• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Ne yapacağımı bilemedim

Eşiniz haklı.
Başlarına gelecek en ufak şeyde sizi suçlarlar.
Eğer illa da ameliyat edilmesi gerekiyor ise ve aile kabul etmiyorsa hastane bunu yasal yollarla aile ve sosyal politikalara bildirir. Her şey yasal olmalı
Üzücü bir durum ama bu şekilde düşünürsek bir sürü anne babaya müdahale etmemiz gerekecek.
+1
 
Eşiniz haklı.
Başlarına gelecek en ufak şeyde sizi suçlarlar.
Eğer illa da ameliyat edilmesi gerekiyor ise ve aile kabul etmiyorsa hastane bunu yasal yollarla aile ve sosyal politikalara bildirir. Her şey yasal olmalı
Üzücü bir durum ama bu şekilde düşünürsek bir sürü anne babaya müdahale etmemiz gerekecek.
Devlet işleri biraz ağır işleyen bir süreçtir. O yasal süreçte çocuk iyice elden gidebilir.Bu durumu hastaneye ailesinden başka kim bildirebilir? ?
 
Aynen boyle yapardim Loch, kesinlikle cok mantikli.. yazik yahu cok uzuldum..

Aile onayı olmadan aşı bile yapılamıyor. Sosyal hizmetler de konuşur durumu anlatır ameliyat olmazsa çocuğu elinden alırız gibi bir durum oluşamaz.
Kendi kararını veremeyecek bir çocuğun tüm hayatını etkileyecek bir konuda sırf kromozom verdiler diye tek başlarına karar verme hakkına sahip olmamalı aileler
Ya kizlar vallahi kafam karıştı. Aksam kesin karar verdim sosyal politikalar bakanlığını aramaya. Şimdi MazlumuGetirinBana MazlumuGetirinBana nin soylediklerine bakilirsa netice alinmaz ondan da.
Geriye sakin sakin gidip konuşmak kalıyor. Cok becerdigim bir seydir zaten manyak manyak insanlarla sakin sakin konusmak :KK67:
 
Geçmiş olsun loch.

Zor bir durum gerçekten. Ameliyat çok da riskli bir ameliyat değil anladığım kadarıyla. Yüksek riskleri olan zorlu bir ameliyat olsaydı geride durmanı karışmamanı önerirdim ama şu durumda aile ile konuşmaya çalışmanda fayda var. Genel sohbet havasında yaşadıklarınızı anlatarak onları ameliyata teşvik edebilirsin. Zorlamayan ama yönlendirici bi tavır takınman önemli burada. Yoksa gerçekten ilerde bir sorun olursa seni suçlayıp yıpratabilirler.
 
Selam arkadaşlar.
Belki bazılarınız biliyordur. Kızım 4 aylıkken plagiosefali ameliyatı geçirdi.
O sıralar annemlerin yan binasında oturan arkadaşım komşularının bebeğinin de aynı hastalıkla doğduğunu söylemişti. İşte ben o bebeğin hala ameliyat edilmediğini öğrendim. Sanırım 2.5 yaşlarında su an.
Arkadaşım bebeğin boynunun bir tarafa doğru iyice eğrildiğini söyledi. Çok kötü oldum. Çünkü kafa tek taraflı büyüdükçe yüzü de asimetrik bir görüntü alacak. Zaten almış da. Üstelik kafaiçi basınç arttıkça beyne zarar verme olasılığı da var. Yani erken müdahale edilmeli.
Hala gec kalmış sayılmazlar. Fakat sorun şu ki aile kesinlikle ameliyat taraftarı degilmiş. Adam öğretmenmiş bu arada. Kimseyi dinlemiyormuş. Gerekçeleri de tam olarak ne bilmiyoruz.
Ben eşime diyorum ki "Ben,sen,kızımız gidelim bir çaylarını içelim,konuşalım,ikna edelim"
Ama asla kabul etmiyor. "Bu ikna ile olacak iş degil,ameliyat sırasında bir komplikasyon olursa paçamızı kurtaramayız." Diyor.
O çocuğa karşı kendimi acayip sorumlu hissediyorum. Biliyorum büyüdükçe yüzü,kafası korkunç bir hal alacak.
Biz en erken fark edip ameliyat ettirenlerdeniz. Ona rağmen büyüdüğü zaman belki bir kaç estetik operasyon daha geçirmesi gerekebilirmiş.
Hal böyleyken o çocuğa yazık değil mi?
Annemler de izin vermiyor. Bir sey olursa beni suçlarlarmış. Ömür boyu beddua ederlermiş :/
Oysa bu ameliyatta bilinen ölüm vakası 1 .
Siz olsanız ne yapardınız?

