Konu önemli hanimlar

Ben bir anne değilim ama bir gün bebeğim olursa tabiki aşı yaptıracağım. Ülkede milyonlarca göçmen var farklı farklı hastalıklar . Örneğin su çiçeği için aşı olduğunuz zaman asla su çiçeği olmazsınız diye birşey Yok. Su çiçeği olursunuz ama hastalığı hafif atlatırsınız Allah korusun ölmez veya sakat kalmazsınız bu kadar net. Ayrıca bu antibiyotik işine de şaşırıyor çocuğun kuşağı iltihaplı Boğaz’ı kapanmış hala ilaç içirmeyeceğim diye çırpınan evde birşeyler yedirerek geçirmeye çalışan annelere dehşetle bakıyorum. Tamam herşey de ilaç verilmez ama bu kadar cahillikte olmaz gerçekte pessss
 
Aşıdan dolayı kanlı kaka yapmış, asıdan dolayı lenf bezleri şişmiş, kızamık aşısından sonra atopik kızamık geçirmiş bir bebeğin annesi olarak yazıyorum.
Aşı herşeye rağmen yapılmalı, eğer bebeğim aşısız olsaydı, bu yaşadıklarımdan çok daha ağır hastalıklar geçirebilirdi..
Biz allerjisini yaşamış olduğumuz halde yaptırmamayı düşünmüyoruz, hiç bir yan etki yaşamasan neden yaptırmayı istemiyorlar, o hastalıktan kurtulmak için kaç katı ilaç kullanacaklar, çocuk hırpalandığıyla kalacak üstüne..
 
Arkadaşınız kim ki?
Aşılar hakkında bilimsel araştırma mi yapmış..
Sosyal medyada bir grup oluşmuş resmen ben çocuğuma aşı yaptırmam sağlıksız grubu
İşte böyle kulaktan dolma bilgilerle karşımıza çıkıyor bazıları soruyor bazıları ise kendi bile emin olmadığı sağdan soldan duyduğu bilgilerle ikna etme çabalarına girisiyor
Kızım şu an 3 yaşında tüm aşılarını eksiksiz yaptırdım hiç bir sıkıntı olmadı
Rota virüsü hariç
Ne pişmanım kızım rota virüsüne yakalandı günlerce helak oldu keşke yaptirsaydim diye pişman oldum
İkinci bebeğimin de tüm aşılarını yaptıracam rota virüsü de dahil.....
 
Son düzenleme:
Zikir eden hücreler mi:KK70::KK70: ahahahahahshshs yerlerdeyim şu an:))) bizim ülkelerde bu aşı karşıtlığının diğer ayağı da " domuz şeyi var içinde haram, batılılar bizi kısır etmek istiyor aşıyinen" muhabbeti değilse ne olayım :). @office sor arkadaşına söylesin :)
Elim varmadi daha ne saçmalıklar yazıyor kendince bilimsel tespitler

Bu sığır ve domuz jelatininden yapılan hapları lop lop yercesine yutuyorlar halbuki. Bilmeyince sorun olmuyorsa :)

Aidin salih isimli bı kadının saçmalıkları o başlatmış bunu
Mesela yazılarından bı kaçı biraz dehşete düşün :)

Screenshot_2018-02-24-11-07-01-316.webp
Screenshot_2018-02-24-11-06-46-462.webp


Aynı şekilde bu kadın kolay doğum yapmak için en uygun yerlerimize bal surmemiz gerektiğini de yazmış bı yazısında :olamaz:
 
Hem bilimsel araştırma istiyorsun hem inanmam diyorsun office. Baştan tüm yolları tıkamışsın. Ben aşısız olan çocuk kesin 100 yaşına kadar yaşar demiyorum zaten, aşıların sandığınız kadar masum olmadığını, içeriğinde kansere ve otizme yol açan ve bazen hemen bazen yıllar içinde ortaya çıkan hastalıklar barındırdığını söylüyorum. Neye mi dayanıyorum? Tekrar söylüyorum aşıdan ağzı yanan tanıdık tanımadık insanlara. Sen şimdi evladına bilmediğin ama sana güvenilir olduğu söylenen bir şey yedir ve akabinde hastalansın. Bunu sen gibi birçok insan yaşasın. Kalkıp bilimsel araştırmaya ihtiyaç duyar mısın yoksa basitçe o yedirdiğin yabancı şeyden kaynaklandığını anlar mısın. Bu sadece bir örnek elbette ki bilimsel araştırmalar yapılsın kanıtlansın kaldı ki zaten kanıtlandı ama işi yokusa sürüyorsunuz inanmak istemediğiniz için bahaneler üretiyorsunuz.

Şurada ego savaşına girmeden tartışılamayacağını unutmuşum:)

O bahsettiğiniz gruplardan birine ben de üyeydim okudukca hayretler yaşıyordum .
Aşı karsiti olmak baska aşı yapilan cocuga ya da annesi e karşı obsesif tavırlar takinmak başka şey...
Bir ara onlarin gazina gelip doktorumuza "ya acaba yaptirmasam mi" dedigimde doktorumuz
"Yaptirmayabilirsin tabii ki ancak yaptirdiginda eger bu hastaliklardan birine yakalanirsa daha hafif atlatir,yaptirmazsan ve hastalanirsa sonuclari seni üzebilir. " demisti.
 
Elim varmadi daha ne saçmalıklar yazıyor kendince bilimsel tespitler

Bu sığır ve domuz jelatininden yapılan hapları lop lop yercesine yutuyorlar halbuki. Bilmeyince sorun olmuyorsa :)

Aidin salih isimli bı kadının saçmalıkları o başlatmış bunu
Mesela yazılarından bı kaçı biraz dehşete düşün :)

Eki Görüntüle 2115414 Eki Görüntüle 2115415
Aidin Salih denen komik insan icin günlerce aç kalan var,onun diyetleri şizofreni bile iyileştiriyormuş bi kerem siz bilmiyorsunuz :63:
 
Nerede kanıtlandı, bana ciddi yapılan çalışmayı bulun ve yollayın. Ameliyata girmenin ve genel anestezi almanın da riski var, " ameliyat insan öldürür " mu diyelim.

Alın size yayın. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5356236/

Özetle aşının otizm ile alakası yoktur, bunu bulan yayınlar çok yeni ve bir sürü metodolojik sınırlaması ve sorunları var diyor,

All ikincisi https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5480297/.

Aynı sonuç yine meta analiz ve sonuç aşı otizme sebep olmuyor!,henüz bunu destekleyecek kanıt yok diyor . Benzer şeyler trafik, çevre kirliliği gibi seylerde de bulunmuş. Annenin şeker hastası olması, hamilelik d vitamını vs gıbı seyler ise kısmen etken gözüküyor. Ama aşı yok.

Al bir tane daha https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4177682/
Burada ise artışın sebebi aşılar değil, muhtemelen daha önceden teşhiş konulamayan vakaların artık teşhiş edilmesi diyor!.

Makaleler icin cok tesekkurler, ilk makaleyi okudum, asilarin ASD ile ilgisi yoktur diyor evet, acaba ASD otizmin bi turu mu yoksa genel adi mi ki?o_O
Ben ogluma Rota virusu dahil butun asilarini yaptirdim. Ebeveyn olarak onlari korumakla sorumluyuz.
D vitamini ne kadar onemliymis gercekten, Omega 3 ve Folic asidin baglantisi yok ama D vitaminin varmis.
Yalniz artik 30 yasimi gectigim icin yas faktorunun yuksek olmasi (bu makaleye gore) korkuttu beni. Tam da 2nci bebisi istemeye baslamisken.
(Current evidence suggests that several environmental factors including vaccination, maternal smoking, thimerosal exposure, and most likely assisted reproductive technologies are unrelated to risk of ASD. On the contrary, advanced parental age is associated with higher risk of ASD.)
 
