Premature Bebekler prematüre annelerinin doğum hikayeleri

37 haftadan önce gerçekleşen doğumlar prematüre doğum olarak adlandırılır. Bu haftadan önce doğan bebeklere de prematüre bebek denir.
geçmiş olsun canım benimde erken doğum riskim var ve 26 haftalığım kasıklarımda ağrılar adet sancısı gibi arada göbeğim sertleşiyor anlam veremedim.çok korkuyorum yaşamazsa diye.endişeliyim doktorumu arayıp bilgi versemmi.

geçmiş olsun ne olur ihmal etme ve fazla hareket etmemeye çalış en kısa zamanda kontrole git inşallah bir şey yoktur ALLAH sağlık nasip etsin
 
rabbim hepsini korusun...ben 2 erken doğumla (26-27 haftalık) 3 bebeğimi kaybettikten sonra kavuştum mucizeme..


• Başıdan beri korkulu ama çok hazırlıksız bir anda geliverdi meleğim..sabah 04:00 gaz sancısı gibi bir ağrıyla uyanmıştım her zamanki sancı diyodum hiç aklıma bile gelmiyodu doğum yapacağım..lavaboya girdim ama bir türlü çıkamıyodum…hastaneye koştuk nst de sancım yoktu ama ben iki büklümdüm muayenede açılmamın başlamış olduğunu söyledi doktor aman allahım ne heyecan yaptık ilk defa 35+4 her günü yüreğimde sancıyla geçen 35 hafta 4 gün…kavuşacak mıydık ne?
• Alalım seni dedi dr iğneyle bu sancı ancak 4 saat durur…kimsem yoktu eşimden başka..her zamanki gibi bir ben, bir eşim, bir de karnımda bana gelmek isteyen bebeğim ….
• Hemşireye diyodum sen de gelecek misin hem ağlıyodum hem diyodum benim kimsem yok….
• Önlüğümü giydim kalbim pır pır….sırtıma soğuk bişeyler değiyor anestezi uzmanı birazdan ağrıların geçecek diyor …bilmiyor ki benim yüreğimdeki ağrılarım bedenimdeki ağrılarımdan çoook daha fazla…
• İnanmıyorudum allahım ben birazdan anne mi olacaktım…ağlayacaktı sesini duyacaktım yıllardır rüyalarımda kokladığım yavruma kavuşacaktım …allahım sütüm göğsümden taşıp dökülmeyecekti artık boşu boşuna gözyaşları akıtmayacaktım artık bebeğime sarılıp yılların hasretini dindirecektim.. herşey hazırdı.. doktorumuzu bekliyorduk..
• ben okadar titriyordum kalbim öyle hızlı atıyordu ki ..kızıyolar bana ne yapıyosun kalp atışın 170 i buldu sakinleş….inanın ömrümde hiç o kadar üşümemiş o kadar heyecanlanmamıştım…başlıyorum ağlamay hüngür hüngür…
• drumuz geldi başladı ameliyat…neler oluyodu kaç dakikadır uğraşıyodu dr ama hala ses yok ben hala ağlıyorum dr kendini sarsıyosun yapma diyor…kayıplarım geliyor du aklıma tek tek aklıma geldikçe de sanki uyuşmadan kesiliyodum öyle acıyodum öyle ağrıyodum…
• birden bir ses aaaaaaa bu da ne?ağlıyordu meleğim geldim annecim sen artık ağlama ben ağlıyorum işte der gibi…içim haykırıyordu hemen getirin koynuma diye ama ben ağlıyordum ağlıyordum ..onu siliyolardı karşımda, o ağlıyordu ben ağlıyordum…ağlama annecim ağlama ben çok ağladım diyordum…yanağıma dokundurdular o minicik kirli kafasını öptüm öptüm öptüm…hem ağladım hem öptüm..hoşgeldin ALYA NAZ’IM….naz dedik sana çünkü çoooook nazlandın….artık sensin benim bütün hayatım…


bebeğim 2320 gr doğdu ve 9 gün kaldı küvözde...rabbime şükürler olsun..

beni de ağlattın..Allah yavrunla uzuuuunn mutlu günler nasip etsin..
 
Merhaba kızlar. Hayatımın en zor günlerini geçiriyorum. İçimi nereye döksem sanki zehrim azalacak yüreğimdeki sızı hafifleyecekmiş gibi hissediyorum. her ne kadar sonucu öyle olmasada.. 3 sene çocuk yapmak için uğraşmış sonunda ikiz yavrularıma hamile kalmıştım. Alahım iki erkek nasip etmişti bana çok şükür ki... Anlatacağım tarihe kadar herşey yolunda gidiyordu.

29 Mayıs 2013 Çarşamba günü 30. haftamdı. Doktor kontrolümüz vardı. Ama doktora gitmeden 10 gün öncesinden o güne kadar sancım vardı. Kontrole girdiğimde nasılsın dedi. Sancılıyım dedim. gel önce bebeklere bakalım sonra nst ye bağlayalım dedi. Oğluşlarımın durumu gayet iyiydi. Plasentası, suyu, duruşları, kiloları o kadar iyiydi ki erken doğum olacağı aklıma gelmezdi. Muayeneden sonra nst ye girdim. Sancım çıktı ama önemli değil yalancı sancı dedi. Muayeneden çıkarken sıkı sıkı tembihledi suyun gelirse, sancın artarsa, içinde kötü bir his varsa bile gel. Yolunda gitmeyen birşey varsa hissedersin dedi. Aynı gün ciğer geliştiri iğnelerimizi yaptık.

