- 6 Mart 2024
- 12.123
- 10.620
- 218
- 29
- Konu Sahibi Lady Guinevere
-
- #1
Kızlar bu konuyu aslımda doğumumdan bir hafta sonra açmıştım ama siteye güncelleme geldi ve konum silindi Bu yüzden de tekrar açmak istedim. Hem artık üzerinden de daha fazla zaman geçtiği için daha hormon-free bir şekilde yorumlayabilirim
Gebeliğimin her dönemini hatta gebelik öncesini dahi burada sizinle birlikte yasadım. Bilenler bilir.. 35.haftada 2-3 cm açılmam olduğunu söyledi doktorum. zaten bebeğim doğum kanalına erken girmişti ve 40.haftayı göremeyeceğimizi biliyorduk. ama 35.haftada artık bebeğin kilo alımının da yavasladığını gördük. 2 haftada 90 gram kadar almıştı.
Doktorum bebeğin artık strese girdiğini söyledi. Bilinenin aksine bebek içeride rahat değilse doğum başlar dedi. Senin bebeğin rahat değil ki kilo alamıyor dedi.
Sonrasında 4 günde bir muayeneye çağırdı. Onun dısında acil bir durum olursa hemen hastaneye gitmemi istedi.
Biliyorsunuz esim başka sehirdeydi iş dolayısıyla. 36+6 da esim geldi. Ama ben hiç doğuracak gibi değildim
Esimle gezip tozduk. Son günlerin tadını çıkardık. bu arada da burda bin tane konu açmışımdır doğuruyor muyum acaba diye Önerilen her seyi de yaptım. Ama yok sancı vs hiçbir sey yoook
Tekrar kontrole gittik ve açılmamın 4-5cm olduğunu söyledi doktor. Nasıl hissettiğimi vs sordu. Ve eğer doğum başlarsa acile gel, başlamazsa 3 gün sonra sabah erkenden hastanede ol dedi. Tabii sabah erken gel diyince ben doğum başlamasa dahi doktorun veni doğurtacağını anladım
Beni stres bastı tabi, ayılıp bayılıyorum doğuramam ben diye. Esim de diyor ki saçmalama sancın olmadan nasıl doğurtacak seni. O ara eş dost akraba da bir yandan akıl veriyor. “aman sakın suni sancı vermelerine izin verme” “sakın spinal anestezi alma felç kalırsın” “sezaryen teklif ederlerse asla kabul etme” zırladılar durdular esim de doğum ile ilgili benim kadar araştırma yapmadığı için endişelenmeye başladı. paranoyak olduk resmen
Hastaneye persembe günü gidecektim. Çarşamba günü doktorum aradı. Ödüm koptu esime açtırdım telefonu Beni istedi doktor. Hala doğurmadın mı diyor kadın Dedim hocam doğursam haberiniz olurdu. Tamam yarın sabah erkenden gel bakalım neler oluyor dedi.
O gece herkes içimden geçti. aman sunu yap, aman sunu sakın kabul etme, onu yeme, bu içme.. delirecektim.
Sabah kalktık saat 8.30da hastaneye gittik. Doktorumun mesaisi 9da başlıyor. Ama ben diyorum sancım vs yok doğurtamaz beni Nasıl rahatım ben
Benden önce randevulu başka bir hasta vardı. Sekreter onu çağırmak için kapıyı açtı. Doktorum kapı arasından beni gördü “Lady sen gel” dedi hala bile o anı düsününce karnımda kelebekler uçuşuyor. O heyecan, o korku İçeri girerken eşim diyor ki “inat etti, doğurtacak seni bugün” Doktorum içeri girince ilk dediği “ne bu halin? hiç doğuracak gibi değilsin sen. Beni neden yalancı çıkarıyorsun?”