Sevgili Loch,
Öncelikle bu hassasiyetinizden dolayı sizi tebrik etmek isterim. Ve o tatlı yavru namına teşekkür ederim. Ne yazık ki size bu konuda uzman olarak iyi haberler veremeyeceğim.

Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanıyım. Yaşadığın olayın çok daha ağrılarını sayısını bile unuttuğum kadar yaşadım ve yaşıyorum. Ne yazık ki eşiniz haklı ve bu ortamda yapabileceğiniz pek birşey olduğunu sanmıyorum. Sırf yenidoğan sarılığında hastanede fototerapi verilecekken (bahsettiğiniz ameliyata göre sıfır tehlike) kabul etmeyip kalıcı sağırlık ve zeka düşüklüğü gelişen bebek, lösemi teşhisi konulup (iyi bir tipi ve tedavi şansı çok yüksekti) eve kaçırılıp aylar sonra son nefesini vermek üzere acile getirilen dünyalar tatlısı kız hasta, acilen kc nakli yapılması için devletin hava ambulansı verilip gece sevk edilen ve operasyon için nakil ekibini 2 prof, 3 doç, 2 uzman, ve 5 asistan cerrahi ekibini gece 3 te toplamışken ( çocuk amcasının yanlış ilaç vermesiyle yetmezliğe girmişti, ve aile amcasının başı belaya girmesin diye tedaviyi reddediyordu) ameliyat onam formunu yirtılan hasta (babası yüzüme baka baka çocuk benim değil mi, olecekse ölsün dedi), d vit vermeyi reddettiği için ciddi rasitizm gelişen çok bilmiş bir öğretmen beyin (kendisi google dan araştırmış, ve engin tıbbi bilgileriyle lüzumsuz olduğuna karar vermiş) yürümeyi bile güç bela başaran oğlu, doğduğu anda vücudumuzda yeterli düzeyde bulunmadığı için rutin yapılan k vitaminini yapılmasını ısrarla istemeyen yine bir öğretmen beyin k vitamini eksikliğine bağlı beyin kanaması geçiren yavrusu, ağladığı ve huzursuz olduğu için bildiğimiz kumu bebek bezine koyup çocuğun altına saran ve ürosepsis nedeniyle preex( ölümden bir önceki safhada) getirilen 12 günlük bebek ilk etapta aklıma gelenlerden birkaçı. Ve bunların bir çoğunda polis dahil her yere haber verildi. Sonuç mu koskoca bir hiç. Sadece elimden gelen riskleri olabildiğince karşıdakinin düzeyine göre anlatmak anlatmak. Bazen poliklinikte sırada bekleyen hastalar bile rahatsız oluyor. Ama bilmiyorlar ki o anda bebeğin hayatını konuşuyoruz. Malesef yapabileceğiniz/ yapabileceğimiz pek birşey yok.

Birde şunu belirtmeden geçemeyeceğim okumuş cahil ne yazık ki ülkemizde çok ve asla etiketlere aldanmamak lazım. Hatta o tipler daha dirençli oluyorlar. Ama o vitamin şu ülkede verilmiyormuş. Neden peki, cevap yok. Yaf şimdi ben saatlerce oradaki çocuğun günlük vücudunda yapılan aktif vitamin kadar senin çocuğunda 2-3 mevsim kadar yapılmadığını, sosyal kültürel yaşayış biçimlerinizin ve nesilden nesile aktarılan genetik kodunuzun bunu etkilediğini, hatta ülkelerin coğrafi konumlarına göre aldıkları güneş ışınlarının( yoğunluk, düşme açısı vs sebebiyle) etkilerinin aynı olmadığını vs vs nasıl anlatayım. Anlatsam bile o herşeyi ben bilirim edalarini bırakıp çocuğunun sağlığı için bile olsa kabul edebilecek ebeveyn anlayışı neden sende yok. Birçok bizden daha çok gelişmiş ülke verem aşısı da yaptırımıyor. Çünkü adamlar hastalığı eradike etmişler. Hadi sen de yatırma. Ülkemizde neredeyse grip kadar sık görülen bu hastalıktan nasıl koruyacaksın. Verem menenjitiyle yoğun bakımda yatan hastanın vebalini kim ödeyecek.

