Yorumunuz her ne kadar noka batan hayatımı tasvir etse de bildiğiniz sesli güldüm :) vallahi çok doğru noktalara parmak bastınız, hani eşime aşırı öfkeli olsam da içimde küçük bir nokta ' biri eski konularıma bakıp da adamın abidik gubidik huylarından dem vurmasa altından zor kalkarım' diye dua ediyordu.:)
Kuştu böcekti müzikti konularını aştık Rabbime hamd ü senalar olsun ama şimdi de bunlar çıktı.
Şu an hafif psikolojim bozulsa da çok tatlı bir yorumdu :)
Noka batmış filan değil hayatın, sana noka batmış hayat nasıl olur anlatayım.
Hayır anlatmayayım, gece gece gidip Yılmaz Güney izle, daha iyi.
Ama sen iyisin, iyi.
Daha ilk seyahatinde batan bir gemiye "asla batmaz" diyebilecek kadar yanılabilen bir canlıdır insanoğlu, üstelik çoğu yanılgı katliamla sonuçlanır. Mecazda ya da gerçekte.
Finish çizgisine maraton koşucusundan hallice, kendini fazla yormadan kontrollüce gitmek varken Arap atı gibi koşturmuş olman, evet, bir hatadır, ama madalyonu da boynuna -pardon, parmağına geçirmişler artık. Bu kısmı geçelim.
Ülke gerçekleri. Hiçbirimiz bir Katie Mcgrath değiliz, hiçbirimizde bir Angelina duduşu yok Brad Pitt'in hobi olarak fotoğrafladığı. İsteyenimiz, teklifimiz olur elbet, ama ülke şartlarında en iyimizin şansı "ne doktorlar, ne mühendisler"le anılır. Budur yani. Öyle kapımıza dünyanın en mükemmel erkekleri dizilmez beni kırbaçla diye.
Kadınlar olarak artık o an doğru ve "uygun" görünen eşleri seçiyoruz. Onun için artık evliliklerimiz, ilişkilerimiz, yüzde elli mantık, yüzde kırk sevgi, yüzde on aşk karışımıyla şenlendi, sadece mantık evliliği filan doksanlarda, seksenlerde kaldı, herkesinki biraz ondan, biraz bundan sıtayla.
O yüzden anlıyorum seni. O an doğru ve uygun geleni yapmışsın. Psikolojin bozulmasın.
Minik bir öneri. Kuştu, börtü böcekti, aşmış olabilirsiniz, ama bu muhtemelen senin sayende ve zorlama şeklinde olmuştur. Bakış açısı aşılabilen bir şey değildir, ya da inanışlar. Çılgınca da olsa. Kuş ve börtü böcüğü aşmış olsanız da yarın öbür gün başka bir konuyla patlak verebilir. Pört diye ten rengi pantolon giymene takılabilir, "Açık gibi de... ama kapalı da... hmpfs...kafam karıştı literatüre bakalım."
Sen bu normal ilişkilerin beşte biri kadar zamanda evliliğe yürümüş ortamda, adamı tanımaya çalışıyorsun hala.
Tek çocuk, idealist, narin, şımarık beyefendinin sana ufacık kavgada "eve gelme" diyebilmesi, kesinlikle bir dersi hak ediyor. Ben eve gerçekten gitmemen, gittiğin ve gitmediğin zamanlarda da mutlaka kendisini kırbaçla terbiye etmeni öneriyorum. Hem mecaz hem gerçek olarak. Bazen çalışır.