Direkt çatal muayenesine aldı. Ultrason istemedi. Muayene etti tamam yeter beklediğimiz dedi çıktı Üstümü giyinirlen odadan doktorun sesini duyuyorum. Esime gidip yatış işlemlerini yapmasını ve beni doğumhane katına göndereceğini söyledi. Ben üzerimi giyinene kadar esim gitmiş. Benim elim ayağım titriyor. “Hocam?” dedim. Çık doğumhane katında sana yardımcı olacaklar dedi. Çıktım odadan. Ablam kapının önünde beni bekliyor. Doğurucam ben diyebildim sadece
Ablamla ben doğumhaneye çıktık. Bu arada ofaların hepsi dolu sabah saatleri olduğu için. Beni doğumhanenin içindeki sancı odasına aldılar. Oda boşalımca normal odaya alıcaz seni dediler. Önlük vs verildi. giy, biz çağırcaz seni dediler. Giydim sonra ebe geldi beni doğumhaneye götürdü. Çatala çıktım. Muayene etti o da. Doktorunun bugün 5 doğumu var ve en kolay sen doğuracaksın dedi. Ümitlendirdi beni lanet karı P ara damaryolu açıldı serumlar vs takıldı. Ben bu arada her takılan serumu soruyorum cünkü suni sancı veriliyor mu bilmem lazım. Çevremin o kadar baskısından sonra suni sancı verseler yığılıp kalıcam o durumdayım
Lavman yapıldı. İyice sıkışana kadar gitme tuvalate dediler. Ben odaya gittiğim gibi sıkıştım Altıma yapcam ama bu kadar erken yaparsam ebeler kızar diye kıvranıyorum. En son koşa koşa gittim tuvalete. azcık yolda da kaçırdım
Ebe tekrar geldi ve beni doğumhaneye çağırdı. Yine çatala çıktım. Açılman ilerlemiyor, biraz müdahale edicem dedi. Ben de kasları falan gevsetecek sanıyorum foşş diye suyum geldi Bez taktı bana İğrenç bir bezdi hastanenin bezleri. Asla totomda durmuyordu. Yani hiç takılmasa da aynı şeydi.
Odama gittim tekrar uzandım. Bi ara yürümek istedim. Ayağa kalktığım gibi bir foşş daha Esim sağ olsun bezimi değiştirdi.
Keyfim yerindeydi. Dans ediyordum, şakalr komiklikler falan. yaşça bayağı olgun bir ebe geldi. Yıllar önce bizim şayadığımız ilçede köy ebeliği yapmış vs. çok tatlı bir kadındı. Bilgilerimi falan aldı. Bileğime bir bileklik taktı, diğerini bebeğine takıcaz. Bebek doğunca kontrol edersin üstündeki numaralar aynı olmalı bebeğinle, değilse senin bebeğin değildir dedi. Kadın öylesine bir bilgi verdiğini düsünürken esim hemen numarayı ezberlemeye başladı oluyor mu ya hala bebek karıştırılma olayları diye sordum. “sende bu koca varken karıştırmayız, gebertir bu bizi” dedi
Sonumda saat 1-2 gibi normal odaya alındım ve nst bağlandı. Ara sıra benim bunalıp yürümek istediğim zamanlar hariç nat hep bağlıydı. Sancılarım dayanılmayacak derecede değildi, keyfim yerindeydi. Saat 3te aslında sancılarıma hala dayanabiliyorken ebe gelip epidural teklif etti. ablam da boşuna sancı çekme git ol diyince e olalım bari dedim demez olaydım epidural takıldı. Bu arada korktuğum gibi bir sey asla değilmis. kücücük bir hissiyat sadece. ağrı veya acı hissetmedim.
Ebe, epiduralden sonra açılmanın birden artabileceğini ve helen doğuma girebileceğimi söyledi. Hazır ol artık dedi. Ama epiduralden sonra tüm sancılarım kesildi. Açılmam hızlandı. Saat 5gibi anüste baskı başladı. Ebe geldi muayene etti ve bebeğin basına dokunabildiğini, açılmanın da 9cm olduğunu söyledi. Doktorumun da muayene saatleri bittiği için sık sık yanıma gelmeye başladı. Doktorum geldiğinde tam açılmam vardı ama gıcık doktorum sancılarımı beğenmedi.
