kim hamile bilemedim?

ilgi kısmı için inanmazsın ama önceye göre çok daha alçak gönülllüyüm.. yani önceden daha çok ilgi beklerdim.. şimdi bebişimle kendimi daha güçlü hissediyorum sanki.. ama tabi bu ilgi göstermesin değil.. :27::27: zaten ben onu sıkıntı etmiyorum, gayet güzel konuşurken bir aşerme mevzusunun bu noktaya gelmesine kızıyorum.. ve ben dedim ki tamam abime söyleyeceğim ve halledeceğim bu konuyu.. bana dediği şey, artık çok geç... ben de sen çözüm istemiyorsun dedim, ya da sen söyle çözümü o zaman dedim... hiç birşey demedi ama mevzu başa döndü yine..

aşermek derken,canınız bir şey istediği için mi tartışma büyüdü.açıklarsanız,daha net yorumlayabiliriz.
 
ilgiyi tamamen üzerine çek bence. Konuyu kapa şimdi. Sonra karnım ağrıyo midem bulanıo zırt pırt sana ihtiyacım var vs yap.. İlgilensin arkadaşım.. Ben hamile olduğumu çubuk testten öğrendim gece 11 buçuktu eşime söylediğimde o saatte dışarı çıktı oyuncak alıp gelmiş.. Biz bebeğimizi kaybettik ama kaybetmeseydik inan o ben aş ereyim diye ağzımın içine bakardı. Senin şuanda naz yapmaya da ihtiyacın var. Bence naza çek kendini, bebeğin üstüne düşmesini sağla.. 3-4 haftada görüşmek çok az, çok mu mesefa var arada*

kuzum, Rabbim sabır versin, inşaAllah istediğiniz zamanda sağlıklı bir yavrunuz olur.. ya nazı nasıl çekecek bilmiyorum, ben bikaç kez anlasın durumumu diye midem bulanıyor falan dedim, bana verdiği tepkiye inanamazsınız.. bir de uzaktan, görmeden.. "sen gene iyisin ben annemi hatırlıyorum da en küçük kardeşimden önceki düşüğünde neler çekmişti" ben şok oldum.. herkes dedim neler çekiyor ama kıyasladığın şey hiç doğru değil, Allah korusun dedim.. sonra benim halimi gördü, midemde iki dakika birşey kalamadığını "ah kıyamam hiç beslenemiyorsun" falan dedi..
zaten benim başıma ne geliyorsa nazlanamamaktan geliyor... ben evlenmeden önce de nazlanmadım, bundan hepsi..
PS: bu kadar şeyi söylüyorum ama NŞA'da :p düşüncelidir, ama denge sorunumuz var sanırım :27:
 
Sanırım hamilelik hassasiyeti.

Anlattıklarınız çok ufak sorunlar.

Bunlar için daha şimdiden bu kadar bağlandığınız bebeğinizi babasından ayrı büyütmek istemezsiniz bence?

işte ben de onu diyorum.. çok ufak sorunlar bu kadar büyütülmemesi, bu kadar saçma mevzulara bağlanmaması ve bu kadar kırıcı konuşulmaması gerekiyordu.. benim düşüncem de bu olaydan dolayı gelişmiş değil, sadece öfke kontrolü olmayan, çocuğunu düşünmesi gereken durumlarda düşünmesi gerektiği söylenmesine rağmen idrak edemeyen insanla nasıl olacak kısmı... yanlış anlaşılmasın, pire için yorgan yakmak değil de altında yatan ve sürekli rahatsız edici bir boyuta gelen düşünceden kaynaklı bu... ayrıca her zaman için çocuğumun babasıdır, bu değişemez, doğumdan itibaren her an yanında olmalı mümkün olduğunca...
 
kuzum, Rabbim sabır versin, inşaAllah istediğiniz zamanda sağlıklı bir yavrunuz olur.. ya nazı nasıl çekecek bilmiyorum, ben bikaç kez anlasın durumumu diye midem bulanıyor falan dedim, bana verdiği tepkiye inanamazsınız.. bir de uzaktan, görmeden.. "sen gene iyisin ben annemi hatırlıyorum da en küçük kardeşimden önceki düşüğünde neler çekmişti" ben şok oldum.. herkes dedim neler çekiyor ama kıyasladığın şey hiç doğru değil, Allah korusun dedim.. sonra benim halimi gördü, midemde iki dakika birşey kalamadığını "ah kıyamam hiç beslenemiyorsun" falan dedi..
zaten benim başıma ne geliyorsa nazlanamamaktan geliyor... ben evlenmeden önce de nazlanmadım, bundan hepsi..
PS: bu kadar şeyi söylüyorum ama NŞA'da :p düşüncelidir, ama denge sorunumuz var sanırım :27:

peki bebek doğduktan sonra hiç bişi düzelmezse?
 