İlla iş işten geçtikten sonra mı aklınız başınıza gelecek. O zamanda takdir diyorlar ya çıldırıyorum. Bilgi istemek, tedavi etki ve yan etkilerini öğrenmek her anne babanın en doğal hakkı. Ama lütfen internette oradan buradan okunanlarla, günlerde komşunun eltisinin deneyimleriyle çocuklarınıza yaklaşmayın. Elbette illa ilk söyleneni kabul etmek zorunda değilsiniz. Birkaç iyi dr a gidin, fikir alın, araştırın, ve güvendiğiniz takibine girdiğiniz bir doktorunuz olsun. Ve lutfen işi ehline bırakın.

Çok özür dilerim konu sahibi. Yorumumu biraz uzattım ama ben de bu konudan çok muzdaribim. Hakkınızı helal edin. O yavrucak için de isterseniz annesiyle siz ve kızınız uygun bir ortamda görüşün ve deneyimlerinizi anlatın. Ilk etapta babayla pek muhattap olmayın çünkü az çok tahmin edebiliyorum. Eminin olun o adama hastanede sizden çok daha fazla dil dökülmüştür, iyi sonuçlanan ameliyatlar resimleriyle gösterilmiştir. Ve asla ısrar etmeyin, kan almanın bile riskinin olduğu tıp dünyasında böyle bir sorumluluk anlamanızı öneririm.

Sağlıcakla kalın.
 
Son düzenleme:
Sevgili Loch,
Öncelikle bu hassasiyetinizden dolayı sizi tebrik etmek isterim. Ve o tatlı yavru namına teşekkür ederim. Ne yazık ki size bu konuda uzman olarak iyi haberler veremeyeceğim.

Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanıyım. Yaşadığın olayın çok daha ağrılarını sayısını bile unuttuğum kadar yaşadım ve yaşıyorum. Ne yazık ki eşiniz haklı ve bu ortamda yapabileceğiniz pek birşey olduğunu sanmıyorum. Sırf yenidoğan sarılığında hastanede fototerapi verilecekken (bahsettiğiniz ameliyata göre sıfır tehlike) kabul etmeyip kalıcı sağırlık ve zeka düşüklüğü gelişen bebek, lösemi teşhisi konulup (iyi bir tipi ve tedavi şansı çok yüksekti) eve kaçırılıp aylar sonra son nefesini vermek üzere acile getirilen dünyalar tatlısı kız hasta, acilen kc nakli yapılması için devletin hava ambulansı verilip gece sevk edilen ve operasyon için nakil ekibini 2 prof, 3 doç, 2 uzman, ve 5 asistan cerrahi ekibini gece 3 te toplamışken ( çocuk amcasının yanlış ilaç vermesiyle yetmezliğe girmişti, ve aile amcasının başı belaya girmesin diye tedaviyi reddediyordu) ameliyat onam formunu yirtılan hasta (babası yüzüme baka baka çocuk benim değil mi, olecekse ölsün dedi), d vit vermeyi reddettiği için ciddi rasitizm gelişen çok bilmiş bir öğretmen beyin (kendisi google dan araştırmış, ve engin tıbbi bilgileriyle lüzumsuz olduğuna karar vermiş) yürümeyi bile güç bela başaran oğlu, doğduğu anda vücudumuzda yeterli düzeyde bulunmadığı için rutin yapılan k vitaminini yapılmasını ısrarla istemeyen yine bir öğretmen beyin k vitamini eksikliğine bağlı beyin kanaması geçiren yavrusu, ağladığı ve huzursuz olduğu için bildiğimiz kumu bebek bezine koyup çocuğun altına saran ve ürosepsis nedeniyle preex( ölümden bir önceki safhada) getirilen 12 günlük bebek ilk etapta aklıma gelenlerden birkaçı. Ve bunların bir çoğunda polis dahil her yere haber verildi. Sonuç mu koskoca bir hiç. Sadece elimden gelen riskleri olabildiğince karşıdakinin düzeyine göre anlatmak anlatmak. Bazen poliklinikte sırada bekleyen hastalar bile rahatsız oluyor. Ama bilmiyorlar ki o anda bebeğin hayatını konuşuyoruz. Malesef yapabileceğiniz/ yapabileceğimiz pek birşey yok.

