- Konu Sahibi BEYAZKAYIK
-
- #1
Ben,yıllarca o eşim sandığım adamın üzerine titredim.Beni aldattığını iliklerime kadar hissettiğimde bile ona inanmayı tercih edip sustum.O hain beni gece yarısı yabancı bir ülkede dil bilmediğim halde yanımda telefon bile yok,sokağa atıp ben bilet bulamadığımdan çaresizlikten onunla geri dönüp eve geldiğimde kendisi sabaha kadar ben bunu sana nasıl yaptım diye çocuk gibi ağlarken dahi kendi yıkılmışlığımı içime gömüp onu teselli ettim.Üzülme geçti dedim kıyamadım ağlamasına.Yıllarca bunun gibi pekçok acı,pekçok gözyaşı.O adam en sonunda gelip benden habersiz başka bir ilçede kendi adına ev kiraladı.Boşanma davası açtım.Ama iki yıl önce kalp ameliyatı oldu dedim avukattan adresini öğrenip evine gittim.Ona kendi paramla çamaşır makinesi,buzdolabı aldım ki hala taksidini ödüyorum.O evde üşümesin diye o beceriksize soba aldık kendim kurdum,yakmayı öğrettim.Çünkü anlayışlı olayım belki zamana yalnızlığa ihtiyacı vardır o çok hassas ailesine bile küsüp yıllarca konuşmadığı olmuş dedim.Zaten ilgisiz bir ailesi var bir darbede ben vurmayayım dedim.Hafta içi çalışıp kimi iyi bir işim var,hafta sonu arabama binip yanına gittim.Evini temizledim,yemeğini yaptım.Sabah beşde kalkıp işime yetiştim.Birgün onun evini temizlerken,mutfağında sakladığı telefonu buldum.Kapağında yurtdışındaki evimizin salonunda üzerinde eşimin gömleği olan bir kadın yatıyordu.Aygın baygın yatan 50 yaşın üzerinde en az 80 kilo bir kadın.Yabancı bir kadın.Aynı kadına ait telefonda onlarica resim.En eski tarihlisi 2005 olup,günümüze kadar uzanan resimler.Yani ben evet dediğim günden beri aldatılmışım.Üstelik aynı kadınla.Üstelik nişanlıyken geçmişte bir kız arkadaşım vardı adı Alis'ti dediği kadınla.Telefon kayıtlarına ulaşdım.Günde en az 16 kere hergün aramış.Hergün.Nasıl bir aşk nasıl bir tutku yaşadılarsa.İyi ki açtığım davayı yanına gidip gelirken geri çekmemiş beklemişim.Geçenlerde açtığım boşanma davasına karşılık cevap dilekçesi geldi.Ben onunla parası için evlenmişim.Kendisi Avrupa'da inşaat amalesi.Vasıflı işi dahi yokdu.Üstelik malulen emekliymiş evlendikden yıllar sonra öğrendim.İki dairesinden başka hiçbir şeyi olmayan bu adam bunu söyleyebilecek kadar,üstelik benden hiç vefa sevgi görmediğini iddia edebilecek kadar yüzsüz çıkdı.Oysa biz nişanlıyken onun bütün dişleri dökülmüştü ve geçici protez takıyordu.Ben yemedim içmedim ona implant yaptırdık 24 milyara.Lanet olsun dişçi bize fatura kesmemişti indirim yapıyorum diye.Uçak biletlerini bile kendi kredi kartımla alırdım.En çirkini o adam mahkemeye gönderdiği cevap dilekçesinde yatak odamızı dahi anlatmış.Tabiki yalanlarla iğrenç karalamalarla dolu.Dün Avrupaya döndü.Yani aşkına.Ondan nefret etmeme rağmen gözümün önüne hep o ikisi beraber geliyor.Aklımı kaybedecek gibi oluyorum.Allahım dürüst ve fedakar olmanın karşılığı bu mu olmalıydı.İçimden bir ses ver o iki evi defolup gitsin diyor.Artık oturduğum şu ev bile üstüme geliyor.Ama arkadaşlarım engel oluyor.O adamın ekmeğine yağ sürme.Bırak yaşattıklarının bedelini ödesin.Sen öyle yapsan mahcup mu olacak sanki diyor.Lanet olsun ne yapacağımı bilemiyorum.Keşke hiç evlenmeseydim.Boşanırsam tövbeler tövbesi bir daha asla evlenmeyeceğim.Asla