Aradan 1 hafta geçti. Sancılarım şiddetlenmeye başladı. Önemsemiyordum belki ikiz olduğu için bu kadar fazla hissediyorum diyordum. Ta ki Miraç Kandili gecesine kadar. O gün keyifsizdim sancımda vardı. Gece yattık eşimle. İlk defa dayanamayacağım kadar şiddetli bir sancı ve sancı ile birlikte ıkınma hissi geldi. Aynı anda nefesim kesildi. gayri ihtiyari ıkındım. Sabaha kadar uyur uyanık arası sancıları çekmeye devam ettim. Ertesi gün eşimi işe gönderdim. Yatsam yatamıyorum otursam oturamıyorum ayakta dursam duramıyorum garip ve rahatsız edici bir durum vardı ortada. Eşimi aradım gel bir doktora gidelim sancım var dedim. Sallana sallana gittik. Giderken aramıştım doktoru asistanına sakın çıkmasın ben geliyorum demiştim. Gider gitmez muayeneye aldı beni. Önce oğluşlarıma baktı herşey yolundaydı. Sadece bir tanesinin kafası serviksin üzerindeydi. Alttan bakacağım açılman var mı dedi. Hayatımın en iğrenç muayenesiydi. Bakıp 1 cm açılman var doğum sancısıı çekiyorsun doğum başlamış dedi. Başladım ağlamaya 31 haftalık yavrularım daha çok erken ne olur birşeylerin yapın diye. Hemen hastaneye yatırdı ve doğumu geciktirmek için uğraşlar başladı. İlk gün orta seviyede sancılarım olmasına rağmen ilaçlar fayda etmiyordu. Doğum sancıları azar azarda olsa devam ediyordu. İkinci gün muayenede açılma olmadığı ama sancılar azalmayı bırakın artmaya başladığı için doğum olabileceğini söyledi. Salya sümük çıktım gene odasından. O gün sancım yoktu. Ama nst de hissettiğim sancılar 60 ise o gün sancım olmamasına rağmen nst de 120 lik sancı çıkıyordu. Bu daha büyük risk dedi doktorum bu büyüklükteki sancılar açılmayla sonuçlanır ve doğuma alınırsın dedi. Cuma gününü daha rahat atlattıktan sonra Cumartesi sabahı nst de sancım çıkması sonucu taburcu edilmeyeceğimi Pazartesi ye kadar hastanede yatacağımı 1 gün bile kalsa yavrularım çok önemli olduğunu söyledi. Bir yandan dua ediyor bir yandan da sancılarla mücadele etmeye çalışıyordum. Bir yandan da gebeliğimin başından beri Allahım ne olur hastaneden çıkarken yanımda götüreyim çocuklarımı erken doğmasınlar diye ettiğim dualarıma devam ediyordum. Ancak Cumartesi günü sancılarım ikiye katlayıp çocuklarımda taşikardi başladı.

Nst yi korku filmi izliyormuş gibi izliyordum. Birinin kalp atışı 260 vururken öbür bebeğimin kalp atışları 90 a düşüyordu. Hemşireye hemen doktora bebeklerin kalp atışlarındaki düzensizliği söylemesini istedim. Doktorum geldi. benimle aynı fikirdeydi. bebeklerde taşikardi başlamıştı ve doğurmak zorundaydım artık. Gece 10 a kadar belki düzelir diye bekledik ama mücadeleyi kaybettim ne yazık ki. gece 11 e doğru ameliyathaneye alındım. 23:01 de biri 23:02 de öbür bebeğim dünyaya geldi. Genel anestezi olduğum için yavrularımı görmedim. Fakat ameliyathane masasında uyandırılınca iyi olduklarını söylediler.

8 Haziran 2013 Cumartesi gecesi doğum yaptım. o tarihten bu yana yavrularım küvezdeler. Korkunç zamanlar geçiriyorum. Onların yokluğu ile evimde yaşamak kabus gibi. Her gün gidip görmeye çalışıyorum. 8 ay boyunca dolu dolu yaşadık biz. Yavrularımla konuşur, onlara şarkı söyler, birlikte müzik dinler, akşama kadar da onları ne kadar sevdiğimi söylerdim.

Ama şimdi içimde bir boşluk var. Sabah onların ısrarcı tepikleriyle uyanmıyorum artık, Kahvaltıdan sonra karnımda kudurmalarını izleyemiyor ve onlara dokunamıyorum. Sohbet edemiyorum. Hastaneye gidip ikisini de görüp ki 5 dk fazlasına izin vermiyorlar onlarla sohbet etmeye ve onları ne kadar çok sevdiğimi söylemeye koşuyorum. Dokunamıyorum, koklayamıyorum. Bugün tam 16 gün oldu ne zaman çıkacaklarıda belli değil. Psikolojim yerlerde. Dua etmekten başka çarem yok. Hayatımın en köt ü zamanlarını geçiriyorum ve beni anlayacak kimse yok etrafımda. Ne yapayım ne edeyim nasıl bekleyim nasıl sabredeyim. Bir yöntemi varsa ne olur söyleyin...
 