Birde şunu belirtmeden geçemeyeceğim okumuş cahil ne yazık ki ülkemizde çok ve asla etiketlere aldanmamak lazım. Hatta o tipler daha dirençli oluyorlar. Ama o vitamin şu ülkede verilmiyormuş. Neden peki, cevap yok. Yaf şimdi ben saatlerce oradaki çocuğun günlük vücudunda yapılan aktif vitamin kadar senin çocuğunda 2-3 mevsim kadar yapılmadığını, sosyal kültürel yaşayış biçimlerinizin ve nesilden nesile aktarılan genetik kodunuzun bunu etkilediğini, hatta ülkelerin coğrafi konumlarına göre aldıkları güneş ışınlarının( yoğunluk, düşme açısı vs sebebiyle) etkilerinin aynı olmadığını vs vs nasıl anlatayım. Anlatsam bile o herşeyi ben bilirim edalarini bırakıp çocuğunun sağlığı için bile olsa kabul edebilecek ebeveyn anlayışı neden sende yok. Birçok bizden daha çok gelişmiş ülke verem aşısı da yaptırımıyor. Çünkü adamlar hastalığı eradike etmişler. Hadi sen de yatırma. Ülkemizde neredeyse grip kadar sık görülen bu hastalıktan nasıl koruyacaksın. Verem menenjitiyle yoğun bakımda yatan hastanın vebalini kim ödeyecek.

İlla iş işten geçtikten sonra mı aklınız başınıza gelecek. O zamanda takdir diyorlar ya çıldırıyorum. Bilgi istemek, tedavi etki ve yan etkilerini öğrenmek her anne babanın en doğal hakkı. Ama lütfen internette oradan buradan okunanlarla, günlerde komşunun eltisinin deneyimleriyle çocuklarınıza yaklaşmayın. Elbette illa ilk söyleneni kabul etmek zorunda değilsiniz. Birkaç iyi dr a gidin, fikir alın, araştırın, ve güvendiğiniz takibine girdiğiniz bir doktorunuz olsun. Ve lutfen işi ehline bırakın.

Çok özür dilerim konu sahibi. Yorumumu biraz uzattım ama ben de bu konudan çok muzdaribim. Hakkınızı helal edin. O yavrucak için de isterseniz annesiyle siz ve kızınız uygun bir ortamda görüşün ve deneyimlerinizi anlatın. Ilk etapta babayla pek muhattap olmayın çünkü az çok tahmin edebiliyorum. Eminin olun o adama hastanede sizden çok daha fazla dil dökülmüştür, iyi sonuçlanan ameliyatlar resimleriyle gösterilmiştir. Ve asla ısrar etmeyin, kan almanın bile riskinin olduğu tıp dünyasında böyle bir sorumluluk anlamanızı öneririm.

Sağlıcakla kalın.
Agziniza sağlık. Tekrar tekrar okudum. Cok teşekkür ederim.
 
Selam arkadaşlar.
Belki bazılarınız biliyordur. Kızım 4 aylıkken plagiosefali ameliyatı geçirdi.
O sıralar annemlerin yan binasında oturan arkadaşım komşularının bebeğinin de aynı hastalıkla doğduğunu söylemişti. İşte ben o bebeğin hala ameliyat edilmediğini öğrendim. Sanırım 2.5 yaşlarında su an.
Arkadaşım bebeğin boynunun bir tarafa doğru iyice eğrildiğini söyledi. Çok kötü oldum. Çünkü kafa tek taraflı büyüdükçe yüzü de asimetrik bir görüntü alacak. Zaten almış da. Üstelik kafaiçi basınç arttıkça beyne zarar verme olasılığı da var. Yani erken müdahale edilmeli.
Hala gec kalmış sayılmazlar. Fakat sorun şu ki aile kesinlikle ameliyat taraftarı degilmiş. Adam öğretmenmiş bu arada. Kimseyi dinlemiyormuş. Gerekçeleri de tam olarak ne bilmiyoruz.
Ben eşime diyorum ki "Ben,sen,kızımız gidelim bir çaylarını içelim,konuşalım,ikna edelim"
Ama asla kabul etmiyor. "Bu ikna ile olacak iş degil,ameliyat sırasında bir komplikasyon olursa paçamızı kurtaramayız." Diyor.
O çocuğa karşı kendimi acayip sorumlu hissediyorum. Biliyorum büyüdükçe yüzü,kafası korkunç bir hal alacak.
Biz en erken fark edip ameliyat ettirenlerdeniz. Ona rağmen büyüdüğü zaman belki bir kaç estetik operasyon daha geçirmesi gerekebilirmiş.
Hal böyleyken o çocuğa yazık değil mi?
Annemler de izin vermiyor. Bir sey olursa beni suçlarlarmış. Ömür boyu beddua ederlermiş :/
Oysa bu ameliyatta bilinen ölüm vakası 1 .
Siz olsanız ne yapardınız?
 