O sancılı halimle abim, babam, kayınpederim herkes odaya girdi. Zaten sancım varsa da belli etmemeye calistim sürekli.
Doktorum tekrar geldi. Böyle olmaz dedi. Git tuvalete oturarak ıkın dedi. Ya bebek tuvalete düserse dedim Saçmalama o kadar kolay doğuruluyor olsa daha ne dedi Ama yine de korktum ve gitmedim (en büyük pişmanlığım) Bir masa getirdi önüme. Sancın geldiğinde bu masayı tut, eğil ve tüm gücünle ıkın dedi. Dediğini yaptım ama inanılmaz bir ağrıydı. Acı değil bakın, ağrı Anğsüm yırtılacak gibi hissediyordum. Ben doğuramicam diye ağlamaya başladım.
Doktorum yine sancıların doğum için yeterli değil diyip gitti. Saat 5.45te geldi. Hadi gidiyoruz dedi, koluma girdi. Doğumhaneye son defa, bebeğimle tanışmak için girdim
Tam doğumhaneye girdim. Popomdaki iğrenç bez yine düstü Eğildim almaya calistim doktorum kızdı napıyorsun bırak delirdin mi diye
Doğum masasına çıktım. İlk basta doktorum bi kaç defa ıkın bakalım güzel ıkınıyor musun dedi. Ikındım. Çok güzel böyle devam edicez dedi. Kakanı yapar gibi ıkınacaksın dedi.
Ikımmaya devam ettim. O arada işemişim ben anlamadım. Doktorum “yap çişini önemli değil” diyince anladım. Ama yapamadım. İşediğimi anlayınca ıkınmayı kestim. sonda taktı doktorum. O biraz acıdı
Sonra ıkınmalara devaaam Tam tüm gücümle ıkınıyorum, doktorum elimi içeri sokuyor ve canım çok yanıyordu. Doktor elini soktuğu an ıkınmayı kesip kıvranmaya başlıyordum. O kadar kıvrandım ki damaryolu çıktı. Bir yandan ebe damaryolunu takmaya çalışıyor, bir yandan ben deli gibi koltukta sağa sola dönüyorum
Doktorum sakin olmamı, kendimi kaybettiğimi söyledi. Su an sadece karnını sıkıyorsun, ıkınmıyorsun dedi. Ağlayarak “ya napayım ilk defa doğuruyorum” dedim “Haklısın ben bilemem 3 tane sezaryen oldum ben. Sana kızmıyorum, yardım etmeye calisiyorum” dedi.
Simdi sana yardımcı olucam ben dedi en sonunda. Elinde iğneyi gördüm ve o an anladım. En çok korktuğum şey olmak üzereydi. İğneden sonra eline makası aldı ve kesiyi attı. Düsündüğüm gibi olmadı. Acı hissetmedim. Kalın bir kartonu kesiyor gibi bir his vardı sadece.
Tekrar ıkınmalara döndük ve ebe aniden karnımın üzerine bastırmaya başladı. Beklemediğim bir anda olduğu için panikledim. Nefes alamıyorum dedim. “bir sey olmaz sen ıkın” dedi. Ebeyi ittim üzerimden. Doktorum, tamam kiöse dokunmayacak sana dedi.
Sonra odada bilgilerimi alan yaşlı ebe geldi. Saçlarımı oksadı. Su an hatırlamadığım bir sürü güzel sey söyleyip beni sakinleştirmeye calisti. İzin ver biraz karnına bastırayım, bebeğin bir an önce doğması lazım. Yoksa zarar görebilir dedi. Tamam dedim. Sancın gelince başlayalım dedi.
O an sancım geldi ben ıkınmaya, ebe de bastırmaya başladı. Bi an gücüm bitti. Ebe yine yalvar yakar devam etmemi sağladı ve 5 saniye falan belki geçti bebeğim doğdu. O an o rahatlık dünyada yasadığım en büyük rahatlıktı “Oh be” diye bağırdım Hepsi gülmeye başladı.