merhaba kızlar.. ben işlerden dolayı ayrı evlilik yürütme zorunda kalan kesimdenim.. vardır muhakkak aranızda eşinden ayrı evlilik geçirenler.. sizinle biraz dertleşmek istedim... eğer yanlış düşünüyorsam beni uyarmanızı, göremediğim şeyleri görmemi sağlamanızı istiyorum.. şuan hamileyim ve eşimle sık sık tartışıyoruz.. önceden de tartıştığımız oluyordu ama artık galiba bebeğimizi de üzüyor diye ekstra kızıyorum ona.. ilk çok ciddi tartışmalarımızın birisinde ben konuyu artık uzatmak istemediğim için "bizi üzüyorsun" dedim ve bana dediği cümle şu oldu: "bizi diyerek bel altı vurmaya çalışma, duygu sömürüsü yapma" dedi.. ben de o günden beri bir daha asla böyle bir cümle kurmadım..
ayrılmayı düşündüren son damla ise o kadar basit bir olayın geldiği nokta ki ben bile hala inanamıyorum, ama senelerdir sevdiğim adam da artık gözümde değil... çünkü hem ben burda bir başıma hamilelik geçirirken yaşadığım sıkıntıların hiç birinden haberdar değil, anlayış göstermiyor, ama iş sorun çıkarmaya gelince ağzına geleni söyleyebiliyor. normalde gerçekten düşünceli bir insandır(ya da ben öyle olduğuna inanmışım) ama son zamanlarda beni çok ama çok şaşırtıyor.. büyük ihtimalle ben de çok daha hassas düşünüyorum. bu da maalesef benim zaafım ve şuanda da hamile olmanın verdiği duyguyla daha da ince düşünüyorum... tartıştıktan sonra telefonu kapatıyoruz ve ben saatlerce bebeğimle konuşup özür diliyorum, çünkü bu olaylarda onun hiç bir suçu yok... :2: neyse olayı söyleyecektim araya bir sürü laf soktum :p aşerdiğim bir meyveyi ağabeyimin bulması öyle büyük bir sorun oldu ki anlatamam..ailem güya kendisini hiçe sayıyormuş, onurunu kırıyormuş da bilmem ne... (bu arada ailesinden görmediği ilgiyi benim ailemden görüyor.. babam o memlekete gidince arabasının anahtarını direk "oğlum ihtiyacın olur" diye ona veriyor. annem "oğlum şu yemeği sever" diyip ona özel yemekler yapıyor, çalışacağı şehre giderken yemek hazırlayıp veriyor.. kaç yıldır gurbette annesinin böyle birşey yaptığını görmedim de duymadım da.. babası ise istemeden(istediğinde de her zaman değil tabi) arabayı vermeyi hayatta düşünmez)benim de cinlerim iyice tepeme çıktı.. bir de bunu hamileyim diye daha yeni evimize gelmiş, bana bakmak destek olmak için gelmiş annemin yanında yaptı.. annem şeker hastası ve o kadar üzüldü ki anlatamam.. hiç kimse ama hiç kimse(kendim de dahil) benim anneciğimin şekerini yükseltmeye değmez...
bundan önce hiç böyle birşey düşünmemiştim ama bu olayla birlikte bir düşünce sardı beni... eğer mutlu olmayı başaramıyorsak ayrılmak gerekiyor diye... şuanki sinirimle bunları söylüyor olabilirim.. bundan önce de çok ciddi kavgalarımız oldu, ancak bir kez bile aklımdan bu geçmemişti.. şimdi size soruyorum gereksiz alınganlık mı yapıyorum, yoksa o bana destek olacağı yerde sürekli beni hırpalayıp sonra da normal hayatına biranda dönmesine alışmalı mıyım? inanın şu süreçte hamile ben miyim o muyum anlamadım.. evet babalık sendromu da var ama, kusura bakmasın baba olmaya çabalayan binlerce insan var.. hele ki ben herşeyi tek başıma göğüslüyorken bunları bana yapması çok ağrıma gidiyor.. bu bahsettiğim olayın çok detaysız hali ve sadece son olay.. biz 10-15güne bir sürekli ciddi şekilde tartışıyoruz.. ve o kadar çok yıprandım ki gerçekten artık bitsin istiyorum.. böyle bir durumu tabiki ailem henüz bilmiyor ama Allah'ın izniyle bana destek vereceklerinden eminim...

