arkadaşlar bunu asla hissetmeyeceğimi zannediyordum. Umarım beni anlayan olur da pozitif yorumlar gelir belki teselli bulurum diye yazıyorum.
Geçen günkü konumda yazmıştım. Aslında idareci değilim iş yerinde, eğitimlerimi tamamlayıp geldim ama diğer çalışanlara göre üst konumdayım sadece. Bu yüzden bazı toplantılarda jüri üyeliği, başkanlık falan bana veriliyor. Ama çalışanların tavırları gerçekten bir garip. İdarecilik vasfınız yok falan dedi bazı arkadaşlar, ama tam olarak bu da değil. Samimi ve anlayışlı olmanın yanısıra mesafemi de korumaya özen gösteriyorum. Ama daha önceki çalıştığım kurumlarda tam da böyle mesleki doyumluluğu hissederek çalıştım. Burada bütün Şevki’m alt üst oldu.
Mesela haftaya sağlıkla ilgili acil değil ama mecburi bir sebepten dolayı ameliyat olmam gerekiyor. Dr. Başka zamana randevu veremedi. Müdüre söyledim ameliyat olacağımı. İş ne olacak derdinde. Hadi acil olsa anladık da bu ara işler yoğun biliyorsun, randevu almak suretiyle ne ameliyatı dedi. Bu amelşyatı olmam gerektiğini açıklamak zorunda kaldım. Zaten ikna edilerek kabul ettim ameliyatı gerekli olduğu için. İnsan bir geçmiş olsun der, bir yapabileceğimiz bir şey var mı der. Haksız mıyım arkadaşlar. Yani şöyle düşündüm de ilk geldiğimde yaptığımız toplantıda bir arkadaş ciddi ciddi kurumu kötüleyici şeyler söyledi pek zannetmiyoruz ama umarım istediğiniz gibi mutlu çalışırsınız demişti ben böyle olumlu duygularımı yansıtınca. Anlam verememiştim, şimdi o ve onun gibi idarenin uygulamalarını sorun eden arkadaşları anlıyorum. Müdürümüzde ve bazı çalışanlarda biraz sıkıntı var anlaşılan. Mesela kendim karar verme yetkimin olduğu bir uygulama bile sorgulanıyor müdür tarafından, hem de diğer çalışanların bulunduğu bir ortamda. Orada tepkimi koydum ve o günden beri daha farklı bir mesafeyle yaklaşıyorum işime kimseyi karıştırmamak için..
Tabi biz bu şehre tercih yaparak gelmiştik, bir önceki iş yerimde ömür boyu da kalabilirdim. Kötü bir anısı vardı oranın eskiden gelen. Sıkıldım duramadım. Bunaldım her gün baş ağrısı. Her gün başağrısıyla günlerim geçiyordu. Buraya kendi isteğimizle gelip rahatlamıştım biraz. Ama durum bu. O şehir gelişmişlik olarak buradan daha öndeydi. Şimdi iki gündür pişmanım, keşke çıkmasaydım oradan diyorum. Özlediğimi hissediyorum o güzel günleri..Hep orada kalsaydım neler olabilirdi onları düşündüm ve üzüldüm, çünkü işyerimde ortam güllük gülistanlıktı. Kendi evimizdi, sattık buradan ev alamadık. Fiyatlar İnan’ın üç katı fazla burada. Maaşım orada daha fazlaydı. Çocukların okulu yakındı. Avmsi ve güzel bir hastanesi vardı.
Evet sanırım pişmanım. Buradan devam etmek zorundayım. Zorunlu süremiz var 5 yıl gibi şimdi. Hayatın güzel yanlarını gören gözlerim takıldı şimdi bu olumsuzluklara. Çıkamıyorum, eski mutluluğumu, enerjimi hissedemiyorum maalesef..
Sadece paylaşmak istedim.