Yeğenlerim ares ve Güney 22 Haziran 2009 da yüreklerimizi ağzımıza getıreerek geldiler minnacıklardı ikisinin toplam kılosu 3 kılo değildi çok zor yaşayan bılır
 
Merhaba kızlar. Hayatımın en zor günlerini geçiriyorum. İçimi nereye döksem sanki zehrim azalacak yüreğimdeki sızı hafifleyecekmiş gibi hissediyorum. her ne kadar sonucu öyle olmasada.. 3 sene çocuk yapmak için uğraşmış sonunda ikiz yavrularıma hamile kalmıştım. Alahım iki erkek nasip etmişti bana çok şükür ki... Anlatacağım tarihe kadar herşey yolunda gidiyordu.

29 Mayıs 2013 Çarşamba günü 30. haftamdı. Doktor kontrolümüz vardı. Ama doktora gitmeden 10 gün öncesinden o güne kadar sancım vardı. Kontrole girdiğimde nasılsın dedi. Sancılıyım dedim. gel önce bebeklere bakalım sonra nst ye bağlayalım dedi. Oğluşlarımın durumu gayet iyiydi. Plasentası, suyu, duruşları, kiloları o kadar iyiydi ki erken doğum olacağı aklıma gelmezdi. Muayeneden sonra nst ye girdim. Sancım çıktı ama önemli değil yalancı sancı dedi. Muayeneden çıkarken sıkı sıkı tembihledi suyun gelirse, sancın artarsa, içinde kötü bir his varsa bile gel. Yolunda gitmeyen birşey varsa hissedersin dedi. Aynı gün ciğer geliştiri iğnelerimizi yaptık.

Aradan 1 hafta geçti. Sancılarım şiddetlenmeye başladı. Önemsemiyordum belki ikiz olduğu için bu kadar fazla hissediyorum diyordum. Ta ki Miraç Kandili gecesine kadar. O gün keyifsizdim sancımda vardı. Gece yattık eşimle. İlk defa dayanamayacağım kadar şiddetli bir sancı ve sancı ile birlikte ıkınma hissi geldi. Aynı anda nefesim kesildi. gayri ihtiyari ıkındım. Sabaha kadar uyur uyanık arası sancıları çekmeye devam ettim. Ertesi gün eşimi işe gönderdim. Yatsam yatamıyorum otursam oturamıyorum ayakta dursam duramıyorum garip ve rahatsız edici bir durum vardı ortada. Eşimi aradım gel bir doktora gidelim sancım var dedim. Sallana sallana gittik. Giderken aramıştım doktoru asistanına sakın çıkmasın ben geliyorum demiştim. Gider gitmez muayeneye aldı beni. Önce oğluşlarıma baktı herşey yolundaydı. Sadece bir tanesinin kafası serviksin üzerindeydi. Alttan bakacağım açılman var mı dedi. Hayatımın en iğrenç muayenesiydi. Bakıp 1 cm açılman var doğum sancısıı çekiyorsun doğum başlamış dedi. Başladım ağlamaya 31 haftalık yavrularım daha çok erken ne olur birşeylerin yapın diye. Hemen hastaneye yatırdı ve doğumu geciktirmek için uğraşlar başladı. İlk gün orta seviyede sancılarım olmasına rağmen ilaçlar fayda etmiyordu. Doğum sancıları azar azarda olsa devam ediyordu. İkinci gün muayenede açılma olmadığı ama sancılar azalmayı bırakın artmaya başladığı için doğum olabileceğini söyledi. Salya sümük çıktım gene odasından. O gün sancım yoktu. Ama nst de hissettiğim sancılar 60 ise o gün sancım olmamasına rağmen nst de 120 lik sancı çıkıyordu. Bu daha büyük risk dedi doktorum bu büyüklükteki sancılar açılmayla sonuçlanır ve doğuma alınırsın dedi. Cuma gününü daha rahat atlattıktan sonra Cumartesi sabahı nst de sancım çıkması sonucu taburcu edilmeyeceğimi Pazartesi ye kadar hastanede yatacağımı 1 gün bile kalsa yavrularım çok önemli olduğunu söyledi. Bir yandan dua ediyor bir yandan da sancılarla mücadele etmeye çalışıyordum. Bir yandan da gebeliğimin başından beri Allahım ne olur hastaneden çıkarken yanımda götüreyim çocuklarımı erken doğmasınlar diye ettiğim dualarıma devam ediyordum. Ancak Cumartesi günü sancılarım ikiye katlayıp çocuklarımda taşikardi başladı.

Nst yi korku filmi izliyormuş gibi izliyordum. Birinin kalp atışı 260 vururken öbür bebeğimin kalp atışları 90 a düşüyordu. Hemşireye hemen doktora bebeklerin kalp atışlarındaki düzensizliği söylemesini istedim. Doktorum geldi. benimle aynı fikirdeydi. bebeklerde taşikardi başlamıştı ve doğurmak zorundaydım artık. Gece 10 a kadar belki düzelir diye bekledik ama mücadeleyi kaybettim ne yazık ki. gece 11 e doğru ameliyathaneye alındım. 23:01 de biri 23:02 de öbür bebeğim dünyaya geldi. Genel anestezi olduğum için yavrularımı görmedim. Fakat ameliyathane masasında uyandırılınca iyi olduklarını söylediler.