Bebeğimi hemen göğsüme koydular. Ağlamadı ama gözleri açık etrafı izliyordu. Sıcacıktı kucağımda. Sanki alev topu koydular üzerime. Yüzüne baktım. Etrafa bakıyordu ve sanki hep dısarıdaydı. Sakin ve huzurlu görğnüyordu. Ebe parmağını ağzına soktu ve sümük gibi bir sıvı çıkardı. Bunu yapınca bebek ağlamaya başladı.
Kucağımda ölçümleri vs yapıldı. O ara doktorum dikiş atıyor altta Ben sanki yanıyorum ama. Alır mısınız bebeği dedim. Aldılar. yan tarafımda üzerine giydirip ölçümlerini yapmaya devam ettiler.
Çok sonra aklıma bebeğin nasıl olduğunu sormak geldi. İyi dediler, hiçbir sorunu yok.
Herkes çıktı bir hemsire ile ben kaldık. Ben doğum masasında bacaklar ayrıl yatıyorum, hanımefendi etrafı topluyor delirdim. önce beni mi kaldırsanız dedim. kaldırmadı. kendim kalkmaya calisinca hemen yanıma geldi, yardımcı oldu. yürüyebilirim dedim ama yine de ne olur ne olmaz diyip tekerlekli sandalyeye oturttu. bebeği kucağıma vermek istedi. istemiyorum dedim. nasıl bi psikolojiyle söyledim bilmiyorum ama o an bebeği hiç görmek istemiyordum. Hayır kucağında tut diye ısrar etti.
Dısarı çıktık. Herkes orda. Esimin yüzü bembeyaz. Hemen yanıma koştu. Al bebeği dedim. Tahammülüm yoktu bebeğe. Odaya geçtik. üzerim hala kan.. Herkes odaya doluşmuş bebeğin kulağına ezanı kim okuyacak tartışması yapıyor. Bebeğim elden ele geziyor. İğrenç bir andı. Kimse beni umursamadı bile, esim hariç. Sonradan öğrendim ki esim o an bebeği asla sahiplenemeyeceğimi düsünmüş.
Yaşlı ebe geldi. Odadakilere bağırıp çağırmaya başladı. Ne gezdiriyorsunuz cocuğu verin annesine emzirsin diye. Bebeği kucağına aldı bana vermek için. Bu bebek soğuktan mosmor olmuş.. Hiç mi biriniz fark etmedi, ne biçim insanlarsınız onun annesinin kucağında olup ısınması gerekiyor dedi. Kucağıma koydu ve emzirmeme yardım etti. çok şükür bebeğim hiç yabancılamadı bile direkt emmeye başladı.
Ebe emzirdikten sonra morluk gecmezse bebeği ona götürmemizi istedi. Morluk geçmedi. O an kendimi değil, bebeği düsünmeye başladım işte Esim bebeği götürdü. Doğumhanede bebeği giydirirlen koydukları beşiğe götürdüler. Bir süre orda kaldı ısınması için. Esim gelince anlattı, yerde hala kanlarım vardı
O gece nasıl gecti hiç anlamadım. Ailelerden gelen baskı, anlaşsızlık zaten beni tamamen yıktı. Kimse beni umursamadı. Emzirirken basımda dikildiler. Emzirme konusunda tam not aldım. Rezalet bir geceydi. Bebeği kucağına almak istedi ve ablam vermek istmedi diye elti tribi bile yedim. Ağrıdan yatakta dönemiyordum bile. Ablam ve esim beni tutarak döndürüyordu. O an doğumdan daha zordu.
Hepsi gitti.. Esim ve ablam kaldı. Ablam sabaha kadar bebeğimin kulağına dualar okudu. Ben uyudum. Bebek her ağladığında uyandırıp emzirmemi istediler. Hemsire çok ağrım olursa ağrı kesici yapabileceklerini söylediği halde istemedim.