Son düzenleme:
O bahsettiğiniz gruplardan birine ben de üyeydim okudukca hayretler yaşıyordum .
Aşı karsiti olmak baska aşı yapilan cocuga ya da annesi e karşı obsesif tavırlar takinmak başka şey...
Bir ara onlarin gazina gelip doktorumuza "ya acaba yaptirmasam mi" dedigimde doktorumuz
"Yaptirmayabilirsin tabii ki ancak yaptirdiginda eger bu hastaliklardan birine yakalanirsa daha hafif atlatir,yaptirmazsan ve hastalanirsa sonuclari seni üzebilir. " demisti.
Yalnız obsesif tavırlar takınan ben degilim. Başından beri araştırın yaptırıp yaptırmamak size kalmış deyip duruyorum fakat aşı savunucuları aşıları kendileri üretmişler gibi şiddetle ve saygısızlığa varan üsluplarla yazıyorlar. Iyi okuyun derim.
 
1) AŞIDA CİVA VAR AŞI OTİZM YAPIYOR MU?
Aşı koruyucusu olan çok az miktarda ki thiomersalin (civanın) otizm yaptığını kanıtlayan hiç bir bilimsel araştırma yok. Bir çok geniş araştırmada aşılı bebeklerden kan alınmış, bu bebekler uzun süre takip edilmiş ancak aşının otizm ya da başka bir hastalık yaptığı gösterilememiştir.

Civa en çok tatlı su balıkları ve bu sularda yaşayan diğer canlılarda bulunur. Özellikle yağlı balıklarda daha çoktur. Rutin aşı programını tamamlamış olan altı aylık bir bebeğin aşıyla almış olduğu toplam civa miktarı 120 birimdir. 160 gram (1 küçük konserve) ton balığında 12 birim civa vardır. Yani çocuğunuz sadece 1 konserve ton balığından 10 kutu yerse tüm aşıdaki kadar civa alır.
Yani çocuğunuz sadece 1 konserve ton balığından 10 kutu yerse tüm aşıdaki kadar civa alır. Diğer balıklardan, bitkisel besinlerden, havadan aldığı civayı da hesaba katarsak bir kaç gün içerisinde hayati koruma sağlayan aşıların içerisindeki kadar civayı zaten alır. Ancak aşı karşıtları bu konuya değinmemektedir.

2) AŞILARDAN SONRA OTİZM ARTTI MI?
Otizmde ki artışın en önemli nedeni tıbbın ilerlemesi ve daha önceden fark edilmeyen, tanı konmayan otizm hastalarının artık fark ediliyor olması. Yani otizm de anlamlı bir artış yok, otizm tanısı alan hasta sayısında artış var.

Civa zehirlenmesi bulgularıyla otizm bulguları farklıdır.
Ancak aşı karşıtlarının çoğu tıp uzmanı olmadıkları için bunu ayırt edemiyorlar. Örneğin;Böcek ilacı zehirlenmesine bağlı yüksek miktarda Civa alımında sinir sisteminin ilgili merkezleri etkilendiği için dengesiz yürüme, titreme olur ancak otizmde ise tekrarlayan hareketler vardır. Otizmli bir çocuk sık sık düşebilir, sürekli el çırpabilir bunun nedeni dengesiz yürümesi , titremesi değil tekrarlayan hareketler yapması ve dikkatinin dağınık olmasıdır. Kısaca aşı karşıtlarının otizm sandıkları durum aslında otizm değildir.

AŞI KARŞITLARININ BAZI HASTALIKLAR İÇİN AŞILARI SUÇLAMALARINA İLİŞKİN Bir benzetme;
Şöyle düşünün; Kalabalık ve yüzlerce kişinin geçtiği bir sokakta bir çocuğun canına kıyılmıştır. Tüm araştırmalara, kamera kayıtları incelemelerine rağmen suçlu bulunamamıştır, ancak aşı karşıtları çocuğu “pamuk helvacının” öldürdüğünü ileri sürerler çünkü çocuğun elinde bir pamuk şeker vardır. Polis pamuk helvacıyı defalarca kez sorguya çeker ancak kanıt bulamaz. Elbetteki daha öncede bir çok hastalığın nedenini bulup çocukların hayatını kurtardığı gibi , buradada bilim otizmin nedenini bulacak ve sonunda onu cezalandıracaktır (tedavi edecektir).

3) AŞILARDAN CİVA ÇIKARTILSA OTİZM AZALIR MI?
Tersten düşünürsek, içindeki civa nedeni ile aşılar otizmi arttırıyorsa aşılardan civa çıkartıldığında otizmde azalma olması gerekir öyle değil mi? Öyle değil! Peki bu durum bilim çevrelerince araştırılmış mıdır? EVET! Farklı ülkelerde yapılan araştırmalarda dönem dönem aşılardan civa çıkartılmış ancak otizm de azalma değil aksine belli zamanlarda artış bile görülmüştür.Peki o zaman civa çıkartıldığında otizmin azalması gerekmez miydi? Aşı karşıtları bu çelişkiyi açıklayamamışlardır.

4) BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR AŞILARIN ZARARLI OLDUĞUNU SÖYLÜYOR MU?
Sağlık alanında çalışma sürdüren uzmanların temel görevi “sağlık dağıtmaktır” bu nedenle aşı ve otizm ilişkisi zaten tıp uzmanlarınca araştırılmaktadır. Asıl ironik olan aşı karşıtlarının aşı taraftarı olan bu bilim insanlarının yaptıkları araştırmaları kanıt olarak sunma çabalarıdır. Lakin bu araştırmaların sonuç bölümleri şu şekildedir;

“AŞILARDAKİ CİVANIN ZEHİRLEYİCİ YA DA OTİZM YAPICI ETKİSİ KANITLANAMAMIŞTIR, AŞI YAPILMAMALI DENEMEZ, AŞILAR UYGULANMALIDIR”

5) ÇOCUKLARI ÜLKEMİZDE MEVCUT ZAMANDA GÖRÜLMEYEN HASTALIKLAR İÇİN AŞILIYORLAR MI?
Bulaşıcı hastalıklar çok hızlı yayılır. Dünyanın diğer ucundaki virüsün ülkemize gelmesi için bu virüsün bulaştığı insanın bir tek uçak yolculuğu yeterli olabilir. Bunu gelişmiş avrupa ülkelerinde yaşanan 2011 salgınında acı şekilde tecrübe ettik. Bir aşının ulusal aşı listesinden kaldırılması için dünya üzerinde yok olması gerekmektedir. Örneğin çiçek virüsü dünyada yok olduğu için ülkemizde çiçek aşısı artık ulusal aşı programından kaldırılmıştır. Lakin aşı karşıtları için bu husus önemsiz görünmektedir.

6) ÖZELLİKLE GRİP AŞISI BAŞTA OLMAK ÜZERE AŞILAR KORUMAK YERİNE AKSİNE DAHA FAZLA MI HASTA EDİYOR?
Aşılar %100 koruyucu olamaz. Hiç bir tedavi %100 koruyucu olamaz. Çünkü insanların bağışıklık sistemi çok karmaşıktır. Virüslerde insanlar kadar karmaşıktır yani bir virüsün bir çok şekli-çeşidi olabildiği için bir aşı tüm virüsleri aynı anda öldüremez. Bu noktada bilimin çabası en sık görülen ve en çok zarar veren virüslere karşı çocukları savunmaktır. Aşı karşıtları aşı ile önlenebilen hastalıkların ulusal aşı uygulamaları sonrası %95 azaldığını halkla paylaşmadıkları için objektifliğini yitirir.