8 Haziran 2013 Cumartesi gecesi doğum yaptım. o tarihten bu yana yavrularım küvezdeler. Korkunç zamanlar geçiriyorum. Onların yokluğu ile evimde yaşamak kabus gibi. Her gün gidip görmeye çalışıyorum. 8 ay boyunca dolu dolu yaşadık biz. Yavrularımla konuşur, onlara şarkı söyler, birlikte müzik dinler, akşama kadar da onları ne kadar sevdiğimi söylerdim.

Ama şimdi içimde bir boşluk var. Sabah onların ısrarcı tepikleriyle uyanmıyorum artık, Kahvaltıdan sonra karnımda kudurmalarını izleyemiyor ve onlara dokunamıyorum. Sohbet edemiyorum. Hastaneye gidip ikisini de görüp ki 5 dk fazlasına izin vermiyorlar onlarla sohbet etmeye ve onları ne kadar çok sevdiğimi söylemeye koşuyorum. Dokunamıyorum, koklayamıyorum. Bugün tam 16 gün oldu ne zaman çıkacaklarıda belli değil. Psikolojim yerlerde. Dua etmekten başka çarem yok. Hayatımın en köt ü zamanlarını geçiriyorum ve beni anlayacak kimse yok etrafımda. Ne yapayım ne edeyim nasıl bekleyim nasıl sabredeyim. Bir yöntemi varsa ne olur söyleyin...

Dua edin bol bol bizde ederiz çok zordur bılrım ares ve Güney tekhortumla besleniyordu mıdelerınden damla damla :KK43: 1 ay durdular yanlış hatırlamıyorsam ınanın ikizlerin bağı çok yüksektir atlatırlar
 
Dört sene önce bugün yazdığım satırları okurken yaşadıklarım, gördüklerim süzüldü gözümden…
Erkendi, çok erkendi hem de doğumları… Ve yaşamda kalmaları…
Her an risk…
Her an damlacıklara ölçüyordum hayatı…
Hiç korkmadım!
Biliyordum canımın, can parçalarımın ikisinin de bana gülümseyip gönül bahçemde koşturacaklarını…
2,5 ay kaldık hastane odasında, hortumlarla, küvezlerle, yoğundu, bakımdı, emekti, nefesti…
Nefesin kesilip, kalbin durmuş gibi (!) yaptığı ne günler, ne geceler geçti….
Geçti…
Şarkıdaki gibi “neler neler geçmedi ki…”
Mucizelerine defalarca tanık etti beni onları yaradan…
Allah…
Onun emanetleridir bana
Bağımlı değil, bağlıyım onlara… Öğrendim
Benim değiller… Öğrendim
Allah’ın bana emanetleridir onlar…
Gözümün bebeği, yaşama sevincim onlar…
Yalnızlığımın kalabalıkları onlar…
Coşkum, nefesim onlar…
Dün geceden başlayan tüm mesajlarınız için, onların adına teşekkür ederim size…
Ablaları, abileri, dayıları, teyzeleri, nineleri… Hepiniz sağ olun, dualarınızla, temennilerinizle iyiyiz “biz”
Gülben

Üzerime düşüyor yine sabah ezanı sesleri
Yine her yer maviye boyandı ve
Yine mucizeler..
Hayatın bana sunduğu tüm güzelliklerin zirvesindeyim artık
Allah’a o kadar yakın hissediyorum ki kendimi, bu tarifsiz gücüm, bitmeyen sabrım bundan olsa gerek…
Sıra sıra kelimeleri, pek şirin biraz da bilmiş ifademle, yanyana dizmesini iyi bilen ben, kalakaldım öyle bir şaşkın, bir gülen, bir ağlayan…
Aklımı sorguluyorum bazen, buradasın di mi? diye. Çıt yok..Yok yok buradadır diyorum..
İçeriden bir ses, “şşşt ben yüreğinim, bana bak sen artık boşver aklı maklı”..
E doğru, cevap bile vermiyor zaten…
Derin bir nefes alıp kokluyorum zorlu mücadelenin minik iki kahramanını..Evet onlar birer kahraman. Erken geldiler..
Biz baştan başarırız dediler, ben dayanamayıp ellerimi ısırırken onlar gülümsediler ve uyurken bile gülümsediler o günlerde içimden çıkıp kollarıma gelememişlerdi, kollarımdan yataklarına geçememişlerdi,hazırladığım tulumlarını bile giyememişlerdi..
Ben çok üzgündüm..
Parmağım minik ellerinden hiç ayrılmadı. Ben konuştum ve kahramanlar dinlediler.
Beni yine annelikle taçlandırdılar. Atlas’a ”Abi” madalyası taktılar. Bu iki kahraman bizi kocaman bir aile yaptılar…
Şimdi uyuyorlar odalarında, biz parmak uçlarımızda yürüyoruz..
Hep yavaş konuşuyoruz sanki..
 
