• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Kendim için nasıl yaşarım bilmiyorum

Geçenlerde ben de ayni seyi yasadgimi dsundum biliyor musun? Hislerime tercuman olmussun. Bu kadar verici olmak belki o an kendimizi iyi hissetryor olablilir ama sonra ister istemez beklentye sokuyor insani demek.herkes bizim gibi degil kirdimmi uzdummi diye bakmiyor farketmiyo bile.onemsenmek ile ilgili bisey bu . Fazlasini yapmamaya calisirsak en azindan denersen belki beklentye de grmezsn.mesela su mesaj yazarken saatlerini harcadgin kisiler buni yapmamakla baslayablrsin sana takma.diyenlere sen de takma ya bosver de gec bakalim.emin ol onlar bu sekildeki konusmana takmayacaklar cnku onlar da oyle yaptgi icin onlara gore normal bi davranis
 
Çoook yararlı bi mesaj olmuş benim için teşekkür ederim. Birçok insandan daha mantıklıyım hayatımda. Somut olaylardan yola çıkarak söylüyorum bunu. Kendime güvenemiyorum ama nedense. Bişey yapacakken bunu arkadaşlarım öğrenirlerse beni ayıplarlar şeklinde yaşamaya başladım.
Ben de benzer şeyleri çok yaşadım. O yüzden sizi anladığımı düşündüm. Benim annem de iyilik yapmayı seven, gereksiz fedakarlık yapan birisidir ve bizi de hep iyilik öğüdüyle büyüttü ama evin küçüğü olmama rağmen en çok etkilenen ben oldum. Biraz mizaç meselesi de var yani. Ben istesem de sevmediğim birisi bile olsa sıkıntısı varsa duyarsız kalamam mesela. Bunda sıkıntı da yok bence. Sıkıntı kendimi sürekli arka plana atmamdı. Bir replik vardı: iyi olmak kolaydır, önemli olan adil olmak. Kendi hakkımızı bilmezken, değer vermezken başkalarının hakkını da bilemez, savunamayız.
Burda birçok öneriyi siz de düşünmüşsündür bence ama bunu kırmak, uygulamak zor geliyordur. Ben çok acı tecrübeyle öğrendim, yani öğrendiğimi umuyorum. Bu yüzden hata yapmaktan çok korkmayın derin. Yoksa ilerde yaparsan o hatayı sonucu daha çok etkiler.
Şu manyıklı olma açıklamanız konusunda da şunu açıklamak isterim. Ben de hep öyle bilindim çevrem tarafından da. Olaylara çok yönlü veya profesyonelce bakabilirdim ama özellikle okul hayatım bitip hayata atılınca çok da duygusal olduğumu gördüm. mesela evlilik yaparken de tamamen duygularımla ( sıfır mantıkla) yaptığımı fark ettim. Sonradan anladım ki benim ya mantığım ağır basıyor ya duygularım. Özellikle İnsan ilişkilerinde bu ikisini dengede tutmak gerekiyor oysa. Sizde de varsa böyle bir durum onu da tespit etmenizi öneririm. Bir yerden başlamak adına, tespit ettiğiniz şeyler konusunda görüş isterseniz burdan daha tatmin edici cevaplar bulabilirsiniz bence. Bı şekilde konu çok geniş çünkü adım adım kendinizi onardıkça motivasyonunuz da artar belki.
 
