Arkadaşım, ilk önce içeride kalan duyguları boşaltman gerekiyor. Benim sana tavsiyem, eline bir kağıt kalem al ve ona bir mektup yaz, ona vermene gerek yok, verme de zaten, ama içinden ne geçiyorsa hiç bir eksik kalmadan yaz... Boşalt.. Acını, kızgınlığını, öfkeni, nefretini vs.. Hiç bir şey eksik kalmasın ama.. Sonra biraz zaman ver kendine.. Birinden ayrılmak, düşüp bir yerimizi yaralamak gibidir. Nasıl, bir yerimiz kanayınca canımız yanarsa ayrılıkta da içimiz yanar.. Nasıl yara kabuk tutup bağlama sırasında dokununca acırsa, o kişiyle olan, onu hatırlatan her türlü maddi manevi şey can yakar.. Yaranın iyileşmesi için zaman gerekir öyle değil mi? hiç bir kanayan yara anında iyileşmez. Duygusal yaralar biraz geç iyileşir. Önemli olan beklemektir. Bu nekleme zarfında da dediğimiz gibi üstüne dokununca acıyacaktır, dokunmasan da bazen acıyacaktır. Bir yerin kanayıp acıdığında o acımaya devam ederken onu düşünmemezlik edebilir misin? İşte ayrılık da böyledir. İyileşecektir mutlaka, ama iyileşinceye kadar zaman gerekiyor.. Canın yanacak, ağlayacaksın, mutsuz olacaksın, için parçalanacak belki de zaman zaman.. Ama emin ol geçecek.. Sadece bekle ve ne yaşayacağını bil... Ameliyat olduğunda ameliyat yaranın iyileşmesini bekler gibi.. Sadece zaman..