Merhaba kızlar. Hayatımın en zor günlerini geçiriyorum. İçimi nereye döksem sanki zehrim azalacak yüreğimdeki sızı hafifleyecekmiş gibi hissediyorum. her ne kadar sonucu öyle olmasada.. 3 sene çocuk yapmak için uğraşmış sonunda ikiz yavrularıma hamile kalmıştım. Alahım iki erkek nasip etmişti bana çok şükür ki... Anlatacağım tarihe kadar herşey yolunda gidiyordu.

29 Mayıs 2013 Çarşamba günü 30. haftamdı. Doktor kontrolümüz vardı. Ama doktora gitmeden 10 gün öncesinden o güne kadar sancım vardı. Kontrole girdiğimde nasılsın dedi. Sancılıyım dedim. gel önce bebeklere bakalım sonra nst ye bağlayalım dedi. Oğluşlarımın durumu gayet iyiydi. Plasentası, suyu, duruşları, kiloları o kadar iyiydi ki erken doğum olacağı aklıma gelmezdi. Muayeneden sonra nst ye girdim. Sancım çıktı ama önemli değil yalancı sancı dedi. Muayeneden çıkarken sıkı sıkı tembihledi suyun gelirse, sancın artarsa, içinde kötü bir his varsa bile gel. Yolunda gitmeyen birşey varsa hissedersin dedi. Aynı gün ciğer geliştiri iğnelerimizi yaptık.

Aradan 1 hafta geçti. Sancılarım şiddetlenmeye başladı. Önemsemiyordum belki ikiz olduğu için bu kadar fazla hissediyorum diyordum. Ta ki Miraç Kandili gecesine kadar. O gün keyifsizdim sancımda vardı. Gece yattık eşimle. İlk defa dayanamayacağım kadar şiddetli bir sancı ve sancı ile birlikte ıkınma hissi geldi. Aynı anda nefesim kesildi. gayri ihtiyari ıkındım. Sabaha kadar uyur uyanık arası sancıları çekmeye devam ettim. Ertesi gün eşimi işe gönderdim. Yatsam yatamıyorum otursam oturamıyorum ayakta dursam duramıyorum garip ve rahatsız edici bir durum vardı ortada. Eşimi aradım gel bir doktora gidelim sancım var dedim. Sallana sallana gittik. Giderken aramıştım doktoru asistanına sakın çıkmasın ben geliyorum demiştim. Gider gitmez muayeneye aldı beni. Önce oğluşlarıma baktı herşey yolundaydı. Sadece bir tanesinin kafası serviksin üzerindeydi. Alttan bakacağım açılman var mı dedi. Hayatımın en iğrenç muayenesiydi. Bakıp 1 cm açılman var doğum sancısıı çekiyorsun doğum başlamış dedi. Başladım ağlamaya 31 haftalık yavrularım daha çok erken ne olur birşeylerin yapın diye. Hemen hastaneye yatırdı ve doğumu geciktirmek için uğraşlar başladı. İlk gün orta seviyede sancılarım olmasına rağmen ilaçlar fayda etmiyordu. Doğum sancıları azar azarda olsa devam ediyordu. İkinci gün muayenede açılma olmadığı ama sancılar azalmayı bırakın artmaya başladığı için doğum olabileceğini söyledi. Salya sümük çıktım gene odasından. O gün sancım yoktu. Ama nst de hissettiğim sancılar 60 ise o gün sancım olmamasına rağmen nst de 120 lik sancı çıkıyordu. Bu daha büyük risk dedi doktorum bu büyüklükteki sancılar açılmayla sonuçlanır ve doğuma alınırsın dedi. Cuma gününü daha rahat atlattıktan sonra Cumartesi sabahı nst de sancım çıkması sonucu taburcu edilmeyeceğimi Pazartesi ye kadar hastanede yatacağımı 1 gün bile kalsa yavrularım çok önemli olduğunu söyledi. Bir yandan dua ediyor bir yandan da sancılarla mücadele etmeye çalışıyordum. Bir yandan da gebeliğimin başından beri Allahım ne olur hastaneden çıkarken yanımda götüreyim çocuklarımı erken doğmasınlar diye ettiğim dualarıma devam ediyordum. Ancak Cumartesi günü sancılarım ikiye katlayıp çocuklarımda taşikardi başladı.

Nst yi korku filmi izliyormuş gibi izliyordum. Birinin kalp atışı 260 vururken öbür bebeğimin kalp atışları 90 a düşüyordu. Hemşireye hemen doktora bebeklerin kalp atışlarındaki düzensizliği söylemesini istedim. Doktorum geldi. benimle aynı fikirdeydi. bebeklerde taşikardi başlamıştı ve doğurmak zorundaydım artık. Gece 10 a kadar belki düzelir diye bekledik ama mücadeleyi kaybettim ne yazık ki. gece 11 e doğru ameliyathaneye alındım. 23:01 de biri 23:02 de öbür bebeğim dünyaya geldi. Genel anestezi olduğum için yavrularımı görmedim. Fakat ameliyathane masasında uyandırılınca iyi olduklarını söylediler.

8 Haziran 2013 Cumartesi gecesi doğum yaptım. o tarihten bu yana yavrularım küvezdeler. Korkunç zamanlar geçiriyorum. Onların yokluğu ile evimde yaşamak kabus gibi. Her gün gidip görmeye çalışıyorum. 8 ay boyunca dolu dolu yaşadık biz. Yavrularımla konuşur, onlara şarkı söyler, birlikte müzik dinler, akşama kadar da onları ne kadar sevdiğimi söylerdim.