Uzun zamandır aklıma takılan bi durum şu an patlayasım geldi. Artık istemiyorum böyle olmak. Nasılsın derseniz: asla hayır diyemiyorum, biri kırıldığı bişeyi söyleyince aşırı kötü hissediyorum günlerce düşünüyorum “Nası yapabildim bunu” diye ve tam tersi yönünde aşırı efor sarfediyorum. Ama aynı şeyi ben söylediğimde buna mı kırıldın, saçmalama oluyo karşılık ya da yalandan bi özür ve aynı şekilde devam etme. En basiti mesajlaşma olayı. Mutlaka son mesajı ben yazmalıyım konuşmak istemesem dahi. Çünkü konuşmak istemediğim belli olmasın kırılmasın karşımdaki diye diye saatlerce vakit kaybediyorum biriyle. Mesajı bildirimden dahi okusam vicdan yapıp cevap veriyorum hemen. Karşındakinin bi sorunu varsa o sorun çözülene kadar tüm zamanımı ona veriyorum ama benim sorunum varken takma ya deyip kaçıyorlar. Çok sinirleniyorum bir daha ben de yapmıycam diyorum ama aynı olay olduğunda kıyamıyorum kimseye, deniyorum ama kendimi o kadar kötü hissediyorum ki şeytanmışım gibi sonra neyse olsun deyip aynı davranıyorum. İşkence ediyorum kendime resmen. Aşama aşama aşabilmem için bu durumu önerileriniz var mı arkadaşlar? Cidden başkaları için yaşamaktan bıktımmm.
bir gün, bir yerde dank eder insanlar böyle davranınca sana daha çok değer vermiyorlar
işte o zaman düzelirsin
Uzun zamandır aklıma takılan bi durum şu an patlayasım geldi. Artık istemiyorum böyle olmak. Nasılsın derseniz: asla hayır diyemiyorum, biri kırıldığı bişeyi söyleyince aşırı kötü hissediyorum günlerce düşünüyorum “Nası yapabildim bunu” diye ve tam tersi yönünde aşırı efor sarfediyorum. Ama aynı şeyi ben söylediğimde buna mı kırıldın, saçmalama oluyo karşılık ya da yalandan bi özür ve aynı şekilde devam etme. En basiti mesajlaşma olayı. Mutlaka son mesajı ben yazmalıyım konuşmak istemesem dahi. Çünkü konuşmak istemediğim belli olmasın kırılmasın karşımdaki diye diye saatlerce vakit kaybediyorum biriyle. Mesajı bildirimden dahi okusam vicdan yapıp cevap veriyorum hemen. Karşındakinin bi sorunu varsa o sorun çözülene kadar tüm zamanımı ona veriyorum ama benim sorunum varken takma ya deyip kaçıyorlar. Çok sinirleniyorum bir daha ben de yapmıycam diyorum ama aynı olay olduğunda kıyamıyorum kimseye, deniyorum ama kendimi o kadar kötü hissediyorum ki şeytanmışım gibi sonra neyse olsun deyip aynı davranıyorum. İşkence ediyorum kendime resmen. Aşama aşama aşabilmem için bu durumu önerileriniz var mı arkadaşlar? Cidden başkaları için yaşamaktan bıktımmm.
aha ESKİ Ben..
insanlar bi süre sonra seni kullanıyorlar
sana değer vermiyorlar
anlıyorsun da bir süre sonra
umarım o süren kısa olur
kimseyi kendinden fazla düşünme boşver
sen kırılabiliyorsa ve normalse herkes kırılabilir ve normal
abartmana gerek yok
 
Onay alma ve kabul görme arzunuz çok yoğun. Hepimizde bir nebze vardır, insanın doğası böyle. Ama bu durum kendi benliğimizi ikinci plana atacak kadar olmamalı. Bu yaptıklarınızın alt metninde yalnızlık korkusu var.

‘Neden sürekli onaylanmak istiyorum, neden sadece onay alınca sevileceğimi düşünüyorum?’ Bunları sorgulamanız gerekiyor. Küçüklüğünüzde sadece iyi davranışlar sergileyip istenenleri yapınca sevgi görmüş ve koşullu sevgi görmeye alışmış olabilirsiniz.

Değişim ve dönüşüm süreci uzun bir yoldur. Kişisel gelişiminize yatırım yapın. İşe özgüven oluşturmakla başlayın. Kendine yardım kitaplarından faydalanabilirsiniz ya da psikolojik destek alabilirsiniz.
 
Onay alma ve kabul görme arzunuz çok yoğun. Hepimizde bir nebze vardır, insanın doğası böyle. Ama bu durum kendi benliğimizi ikinci plana atacak kadar olmamalı. Bu yaptıklarınızın alt metninde yalnızlık korkusu var.