Bebeğim gece 2-3 gibi durmadan ağlamaya başladı. Ebeler hemşireler defaşarca geldi. En son ebe geldi ve kakasını yapamıyor, biz yaptırcaz dedi. Aldı götürdü bebeğimi. Bir geldi bebeğim belden aşağı çıplak. Çok kala yaptı, bezden tasınca gazlı beze sardık dedi
Kucağıma aldım bebeğimi ısıttım. Kakasını yaptıktan sonra 3 saat uyudu. Hatta gidip hemsireye bu uyuyor napicaz dedik öyle A1 seviye ebeveynlik
Sabah 8e kadar hayatımın en güzel uykusunu uyudum. Sabah kaltım. Koridorda yürüyüş yaptım. Şükür yeniden hayat güzel gelmeye başladı Gülüp eğlenmeye başladık. Esimle birbirimize “çok güzel değil mi yaaa” diyip durduk tüm gün
Esim doğumdan sonra “neyse, ikinci cocugun sezaryen olacağı kesinleşti” dedi nah alırsın ikinci cocuk, bir daha asla dedim
Hala daha ikinci bir çocuk isteğim yok ama doğum korkusu değil artık bunun sebebi. O yasadığım tazeyken tekrar doğum yapmak kabus gibi geliyordu. Simdi özlüyorum ama o anı. Nasıl korkmusum her seyden, nasıl tecrübesizliğimin ve düsüncesizlerin kurbanı olmusum ve kurban etmisim bebeğimi, o anı.
Simdi olsa her seyi çok farklı yapardım. Kimseyi dinlemez, kimseye sınırlarımı aştırmazdım.
Çünkü hepsinden zoru doğum sonrasında yetersiz bir anne gibi hissettirilmekti.
Simdi oğlum 3 gün sonra 7 aylık olacak. Ne kadar hızlı büyüyor aklım almıyor. Keske acele etmeseydim. Keske o anlarının keyfini çıkarabilseydim.
O yüzden doğum yapacak olan tüm annelere söylüyorum. Korkmayın. Kolay değil, yasadığım en yorucu tecrübeydi ama korkulacak bir sey asla değildi. Korkutulduklarım yüzünden iki kat zor hale geldi sürecim. Korkmayın valla. Hastaneye esiniz dısında da kimseyi götürmeyin. Hatta hastaneye ziyarete de kimseyi kabul etmeyin.
Doğumdan sonra en çok ihtiyacınız olan şey 3 kişi başbaşa kalıp sakinleşmek çünkü. bıdı bıdı konusan, her halta yorum yapan insanlara gerek yok.
Saygılar..
Gebeliğimin her dönemini hatta gebelik öncesini dahi burada sizinle birlikte yasadım. Bilenler bilir.. 35.haftada 2-3 cm açılmam olduğunu söyledi doktorum. zaten bebeğim doğum kanalına erken girmişti ve 40.haftayı göremeyeceğimizi biliyorduk. ama 35.haftada artık bebeğin kilo alımının da yavasladığını gördük. 2 haftada 90 gram kadar almıştı.
Doktorum bebeğin artık strese girdiğini söyledi. Bilinenin aksine bebek içeride rahat değilse doğum başlar dedi. Senin bebeğin rahat değil ki kilo alamıyor dedi.
Sonrasında 4 günde bir muayeneye çağırdı. Onun dısında acil bir durum olursa hemen hastaneye gitmemi istedi.
