Meme Kanserinde Tek Doz Radyoterapi

Elif

Onur Üyesi
Pro Üye
12 Temmuz 2006
34.906
30.061
60
Meme kanseri, kadınlarda ölüme neden olan kanser türleri arasında birinci sırada yer alıyor. Dünyada her yıl sekiz kadından biri meme kanserine yakalanıyor. Ancak son yıllardaki gelişmeler sayesinde, görülme sıklığının artmasına rağmen, meme kanserinden ölümler giderek azalıyor. NTVMSNBC, İstanbul Meme Kanseri Konferansı’na katılan uzmanlara son gelişmeleri sordu
ÖNEMLİ GELİŞME TEK DOZ RADYOTERAPİ
Avrupa Kanser Enstitüsü Patoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Guiseppe Yielle, meme kanseri cerrahisinin artık çok dar alanlarla sınırlandığını, bunun da sevindirici bir durum olduğunu ancak en önemli gelişmenin radyoterapi, yani ışın tedavisinde yaşandığını söyledi. Prof. Yielle, ” Radyoterapi görmesine karar verilen ve uygun olan hastalar için çok iyi bir gelişme var, bu da tek doz radyoterapi uygulaması. Tümör çıkarıldıktan sonra, ameliyat bölgesine tek doz ışın veriliyor, buna Intra Operatif Radyoterapi deniyor. Bu uygulama ile hastalar, 5-6 hafta ışın tedavisi görmekten ve ışının neden olduğu yan etkilerden kurtulmuş oluyor”dedi.

‘HER 2’YE DİKKAT!
Prof. Dr. Guiseppe Yielle,"Meme kanserinde gelişmeler yüz güldürüyor" dedi.

Konferansın dikkat çeken noktalarından biri de kemoterapi yani ilaç tedavisindeki gelişmeler oldu. Prof. Guiseppe Yielle, meme kanseri tedavisinde önceden sadece östrojen hormonuna etki eden ilaçlar kullanıldığını ancak son gelişmeler sayesinde ilaç tedavisindeki başarı oranının da önemli ölçüde arttığını ifade etti. “Elimizde meme kanserinde artan genlere yönelik antionkojenler var. Bunlara tıp dilinde ‘HER 2’ antikoru diyoruz. Kanser hastası bu antikoru yüksek derecede taşıyorsa bu antikora karşı geliştirilen ilaçları hastaya direkt veriyoruz. Bu uygulama ile tedavide büyük başarı sağlıyoruz, yani elimizde artık ‘HER 2’ gibi bir silah var ve bu silah özellikle genç hastalar açısından büyük bir şans.”

MEME KANSERİ ERKEN EVREDE YAKALANABİLİYOR
Konferansın düzenleyicileri arasında bulunan Meme Bilimi (Senoloji) Derneği Başkanı Prof. Dr. Cihan Uras da meme kanserinde tarama programlarının önemine dikkat çekti. Uras, ” Meme kanserindeki en sevindirici nokta, tarama programlarının ortaya çıkmasıyla artık daha yüksek oranlarda ve erken evrelerde bu kanserin yakalanabiliyor olması. Konferansın özellikle Hollandalı ve Almanyalı konuşmacılarının üzerinde durduğu nokta bu oldu, yani meme kanserinin hayatı tehdit etmediği evrede yakalanabilmesi” dedi.

İLK MAMOGRAFİ YAŞI RİSKE GÖRE DEĞİŞİYOR
Prof. Dr. Cihan Uras,"Yeni ilaçlar sayesinde kadınlar meme kanserinden ölmeyecek" diye konuştu.

Prof. Uras, ailesinde meme kanseri bulunan kadınların yüksek risk grubunda olduğunu belirterek, bu gruptaki kadınların 30 yaşından itibaren tarama programlarına girmelerini, yüksek risk grubunda olmayanların ise 35 yaşından sonra tarama yaptırmaları gerektiğini ifade etti. Kadınlara mutlaka her ay elle meme muayenesi öneren Uras,”Yüksek riskli kadınlar 40 yaşından sonra senede bir, yüksek riskli olmayanlar ise senede iki kez mamografi çektirmeliler. Ama 50 yaşın üstündeki bütün kadınların yılda bir kez mamografi çektirmesi meme kanserinde erken teşhis adına çok büyük önem taşıyor, çünkü her kanser türünde olduğu gibi meme kanserinde de erken teşhis hayat kurtarıyor” dedi.
kaynak:Link Silinmiştir.
 
yengem kanser tedavisi görüyor. kemoterapiye gittiği zamanlarda çok sayıda genç kız olduğunu söyledi. ve geneli meme kanseriymiş. 30 mamografi için geç bir yaş bence!
 
X