7) BELKİDE İLERİDE AŞILARIN ZARARLARI ORTAYA ÇIKACAK?
Bir aşının yan etkisi hastalığın neden olduğu felaketten çok çok azdır. Örneğin kızamık olan her 100 çocuktan 25’inde orta kulak iltihabı, zatürre görülür. Kızamık olan her 100 çocuktan 1’i ÖLÜR. Ancak kızamık aşısının en sık görülen yan etkileri ateş, aşı yerinde kızarıklık ve şişliktir. Aksine kızamık hastalığından sonra beyin felci hastalığı büyük ölçüde azalmıştır. Aşı karşıtlarından çok daha önce bilim çevreleri “aşıların uzun süreli ciddi bir yan etkisi olabilir mi? Otizm yapar mı? Bağışıklık sistemi hastalığı yapar mı?” soruları üzerine ciddi araştırmalar yapmış 40 sene sonra bile bu tür etkilerin görülmediği kanıtlanmıştır.

8) ÇOCUK FELCİ AŞISI VE KARMA AŞI “ANİ BEBEK ÖLÜMÜ” DENEN HASTALIĞA NEDEN OLUYOR MU?
Hayır, konu hakkında yapılan araştırmalar vardır ve bu araştırmalarda karma ve çocuk felci aşısının “Ani Bebek Ölümü” hastalığına sebep olduğuna ilişkin bir kanıt bulunamamıştır. Aksine Karma aşı ve Çocuk felci aşısı vurulmayan çocuklar sakatlık ve ölümle yüz yüze kalmaktadır. Aşı karşıtlarının yanlışlıkla karma aşı ve çocuk felci aşısı ile “Ani Bebek Ölümü” hastalığının arasında bir bağlantı olduğunu düşünmelerinin nedeni bu aşıların “Ani Bebek Ölümü” hastalığı ile benzer yaş gruplarınauygulanmasıdır.

9) ÇOCUĞA BİR SEFERDE BİRDEN FAZLA AŞI YAPMAK ÇOCUĞA DAHA FAZLA ZARAR VERMEZ Mİ?
Hayır. Aşı karşıtlarının böyle düşünmesinin nedeni çocuğa örneğin karma aşı ile birden fazla yabancı madde verilerek çocuğun bağışıklığının azaldığını sanmalarıdır. Tabi ki bu yanlış bir düşüncedir, hali hazırda hayatının her anında çocuğun çevresinden sürekli vücuduna yabancı maddeler girer. Ağzından, burnundan, eline batan kıymıktan-dikenden, yedikleri ve içtiklerinden… Karma aşıyla çocuğun vücuduna giren “yabancı madde” sayısı aynı çocuğun okulda 1 günde aldığından çok daha azdır.

10) ÇOCUĞUN BAĞIŞIKLIĞINI DOĞAL ENFEKSİYONLAR VE ANNE SÜTÜ ARTTIRSAK DAHA İYİ OLMAZ MI?
Evet, bin kere-yüz bin kere evet! İnanın bu bir hekim ve baba olarak benimde en büyük dileğim, isteğim, hayalim… Aşılar bu yüzden sadece kalıcı sakatlık ve ölüm gibi felaketlere neden olabilen hastalıklar için var. Çocuklarımız eskiden bu hastalıklardan dolayı sakat kalıyor ve ölüyordu ama aşılardan sonra inanılmaz derecede azaldı-azalttık. Bunu ailelerle-aşı karşıtlarıyla-bilimle el ele başardık. Geçtiğimiz yüzyılda ortalama insan ömrü 45’ten 80 yaşa yükseldi, bu bilimsel ilerleme ile ileride doğan bir bebeğin ortalama 90 yıl yaşayacağı düşünülebilir.

Aşı karşıtlarının bu SORULARI çok önemlidir.

Çünkü ; SORU ÇÖZÜMÜN ANNESİDİR

Aşı karşıtları vicdanlı olmalıdır

SORU yerine bilimsel temele dayanmayan yorumlar yaparak aileleri istemeden de olsa etkileyebileceklerini ve çocukların sakat kalmasına ve ölümüne neden olabileceklerini unutmamalıdırlar!!!

  • Tıp her zaman kendini sorgulamalıdır. Öncelikle ülkemizde hekimlere mesleki bağımsızlıkları geri verilmelidir. Hükümetler sağlık politikalarını ekonomik kaygıları üzerine inşa etmemeli, sağlık sisteminin yükünü sağlıkçıların üzerine yıkmamalı, hekimlere güveni zedeleyecek açıklamalardan kaçınmalıdırlar.
  • Hekimler mesuliyet almalı, bilinçsizce yayın yapan ve insanları etkileyen bu sosyal paylaşım siteleri ile mücadele etmelidir. Doktorlar web siteleri kurmalı, sosyal medyada etik kurallar dahilinde bilgi vermelidirler
  • Aşı karşıtı birlikler ve çalışma grupları vardır, olmalıdır ve araştırmaları değerlidir. Bu noktada KANITLANAN bir tehlike dahilinde aşıların yeniden değerlendirilmesi olasıdır, gereklidir.
  • *Bilimsel bir kanıda kadar aşı ile ilgili tüm söylenenler
    DEDİKODUDUR, YALANDIR VE BU SÖYLEMLER YERİ GELDİĞİNDE


    CİNAYETE TEŞEBBÜSTÜR.

  • Dedikodulara göre hareket etmek bebişinizin sakat kalmasına ve ölümüne sebebiyet verebilir.
  • Aşılar içindeki civa Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sınırın altındadır. Ülkemizdeki aşılardaki civa miktarı Amerika’da ki aşılardakinin yarısı kadardır. Dünya sağlık Örgütü; Bir çok ülkeden, dinden, ideolojiden, renkten, ırktan bilim insanlarının oluşturduğu ve tüm bu ilişkilerden bağımsız araştırmalar yapan bu araştırma sonuçlarıyla milyonlarca hayat kurtarmış bilimsel bir örgüttür. Aşı karşıtlarının ulaştıkları tüm kaynaklara onlardan önce ulaşır ve bir bilim insanı olarak aşı karşıtlarından daha doğru değerlendirirler. Ancak aşı karşıtları malesef “Tıp Doktorlarını, Dünya Sağlık Örgütünü, Bilim insanlarını, ÜNİCEF’i” kısacası aşıya “TARAF” olan tüm bilimsel kurumları “Aşı firmalarının para yedirdiği insanlar” olarak tarifleyebiliyorlar. “dünya sağlık örgütü ve sağlık bakanlığı ilaç firmalarıyla parasal anlaşmalar yapıyor ve zehirli aşılarla bebeklerimizi öldürüyor” düşüncesindeler. BU HUSUS SİZLERE MAKUL VE MANTIKLI GELİYORSA takdir siz takipçilerimindir.
AŞI KARŞITLARINA DEFALARCA KEZ SORDUĞUM “NEDEN BÖYLESİ HAYATİ BİR KONUDA BEBEKLERİ PARA İÇİN ZEHİRLEDİKLERİNİ DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ İLGİLİ KURUMLARA DAVA AÇMIYORSUNUZ?” SORUSUNUN CEVAPSIZ KALMASI DA MANİDARDIR.

NEYSE NE CANIM BENİM HUKUKİ HAKKIM DEĞİL Mİ İSTER YAPTIRIRIM İSTER YAPTIRMAM SİZE NE?
ÇOCUKLARIN AŞILANMASINDA Hukuki ve vicdani mesuliyeti ailenin inisiyatifinde olmamalıdır.Çocukların yüksek yararı Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları bilgilerince esas alınır ve bu yüksek yarar bilinçsiz bir ailenin insafına bırakılamaz.
Bu yüksek yararı hiçe saymak “çocuk istismarıdır”ve suçtur.

* Ayrıca aşılama toplum sağlığı açısından da hayati önemde olduğu için bilimsel verilere dayandırılmayan bilgilerle suçsuz bebek ve çocuklar riske atılamaz-atılmamalıdır. Verem mikrobu kapan komşunuzun “BENİM HAYATIM, İSTER TEDAVİ OLURUM İSTER OLMAM SİZE NE?” diyemeyeceği gibi. Oysa verem tedavisinde kullanılan bir çok ilacın yan etkisi aşılardan kat kat fazla !

*Konu T.C. Yargıtay Mahkemesi tarafından da; “Devlet, geçerli bir delil gösterilmedikçe, anne-baba rızası aramaksızın çocuğa zorunlu aşı yaptırabilir” kararıyla sabittir.