kocama da söyledim.. hatta aylar önce söyledim.. geçen annemlere kendisi söylemiş nerden bulabiliriz falan diye.. onlar da bulmaya çalışıp bulmuşlar.. sorun bu (garip ama)
eşim şehir dışında.. ailem yanımda değil.. ancak şuanda annem hamileyim diye yanıma geldi..
duruma göre 2-3-4 haftaya bir, haftasonu görüşebiliyoruz...

Bence bu konuyu bu kadar hafife almayın. İçine ciddi bir şekilde dert olmuş. Onu anlamaya çalışın: Eşiniz olarak sizin için bir şeyler yapmaya çalışıyor :16: ama hayır! sizin mükemmel aileniz atılıyor ve EŞİNİZİN ÇÖZEMEDİĞİ sorunu bir çırpıda çözüyor :10:. Eşinizin aileniz (çekirdek ailenizden bahsediyorum) için ne kadar güzel şeyler yaptığından bahsedin, eşinizi yalnızken de başkalarının yanındayken de övün ve kendisini iyi hissetmesini sağlayın bence.
 
aşermek derken,canınız bir şey istediği için mi tartışma büyüdü.açıklarsanız,daha net yorumlayabiliriz.

başta açıklamıştım ama gözden kaçmıştır :34: aşerdiğim meyveyi abimin bulmuş olması eşim için onur kırıcı bir durummuş... bu sırada şunu da dile getireyim, eşim en az bir buçuk aydır bu durumu biliyor(aşerdiğim meyveyi) abim ise 3 gün önce öğrenmiş.. ayrıca eşim aileme söylemiş zaten benim canımın istediğini.. yani ben aileme söylememiştim... aslında bir yerde bulmuş da daha iyisini bulmak için bekliyormuş.. 1,5 aydır...(nokta):37:
 
Allah hayırlısını versin... başka diyecek birşey yok...

bence eşinin yanına git, hamilelik sürecini de orada geçir. Bunu yap..
Ben olsam yapardım sanırım.
Allah korusun bebeğine bir şey olsa sorumlusu bile sen olabilirsin onun gözünde :S
Yada saçmalıyorum bilemedim Allah yardımcın olsun canım
 
Bence bu konuyu bu kadar hafife almayın. İçine ciddi bir şekilde dert olmuş. Onu anlamaya çalışın: Eşiniz olarak sizin için bir şeyler yapmaya çalışıyor :16: ama hayır! sizin mükemmel aileniz atılıyor ve EŞİNİZİN ÇÖZEMEDİĞİ sorunu bir çırpıda çözüyor :10:. Eşinizin aileniz (çekirdek ailenizden bahsediyorum) için ne kadar güzel şeyler yaptığından bahsedin, eşinizi yalnızken de başkalarının yanındayken de övün ve kendisini iyi hissetmesini sağlayın bence.

bu sürekli yaptığım birşey.. ve bu konu sırasında da aslında iyi niyetle yapılan birşey olduğunu defalarca söyledim.. hatta "evet ben seni anlayamamış olabilirim, sen babalık iç güdüsüyle farklı düşünüyor olabilirsin. haklısın da dedim.. özür diledim.. bu yüzden de sorunu çözeceğim" dedim.. bana bu laflara rağmen "artık çok geç" dedi.. benim de şartelim attı tabi.. benim anlam veremediğim kısım, eğer bu kadar ince düşünüyorsa, o bulmak istiyorsa bana o zaman ne kendi ailesine ne de benim aileme sormayacak nerden bulabiliriz diye... yani insanlarda bir çizgi olur.. bunun dışına çıkarsan dengesiz olursun.. hem sor, hem bulunca trip at, huzur kaçır, bağırarak üste çık...
ayrıca benim eşimi ne kadar çok sevdiğimi ve övdüğümü cümle alem bilir.. kendi ailesi de benim ailem de... eğer bunu anlamamışsa zaten oho ooooo diyeyim siz anlayın...
 
