Kıskançlık

Benim aklıma bir şey gelmiyor tartışma anında. Aklıma bir şey gelip söyleyince de, daha önceki söylediklerimle bi çelişki oluyor. Karşıdaki de onu yakalayip yüzüme vurunca kalıyorum öyle. Ama ben karşıdakinin çelişkilerini yakalayamıyorum.

Bi de suclaninca özellıkle o kadar kötü hissediyorum ki " hayır öyle değil böyle " diye kendimi ispatlamaya çalışıyorum ama sonra bakıyorum elime hicbir şey geçmemiş yorgun bir haldeyim.

Artık en son nokta " peki tamam ben öyleyim yapacak bir şey yok" deyip iletişim kurma çabasından vazgeçiyorum. Ama sonra bi bakıyorum karşıdaki beni yıprattığını farketmiş halde geri adım atıp özür diliyor ama ben işittiğim laflarla mutsuz ve gece uyuyamayan bir kadın oluyorum.

Bu ilişkim için söylüyorum. Hatasını anlıyor beni kaybetme korkusu yaşayınca. Ben hicbir sorunumu bitme noktasına getirmeden çözemiyorum. Bunu nasıl aşacağım?? Bitme noktasına gelene kadar da olan bana oluyor.
Seni önce yaralayıp sonra iyileştiriyor. Bir çeşit ehlileştirme taktiği.
 
Bir erkeğin, sırf kadın iki gün üst üste uyuyakaldığı ve iyi geceler mesajı yazamadığı için ortalığı karıştırıp sen nerdeydin ne yapıyordun ispatla diye çıkışmaya hakkı var mı?

Kıskançlık sebebi olarak, " aşırı güzelsin ve safsın, kendimi kontrol edemiyorum " u gösteriyor.

Hayatım konusunda çok destek ve arkamda her konuda. Maddi manevî bana çok iyi geliyor.

Ama bu sorun nasıl aşılır? ayrılma kararı da aldım çok acı çekerek ama senden asla vazgeçmem seni kaybedersem nefes alamam vb. Diyor.

Yaklaşık 6 aydır birlikteyiz. Bana güvenmiyor ama güvenmesi için yormalı miyim kendimi ? Sorun ben miyim anlamıyorum ki?
Kesinlikle kaçın kurtulun böyle hastalıklı adamlardan.
 
Back
X