PEKİ NASIL OLUYORDA ÇOCUĞUNA AŞI YAPTIRMAYAN BİR AİLE BENİM ÇOCUĞUMU TEHLİKEYE ATIYOR DİYORSUNUZ?
  • Aşı sayesinde bağışıklığı güçlenmiş çocuk o mikrobu öldürür. Böylece mikrop sayısı, bu mikrobun yayılımı azalır. Ancak çocuk aşılanmazsa bu mikroba karşı savunmasız kalır, bu mikrop hem ona hemde diğer çocuklara zarar verir. Bulaşıcı hastalıklar bu şekilde yayılır. Bu salgınlar ile ilgili sinema filmleri dahi çekilmiştir.
  • İşte bu nedenle bilimsel bir kanıt olmaksızın “çocuğumu aşılatmam” diyen aile hem kendi çocuğunu hemde çevresindeki ailelerin çocuklarını riske atar.
  • Eğer bir aşının ya da içerisindeki maddelerin çocukları zehirlediğini gösteren bilimsel bir kanıt ortaya çıkarsa aşı karşıtlarından önce tıp doktorları bu konuyu acil olarak değerlendirir ve anında müdahale eder.
PEKİ HOCAM CİTTEN AŞI FAYDALI MI? SİZ ÇOCUĞUNUZA YAPTIRDINIZ MI?
Dünya üzerinde aşıdan sonra aşıyla önlenebilen hastalıklar (Difteri, Su çiçeği, Hepatit, Kızamık, Çocuk Felci vb…) %98 AZALDI… Bazıları tamamen yok oldu (Çiçek)

Çocuğuma tüm aşılarını tam zamanında aile hekimimize yaptırdık.

 
Bildiklerimi bile senin bilmediklerini savundugun kadar ozguvenle savunanamam ya hu acaba derim

Sap var saman var bu dedigin sular kesilince su yonetimi genel mudurlugunu aramaya benziyor

Sağlık bakanlığını ve doktorlarımızı bu kadar hafife alıyorsanız hastalandığınızda doktora gitmeyin bir zahmet.
 
1) AŞIDA CİVA VAR AŞI OTİZM YAPIYOR MU?
Aşı koruyucusu olan çok az miktarda ki thiomersalin (civanın) otizm yaptığını kanıtlayan hiç bir bilimsel araştırma yok. Bir çok geniş araştırmada aşılı bebeklerden kan alınmış, bu bebekler uzun süre takip edilmiş ancak aşının otizm ya da başka bir hastalık yaptığı gösterilememiştir.

Civa en çok tatlı su balıkları ve bu sularda yaşayan diğer canlılarda bulunur. Özellikle yağlı balıklarda daha çoktur. Rutin aşı programını tamamlamış olan altı aylık bir bebeğin aşıyla almış olduğu toplam civa miktarı 120 birimdir. 160 gram (1 küçük konserve) ton balığında 12 birim civa vardır. Yani çocuğunuz sadece 1 konserve ton balığından 10 kutu yerse tüm aşıdaki kadar civa alır.
Yani çocuğunuz sadece 1 konserve ton balığından 10 kutu yerse tüm aşıdaki kadar civa alır. Diğer balıklardan, bitkisel besinlerden, havadan aldığı civayı da hesaba katarsak bir kaç gün içerisinde hayati koruma sağlayan aşıların içerisindeki kadar civayı zaten alır. Ancak aşı karşıtları bu konuya değinmemektedir.

2) AŞILARDAN SONRA OTİZM ARTTI MI?
Otizmde ki artışın en önemli nedeni tıbbın ilerlemesi ve daha önceden fark edilmeyen, tanı konmayan otizm hastalarının artık fark ediliyor olması. Yani otizm de anlamlı bir artış yok, otizm tanısı alan hasta sayısında artış var.

Civa zehirlenmesi bulgularıyla otizm bulguları farklıdır.
Ancak aşı karşıtlarının çoğu tıp uzmanı olmadıkları için bunu ayırt edemiyorlar. Örneğin;Böcek ilacı zehirlenmesine bağlı yüksek miktarda Civa alımında sinir sisteminin ilgili merkezleri etkilendiği için dengesiz yürüme, titreme olur ancak otizmde ise tekrarlayan hareketler vardır. Otizmli bir çocuk sık sık düşebilir, sürekli el çırpabilir bunun nedeni dengesiz yürümesi , titremesi değil tekrarlayan hareketler yapması ve dikkatinin dağınık olmasıdır. Kısaca aşı karşıtlarının otizm sandıkları durum aslında otizm değildir.

AŞI KARŞITLARININ BAZI HASTALIKLAR İÇİN AŞILARI SUÇLAMALARINA İLİŞKİN Bir benzetme;
Şöyle düşünün; Kalabalık ve yüzlerce kişinin geçtiği bir sokakta bir çocuğun canına kıyılmıştır. Tüm araştırmalara, kamera kayıtları incelemelerine rağmen suçlu bulunamamıştır, ancak aşı karşıtları çocuğu “pamuk helvacının” öldürdüğünü ileri sürerler çünkü çocuğun elinde bir pamuk şeker vardır. Polis pamuk helvacıyı defalarca kez sorguya çeker ancak kanıt bulamaz. Elbetteki daha öncede bir çok hastalığın nedenini bulup çocukların hayatını kurtardığı gibi , buradada bilim otizmin nedenini bulacak ve sonunda onu cezalandıracaktır (tedavi edecektir).


3) AŞILARDAN CİVA ÇIKARTILSA OTİZM AZALIR MI?
Tersten düşünürsek, içindeki civa nedeni ile aşılar otizmi arttırıyorsa aşılardan civa çıkartıldığında otizmde azalma olması gerekir öyle değil mi? Öyle değil! Peki bu durum bilim çevrelerince araştırılmış mıdır? EVET! Farklı ülkelerde yapılan araştırmalarda dönem dönem aşılardan civa çıkartılmış ancak otizm de azalma değil aksine belli zamanlarda artış bile görülmüştür.Peki o zaman civa çıkartıldığında otizmin azalması gerekmez miydi? Aşı karşıtları bu çelişkiyi açıklayamamışlardır.

4) BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR AŞILARIN ZARARLI OLDUĞUNU SÖYLÜYOR MU?
Sağlık alanında çalışma sürdüren uzmanların temel görevi “sağlık dağıtmaktır” bu nedenle aşı ve otizm ilişkisi zaten tıp uzmanlarınca araştırılmaktadır. Asıl ironik olan aşı karşıtlarının aşı taraftarı olan bu bilim insanlarının yaptıkları araştırmaları kanıt olarak sunma çabalarıdır. Lakin bu araştırmaların sonuç bölümleri şu şekildedir;

“AŞILARDAKİ CİVANIN ZEHİRLEYİCİ YA DA OTİZM YAPICI ETKİSİ KANITLANAMAMIŞTIR, AŞI YAPILMAMALI DENEMEZ, AŞILAR UYGULANMALIDIR”

5) ÇOCUKLARI ÜLKEMİZDE MEVCUT ZAMANDA GÖRÜLMEYEN HASTALIKLAR İÇİN AŞILIYORLAR MI?
Bulaşıcı hastalıklar çok hızlı yayılır. Dünyanın diğer ucundaki virüsün ülkemize gelmesi için bu virüsün bulaştığı insanın bir tek uçak yolculuğu yeterli olabilir. Bunu gelişmiş avrupa ülkelerinde yaşanan 2011 salgınında acı şekilde tecrübe ettik. Bir aşının ulusal aşı listesinden kaldırılması için dünya üzerinde yok olması gerekmektedir. Örneğin çiçek virüsü dünyada yok olduğu için ülkemizde çiçek aşısı artık ulusal aşı programından kaldırılmıştır. Lakin aşı karşıtları için bu husus önemsiz görünmektedir.

