Kifayetsiz Muhterisler : İçleri Boş, Başları Dik

Çenebaz

Guru
Kayıtlı Üye
8 Ocak 2009
10.923
12
408
İstanbul
Sizi bilmem ama benim etrafımda böyle insanlar çok...
Bilgiden kaynaklanmaz güvenleri, körü körüne kendilerine güvenirler...
Ve bu insanlar bunu öyle ustalıkla başarırlar ki siz dahi inanırsınız birşeyler bildiğine ve kendinizi aşağıda görürsünüz, hep oldular ve hep olacaklar sanırım.
Bizim kültürümüzde olan bakışa göre tevazu bilgiden kaynaklanır, bilge kişi tevazu sahibidir
Hiç bir bilim adamının böbürlendiğini duydunuz mu, kendini dünyanın en zekisi ilan ettiğini ???
Aksine onlar kendilerini hep yetersiz bulmuşlardır, bilim de hep bu yetersizlik duygusundan ilerlemiştir.
Ama şöhreti hep kifayetsiz muhterislere yani bilgisiz ama kendine güvenenlere kaptırmışlardır.
Ve sonuçta etrafımızda tüm önemli makamlar bu kifayetsiz muhterisler tarafından işgal edilir.
Montaigne’in tarif ettiği “içleri boş, başları dik” başaklara benzer onlar; kafaları ürünle dolmadığından eğilmeyi öğrenemiyorlar bir türlü.
Dede Korkut ise “davul”a benzetmiş onları; içleri boş olduğu halde çok ses çıkarmalarından ötürü.
Şimdi bu yüzyıllardır nedeni tam olarak anlaşılamayan durum bilimsel olarak açıklanmış arkadaşlar...

New York Stern School of Business'te görevli psikologlar Justin Kruger ve David Dunning'in tarihe geçmelerine vesile olan bulguları, yani Dunning-Kruger Etkisi adıyla literatüre geçecek olan teorileri de, Türk sağduyusunun yüzyıllardır "cahil cesareti" dediği şeydir aslında.

Journal of Personality and Social Psychology'nin Aralık-99 sayısında yayımlanan teorileri özetle, "cehalet, gerçek bilginin aksine, bireyin kendine olan güvenini artırır" der.

Metin çözme, araç kullanma, tenis oynama gibi çeşitli alanlarda yapılan araştırmaların sonucunda şu bulgulara ulaşılmıştır:

-Niteliksiz insanlar ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.
-Niteliksiz insanlar, niteliklerini abartma eğilimindedir.
-Niteliksiz insanlar, gerçekten nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamaktan da acizdirler.
-Eğer nitelikleri, belli bir eğitimle artırılırsa, aynı niteliksiz insanlar, niteliksizliklerinin farkına varmaya başlarlar.Değerlendirme zaafı

İki uzman daha sonra, bu teorilerini test etme fırsatı da buldular. Cornell Üniversitesi'nden 45 öğrenciye bir test yaptılar, çeşitli sorular sordular. Ardından öğrencilerden "testin sonucunda ne kadar başarılı olacaklarını tahmin etmelerini" istediler.

En başarısızların (yani sadece yüzde 10 ve daha az doğru cevap verenlerin), testin yüzde 60'ına doğru cevap verdiklerine, ayrıca iyi günlerinde olsalar yüzde 70'e ulaşabileceklerine inandıkları ortaya çıktı.

En iyilerin (yani en az yüzde 90 doğru sonuç alanların) en alçakgönüllü denekler olduğu (soruların yüzde 70'ine doğru cevap verdiklerini düşündükleri) görüldü. (Not: Dunning ve Kruger bu çalışmalarıyla 2000 yılında Nobel de kazandılar.)

İki uzman psikolog bu bilinçsizliği, "kronik kendi kendini değerlendirme (auto-evaluation) yeteneksizliğine" bağlıyorlar. Çalışan, kendi kapasitesini değerlendirmekten ve eksikliğini teşhis etmekten acizdir. Ama asıl vahim olan, bu "yetersizlik + haddini bilmeme" kokteylinin, mesleki açıdan, karşı koyulmaz bir itici güç oluşturması. Kariyer açısından bir eksiyken, artıya dönüşmesi. İşinde çok iyi olduğuna yürekten inanan "yetersiz", kendini ve yaptıklarını övmekten, her işte öne çıkmaktan ve haddi olmayan görevlere talip olmaktan en küçük bir rahatsızlık duymayacaktır. Aksine bunu bir "hak" olarak görecektir. "Uyanıklık" bilecektir.

