İlk okulda bilhassa birinci sınıfta neden bilmiyorum son yıllarda yükün yüzde 80 i anne babaya atılmış durumda. Bu sistemde anne babası ilgisiz çocuk kaybolup gidiyor maalesef. Eskiden biz anne babamıza ve onların bizi saatlerce çalıştırmasına ve sayfalarca fotokopi ödevi yaptırmasına ihtiyaç duymadan da okumayı sökebiliyorduk. Burada bir sıkıntı olduğunu düşünüyorum açıkçası
Yalnız eskiden biz totomuzun üstünde oturmayı bilen çocuklardık.
Aklımız, gözümüz, organlarımız bin bir köşeye dağılmış durumda değildi. :)
Dinleme kültürünün olmadığı, (hatta kiminde inanın oturma kültürünün bile olmadığı)yerleştirilemediği,
çocukların dikkatlerinin ciddi anlamda dağınık olduğu bir zamandayız.
Bizim zamanla kıyaslamaya kalkarsak ohoooo..
Neyse gelelim arkadaşın konusuna.
Öğretmenlerin beklentisini, mükemmelliyetçiliğine göre geri kavramı değişir.
Ben mesela 20 sözcükten 5 hatalı yazım ya da okuma yapan çocuk için
''iyi'' diyorum şu zamanda.
Yeni başladılar daha çünkü.
Hızlanacaklar, gelişecekler.
Nereden nereye geldik diyorum.
Yamuk yazmış, çirkin yazmış, velisi benden çok rahatsız.
Düzelir zamanla, çok kötü değil bence yeterki gayret olsun diyorum.
Benim veliler de çok mu rahat bu öğretmen, çocukları sıkıştırmıyor ki güzel
yazmaya çalışsın diye düşünüyordur yüksek ihtimal..
Biz sınıfta beterin beterini görüyoruz.
Eline kalemi verdiğim, arkamı döndüğümde bırakan çocuk varken,
çirkin yazı bana batmıyor ki, yavrum gayret edip yazmış hiç değilse diye düşünüyorum.. :)
Ama çilemi kim ne bilsin..
Ödev tekrarını yaptırın.
1. sınıfta tekrar çok önemlidir.
Sınıfta bir ders 40 dk.
20 kişilik bir sınıfta her öğrenciye 2 dk düşer.
6 dersten 12 dk eder.
Davranış sorunlarına harcanan zamanı saymıyorum bile.
Düşünün lütfen.
Çocuğunuza günde 12 dk yeter mi?
Yeterse boşverin.
Söyleyeceklerim bu kadar..