Selam arkadaşlar.
Belki bazılarınız biliyordur. Kızım 4 aylıkken plagiosefali ameliyatı geçirdi.
O sıralar annemlerin yan binasında oturan arkadaşım komşularının bebeğinin de aynı hastalıkla doğduğunu söylemişti. İşte ben o bebeğin hala ameliyat edilmediğini öğrendim. Sanırım 2.5 yaşlarında su an.
Arkadaşım bebeğin boynunun bir tarafa doğru iyice eğrildiğini söyledi. Çok kötü oldum. Çünkü kafa tek taraflı büyüdükçe yüzü de asimetrik bir görüntü alacak. Zaten almış da. Üstelik kafaiçi basınç arttıkça beyne zarar verme olasılığı da var. Yani erken müdahale edilmeli.
Hala gec kalmış sayılmazlar. Fakat sorun şu ki aile kesinlikle ameliyat taraftarı degilmiş. Adam öğretmenmiş bu arada. Kimseyi dinlemiyormuş. Gerekçeleri de tam olarak ne bilmiyoruz.
Ben eşime diyorum ki "Ben,sen,kızımız gidelim bir çaylarını içelim,konuşalım,ikna edelim"
Ama asla kabul etmiyor. "Bu ikna ile olacak iş degil,ameliyat sırasında bir komplikasyon olursa paçamızı kurtaramayız." Diyor.
O çocuğa karşı kendimi acayip sorumlu hissediyorum. Biliyorum büyüdükçe yüzü,kafası korkunç bir hal alacak.
Biz en erken fark edip ameliyat ettirenlerdeniz. Ona rağmen büyüdüğü zaman belki bir kaç estetik operasyon daha geçirmesi gerekebilirmiş.
Hal böyleyken o çocuğa yazık değil mi?
Annemler de izin vermiyor. Bir sey olursa beni suçlarlarmış. Ömür boyu beddua ederlermiş :/
Oysa bu ameliyatta bilinen ölüm vakası 1 .
Siz olsanız ne yapardınız?
kızım 8 aylıkken bu ameliyatı geçirdi konu ile ilgili ankarada bir doktr varmı kızım şu an 9 yaşında
 
Selam arkadaşlar.
Belki bazılarınız biliyordur. Kızım 4 aylıkken plagiosefali ameliyatı geçirdi.
O sıralar annemlerin yan binasında oturan arkadaşım komşularının bebeğinin de aynı hastalıkla doğduğunu söylemişti. İşte ben o bebeğin hala ameliyat edilmediğini öğrendim. Sanırım 2.5 yaşlarında su an.
Arkadaşım bebeğin boynunun bir tarafa doğru iyice eğrildiğini söyledi. Çok kötü oldum. Çünkü kafa tek taraflı büyüdükçe yüzü de asimetrik bir görüntü alacak. Zaten almış da. Üstelik kafaiçi basınç arttıkça beyne zarar verme olasılığı da var. Yani erken müdahale edilmeli.
Hala gec kalmış sayılmazlar. Fakat sorun şu ki aile kesinlikle ameliyat taraftarı degilmiş. Adam öğretmenmiş bu arada. Kimseyi dinlemiyormuş. Gerekçeleri de tam olarak ne bilmiyoruz.
Ben eşime diyorum ki "Ben,sen,kızımız gidelim bir çaylarını içelim,konuşalım,ikna edelim"
Ama asla kabul etmiyor. "Bu ikna ile olacak iş degil,ameliyat sırasında bir komplikasyon olursa paçamızı kurtaramayız." Diyor.
O çocuğa karşı kendimi acayip sorumlu hissediyorum. Biliyorum büyüdükçe yüzü,kafası korkunç bir hal alacak.
Biz en erken fark edip ameliyat ettirenlerdeniz. Ona rağmen büyüdüğü zaman belki bir kaç estetik operasyon daha geçirmesi gerekebilirmiş.
Hal böyleyken o çocuğa yazık değil mi?
Annemler de izin vermiyor. Bir sey olursa beni suçlarlarmış. Ömür boyu beddua ederlermiş :/
Oysa bu ameliyatta bilinen ölüm vakası 1 .
Siz olsanız ne yapardınız?
Size nası ulaşabilirim
 
Back
X