6) ÖZELLİKLE GRİP AŞISI BAŞTA OLMAK ÜZERE AŞILAR KORUMAK YERİNE AKSİNE DAHA FAZLA MI HASTA EDİYOR?
Aşılar %100 koruyucu olamaz. Hiç bir tedavi %100 koruyucu olamaz. Çünkü insanların bağışıklık sistemi çok karmaşıktır. Virüslerde insanlar kadar karmaşıktır yani bir virüsün bir çok şekli-çeşidi olabildiği için bir aşı tüm virüsleri aynı anda öldüremez. Bu noktada bilimin çabası en sık görülen ve en çok zarar veren virüslere karşı çocukları savunmaktır. Aşı karşıtları aşı ile önlenebilen hastalıkların ulusal aşı uygulamaları sonrası %95 azaldığını halkla paylaşmadıkları için objektifliğini yitirir.

7) BELKİDE İLERİDE AŞILARIN ZARARLARI ORTAYA ÇIKACAK?
Bir aşının yan etkisi hastalığın neden olduğu felaketten çok çok azdır. Örneğin kızamık olan her 100 çocuktan 25’inde orta kulak iltihabı, zatürre görülür. Kızamık olan her 100 çocuktan 1’i ÖLÜR. Ancak kızamık aşısının en sık görülen yan etkileri ateş, aşı yerinde kızarıklık ve şişliktir. Aksine kızamık hastalığından sonra beyin felci hastalığı büyük ölçüde azalmıştır. Aşı karşıtlarından çok daha önce bilim çevreleri “aşıların uzun süreli ciddi bir yan etkisi olabilir mi? Otizm yapar mı? Bağışıklık sistemi hastalığı yapar mı?” soruları üzerine ciddi araştırmalar yapmış 40 sene sonra bile bu tür etkilerin görülmediği kanıtlanmıştır.

8) ÇOCUK FELCİ AŞISI VE KARMA AŞI “ANİ BEBEK ÖLÜMÜ” DENEN HASTALIĞA NEDEN OLUYOR MU?
Hayır, konu hakkında yapılan araştırmalar vardır ve bu araştırmalarda karma ve çocuk felci aşısının “Ani Bebek Ölümü” hastalığına sebep olduğuna ilişkin bir kanıt bulunamamıştır. Aksine Karma aşı ve Çocuk felci aşısı vurulmayan çocuklar sakatlık ve ölümle yüz yüze kalmaktadır. Aşı karşıtlarının yanlışlıkla karma aşı ve çocuk felci aşısı ile “Ani Bebek Ölümü” hastalığının arasında bir bağlantı olduğunu düşünmelerinin nedeni bu aşıların “Ani Bebek Ölümü” hastalığı ile benzer yaş gruplarınauygulanmasıdır.

9) ÇOCUĞA BİR SEFERDE BİRDEN FAZLA AŞI YAPMAK ÇOCUĞA DAHA FAZLA ZARAR VERMEZ Mİ?
Hayır. Aşı karşıtlarının böyle düşünmesinin nedeni çocuğa örneğin karma aşı ile birden fazla yabancı madde verilerek çocuğun bağışıklığının azaldığını sanmalarıdır. Tabi ki bu yanlış bir düşüncedir, hali hazırda hayatının her anında çocuğun çevresinden sürekli vücuduna yabancı maddeler girer. Ağzından, burnundan, eline batan kıymıktan-dikenden, yedikleri ve içtiklerinden… Karma aşıyla çocuğun vücuduna giren “yabancı madde” sayısı aynı çocuğun okulda 1 günde aldığından çok daha azdır.

10) ÇOCUĞUN BAĞIŞIKLIĞINI DOĞAL ENFEKSİYONLAR VE ANNE SÜTÜ ARTTIRSAK DAHA İYİ OLMAZ MI?
Evet, bin kere-yüz bin kere evet! İnanın bu bir hekim ve baba olarak benimde en büyük dileğim, isteğim, hayalim… Aşılar bu yüzden sadece kalıcı sakatlık ve ölüm gibi felaketlere neden olabilen hastalıklar için var. Çocuklarımız eskiden bu hastalıklardan dolayı sakat kalıyor ve ölüyordu ama aşılardan sonra inanılmaz derecede azaldı-azalttık. Bunu ailelerle-aşı karşıtlarıyla-bilimle el ele başardık. Geçtiğimiz yüzyılda ortalama insan ömrü 45’ten 80 yaşa yükseldi, bu bilimsel ilerleme ile ileride doğan bir bebeğin ortalama 90 yıl yaşayacağı düşünülebilir.

Aşı karşıtlarının bu SORULARI çok önemlidir.

Çünkü ; SORU ÇÖZÜMÜN ANNESİDİR

Aşı karşıtları vicdanlı olmalıdır

SORU yerine bilimsel temele dayanmayan yorumlar yaparak aileleri istemeden de olsa etkileyebileceklerini ve çocukların sakat kalmasına ve ölümüne neden olabileceklerini unutmamalıdırlar!!!




    • Tıp her zaman kendini sorgulamalıdır. Öncelikle ülkemizde hekimlere mesleki bağımsızlıkları geri verilmelidir. Hükümetler sağlık politikalarını ekonomik kaygıları üzerine inşa etmemeli, sağlık sisteminin yükünü sağlıkçıların üzerine yıkmamalı, hekimlere güveni zedeleyecek açıklamalardan kaçınmalıdırlar.
    • Hekimler mesuliyet almalı, bilinçsizce yayın yapan ve insanları etkileyen bu sosyal paylaşım siteleri ile mücadele etmelidir. Doktorlar web siteleri kurmalı, sosyal medyada etik kurallar dahilinde bilgi vermelidirler
    • Aşı karşıtı birlikler ve çalışma grupları vardır, olmalıdır ve araştırmaları değerlidir. Bu noktada KANITLANAN bir tehlike dahilinde aşıların yeniden değerlendirilmesi olasıdır, gereklidir.
    • *Bilimsel bir kanıda kadar aşı ile ilgili tüm söylenenler
      DEDİKODUDUR, YALANDIR VE BU SÖYLEMLER YERİ GELDİĞİNDE


      CİNAYETE TEŞEBBÜSTÜR.
    • Dedikodulara göre hareket etmek bebişinizin sakat kalmasına ve ölümüne sebebiyet verebilir.
    • Aşılar içindeki civa Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sınırın altındadır. Ülkemizdeki aşılardaki civa miktarı Amerika’da ki aşılardakinin yarısı kadardır. Dünya sağlık Örgütü; Bir çok ülkeden, dinden, ideolojiden, renkten, ırktan bilim insanlarının oluşturduğu ve tüm bu ilişkilerden bağımsız araştırmalar yapan bu araştırma sonuçlarıyla milyonlarca hayat kurtarmış bilimsel bir örgüttür. Aşı karşıtlarının ulaştıkları tüm kaynaklara onlardan önce ulaşır ve bir bilim insanı olarak aşı karşıtlarından daha doğru değerlendirirler. Ancak aşı karşıtları malesef “Tıp Doktorlarını, Dünya Sağlık Örgütünü, Bilim insanlarını, ÜNİCEF’i” kısacası aşıya “TARAF” olan tüm bilimsel kurumları “Aşı firmalarının para yedirdiği insanlar” olarak tarifleyebiliyorlar. “dünya sağlık örgütü ve sağlık bakanlığı ilaç firmalarıyla parasal anlaşmalar yapıyor ve zehirli aşılarla bebeklerimizi öldürüyor” düşüncesindeler. BU HUSUS SİZLERE MAKUL VE MANTIKLI GELİYORSA takdir siz takipçilerimindir.
AŞI KARŞITLARINA DEFALARCA KEZ SORDUĞUM “NEDEN BÖYLESİ HAYATİ BİR KONUDA BEBEKLERİ PARA İÇİN ZEHİRLEDİKLERİNİ DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ İLGİLİ KURUMLARA DAVA AÇMIYORSUNUZ?” SORUSUNUN CEVAPSIZ KALMASI DA MANİDARDIR.