Ama şimdi içimde bir boşluk var. Sabah onların ısrarcı tepikleriyle uyanmıyorum artık, Kahvaltıdan sonra karnımda kudurmalarını izleyemiyor ve onlara dokunamıyorum. Sohbet edemiyorum. Hastaneye gidip ikisini de görüp ki 5 dk fazlasına izin vermiyorlar onlarla sohbet etmeye ve onları ne kadar çok sevdiğimi söylemeye koşuyorum. Dokunamıyorum, koklayamıyorum. Bugün tam 16 gün oldu ne zaman çıkacaklarıda belli değil. Psikolojim yerlerde. Dua etmekten başka çarem yok. Hayatımın en köt ü zamanlarını geçiriyorum ve beni anlayacak kimse yok etrafımda. Ne yapayım ne edeyim nasıl bekleyim nasıl sabredeyim. Bir yöntemi varsa ne olur söyleyin...
allah yardımcın olsun benim kızımda 36 gün kaldı yoğun bakımda.çok ama çok zor zamanlardı.ilk kez 16 gün sonra görebildim kızımı minikliği karşısında şok oldum kabullenemedim günlerce.dua etmekten ve sabretmekten başka çaremiz yok.ama kendini eve kapatma ağlamak istiyorsan da ağla içinde tutma ben evdekilerden kaçıp parka gider orada ağlardım.kaç kilo doğdular bu arada?
 
9 yıl önce 6,5-7 aylık gibiyim. kontrolüme 2 gün vardı. ikinci bebeğime hamileydim. ama ilki gibi bu da çok riskliydi. her gün fraksiparin iğne oluyor, aspirin içiyordum. eşim bana kontrole gidip gitmeyeceğimi sordu. kontrolüm cumaydı. kontrole ben hep yalnız gittim çok vcevvalim her türlü yerde araba kullanıp tek başıma hamileyken bile her yere park ederdim. ben de ya canım hiç gitmek istemiyor pazartesi giderim sen arabayla git dedim. sonra sabaha kadar bulanık sellerde boğuştum sonra bir el beni boğulmaktan kurtardı. eşime arabayı bırak ben kontrolüme gideyim dedim. derken kontrolde bebeğin plasentasının eskidiği bebeğin zayıfladığı hiç hareket etmediği ve her an her şeyin olabileceğini öğrendim. acil sezeryan ve 11 günü solunum makinasına bağlı, pnömotoraks gelişen sıkıntılı bir bebeğin iyileşmesini dua ederek bekledim. toplam 13 gün yoğun bakımdaydı. kadir gecesi rabbim bana işaret ver ölecekse söz ağlamayacağım, ama alacaksan acı çektirme rabbim dedim. o da bana işaret gönderdi. bebeğim kadir gecesi eve izinli çıkmıştım sabah dönüşünde doktorlar annesi oğlun kefeni yırttı dedi. evet yırtış o yırtış. çok zeki inanılmaz maşallah. dayanıklı iştahlı ama çok zayıf çok çevik canavar gibi bir çocuk oldu. şükürler olsun Allahım onu bize bağışladığına.
 
Merhaba kızlar. Hayatımın en zor günlerini geçiriyorum. İçimi nereye döksem sanki zehrim azalacak yüreğimdeki sızı hafifleyecekmiş gibi hissediyorum. her ne kadar sonucu öyle olmasada.. 3 sene çocuk yapmak için uğraşmış sonunda ikiz yavrularıma hamile kalmıştım. Alahım iki erkek nasip etmişti bana çok şükür ki... Anlatacağım tarihe kadar herşey yolunda gidiyordu.

29 Mayıs 2013 Çarşamba günü 30. haftamdı. Doktor kontrolümüz vardı. Ama doktora gitmeden 10 gün öncesinden o güne kadar sancım vardı. Kontrole girdiğimde nasılsın dedi. Sancılıyım dedim. gel önce bebeklere bakalım sonra nst ye bağlayalım dedi. Oğluşlarımın durumu gayet iyiydi. Plasentası, suyu, duruşları, kiloları o kadar iyiydi ki erken doğum olacağı aklıma gelmezdi. Muayeneden sonra nst ye girdim. Sancım çıktı ama önemli değil yalancı sancı dedi. Muayeneden çıkarken sıkı sıkı tembihledi suyun gelirse, sancın artarsa, içinde kötü bir his varsa bile gel. Yolunda gitmeyen birşey varsa hissedersin dedi. Aynı gün ciğer geliştiri iğnelerimizi yaptık.