Bu arada, gerçekten bilgili ve yetenekli insanlar ise çalışma hayatında "fazla alçakgönüllü" davranarak kendilerine haksızlık edecekler, öne çıkmayacaklar, yüksek görevlere kendiliklerinden talip olmayacaklar, kıymetlerinin bilinmesini bekleyecekler (ve bilinmeyince
için için kırılacaklar ve kendilerini daha da geriye çekecekler) ve muhtemelen üstleri tarafından "ihtiras eksikliği" ile suçlanacaklardır. Üstleri de zaten, genelde "aynı yoldan geçmiş" insanlardır. Buna, insan kaynaklarının, iki benzer CV arasından, "kendine güvenen
ve iyi sonuç alma olasılığı yüksek" adayı tercih edeceği gerçeğini de eklerseniz, Dunning-Kruger Sendromu'nun Peter Prensibi'nin (*) yatağını yaptığı da ortaya çıkar.

Sonuçta, "kifayetsiz muhterisler" her zaman ve her yerde daha hızlı yükselecekler ve daha yukarılara çıkacaklardır. Etrafınıza bir bakın, uzmanlara hak vereceksiniz.

(*) Peter Prensibi: Her çalışan, iş ortamında yetersiz olduğu noktaya kadar yükselir, der. Bunun doğal sonucu olarak, yüksek makamlar daima yetersiz insanlar tarafından işgal edilir.

Kifayetsiz muhterisi nasıl tanırsınız?

1- Gücünü delegasyon bahanesinden alır. Ekibinin orkestra şefi havalarına girer.
2- Çok gürültü patırtı eder, çok şey yapıyormuş havası estirir.
3- Koridorlarda hızlı hızlı, düşünceli edayla yürür.
4- "Beşer şaşar" diye düşünür. Ama genellikle şaşan beşer başkası değil, kendisidir.
5- Ne olursa olsun, hazırlıklıymış, olacakları önceden biliyormuş gibi davranır.
6- Üstlerine karşı son derece kibardır; altındakilere (özellikle de en çok ihtiyaç duyduklarına) kötü muamele eder.
7- İktidar ilişkileri ve göstergeleri onun için çok önemlidir.
Astlarına kimin üst olduğunu hatırlatmayı sever.
8- İlk denemede başarılı olamazsa, başarısızlığının belgelerini yok etmeyi unutmaz.
9- Talimatlarını post-it ile, e-postayla verir böylece astlarıyla yüzleşmekten kaçar.
10- Toplantılarda son sözü mutlaka o söyler, gerekirse başkasının sözünü tekrarlamak pahasına.


Renkli kısımlar Hürriyet İK'dan alıntıdır...

Böylelikle bu gerçek de bilimsel olarak kanıtlanmış. Ben de okurken her kelimesine evet işte bu dediğim bir bilimsel araştırmaya imza atılmış...

Yani kaçınılmaz son şu ki, genel olarak niteliksiz insanlar daha fazla başarıya sahip oluyorlar. Bunun önüne geçilmesi için de biraz akıl kullanmak, sapla samanı ayırabilmek gerek, her türlü ileriye gitmek için yakayı kifayetsiz muhterislerden kurtarmak gerek, donanımlı olanlarımızın da daha cesur ve atak olmaları gerek

Umarım beğenirsiniz benim gibi...
 
benimde etrafımda çok böyleleri
herşeyi ben bilirim havasında
başlar hep yukarda:umursamaz:
demek bir isimleri de kifayetsiz muhteris
paylaşımın çok güzeldi canım
 
teşekkür ederim canım...
bunu bilmek beni rahatlattı, burda yazan çoğu şeyi birebir yaşadım
mesela bir tanesi benim bu insanlara karşı tavrım
al meydan senin mi olsun istiyorsun, buyur oyna da görelim şeklindedir
geri çekilirim ve ne kadar mantıksız hamleler yaptığını göstermeye çalışırım kendimce
ama bu anlaşılmaz burda bahsedildiği gibi
ben de ihtirassız olmakla telkinlenirim böylece
patronum bir kere aynen bu lafı söylemişti, günümüz gençlerinin en büyük eksiği hırssız olmalarıymış kaydirigubbakcemile3
 

geçenlerde kampüste bir kızla tanışmıştım,bu söylediklerinin hepsi bunda vardı kendini bir övüyor,ilerde yapıcaklarını bir anlatıryor ki sormma gitsin...ben sadece gülüyorum çünkü çok komik oluyorlar.aynen bende meydanı kıza bıraktım.bence biraz da kendi hayatındaki eksiklikleri böyle tamamlıyorlar yada tamamladıklarını sanıyorlarhihoyyyt
 

kesinlikle gereksiz hırs hiç bana göre bişey değil, kim ne derse desin :umursamaz:
 