NEYSE NE CANIM BENİM HUKUKİ HAKKIM DEĞİL Mİ İSTER YAPTIRIRIM İSTER YAPTIRMAM SİZE NE?
ÇOCUKLARIN AŞILANMASINDA Hukuki ve vicdani mesuliyeti ailenin inisiyatifinde olmamalıdır.Çocukların yüksek yararı Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları bilgilerince esas alınır ve bu yüksek yarar bilinçsiz bir ailenin insafına bırakılamaz.
Bu yüksek yararı hiçe saymak “çocuk istismarıdır”ve suçtur.

* Ayrıca aşılama toplum sağlığı açısından da hayati önemde olduğu için bilimsel verilere dayandırılmayan bilgilerle suçsuz bebek ve çocuklar riske atılamaz-atılmamalıdır. Verem mikrobu kapan komşunuzun “BENİM HAYATIM, İSTER TEDAVİ OLURUM İSTER OLMAM SİZE NE?” diyemeyeceği gibi. Oysa verem tedavisinde kullanılan bir çok ilacın yan etkisi aşılardan kat kat fazla !

*Konu T.C. Yargıtay Mahkemesi tarafından da; “Devlet, geçerli bir delil gösterilmedikçe, anne-baba rızası aramaksızın çocuğa zorunlu aşı yaptırabilir” kararıyla sabittir.

PEKİ NASIL OLUYORDA ÇOCUĞUNA AŞI YAPTIRMAYAN BİR AİLE BENİM ÇOCUĞUMU TEHLİKEYE ATIYOR DİYORSUNUZ?



    • Aşı sayesinde bağışıklığı güçlenmiş çocuk o mikrobu öldürür. Böylece mikrop sayısı, bu mikrobun yayılımı azalır. Ancak çocuk aşılanmazsa bu mikroba karşı savunmasız kalır, bu mikrop hem ona hemde diğer çocuklara zarar verir. Bulaşıcı hastalıklar bu şekilde yayılır. Bu salgınlar ile ilgili sinema filmleri dahi çekilmiştir.
    • İşte bu nedenle bilimsel bir kanıt olmaksızın “çocuğumu aşılatmam” diyen aile hem kendi çocuğunu hemde çevresindeki ailelerin çocuklarını riske atar.
    • Eğer bir aşının ya da içerisindeki maddelerin çocukları zehirlediğini gösteren bilimsel bir kanıt ortaya çıkarsa aşı karşıtlarından önce tıp doktorları bu konuyu acil olarak değerlendirir ve anında müdahale eder.
PEKİ HOCAM CİTTEN AŞI FAYDALI MI? SİZ ÇOCUĞUNUZA YAPTIRDINIZ MI?
Dünya üzerinde aşıdan sonra aşıyla önlenebilen hastalıklar (Difteri, Su çiçeği, Hepatit, Kızamık, Çocuk Felci vb…) %98 AZALDI… Bazıları tamamen yok oldu (Çiçek)

Çocuğuma tüm aşılarını tam zamanında aile hekimimize yaptırdık.
Asi karşıtlarının sorularına cevaplar
Buyrun
 
1) AŞIDA CİVA VAR AŞI OTİZM YAPIYOR MU?
Aşı koruyucusu olan çok az miktarda ki thiomersalin (civanın) otizm yaptığını kanıtlayan hiç bir bilimsel araştırma yok. Bir çok geniş araştırmada aşılı bebeklerden kan alınmış, bu bebekler uzun süre takip edilmiş ancak aşının otizm ya da başka bir hastalık yaptığı gösterilememiştir.

Civa en çok tatlı su balıkları ve bu sularda yaşayan diğer canlılarda bulunur. Özellikle yağlı balıklarda daha çoktur. Rutin aşı programını tamamlamış olan altı aylık bir bebeğin aşıyla almış olduğu toplam civa miktarı 120 birimdir. 160 gram (1 küçük konserve) ton balığında 12 birim civa vardır. Yani çocuğunuz sadece 1 konserve ton balığından 10 kutu yerse tüm aşıdaki kadar civa alır.
Yani çocuğunuz sadece 1 konserve ton balığından 10 kutu yerse tüm aşıdaki kadar civa alır. Diğer balıklardan, bitkisel besinlerden, havadan aldığı civayı da hesaba katarsak bir kaç gün içerisinde hayati koruma sağlayan aşıların içerisindeki kadar civayı zaten alır. Ancak aşı karşıtları bu konuya değinmemektedir.

2) AŞILARDAN SONRA OTİZM ARTTI MI?
Otizmde ki artışın en önemli nedeni tıbbın ilerlemesi ve daha önceden fark edilmeyen, tanı konmayan otizm hastalarının artık fark ediliyor olması. Yani otizm de anlamlı bir artış yok, otizm tanısı alan hasta sayısında artış var.

Civa zehirlenmesi bulgularıyla otizm bulguları farklıdır.
Ancak aşı karşıtlarının çoğu tıp uzmanı olmadıkları için bunu ayırt edemiyorlar. Örneğin;Böcek ilacı zehirlenmesine bağlı yüksek miktarda Civa alımında sinir sisteminin ilgili merkezleri etkilendiği için dengesiz yürüme, titreme olur ancak otizmde ise tekrarlayan hareketler vardır. Otizmli bir çocuk sık sık düşebilir, sürekli el çırpabilir bunun nedeni dengesiz yürümesi , titremesi değil tekrarlayan hareketler yapması ve dikkatinin dağınık olmasıdır. Kısaca aşı karşıtlarının otizm sandıkları durum aslında otizm değildir.

AŞI KARŞITLARININ BAZI HASTALIKLAR İÇİN AŞILARI SUÇLAMALARINA İLİŞKİN Bir benzetme;
Şöyle düşünün; Kalabalık ve yüzlerce kişinin geçtiği bir sokakta bir çocuğun canına kıyılmıştır. Tüm araştırmalara, kamera kayıtları incelemelerine rağmen suçlu bulunamamıştır, ancak aşı karşıtları çocuğu “pamuk helvacının” öldürdüğünü ileri sürerler çünkü çocuğun elinde bir pamuk şeker vardır. Polis pamuk helvacıyı defalarca kez sorguya çeker ancak kanıt bulamaz. Elbetteki daha öncede bir çok hastalığın nedenini bulup çocukların hayatını kurtardığı gibi , buradada bilim otizmin nedenini bulacak ve sonunda onu cezalandıracaktır (tedavi edecektir).


3) AŞILARDAN CİVA ÇIKARTILSA OTİZM AZALIR MI?
Tersten düşünürsek, içindeki civa nedeni ile aşılar otizmi arttırıyorsa aşılardan civa çıkartıldığında otizmde azalma olması gerekir öyle değil mi? Öyle değil! Peki bu durum bilim çevrelerince araştırılmış mıdır? EVET! Farklı ülkelerde yapılan araştırmalarda dönem dönem aşılardan civa çıkartılmış ancak otizm de azalma değil aksine belli zamanlarda artış bile görülmüştür.Peki o zaman civa çıkartıldığında otizmin azalması gerekmez miydi? Aşı karşıtları bu çelişkiyi açıklayamamışlardır.

4) BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR AŞILARIN ZARARLI OLDUĞUNU SÖYLÜYOR MU?
Sağlık alanında çalışma sürdüren uzmanların temel görevi “sağlık dağıtmaktır” bu nedenle aşı ve otizm ilişkisi zaten tıp uzmanlarınca araştırılmaktadır. Asıl ironik olan aşı karşıtlarının aşı taraftarı olan bu bilim insanlarının yaptıkları araştırmaları kanıt olarak sunma çabalarıdır. Lakin bu araştırmaların sonuç bölümleri şu şekildedir;

“AŞILARDAKİ CİVANIN ZEHİRLEYİCİ YA DA OTİZM YAPICI ETKİSİ KANITLANAMAMIŞTIR, AŞI YAPILMAMALI DENEMEZ, AŞILAR UYGULANMALIDIR”

5) ÇOCUKLARI ÜLKEMİZDE MEVCUT ZAMANDA GÖRÜLMEYEN HASTALIKLAR İÇİN AŞILIYORLAR MI?
Bulaşıcı hastalıklar çok hızlı yayılır. Dünyanın diğer ucundaki virüsün ülkemize gelmesi için bu virüsün bulaştığı insanın bir tek uçak yolculuğu yeterli olabilir. Bunu gelişmiş avrupa ülkelerinde yaşanan 2011 salgınında acı şekilde tecrübe ettik. Bir aşının ulusal aşı listesinden kaldırılması için dünya üzerinde yok olması gerekmektedir. Örneğin çiçek virüsü dünyada yok olduğu için ülkemizde çiçek aşısı artık ulusal aşı programından kaldırılmıştır. Lakin aşı karşıtları için bu husus önemsiz görünmektedir.

6) ÖZELLİKLE GRİP AŞISI BAŞTA OLMAK ÜZERE AŞILAR KORUMAK YERİNE AKSİNE DAHA FAZLA MI HASTA EDİYOR?
Aşılar %100 koruyucu olamaz. Hiç bir tedavi %100 koruyucu olamaz. Çünkü insanların bağışıklık sistemi çok karmaşıktır. Virüslerde insanlar kadar karmaşıktır yani bir virüsün bir çok şekli-çeşidi olabildiği için bir aşı tüm virüsleri aynı anda öldüremez. Bu noktada bilimin çabası en sık görülen ve en çok zarar veren virüslere karşı çocukları savunmaktır. Aşı karşıtları aşı ile önlenebilen hastalıkların ulusal aşı uygulamaları sonrası %95 azaldığını halkla paylaşmadıkları için objektifliğini yitirir.

7) BELKİDE İLERİDE AŞILARIN ZARARLARI ORTAYA ÇIKACAK?
Bir aşının yan etkisi hastalığın neden olduğu felaketten çok çok azdır. Örneğin kızamık olan her 100 çocuktan 25’inde orta kulak iltihabı, zatürre görülür. Kızamık olan her 100 çocuktan 1’i ÖLÜR. Ancak kızamık aşısının en sık görülen yan etkileri ateş, aşı yerinde kızarıklık ve şişliktir. Aksine kızamık hastalığından sonra beyin felci hastalığı büyük ölçüde azalmıştır. Aşı karşıtlarından çok daha önce bilim çevreleri “aşıların uzun süreli ciddi bir yan etkisi olabilir mi? Otizm yapar mı? Bağışıklık sistemi hastalığı yapar mı?” soruları üzerine ciddi araştırmalar yapmış 40 sene sonra bile bu tür etkilerin görülmediği kanıtlanmıştır.

8) ÇOCUK FELCİ AŞISI VE KARMA AŞI “ANİ BEBEK ÖLÜMÜ” DENEN HASTALIĞA NEDEN OLUYOR MU?
Hayır, konu hakkında yapılan araştırmalar vardır ve bu araştırmalarda karma ve çocuk felci aşısının “Ani Bebek Ölümü” hastalığına sebep olduğuna ilişkin bir kanıt bulunamamıştır. Aksine Karma aşı ve Çocuk felci aşısı vurulmayan çocuklar sakatlık ve ölümle yüz yüze kalmaktadır. Aşı karşıtlarının yanlışlıkla karma aşı ve çocuk felci aşısı ile “Ani Bebek Ölümü” hastalığının arasında bir bağlantı olduğunu düşünmelerinin nedeni bu aşıların “Ani Bebek Ölümü” hastalığı ile benzer yaş gruplarınauygulanmasıdır.

9) ÇOCUĞA BİR SEFERDE BİRDEN FAZLA AŞI YAPMAK ÇOCUĞA DAHA FAZLA ZARAR VERMEZ Mİ?
Hayır. Aşı karşıtlarının böyle düşünmesinin nedeni çocuğa örneğin karma aşı ile birden fazla yabancı madde verilerek çocuğun bağışıklığının azaldığını sanmalarıdır. Tabi ki bu yanlış bir düşüncedir, hali hazırda hayatının her anında çocuğun çevresinden sürekli vücuduna yabancı maddeler girer. Ağzından, burnundan, eline batan kıymıktan-dikenden, yedikleri ve içtiklerinden… Karma aşıyla çocuğun vücuduna giren “yabancı madde” sayısı aynı çocuğun okulda 1 günde aldığından çok daha azdır.

10) ÇOCUĞUN BAĞIŞIKLIĞINI DOĞAL ENFEKSİYONLAR VE ANNE SÜTÜ ARTTIRSAK DAHA İYİ OLMAZ MI?
Evet, bin kere-yüz bin kere evet! İnanın bu bir hekim ve baba olarak benimde en büyük dileğim, isteğim, hayalim… Aşılar bu yüzden sadece kalıcı sakatlık ve ölüm gibi felaketlere neden olabilen hastalıklar için var. Çocuklarımız eskiden bu hastalıklardan dolayı sakat kalıyor ve ölüyordu ama aşılardan sonra inanılmaz derecede azaldı-azalttık. Bunu ailelerle-aşı karşıtlarıyla-bilimle el ele başardık. Geçtiğimiz yüzyılda ortalama insan ömrü 45’ten 80 yaşa yükseldi, bu bilimsel ilerleme ile ileride doğan bir bebeğin ortalama 90 yıl yaşayacağı düşünülebilir.

Aşı karşıtlarının bu SORULARI çok önemlidir.

Çünkü ; SORU ÇÖZÜMÜN ANNESİDİR

Aşı karşıtları vicdanlı olmalıdır

SORU yerine bilimsel temele dayanmayan yorumlar yaparak aileleri istemeden de olsa etkileyebileceklerini ve çocukların sakat kalmasına ve ölümüne neden olabileceklerini unutmamalıdırlar!!!




    • Tıp her zaman kendini sorgulamalıdır. Öncelikle ülkemizde hekimlere mesleki bağımsızlıkları geri verilmelidir. Hükümetler sağlık politikalarını ekonomik kaygıları üzerine inşa etmemeli, sağlık sisteminin yükünü sağlıkçıların üzerine yıkmamalı, hekimlere güveni zedeleyecek açıklamalardan kaçınmalıdırlar.
    • Hekimler mesuliyet almalı, bilinçsizce yayın yapan ve insanları etkileyen bu sosyal paylaşım siteleri ile mücadele etmelidir. Doktorlar web siteleri kurmalı, sosyal medyada etik kurallar dahilinde bilgi vermelidirler
    • Aşı karşıtı birlikler ve çalışma grupları vardır, olmalıdır ve araştırmaları değerlidir. Bu noktada KANITLANAN bir tehlike dahilinde aşıların yeniden değerlendirilmesi olasıdır, gereklidir.
    • *Bilimsel bir kanıda kadar aşı ile ilgili tüm söylenenler
      DEDİKODUDUR, YALANDIR VE BU SÖYLEMLER YERİ GELDİĞİNDE


      CİNAYETE TEŞEBBÜSTÜR.
    • Dedikodulara göre hareket etmek bebişinizin sakat kalmasına ve ölümüne sebebiyet verebilir.
    • Aşılar içindeki civa Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sınırın altındadır. Ülkemizdeki aşılardaki civa miktarı Amerika’da ki aşılardakinin yarısı kadardır. Dünya sağlık Örgütü; Bir çok ülkeden, dinden, ideolojiden, renkten, ırktan bilim insanlarının oluşturduğu ve tüm bu ilişkilerden bağımsız araştırmalar yapan bu araştırma sonuçlarıyla milyonlarca hayat kurtarmış bilimsel bir örgüttür. Aşı karşıtlarının ulaştıkları tüm kaynaklara onlardan önce ulaşır ve bir bilim insanı olarak aşı karşıtlarından daha doğru değerlendirirler. Ancak aşı karşıtları malesef “Tıp Doktorlarını, Dünya Sağlık Örgütünü, Bilim insanlarını, ÜNİCEF’i” kısacası aşıya “TARAF” olan tüm bilimsel kurumları “Aşı firmalarının para yedirdiği insanlar” olarak tarifleyebiliyorlar. “dünya sağlık örgütü ve sağlık bakanlığı ilaç firmalarıyla parasal anlaşmalar yapıyor ve zehirli aşılarla bebeklerimizi öldürüyor” düşüncesindeler. BU HUSUS SİZLERE MAKUL VE MANTIKLI GELİYORSA takdir siz takipçilerimindir.
AŞI KARŞITLARINA DEFALARCA KEZ SORDUĞUM “NEDEN BÖYLESİ HAYATİ BİR KONUDA BEBEKLERİ PARA İÇİN ZEHİRLEDİKLERİNİ DÜŞÜNDÜĞÜNÜZ İLGİLİ KURUMLARA DAVA AÇMIYORSUNUZ?” SORUSUNUN CEVAPSIZ KALMASI DA MANİDARDIR.