‘Neden sürekli onaylanmak istiyorum, neden sadece onay alınca sevileceğimi düşünüyorum?’ Bunları sorgulamanız gerekiyor. Küçüklüğünüzde sadece iyi davranışlar sergileyip istenenleri yapınca sevgi görmüş ve koşullu sevgi görmeye alışmış olabilirsiniz.

Değişim ve dönüşüm süreci uzun bir yoldur. Kişisel gelişiminize yatırım yapın. İşe özgüven oluşturmakla başlayın. Kendine yardım kitaplarından faydalanabilirsiniz ya da psikolojik destek alabilirsiniz.
Olabilir.Ama kendine yapilmasini istemedigini baskasina yapmama durumlari da olabiliyor.Hani belli bir tarzi vardir etik ve ahlak acisindan bunu karsidan bekledigi icin kendi de yapiyordur
 
Olabilir.Ama kendine yapilmasini istemedigini baskasina yapmama durumlari da olabiliyor.Hani belli bir tarzi vardir etik ve ahlak acisindan bunu karsidan bekledigi icin kendi de yapiyordur

Bana yazmamışsın ama almak istedim; bu etik, ahlak ile ilintili bir şey değil Tulipa. Belki de bu şekilde düşündüğünüz için oradan çıkamıyorsunuz. Bu nezaket, hassasiyet ve anlık mod ile ilgili bir şey ve hayat denilen şey zaten nazik bi şey değil :) Her zaman aynı hassasiyette ilgi gösteremeyebilirsin, ya da nazik kalmayı tercih edemeyecek bıkkın bir anı yaşıyorsundur.
Mesela "Mesaja görüldü yaptı geri dönmedi" örneğinden gidelim, meşguldü? Sonra unuttu? O an cevap vermek istemedi ve belki de cevaplasa seni tersleyebilecek bir ruh hali içindeydi? Vb...

Bunu ahlak ile bağdaştırma, çok basit gör. Böylece sen de özgür kalırsın.
Şu haliyle kendi kendinize eziyet ve gereksiz beklentiler yumağı haline geliyor.
 
Olabilir.Ama kendine yapilmasini istemedigini baskasina yapmama durumlari da olabiliyor.Hani belli bir tarzi vardir etik ve ahlak acisindan bunu karsidan bekledigi icin kendi de yapiyordur

Maalesef konu sahibinin yazdıklarını etik ve ahlak çerçevesinde değerlendirmeyiz. Düşünceli ve duyarlı bir insan olmanın yolu bu değil. Çünkü konu sahibi yazdıklarında şunları söylüyor:

-asla hayır diyemiyorum,
-biri kırıldığı bişeyi söyleyinceaşırı kötü hissediyorum günlerce düşünüyorum “Nasıyapabildim bunu” diye ve tam tersi yönünde aşırı eforsarfediyorum.


Bu tarz düşünceler kişinin işlevselliğini, iletişimini ve ilişkilerini bozar. Üzgünüm ama bu şekilde çeşitli takıntılar geliştirir.
 
Bana yazmamışsın ama almak istedim; bu etik, ahlak ile ilintili bir şey değil Tulipa. Belki de bu şekilde düşündüğünüz için oradan çıkamıyorsunuz. Bu nezaket, hassasiyet ve anlık mod ile ilgili bir şey ve hayat denilen şey zaten nazik bi şey değil :) Her zaman aynı hassasiyette ilgi gösteremeyebilirsin, ya da nazik kalmayı tercih edemeyecek bıkkın bir anı yaşıyorsundur.
Mesela "Mesaja görüldü yaptı geri dönmedi" örneğinden gidelim, meşguldü? Sonra unuttu? O an cevap vermek istemedi ve belki de cevaplasa seni tersleyebilecek bir ruh hali içindeydi? Vb...

Bunu ahlak ile bağdaştırma, çok basit gör. Böylece sen de özgür kalırsın.
Şu haliyle kendi kendinize eziyet ve gereksiz beklentiler yumağı haline geliyor.
Iste ben moralsiz de olsam cevap veriyorum gecistirsem de cevap veriyorum.Belki de haklisin.
 
Back
X