Merhaba yardım ihtiyacım var! bir kova burcuyla başım dertte :)
kasım ayından beri görüyordum onu, ayda iki üç kere bizim şirkete geliyordu, kendisi normalde ist.da yaşıyor.
ilk başlarda değil konuşmak adını bile bilmiyordum; dışardan çok soğuk birisiyim. yani selam vermeyi bile beceremeyen.
o her geldiğinde benimle konuşmaya çalışıyor, devamlı laf atıyordu.
şubat gibi kendisi gelmeyip çalışanlarını yollamaya başladı. sonra bizim ist.a gitmemiz gerekti. şubattı yine. patronumun bir arkadaşının villa tipi ofisinde toplantı saatini bekliyorduk. ben başka bir odada sigara içerken patronum seslendi. odadan çıktığımda tam karşımdaydı! "nasılsın vildan?" dedi, ben yüzüne bile bakmadan "iyi" deyip patronun yanına geçtim. sonra o yanımıza geldi, işte bileğimdeki dövmenin anlamını soruyordu, kahkahalar atarak konuştuğum telefon görüşmesi bittiğinde "kiminle konuşuyordun? ne kadar mutluydun?" diyordu. yani devamlı hayatıma girmeye çalışıyordu, devamlı bir ilgi.
yine bir gün ofise geldi, patronum henüz gelmemişti, onları patronun odasına aldım. ben de ara ara girip çıkıyordum yanlarına. her odaya girdiğimde "vildan bizimle otursana" falan diyordu, ben yine tınn...
sonra hakikaten patronun bilgisayarını kullanmam gerekti, o da tam pcnin arkasında oturuyordu. yani ekrana bakarken onu da rahatlıkla dikizleyebiliyordum :)
kafamı çevirdim ona baktım, bana bakıyor. allahım dedim, ne kadar hoş bir adam. (adam diyorum kendisi 81'li, ben 87'liyim)
sonra kafamı çevirdim, bikaç defa daha bana bakarken yakaladım sonra.
neyse...
sonra mayıs ayı. onun hala gidip gelmeleri devam ediyordu. bir akşamüstü geldi yine. holdeki oturma grubunda oturuyor. sonra sekreter erken çıktı, ben de onun masasına oturdum. bu arada o da yine tam karşımda telefonda birilerine bağırıyor. (not: inanılmaz sinirli birisi kendisi. yani hep gergin. ama konu bana gelince hep güleryüzlü)
neyse sonra telefonu kapattı, yanıma geldi bilgisayarda neye baktığımı görmek için arkamda durdu, omzumda nefesini hissediyorum. ölücem heyecandan!
facebook'taydım o esnada 'aa kedin mi var, benim de üç tane köpeğim... fotoğrafları var facebook'ta, eklesene beni' dedi. neyse adını aradık beraber, ekledim. ertesi gün sabah 6'da kabul etmiş.
baktım albümlerine, maşallah kadınlardan bol bir şey yok, ancak bir tane köpek fotoğrafı bile yok!
akşam arkadaşımla fb chatte konuşurken geyiğe bağlamıştım "gelecek diye saçıma fön çekmekten gona geldi, bir türlü fönlü göremedi" diye :)
derken mesaj geldi facebookta
"hep kedi ya"
arkadaşım
"köpek göremediğinden bahset hemen" dedi, cesaret edemedim, sadece "gayet güzel benim kızım, kıskanma" falan yazdım, o da "peki öyle olsun" yazdı ben yine cevap vermedim.
sonraki görüşüm... birkaç hafta sonrası, pzt. günüydü,
yine yanımda telefonla konuşuyor, kapattı "perşembe tatile çıkabilir misin" dedi, "hayır, çalışıyorum" dedim.
sonra biraz sohbet ettik haziranda sanırım bir kere gördüm bu ay hiç görmedim.
bir birlikteliği sanırım yok.
ancak ben paylaştığı şarkılardan anlam çıkarmaya çalışacak kadar bağlandım.
hayatımda sanırım en uzmanlaştığım alan, kendimi ikili ilişkilerde ifa edememek...
kendisi kova burcu, çevremdeki herkes "sen napıyorsun, uzak dur" diyorlar.
ama o kadar iyi birisine benziyor ki, uzak durmak için de sanırım geç kaldım. onun ne hissettiğini anlamak için de...
ilgisini mi kaybettim, kaybettiysem nasıl kazanırım sizce?
okuyan ve yardım edecek herkese şimdiden teşekkürler...