- 12 Temmuz 2006
- 57.870
- 221.158
- 1.223
- 53
- Konu Sahibi benkahvecanavari
- #21
@LaLuna22 ismimi etiketlemişsin, değer verip yorumumu önemsediğin için öncelikle teşekkür ederim
İnsanoğlu ilk çağlardan beri ben kimim sorusunun cevabını arar, kimimiz buluruz kimimiz kayboluruz, her birimiz senin tabirinle biraz garip değil miyiz zaten? Herkes birbirinden farklı, belki bir çoğumuz toplum normlarına uymuyoruz, ben de garip ve tuhaftım belki ya da hala tuhafım, zira yaşadığım toplumda genç kız standartlarına uymazdım, benim gençlik yıllarımda pembe ruj mu yakışır, mavinin altına mor mu giysem sohbeti yapan kızlar vardı, ben onlar için uzak durulası biriydim çünkü etek bluz saçlar düzenli rujunu sürüp kız arkadaşlarıyla cafeye giden biri değildim, yırtık kot, babamın gömleğiyle yaptığım kombinlerle biraz maskülendim, belki babamdan kaynaklı veya işyerinde sürekli erkeklerin olması yüzünden bilmiyorum artık, kız arkadaşlarım olmadı pek, ben daha çok erkek arkadaşları olan elinde babasına yaptırdığı mınçıkasıyla gezen bir kızdım, kendimi böyle sevdim, böyle daha rahattım, topluma kendimi ifade ediş şeklimden rahatsız olanları umursamadım, haliyle toplumda en azından kızların dünyasında pek yerim olmazdı, önemsemezdim de çünkü içi doldurulamayan bence gereksiz Ahmet benden hoşlanıyor, eteğin altına jüpon giysem mi sohbetlerini sevmezdim, annem beni standart genç kız formuna sokmak için çabalasa da başarılı olamadı, hep başına buyruk, asi, aykırı diye etiketlendim, değildim aslında, yani bence öyle çünkü herkes karakterini farklı yansıtır.
Anlayacağın hepimiz insanları değiştiremeyeceğimizi er ya da geç bir şekilde öğreniyoruz, sen başkalarını, başkaları seni, ben garip bir yüzü ifadesiyle bana bakan kızları, annem beni değiştiremedi, değiştiremeyiz, insanları olduğu gibi kabul edip bizi bir adım öteye taşıyacak ama kendimizi doğru ifade edebildiğimiz çevreler edinmek en makulü, Milana'ya katılıyorum, hayatından yalanı çıkarmalısın, yalan yerine doğruları söylemek hayır demeni daha kolaylaştırır, yerinde saymak yerine her gün gelişmek, şekillenmek, bakış açısını güncellemek gerekiyor çünkü dünyada değişip gelişiyor, dünya var olduğunda bu haliyle miydi veya insanoğlu bugüne gelene kadar evrim geçirmedi mi? Keşifler yaptık, icat ettik, yaşadığımız yerküreyi, uzayı merak ettik, araştırdık.
Doğumumuzdan ölümümüze kadar evrim geçiriyoruz, 10 yaşında kurduğumuz hayallerle 30 yaşında kurduğumuz hayaller bile farklı.
Sen kendini tanıma ve kimim sorusuna cevap bulma yolunda ilerliyorsun, belki cevabı az sonra bulacaksın belki yıllar sonra ama ölene kadar bedenen, ruhen, fikren hep daha ileri gideceksin, edindiğin her tecrübe sana başka bir özellik katacak, cevabını bulduğun her soru sonrası başka bir soru meşgul edecek kafanı, bazen korkuların kaygıların olacak, büyümek böyle bir şey işte.

İnsanoğlu ilk çağlardan beri ben kimim sorusunun cevabını arar, kimimiz buluruz kimimiz kayboluruz, her birimiz senin tabirinle biraz garip değil miyiz zaten? Herkes birbirinden farklı, belki bir çoğumuz toplum normlarına uymuyoruz, ben de garip ve tuhaftım belki ya da hala tuhafım, zira yaşadığım toplumda genç kız standartlarına uymazdım, benim gençlik yıllarımda pembe ruj mu yakışır, mavinin altına mor mu giysem sohbeti yapan kızlar vardı, ben onlar için uzak durulası biriydim çünkü etek bluz saçlar düzenli rujunu sürüp kız arkadaşlarıyla cafeye giden biri değildim, yırtık kot, babamın gömleğiyle yaptığım kombinlerle biraz maskülendim, belki babamdan kaynaklı veya işyerinde sürekli erkeklerin olması yüzünden bilmiyorum artık, kız arkadaşlarım olmadı pek, ben daha çok erkek arkadaşları olan elinde babasına yaptırdığı mınçıkasıyla gezen bir kızdım, kendimi böyle sevdim, böyle daha rahattım, topluma kendimi ifade ediş şeklimden rahatsız olanları umursamadım, haliyle toplumda en azından kızların dünyasında pek yerim olmazdı, önemsemezdim de çünkü içi doldurulamayan bence gereksiz Ahmet benden hoşlanıyor, eteğin altına jüpon giysem mi sohbetlerini sevmezdim, annem beni standart genç kız formuna sokmak için çabalasa da başarılı olamadı, hep başına buyruk, asi, aykırı diye etiketlendim, değildim aslında, yani bence öyle çünkü herkes karakterini farklı yansıtır.
Anlayacağın hepimiz insanları değiştiremeyeceğimizi er ya da geç bir şekilde öğreniyoruz, sen başkalarını, başkaları seni, ben garip bir yüzü ifadesiyle bana bakan kızları, annem beni değiştiremedi, değiştiremeyiz, insanları olduğu gibi kabul edip bizi bir adım öteye taşıyacak ama kendimizi doğru ifade edebildiğimiz çevreler edinmek en makulü, Milana'ya katılıyorum, hayatından yalanı çıkarmalısın, yalan yerine doğruları söylemek hayır demeni daha kolaylaştırır, yerinde saymak yerine her gün gelişmek, şekillenmek, bakış açısını güncellemek gerekiyor çünkü dünyada değişip gelişiyor, dünya var olduğunda bu haliyle miydi veya insanoğlu bugüne gelene kadar evrim geçirmedi mi? Keşifler yaptık, icat ettik, yaşadığımız yerküreyi, uzayı merak ettik, araştırdık.
Doğumumuzdan ölümümüze kadar evrim geçiriyoruz, 10 yaşında kurduğumuz hayallerle 30 yaşında kurduğumuz hayaller bile farklı.
Sen kendini tanıma ve kimim sorusuna cevap bulma yolunda ilerliyorsun, belki cevabı az sonra bulacaksın belki yıllar sonra ama ölene kadar bedenen, ruhen, fikren hep daha ileri gideceksin, edindiğin her tecrübe sana başka bir özellik katacak, cevabını bulduğun her soru sonrası başka bir soru meşgul edecek kafanı, bazen korkuların kaygıların olacak, büyümek böyle bir şey işte.