Biliyorsunuz esim başka sehirdeydi iş dolayısıyla. 36+6 da esim geldi. Ama ben hiç doğuracak gibi değildim
Esimle gezip tozduk. Son günlerin tadını çıkardık. bu arada da burda bin tane konu açmışımdır doğuruyor muyum acaba diye
Tekrar kontrole gittik ve açılmamın 4-5cm olduğunu söyledi doktor. Nasıl hissettiğimi vs sordu. Ve eğer doğum başlarsa acile gel, başlamazsa 3 gün sonra sabah erkenden hastanede ol dedi. Tabii sabah erken gel diyince ben doğum başlamasa dahi doktorun veni doğurtacağını anladım
Beni stres bastı tabi, ayılıp bayılıyorum doğuramam ben diye. Esim de diyor ki saçmalama sancın olmadan nasıl doğurtacak seni. O ara eş dost akraba da bir yandan akıl veriyor. “aman sakın suni sancı vermelerine izin verme” “sakın spinal anestezi alma felç kalırsın” “sezaryen teklif ederlerse asla kabul etme” zırladılar durdular
Hastaneye persembe günü gidecektim. Çarşamba günü doktorum aradı. Ödüm koptu esime açtırdım telefonu
O gece herkes içimden geçti. aman sunu yap, aman sunu sakın kabul etme, onu yeme, bu içme.. delirecektim.
Sabah kalktık saat 8.30da hastaneye gittik. Doktorumun mesaisi 9da başlıyor. Ama ben diyorum sancım vs yok doğurtamaz beni
Benden önce randevulu başka bir hasta vardı. Sekreter onu çağırmak için kapıyı açtı. Doktorum kapı arasından beni gördü
Direkt çatal muayenesine aldı. Ultrason istemedi. Muayene etti tamam yeter beklediğimiz dedi çıktı
Ablamla ben doğumhaneye çıktık. Bu arada ofaların hepsi dolu sabah saatleri olduğu için. Beni doğumhanenin içindeki sancı odasına aldılar. Oda boşalımca normal odaya alıcaz seni dediler. Önlük vs verildi. giy, biz çağırcaz seni dediler. Giydim sonra ebe geldi beni doğumhaneye götürdü. Çatala çıktım. Muayene etti o da. Doktorunun bugün 5 doğumu var ve en kolay sen doğuracaksın dedi. Ümitlendirdi beni lanet karı
Lavman yapıldı. İyice sıkışana kadar gitme tuvalate dediler. Ben odaya gittiğim gibi sıkıştım
Ebe tekrar geldi ve beni doğumhaneye çağırdı. Yine çatala çıktım. Açılman ilerlemiyor, biraz müdahale edicem dedi. Ben de kasları falan gevsetecek sanıyorum
Odama gittim tekrar uzandım. Bi ara yürümek istedim. Ayağa kalktığım gibi bir foşş daha
Keyfim yerindeydi. Dans ediyordum, şakalr komiklikler falan. yaşça bayağı olgun bir ebe geldi. Yıllar önce bizim şayadığımız ilçede köy ebeliği yapmış vs. çok tatlı bir kadındı. Bilgilerimi falan aldı. Bileğime bir bileklik taktı, diğerini bebeğine takıcaz. Bebek doğunca kontrol edersin üstündeki numaralar aynı olmalı bebeğinle, değilse senin bebeğin değildir dedi. Kadın öylesine bir bilgi verdiğini düsünürken esim hemen numarayı ezberlemeye başladı
Sonumda saat 1-2 gibi normal odaya alındım ve nst bağlandı. Ara sıra benim bunalıp yürümek istediğim zamanlar hariç nat hep bağlıydı. Sancılarım dayanılmayacak derecede değildi, keyfim yerindeydi. Saat 3te aslında sancılarıma hala dayanabiliyorken ebe gelip epidural teklif etti. ablam da boşuna sancı çekme git ol diyince e olalım bari dedim
Ebe, epiduralden sonra açılmanın birden artabileceğini ve helen doğuma girebileceğimi söyledi. Hazır ol artık dedi. Ama epiduralden sonra tüm sancılarım kesildi. Açılmam hızlandı. Saat 5gibi anüste baskı başladı. Ebe geldi muayene etti ve bebeğin basına dokunabildiğini, açılmanın da 9cm olduğunu söyledi. Doktorumun da muayene saatleri bittiği için sık sık yanıma gelmeye başladı. Doktorum geldiğinde tam açılmam vardı ama gıcık doktorum sancılarımı beğenmedi.
O sancılı halimle abim, babam, kayınpederim herkes odaya girdi. Zaten sancım varsa da belli etmemeye calistim sürekli.