benim eşimde görümcemde ve kayınvalidemde böyle bir durum var ilk zamanlar hep aynen böyle olurdu Ve bu insanlar bunu öyle ustalıkla başarırlar ki siz dahi inanırsınız birşeyler bildiğine ve kendinizi aşağıda görürsünüz. bu lafına aynen katılıyorum canım. evet sürekli kendilerinin ne kadar iyi olduğundan bahsderlerdi sonradan birbirimizi tanıyıncaa aslında hiçte öyle olmadıklarını, ve bununda aslında kendine güveni olmadığı için yaptıklarını gördüm hee hee diyorum geçiyorum şimdi... başka türlü başımdan savamıyorum çünkü nasıl davranıcağıma bilemiyorum :umursamaz: ama bu tarz insanlarla yaşamak çok zorr maaleseff. örneğin eşimin ablası anadolunun herhangi bir yüksekokulunun süt ürünlerinden mezun ama öyle bir anlatır öyle bir anlatırki bilmeyen biri onun oxford'da doktora tezi hazırladığını zanneder maalesef bu hastalık benim eşimdede var çok kötü birşey, kayınvalidemde var herhalde çocuklar annesine çekmiş olmalı. eşimi uyara uyara biraz düzelttim ama tam düzelmiş değil niye böyle davranıyorlar onuda hiç anlamış değilim.
 
hz mevlana böyle der.....Nice insanlar gördüm, üzerinde elbisesi yok. Nice elbiseler gördüm, içinde insan yok.

bildiklerini sananlar aslında bir şey bilmiyenlerdir.........ve hep hırsları hep bir şeylerin çabasına düşerler vede hep komik duruma düşerler.......haberleri olmaz......
böyle çok bilmiş......kişiler kişiliklerinide saklıyamazlar......
bir yerde meydana cıkar ve o bomboş bolan olan dış görünüşlerinin içinde kalırlar.....

herşeylede övünürler hani biliyorlar ya.....

ama asıl bilgeler ......kendı kabuklarında yaşamışlardır........çogunun ne ismi ne cismi bilinir.....
çünkü onlar kendilerini degil ........toplum için varlardır......
mutavazidirler........
susarlar ve gönülleriyle yaşarlar.......

bazıları gibi kendilerini kanıtlamak için aman beni saf sanmasınlar bakın ne kadar akıllıyım deyip atlamazlar......
malesef etramızda çok böyle kişilikler........yaşamak zorunda oluyorsak daha acı........
ama görmüyorsakta......bırakalım kendi yaşamak istedikleri şekilde yaşasınlar......artık nereye kadar giderse.......
 
Cok var cevremde böyle insanlar, zamaninda bana hava atanlarin havasi öyle bi söndüki, bunlari gördügümü bildigi icin de vaz gecti bu edalardan...akli basina az da olsa geldi
agzi fazla laf yapan insanlar ilk baslarda, nekadar saygi ilgi gördüyse sonradan aslinda konustuklar bos oldugu cikiyor ortaya ve bu sefer baslardaki elde ettigi saygi ilgi nin tam tersi, komik duruma düsüyorlar ve kimse önemsemiyo onlari artik. bu duruma okada cok sahit oldumki
bunlar kisilikleri oturmamis insanlardir ya zamanla yaptiklari hatalari anlayip kendine ceki düzen veriyor, yada ömrü boyunca dislaniyor .

Ya oldugun gibi görün yada göründügün gibi ol
 
Sonuna kadar okudum evet oyledir:1closedeyes:
 
bu tür kişiliklerin aileden de kaynaklandığını düşünüyorum...yani ailenin yetiştirme tarzı ve davranışları
sınıfda okulda senden zeki yok daha çok hırs daha çok çalış diye diye bu hale getiriyorlar...görüyorum özellikle günümüzde öyle aileler var ki çocuğu küçüklükden sen herşeyin en iyisini bilirsin şunun çocuğunu da geçmelisin tarzında yetiştiriyor...
sonunda ne oluyor kendini herşeyi bilen zanneden ama kişiliği bile daha oturmamış aileye
çevreye bağlı bireyler....
hayat bu kadar kolay değil malesef en iyi okulu bitirmeklede en çok bilen bay -bayan mükemmel olunmuyor...en iyi yerlerde çalışmaklada...
zaten gerek okul hayatımda gerek iş hayatımda bişey bilmediği halde en iyiyi ben bilirim diyen kişilerden hep uzak durmuşumdur...bilirim ki çok iyi yetişen ve ve kendine güvenen kişi bunu ulu orta söylemez icraatlarla gösteriri yaptıklarıyla konuşur anlatır kendini...
 
