasıl vermeliyim, aşıları, piresi, kumunu ne sürede değiştireceğim, tırmaladığında sağlık açısından problem oluyor mu, tırnakları kesiliyor mu vs. diye uzar gider...

Kısacası ev kedisine ait hiç bi'şey bilmiyorum ve biraz tırstım bu sorumluluk konusunda.

Çünkü bugün gördüğümde kediden çok bir bebek gördüm. Sevgilim özellikle ben hoptirik kedilerden hoşlanmadığım için (çok hareketli, fevri davranışlı:1:) en uysal kediyi seçmiş. Garibim elime aldım parmağımı yalıyo, kokluyo. Gülme sesimize korkup, saklanıyo:9:

Kedi besleyenler bi'yardım etsin. Hasta bile olsa dayanamam çünkü nasıl bakıcam, yanlış bi'şey yapmak istemiyorum:18:

kedinizi verdinizmi yoksa bakabiliyormusunuz :) mrtak ettim cevaplarıda okumadım verildmi bilmiyorum :)
 
Back
X