Doktorum tekrar geldi. Böyle olmaz dedi. Git tuvalete oturarak ıkın dedi. Ya bebek tuvalete düserse dedim
Doktorum yine sancıların doğum için yeterli değil diyip gitti. Saat 5.45te geldi. Hadi gidiyoruz dedi, koluma girdi. Doğumhaneye son defa, bebeğimle tanışmak için girdim
Tam doğumhaneye girdim. Popomdaki iğrenç bez yine düstü
Doğum masasına çıktım. İlk basta doktorum bi kaç defa ıkın bakalım güzel ıkınıyor musun dedi. Ikındım. Çok güzel böyle devam edicez dedi. Kakanı yapar gibi ıkınacaksın dedi.
Ikımmaya devam ettim. O arada işemişim ben anlamadım. Doktorum “yap çişini önemli değil” diyince anladım. Ama yapamadım. İşediğimi anlayınca ıkınmayı kestim. sonda taktı doktorum. O biraz acıdı
Sonra ıkınmalara devaaam
Doktorum sakin olmamı, kendimi kaybettiğimi söyledi. Su an sadece karnını sıkıyorsun, ıkınmıyorsun dedi. Ağlayarak “ya napayım ilk defa doğuruyorum” dedim
Simdi sana yardımcı olucam ben dedi en sonunda. Elinde iğneyi gördüm ve o an anladım. En çok korktuğum şey olmak üzereydi. İğneden sonra eline makası aldı ve kesiyi attı. Düsündüğüm gibi olmadı. Acı hissetmedim. Kalın bir kartonu kesiyor gibi bir his vardı sadece.
Tekrar ıkınmalara döndük ve ebe aniden karnımın üzerine bastırmaya başladı. Beklemediğim bir anda olduğu için panikledim. Nefes alamıyorum dedim. “bir sey olmaz sen ıkın” dedi. Ebeyi ittim üzerimden. Doktorum, tamam kiöse dokunmayacak sana dedi.
Sonra odada bilgilerimi alan yaşlı ebe geldi. Saçlarımı oksadı. Su an hatırlamadığım bir sürü güzel sey söyleyip beni sakinleştirmeye calisti. İzin ver biraz karnına bastırayım, bebeğin bir an önce doğması lazım. Yoksa zarar görebilir dedi. Tamam dedim. Sancın gelince başlayalım dedi.
O an sancım geldi ben ıkınmaya, ebe de bastırmaya başladı. Bi an gücüm bitti. Ebe yine yalvar yakar devam etmemi sağladı ve 5 saniye falan belki geçti bebeğim doğdu. O an o rahatlık dünyada yasadığım en büyük rahatlıktı
Bebeğimi hemen göğsüme koydular. Ağlamadı ama gözleri açık etrafı izliyordu. Sıcacıktı kucağımda. Sanki alev topu koydular üzerime. Yüzüne baktım. Etrafa bakıyordu ve sanki hep dısarıdaydı. Sakin ve huzurlu görğnüyordu. Ebe parmağını ağzına soktu ve sümük gibi bir sıvı çıkardı. Bunu yapınca bebek ağlamaya başladı.
Kucağımda ölçümleri vs yapıldı. O ara doktorum dikiş atıyor altta
Çok sonra aklıma bebeğin nasıl olduğunu sormak geldi. İyi dediler, hiçbir sorunu yok.
Herkes çıktı bir hemsire ile ben kaldık. Ben doğum masasında bacaklar ayrıl yatıyorum, hanımefendi etrafı topluyor
Dısarı çıktık. Herkes orda. Esimin yüzü bembeyaz. Hemen yanıma koştu. Al bebeği dedim. Tahammülüm yoktu bebeğe. Odaya geçtik. üzerim hala kan.. Herkes odaya doluşmuş bebeğin kulağına ezanı kim okuyacak tartışması yapıyor. Bebeğim elden ele geziyor. İğrenç bir andı. Kimse beni umursamadı bile, esim hariç. Sonradan öğrendim ki esim o an bebeği asla sahiplenemeyeceğimi düsünmüş.