hepinize katılıyorum arkadaşlar...
hepimizin çevresinde var böyle kişilikler
dediğiniz gibi başlangıçta herkes çıkan sesin gürlüğüne kanıyor, gerçek sanıyor
asıl komik olan sizden daha akıllı olması gereken yönetici idareci kimse bunu göremiyor
o da büyük ihtimalle o mertebeye aynı yolla ulaştığından
çok sesi çıkanın çok şey bildiği düşüncesini özümsemişler birkere
sonra sesi çıkmayan kendi işine bakanları hırs ve azim eksikliğiyle damgalarlar
bu da o insanları kim için uğraşıyorum ki psikolojisine sokup bir adım daha geriye götürür
burda önemli olan bence karşındakinin kuru gürültü yaptığını bilmek ve kendine güvenini yitirmemek
çünkü kendine güven o kadar önemli ki birinin dalkavuk hareketleriyle yitirilmemeli
sen de onun gibi kuru gürültüyle değil ama bilgelikle güvenini korumalısın
 
evet bu anlattıklarına benzer birini tanıyodum
ama artık tanımıyorum akannehir
ay çokmu insafsızım yaw -tatlicadiarzu-

kendini öven insanlardan hiç haz almıyorum
gözümde bütün değerleri bitiyo maalesef
belkide kendi boşluklarını eksiklerini bu şekilde dile getirerek rahatlıyolar
karış tarafada bunu öyle bir anlatıyolarki böyle olmadığını bildiğin halde inanırsın ona
çok biliriler herşeyin en doğrusunu onlar bilir ama birşey bildikleri ve yaptıklarıda yoktur
 
Gerçekten çok var, böyle insanlara karşı samimiyet besleyemiyorum ben her şeyleri yapmacık sahte geliyor bana, maske takıyorlar aslında maskenin altındaki kişi çok farklı savunma mekanizması mı geliştiriyorlar anlamıyorum, sanki kendilerini övünce insanların nezdindeki değerleri artıyormuş hissine kapılıyorlar, kendimizi sevmek kendimizle barışık olmak olgusunu çok abartıyorlar, içimde acıma duygusu da belirir benim böylelerine, ezikmiş gibi gelirler bana, kompleksli tiplerdir
 
puhahahaha yoruma bak, yalan deme hic okumusa benzemiyonkaydirigubbakcemile:roflol:

:mymeka:
zopa var yen mi:mymeka:

bu yazi ustune daha ne denebilir ki,
yalan diyemeyiz evet cevrede bu davul kafalardan cok var,
insanin tahammul sinirlarini zorluyorlar,
ama bisey yapamiyorsun destekcileri sayesinde saksakcilari sayesinde gul gibi yasayip gidiyorlar,
sozun ozu bu aptal tiplere birsey de oldugu yok:)

Umarim bu sefer yeterli olmustur, bak daha fazla yazdirma bana
iyicene sinirlenecem hihoyyyt
 
kesinlikle her kelimesi doğru..
ben bu insanlara hasta ruhlu diyorum
hatta biri vardı böğle çevremde
şuan yerlerin dibinde
ama önünde sonunda bu kişilerin maskesi düşüyor..turkbayragi

Tarkan abimiz nedemiş: Başkası olma kendin ol..şakkıdı
 
canim bir de söyle bir sey var

hani sapla samani ayirmak gerekir diyoruz ya

ama niteliksiz diye adlandirdigimiz kisiler bu farki zaten gorulmicek derecede kapatip

karsisindakini öylede böylede inandirmayi basarabiliyorlar

burda yeni tanistigim bir insan vardi,ona bir sey anlatmaktan zevk alirdim

cunku öyle bir insan ki o ,o anlattigim seyi bilsede bilmislik taslamayan birisi

ve yine burda tanidigim biriside,ona gercekten bir seyi ögretmek isterim anltirim

ben daha anlatmaya baslarken ´bilmisligi kusanir´ halbuki gercekte o seyi bilmez benneyaptımki

 

yok yemim okadar cok pastam simidim varki catlicam simdi:CüvCüv::lepi:lülülülülülü
temem la bu sef oldu efferin otur 3
zorla okuttum ya oh ohzemuszemus-tatlicadiarzu-:roflol:
 
Evet ,şöyle bir düşündüm de gerçekten öyle...
boş insanlarda boş ama onları istedikleri seviyeye getirecek hırs çok...
iyice de çoğalıyorlar etrafta,bakalım daha neler göreceğiz,duyacağız...
ama o tür insanlarla kesinlikle muhatap olunmayacağını
bilmemeiz gerek diye düşünüyorum...
güzel paylaşımdı...
sevgiler...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…