bence eşinin yanına git, hamilelik sürecini de orada geçir. Bunu yap..
Ben olsam yapardım sanırım.
Allah korusun bebeğine bir şey olsa sorumlusu bile sen olabilirsin onun gözünde :S
Yada saçmalıyorum bilemedim Allah yardımcın olsun canım

canım maalesef öyle bir şansımız yok.. evimizin burda olması dışında, maddi olarak da (ki bebiş de gelecek) çift maaş olmak zorundayız.. ama dediğin şeyde haklı olabilirsin.. daha da dikkatli olmak gerek... :44::44::44:
 
sıkıntılarını önceden bana anlatırdı.. şimdi anlatmayıp bana bağırarak aktaracaksa hiç gerek yok diye düşünüyorum.. bence de iletişim eksikliğimiz, daha doğrusu iletişim farklılığımız var.. bana göre birbirimizi kıracaksak birimiz alttan almalı, daha sonra tatlı bir dille diğerine kırgınlığını anlatmalı.. ona göre ise yakıp yıkıp birşey bırakmasak bile o sırada konuşacağımızı(!) konuşmalıyız.. ama çoğunlukla konuşamayıp bağırma şeklinde geçtiği için çözüm de olmuyor.. ayrıca ben (her zaman yapmasam/yapamasam da) çözüm üretmek için birşey söylediğimde artık çok geç diyip hala tartışmayı uzatıyoruz.. bunun yanında çuvaldızın alasını da kendime batırayım, inatçı biriyim.. o da bundan artık hoşlanmıyor ama evlenmeden önce ve evliliği ilk zamanlarında bu durumumu gayet onurlu görüyordu, taviz vermememi diyelim.. keşke inatçı olmasam ama o kadar yakıp yıktıktan, yavrumu, annemi, beni üzdükten sonra da ben o kadar kolay toparlanamıyorum..
yorumunuz için teşekkür ederim ayrıca :)

Valla canım işin içinde inat varsa,diyecek laf yok.Hele ki evlilikte çok zor.Çünkü kadına çok iş düşüyor evlilikte.Kapris naz tamam da,inatla evlilik yürümez.Belki başta onurlu gelen hareketinin dozunu arttırmışsındır,ya da artık onun iandın karşısında tahamüllü azalmıştır.Kendin diyorsun eskiden anlatırdı.Zor bir süreç geçiriyordur.Bebekle birlikte sorumluluklar artıyor,iş stresi vardır,bazen yılgınlıktan anlatma gereği duymaz insan,ya da anlattığı zaman tepkilerin eleştirilerin oluyordur.O yüzden daha sakin daha anaç daha ılımlı bakmalı,güzellikle oturup konuşmalısın.
 
Valla canım işin içinde inat varsa,diyecek laf yok.Hele ki evlilikte çok zor.Çünkü kadına çok iş düşüyor evlilikte.Kapris naz tamam da,inatla evlilik yürümez.Belki başta onurlu gelen hareketinin dozunu arttırmışsındır,ya da artık onun iandın karşısında tahamüllü azalmıştır.Kendin diyorsun eskiden anlatırdı.Zor bir süreç geçiriyordur.Bebekle birlikte sorumluluklar artıyor,iş stresi vardır,bazen yılgınlıktan anlatma gereği duymaz insan,ya da anlattığı zaman tepkilerin eleştirilerin oluyordur.O yüzden daha sakin daha anaç daha ılımlı bakmalı,güzellikle oturup konuşmalısın.

doğru diyorsun... ama inat konusu şundan çıkıyor aslında bana bağırarak birşey anlatmaması veya dinlemeden konuşması konusunda inadım evet.. ama bu inat, dediğim dediklik birşey değil.. yanlış aksettirmiş olabilirim.. demek istediğim buydu.. ama bayanlar maalesef ki daha alttan almak zorunda buna katılıyorum.. bu da tabi bazı insan için bir yere kadar olabiliyor...
 
bu sürekli yaptığım birşey.. ve bu konu sırasında da aslında iyi niyetle yapılan birşey olduğunu defalarca söyledim.. hatta "evet ben seni anlayamamış olabilirim, sen babalık iç güdüsüyle farklı düşünüyor olabilirsin. haklısın da dedim.. özür diledim.. bu yüzden de sorunu çözeceğim" dedim.. bana bu laflara rağmen "artık çok geç" dedi.. benim de şartelim attı tabi.. benim anlam veremediğim kısım, eğer bu kadar ince düşünüyorsa, o bulmak istiyorsa bana o zaman ne kendi ailesine ne de benim aileme sormayacak nerden bulabiliriz diye... yani insanlarda bir çizgi olur.. bunun dışına çıkarsan dengesiz olursun.. hem sor, hem bulunca trip at, huzur kaçır, bağırarak üste çık...
ayrıca benim eşimi ne kadar çok sevdiğimi ve övdüğümü cümle alem bilir.. kendi ailesi de benim ailem de... eğer bunu anlamamışsa zaten oho ooooo diyeyim siz anlayın...