Yaşlı ebe geldi. Odadakilere bağırıp çağırmaya başladı. Ne gezdiriyorsunuz cocuğu verin annesine emzirsin diye. Bebeği kucağına aldı bana vermek için. Bu bebek soğuktan mosmor olmuş.. Hiç mi biriniz fark etmedi, ne biçim insanlarsınız onun annesinin kucağında olup ısınması gerekiyor dedi. Kucağıma koydu ve emzirmeme yardım etti. çok şükür bebeğim hiç yabancılamadı bile direkt emmeye başladı.
Ebe emzirdikten sonra morluk gecmezse bebeği ona götürmemizi istedi. Morluk geçmedi. O an kendimi değil, bebeği düsünmeye başladım işte
O gece nasıl gecti hiç anlamadım. Ailelerden gelen baskı, anlaşsızlık zaten beni tamamen yıktı. Kimse beni umursamadı. Emzirirken basımda dikildiler. Emzirme konusunda tam not aldım. Rezalet bir geceydi. Bebeği kucağına almak istedi ve ablam vermek istmedi diye elti tribi bile yedim. Ağrıdan yatakta dönemiyordum bile. Ablam ve esim beni tutarak döndürüyordu. O an doğumdan daha zordu.
Hepsi gitti.. Esim ve ablam kaldı. Ablam sabaha kadar bebeğimin kulağına dualar okudu. Ben uyudum. Bebek her ağladığında uyandırıp emzirmemi istediler. Hemsire çok ağrım olursa ağrı kesici yapabileceklerini söylediği halde istemedim.
Bebeğim gece 2-3 gibi durmadan ağlamaya başladı. Ebeler hemşireler defaşarca geldi. En son ebe geldi ve kakasını yapamıyor, biz yaptırcaz dedi. Aldı götürdü bebeğimi. Bir geldi bebeğim belden aşağı çıplak. Çok kala yaptı, bezden tasınca gazlı beze sardık dedi
Kucağıma aldım bebeğimi ısıttım. Kakasını yaptıktan sonra 3 saat uyudu. Hatta gidip hemsireye bu uyuyor napicaz dedik
Sabah 8e kadar hayatımın en güzel uykusunu uyudum. Sabah kaltım. Koridorda yürüyüş yaptım. Şükür yeniden hayat güzel gelmeye başladı
Esim doğumdan sonra “neyse, ikinci cocugun sezaryen olacağı kesinleşti” dedi
Hala daha ikinci bir çocuk isteğim yok ama doğum korkusu değil artık bunun sebebi. O yasadığım tazeyken tekrar doğum yapmak kabus gibi geliyordu. Simdi özlüyorum ama o anı. Nasıl korkmusum her seyden, nasıl tecrübesizliğimin ve düsüncesizlerin kurbanı olmusum ve kurban etmisim bebeğimi, o anı.
Simdi olsa her seyi çok farklı yapardım. Kimseyi dinlemez, kimseye sınırlarımı aştırmazdım.
Çünkü hepsinden zoru doğum sonrasında yetersiz bir anne gibi hissettirilmekti.
Simdi oğlum 3 gün sonra 7 aylık olacak. Ne kadar hızlı büyüyor aklım almıyor. Keske acele etmeseydim. Keske o anlarının keyfini çıkarabilseydim.
O yüzden doğum yapacak olan tüm annelere söylüyorum. Korkmayın. Kolay değil, yasadığım en yorucu tecrübeydi ama korkulacak bir sey asla değildi. Korkutulduklarım yüzünden iki kat zor hale geldi sürecim. Korkmayın valla. Hastaneye esiniz dısında da kimseyi götürmeyin. Hatta hastaneye ziyarete de kimseyi kabul etmeyin.
Doğumdan sonra en çok ihtiyacınız olan şey 3 kişi başbaşa kalıp sakinleşmek çünkü. bıdı bıdı konusan, her halta yorum yapan insanlara gerek yok.
Saygılar..