NEYSE NE CANIM BENİM HUKUKİ HAKKIM DEĞİL Mİ İSTER YAPTIRIRIM İSTER YAPTIRMAM SİZE NE?
ÇOCUKLARIN AŞILANMASINDA Hukuki ve vicdani mesuliyeti ailenin inisiyatifinde olmamalıdır.Çocukların yüksek yararı Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları bilgilerince esas alınır ve bu yüksek yarar bilinçsiz bir ailenin insafına bırakılamaz.
Bu yüksek yararı hiçe saymak “çocuk istismarıdır”ve suçtur.

* Ayrıca aşılama toplum sağlığı açısından da hayati önemde olduğu için bilimsel verilere dayandırılmayan bilgilerle suçsuz bebek ve çocuklar riske atılamaz-atılmamalıdır. Verem mikrobu kapan komşunuzun “BENİM HAYATIM, İSTER TEDAVİ OLURUM İSTER OLMAM SİZE NE?” diyemeyeceği gibi. Oysa verem tedavisinde kullanılan bir çok ilacın yan etkisi aşılardan kat kat fazla !

*Konu T.C. Yargıtay Mahkemesi tarafından da; “Devlet, geçerli bir delil gösterilmedikçe, anne-baba rızası aramaksızın çocuğa zorunlu aşı yaptırabilir” kararıyla sabittir.

PEKİ NASIL OLUYORDA ÇOCUĞUNA AŞI YAPTIRMAYAN BİR AİLE BENİM ÇOCUĞUMU TEHLİKEYE ATIYOR DİYORSUNUZ?



    • Aşı sayesinde bağışıklığı güçlenmiş çocuk o mikrobu öldürür. Böylece mikrop sayısı, bu mikrobun yayılımı azalır. Ancak çocuk aşılanmazsa bu mikroba karşı savunmasız kalır, bu mikrop hem ona hemde diğer çocuklara zarar verir. Bulaşıcı hastalıklar bu şekilde yayılır. Bu salgınlar ile ilgili sinema filmleri dahi çekilmiştir.
    • İşte bu nedenle bilimsel bir kanıt olmaksızın “çocuğumu aşılatmam” diyen aile hem kendi çocuğunu hemde çevresindeki ailelerin çocuklarını riske atar.
    • Eğer bir aşının ya da içerisindeki maddelerin çocukları zehirlediğini gösteren bilimsel bir kanıt ortaya çıkarsa aşı karşıtlarından önce tıp doktorları bu konuyu acil olarak değerlendirir ve anında müdahale eder.
PEKİ HOCAM CİTTEN AŞI FAYDALI MI? SİZ ÇOCUĞUNUZA YAPTIRDINIZ MI?
Dünya üzerinde aşıdan sonra aşıyla önlenebilen hastalıklar (Difteri, Su çiçeği, Hepatit, Kızamık, Çocuk Felci vb…) %98 AZALDI… Bazıları tamamen yok oldu (Çiçek)

Çocuğuma tüm aşılarını tam zamanında aile hekimimize yaptırdık.
Bu hangi bilimsel makale kaynak paylaşır mısın?
 
Yal

Yalnız obsesif tavırlar takınan ben degilim. Başından beri araştırın yaptırıp yaptırmamak size kalmış deyip duruyorum fakat aşı savunucuları aşıları kendileri üretmişler gibi şiddetle ve saygısızlığa varan üsluplarla yazıyorlar. Iyi okuyun derim.

Sizi düşünerek soylemedim zaten ben o grubun tavrını eleştiriyorum.
Mesela diyorlar ki grupta e ama Suriyeliler geldi aşı haritamız degisti her yerde mikrop var,cevaben hemen "Suriyeliler sizden temizdir" geliyor.
Ne avamca degil mi ?
Ayrica şuna çok eminim aşi laboratuvarlarında calisanlar da doktorlar da bu ise kendini adamis bilim insanlari da onursuz degildir eger cocuklarimizi risk dahilinde görürlerse mutlaka seslerini cikaracaklardir.
Canan Karatay hoca ki ben en azindan onun sozune itibar ederim " cocuk uzmani degilim ama edindigim tecrübeler sonucu vardiğim nokta aşı yaptırılmalı oldu"diyor.
 
Bu kadar kontrolsüz göç alırken nasıl bir cesarettir aşı yaptırmamak anlamam mümkün değil.
Aşısı yok henüz ama geçen yaz çocuklar hastalıktan kırıldı,el ağız ayak hastalığıydı sanırım adı,2 sene önce adı bile duyulmamış bir hastalık ama iki senedir salgın yaşanıyor.
Menenjit ve rota da dahil hepsini yaptırdım kızıma.
Cenin varmış vb söylemler zaten gerçek dışı.
Onca çocuğa aşı üretecek kadar çok cenini kim nereden bulacak yani aşırı saçma.
Diğerleri malesef aldığımız havada,yediğimiz meyve sebzede dahi vardır.
Ha siz diyorsanız asla şeker yiyemez,asla paketli ürün tüketemez,sütümü,tavuğumu,etimi,yumurtamı kendim üretiyorum. Meyvem sebzem tam organik ve mevsiminde tüketiyorum,çocuğum oyun parkına,okula gitmiyor ve gitmeyecek asla hastalık kapamaz diye ,bunu başarabiliyorsanız tabiki aşı yaptırmayın. Ama bu şartları sağlayamıyorsanız o aşıları yaptırmak durumundasınız.
 
Yalnız obsesif tavırlar takınan ben degilim. Başından beri araştırın yaptırıp yaptırmamak size kalmış deyip duruyorum fakat aşı savunucuları aşıları kendileri üretmişler gibi şiddetle ve saygısızlığa varan üsluplarla yazıyorlar. Iyi okuyun derim.

Gayet duzgun bir uslupla size bazi sorular sormustum ama sanirim gormediniz
 
Sağlık bakanlığını ve doktorlarımızı bu kadar hafife alıyorsanız hastalandığınızda doktora gitmeyin bir zahmet.


Cok degisik bir algılama sistemin var saglik bakanligina guvenmeyen de sensin madem guveniyosun neden onlarin onerdikleri asilari yaptirmiyosun

Senin saglik bakanligina verdigin dilekce siradan bir memurun eline gidiyor o konuda arastirma yapan bir doktora ya da unlu prof a degil bu memur isletmeci olabilir maliye mezunu lise mezunu vs bu adam nerden bulacak sana makaleyi ki bu makaleleri yayinlayan dergileri barindiran web tabanlarina ulasim ucretlidir universiteler kendileri uyelik satin alir ve tarama yapmak uygun makaleyi bulmak vs belli bir bilgi duzeyi gerektirir o konuda.

Anla diye degil de senin kafanda kurdugun kadar tekduze degil dunya en azindan onu farket diye
 
Back
X