Aradan 1 hafta geçti. Sancılarım şiddetlenmeye başladı. Önemsemiyordum belki ikiz olduğu için bu kadar fazla hissediyorum diyordum. Ta ki Miraç Kandili gecesine kadar. O gün keyifsizdim sancımda vardı. Gece yattık eşimle. İlk defa dayanamayacağım kadar şiddetli bir sancı ve sancı ile birlikte ıkınma hissi geldi. Aynı anda nefesim kesildi. gayri ihtiyari ıkındım. Sabaha kadar uyur uyanık arası sancıları çekmeye devam ettim. Ertesi gün eşimi işe gönderdim. Yatsam yatamıyorum otursam oturamıyorum ayakta dursam duramıyorum garip ve rahatsız edici bir durum vardı ortada. Eşimi aradım gel bir doktora gidelim sancım var dedim. Sallana sallana gittik. Giderken aramıştım doktoru asistanına sakın çıkmasın ben geliyorum demiştim. Gider gitmez muayeneye aldı beni. Önce oğluşlarıma baktı herşey yolundaydı. Sadece bir tanesinin kafası serviksin üzerindeydi. Alttan bakacağım açılman var mı dedi. Hayatımın en iğrenç muayenesiydi. Bakıp 1 cm açılman var doğum sancısıı çekiyorsun doğum başlamış dedi. Başladım ağlamaya 31 haftalık yavrularım daha çok erken ne olur birşeylerin yapın diye. Hemen hastaneye yatırdı ve doğumu geciktirmek için uğraşlar başladı. İlk gün orta seviyede sancılarım olmasına rağmen ilaçlar fayda etmiyordu. Doğum sancıları azar azarda olsa devam ediyordu. İkinci gün muayenede açılma olmadığı ama sancılar azalmayı bırakın artmaya başladığı için doğum olabileceğini söyledi. Salya sümük çıktım gene odasından. O gün sancım yoktu. Ama nst de hissettiğim sancılar 60 ise o gün sancım olmamasına rağmen nst de 120 lik sancı çıkıyordu. Bu daha büyük risk dedi doktorum bu büyüklükteki sancılar açılmayla sonuçlanır ve doğuma alınırsın dedi. Cuma gününü daha rahat atlattıktan sonra Cumartesi sabahı nst de sancım çıkması sonucu taburcu edilmeyeceğimi Pazartesi ye kadar hastanede yatacağımı 1 gün bile kalsa yavrularım çok önemli olduğunu söyledi. Bir yandan dua ediyor bir yandan da sancılarla mücadele etmeye çalışıyordum. Bir yandan da gebeliğimin başından beri Allahım ne olur hastaneden çıkarken yanımda götüreyim çocuklarımı erken doğmasınlar diye ettiğim dualarıma devam ediyordum. Ancak Cumartesi günü sancılarım ikiye katlayıp çocuklarımda taşikardi başladı.

Nst yi korku filmi izliyormuş gibi izliyordum. Birinin kalp atışı 260 vururken öbür bebeğimin kalp atışları 90 a düşüyordu. Hemşireye hemen doktora bebeklerin kalp atışlarındaki düzensizliği söylemesini istedim. Doktorum geldi. benimle aynı fikirdeydi. bebeklerde taşikardi başlamıştı ve doğurmak zorundaydım artık. Gece 10 a kadar belki düzelir diye bekledik ama mücadeleyi kaybettim ne yazık ki. gece 11 e doğru ameliyathaneye alındım. 23:01 de biri 23:02 de öbür bebeğim dünyaya geldi. Genel anestezi olduğum için yavrularımı görmedim. Fakat ameliyathane masasında uyandırılınca iyi olduklarını söylediler.

8 Haziran 2013 Cumartesi gecesi doğum yaptım. o tarihten bu yana yavrularım küvezdeler. Korkunç zamanlar geçiriyorum. Onların yokluğu ile evimde yaşamak kabus gibi. Her gün gidip görmeye çalışıyorum. 8 ay boyunca dolu dolu yaşadık biz. Yavrularımla konuşur, onlara şarkı söyler, birlikte müzik dinler, akşama kadar da onları ne kadar sevdiğimi söylerdim.

Ama şimdi içimde bir boşluk var. Sabah onların ısrarcı tepikleriyle uyanmıyorum artık, Kahvaltıdan sonra karnımda kudurmalarını izleyemiyor ve onlara dokunamıyorum. Sohbet edemiyorum. Hastaneye gidip ikisini de görüp ki 5 dk fazlasına izin vermiyorlar onlarla sohbet etmeye ve onları ne kadar çok sevdiğimi söylemeye koşuyorum. Dokunamıyorum, koklayamıyorum. Bugün tam 16 gün oldu ne zaman çıkacaklarıda belli değil. Psikolojim yerlerde. Dua etmekten başka çarem yok. Hayatımın en köt ü zamanlarını geçiriyorum ve beni anlayacak kimse yok etrafımda. Ne yapayım ne edeyim nasıl bekleyim nasıl sabredeyim. Bir yöntemi varsa ne olur söyleyin...

Sadece dua et, Allaha sığın bu mübarek günde nolur sakın isyan etme, hayırlısıysa bebeklerini sağlıkla görmek nasip etsin de yaşamayan bilmez, oğlumu yoğunbakımda ilk gördüğüm günü hiç unutamıyorum. Akciğer yetmezliği vardı. Rabbim ömür verince veriyor. İnşallah sende sağlıkla büyütürsün onları ama sabır, sabır dua yoğunbakımın kapısında melekler bekler inan bana seni görürler rabbine sığın canım benim
 
Son düzenleme:
allah yardımcın olsun benim kızımda 36 gün kaldı yoğun bakımda.çok ama çok zor zamanlardı.ilk kez 16 gün sonra görebildim kızımı minikliği karşısında şok oldum kabullenemedim günlerce.dua etmekten ve sabretmekten başka çaremiz yok.ama kendini eve kapatma ağlamak istiyorsan da ağla içinde tutma ben evdekilerden kaçıp parka gider orada ağlardım.kaç kilo doğdular bu arada?


