Muhakkakki kimse sizin gibi olamaz oğlunuz için. Alışma süreci sancılı geçebiliyor tabi ama çocuktan çocuğa göre de çok değişiyor. Benim kızım kreşten önce evde misafire bile tahammül edemiyordu. Arkadaşlarla bir araya gelemiyorduk. Çünkü yabancılık hissettiği için 1 saat ağlardı, kucaktan inmezdi. Okula başlayınca ilk 1 hafta alıştırma süreci oldu. Önce 1-2 gün 2 saat bahçede öğretmenlerinden birisi ve psikolog ile zaman geçirdiler. O arada psikolog kızımı tanımaya çalıştı . Yaşı küçük olduğu için hareketlerini yaşıtlarına göre durumunu, sınıfa uyum sağlayıp sağlayamayacağını. Haftanın sonuna doğru da yavaş yavaş sınıfa dahil ettiler. Biz hiç içeri girmedik. Bizim dışarıda olduğumuzu bilmedi. İlk bıraktığımızda da çok ağladı ama malesefki dirayetli durmak gerekiyor. O kısım tam bir sabır işi. Ama sonra Allah' ın izni ile yoluna giriyor. Burdaki en önemli iki nokta bence okulu iyi seçmek diğeri de sizin durumu çok duygusallaştırmamanız. Allah iyilerle karşılaştırsın hepimizin evlatlarını. Gözümüzden sakındığımız yavrularımızı başkalarına emanet etmek tabiki çok zor. Bir de biz servisle göndermiyoruz küçük olduğu için. Sabah önce beni işe bırakıyorlar sonra Babası sabah öğretmenine teslim ediyor. Akşamda iş çıkışı alıyor. Sonra Birlikte benim iş yerime geliyorlar. Birlikte eve gidiyoruz. Yani sabah evden birlikte çıkıp birlikte geliyoruz. Alışma sürecini bu durumunda hızlandırdığını düşünüyorum. Onun dışında gününün nasıl geçtiğini anlatmaya başladı mesela. Mutlu olduğunu hissediyorsunuz zaten. Bir de okulun şu yanı bizim kafamızı rahatlattı. Okulda eğitim koordinatörü var o sürekli sınıflara girip çıkıyor. Psikolog da aynı şekilde. Sınıf max 8 kişilik 2 öğretmen var. Belletmen sistemi yok. Uyku saatinde 2 si de başlarında duruyor mesela. Biz anne baba olarak biraz rahat olmaya çalışıyoruz. Sürekli öğretmenleri arayan tiplerden değiliz mesela. Yemek yemiyor aç bu çocuk diyenlerden de. Çünkü biz stresli olursak bu çocuğa da yansıyor, öğretmene de.