Anladım :( ama yine de artık çok geç derken aslında haklı değil mi :) yani gerçekten çok geç, keşke orda kapanabilseymiş konu. Yaptığı bu hareketler biraz bilinçsizce bence. Karşısında "mükemmel" bir aile var ama ne o ne de onun ailesi böyle değil. Gerçekler ortada ve bu olanlardan dolayı bir eziklik hissediyor olabilir. Bilemedim :50:
 
Anladım :( ama yine de artık çok geç derken aslında haklı değil mi :) yani gerçekten çok geç, keşke orda kapanabilseymiş konu. Yaptığı bu hareketler biraz bilinçsizce bence. Karşısında "mükemmel" bir aile var ama ne o ne de onun ailesi böyle değil. Gerçekler ortada ve bu olanlardan dolayı bir eziklik hissediyor olabilir. Bilemedim :50:

psikolog/psikiyatr olduğundan şüphelendim şimdi :) ama o zaman çözüm bulması gerekiyor, hayatı zindan etmesi değil.. bir de dediğim gibi o zaman sormaması gerekiyor... madem ezilecek altında, hiç sormasın.. eğer ben söylemişsem suçlu olayım.. benden çıkan bir cümle yok, kendi söylemiş onlar da görev edinip bulmuşlar.. ayrıca bizde hiç de böyle şu bulmuş, aman kocası da bulamamış görüyor musun gibi bir mevzu söz konusu değil.. yani önemli olan hamilenin isteğinin yerine gelmesi.. ama işte bakış açısı farkı bence.. işte zaten tartışmalarımız sonunda beni düşündüren kısım da bu...
 
Anlattıklarınızdan yola çıkarsak: aslında ortada net bir sorun yok.ama birbirinize karşı ufak tefek şeylerden tartıştığınız için ilişkinizi yıpratıp,kendinizi yoruyorsunuz.bence eşinizin her tavrına,lafına takılıp hamileliği kendinize zehir etmeyin derim.bu haller böyle devam ederse birbirinizden soğursunuz,olan bebişinize olur.azıcık duymayın,görmeyin kendi huzurunuz için...
 
psikolog/psikiyatr olduğundan şüphelendim şimdi :) ama o zaman çözüm bulması gerekiyor, hayatı zindan etmesi değil.. bir de dediğim gibi o zaman sormaması gerekiyor... madem ezilecek altında, hiç sormasın.. eğer ben söylemişsem suçlu olayım.. benden çıkan bir cümle yok, kendi söylemiş onlar da görev edinip bulmuşlar.. ayrıca bizde hiç de böyle şu bulmuş, aman kocası da bulamamış görüyor musun gibi bir mevzu söz konusu değil.. yani önemli olan hamilenin isteğinin yerine gelmesi.. ama işte bakış açısı farkı bence.. işte zaten tartışmalarımız sonunda beni düşündüren kısım da bu...

Zaten bu konuda sıkıntı sizde değil kendisinde, o konuda hemfikiriz. Siz öyle şeyler demezsiniz o da belki böyle denmeyeceğini bilir, hatta arkasından böyle söylenmeyeceğinden emin ki dediğiniz gibi kalkıp ailenize sormuş. Ama neden sizin ailenize? Çünkü etrafında çözümsüz sorulara cevap verebilecek en garanti merci aileniz :) ve demek ki eşiniz ailenizden fikri alıp kendilerinin kullanmalarını değil bak şurda var ordan alabilirsin demelerini beklemiş.

Çözüm bulmayıp hayatı zindan etmesini de 'bazıları kötü olaylar karşısında kendilerine bile itiraf edemedikleri gerçek hislerini üste çıkarak kapatmaya çalışırlar'a bağladım. Ben bu durumu da istemsiz yapılan bir şey olarak görüyorum. Eşinizin bu konuda kötü niyetli olmadığını düşünüyorum.
 
Back
X