Ben de kızdığım zaman ''Çeker uzatırım o kulakları, koparırım burnunu şaşkınnn'' diyerek dokunuyorum hafif..
Ya da ben yazdırmaya çalışırken başkasına bakıyor, beni dinlemiyorsa kafasına hafif dokunuyorum bana bak bana bana diye( size göre vuruyorum muhtemelen)
Çocuk da benimle gülüyor çoğu zaman.. Abartacak ne var anlamadım..
Geçen veli toplantısında dayanamadım aynen şu cümleleri kurdum.
Eskiden bizim annemiz okula bırakırdı bizi, eti senin kemiği benim hocam derdi.
Sıra dayağı bilmem neyse ne mutlaka haketmiş olurduk.
Annenin ya da öğretmenin bir bakışı yeterdi susturmaya, ne demek istediğini anlardık.
İyi de yapmış annem valla, psikolojim falan bozulmadı, ayaklarımın üzerinde dimdik durabilen,
ufacık şeyler için ağlamayan, güçlü biri oldum.
Şimdi aman çocuk psikolojisi diye diye psikolojisi bozuk anne, baba doldu ortalık.
Çocuk elinde oyuncak oldu ebeveynler. Ağlamaya, bağırmaya kumanda ediliyorsunuz.
Yaptıramıyorum, yazmıyor, dinlemiyor hocamlar..
İyi yapmasın madem, siz yapın, yerine okuyun yazın.
Üstüne ne isterse alın, ödüllendirin, yeter ki ağlamasın.
Bir kalemi kardeşimle bölüşür, açmaya korkardım.
Ama mutlu ve saygılı bir çocuktum.
Şimdiki çocukların her şeyi var ama mutsuz, doyumsuz ve saygısız neden acaba?