Biri 1425 diğeri 1650 gr doğdu cnm..
 
merhabalar hamileliğimin çok güzel geçmesine rağmen 14 ağustos 2006 sabahı karnımın ağrısıyla uyandım ve suyum geldiğini farkettim.Hemen doktora gittik ve doğum olacğını bildirdi.çok korkuyodum daha 32 hafta 5 günlük hamileydim ve daha hiçbirşeyim hazır değildi:):):) suni sancı ile 2250 kg bir kızım oldu ve çok şükür çok sağlıklıydı.ertesi gün hastanedne çıkıp evimize geldik ama ne beşiğimiz vardı ne doğru düzgün giyeceğimiz birşey.1 ay içerisinde kızım çok kilo kaybetti ve tam 1 kiloya kadar düştük.anne sütü alamdı çünkü emmeyi bilmiyordu mama vermeye başladık.herşey boğazında kalıyordu kaç defasında kucağımda morardı kaldı ve çok şükür şuan kızım 7 yaşında ve yaşıtlarından çok çok iyi rabbim sağlıklı uzun ömür versin acılarını gösermesin inşallah....
canım niye kövöze almadılar? şimdi kocaman olmuş ama merak ettim.
 
5 ekimde gece sancım basladı ara ara agrı girerdi hep karnıma az diye umursamadım.
sabaha karsı agrı fazlalasınca esimi uyandırdım .
özel hastaneye gittik doktorum 3 cmlik acılmam oldugunu soyledi .
sancıları kesmek icin ve acılmayı önlemek icin serum taktılar . ciger gelistirici igne vurdular . bu arada daha 31+4 haftalıktı oglum
ertesi gün tekrar ciger gelistirici bi igne daha yaptılar.
7 ekimde gece sancılarım arttı.
belimde platin var sezeryan dogum istiyodum doktorum zorla normal doguma aldı sabah 8de ameliyata aldılar agrılar belime yuklenmesin diye 5 tane agrı kesici igne yaptılar belime sancıları ceke ceke saat 12 de dogum yaptım 31+6 gunluk 2 kilo 30 gram dogdu oglum
Allah herkesin yardımcısı olsun Analı babalı buyusun evlatlarımız
 
rabbim analı babalı büyütsün inş.ben de 29 haftalıkkken suyumun gelmesiyle erken doğum yaptım.çok ani oldu.su olduğunu bile anlamadım.hastaneye gittik doğum başlamış dediler.ertesi gün sezaryen yapıldı.minik kuzum 1160 gr doğdu.58 gün kövezde kaldı.neler çektiğimi sadece yaşayanlar bilir.şimdi yanımda çok şükür.ufak tefek problemlerimiz var.sabır ve zamanla geçer inş.onlar rabbimizin minik mucizeleri ve çok güçlüler.dualarınızda unutmayın.


Merhaba , bende prematüre annesiyim akhamileliğimn 12haftasında aşırı kanamam oldu şans ya tatildeyim devlet hastanesi sadece var gittik iğnelerde durdurdular düşük olacaktı kaç ay sadece tuvalete kalktım sürekli yattım tam atlattık derken akşam kınamız vardı hazırlandık eşimle gittik öğlenden çok az az akıntı tarzı suyum geliyormuş ama benim akıntım çok olduğu için anlamadım su olduğunu ve hiç bir şekilde erken doğum riskim yoktu herşey çok normaldi neyse gittik ben yine de yerimden kalkmadım ne oynamak ne başka bişey sürekli tuvalete gitmeye başladım ped taktım ama 5 dakika da bir değiştiriyorum sonra yerimden bi kalktım sandalye su içinde hala suyum geldiğini anlamadım bilmiyorum yaşım küçük 18 yaşındayım hemen anneme anlattım anladılar tabi kınada kim var kim yok koşturduk. Hastaneye gittik ultrasyonda bişey çıkmadı su gelişi yok iftarımızı kaçırıyor olmamasanız dediler imkansız dedim alttan baktırırım yoksa bakmayacaklardı ayak gelişi dediler ayaklarıyla baskı yapıyor su boşalıyormuş zaten o kadar hareketliydiki bebeğim normalde neyse hemen eğitim araştırmaya gönderdiler zeynep kâmile direk yatışımı yaptılar ama ben zaten çökmüş durumdayım yanıma kimseyi almıyorlar yaşım küçük hastaneye hayatımda sadece soğuk algınlığından şu ana kadar gitmişim ben bakıp gönderecekler sanıyorum yatış dediler sanki sadece bana müdle ediliyormuş gibiydi gebe izleme bi girdim ki hasta kaynıyor hepsi erken doğum riski bazı yataklar ikişer kişi yatıyor bi kaç saat doğumhanede yattım yer yoktu direk ciğer geliştirici iğneler yapıldı gebe izleme alındım sonra kendimde değilim ağlıyorum çıkarın beni diye özelleri arıyoruz baş hekimlerde konuşuyoruz kabul etmiyorlar 3 hafta yattım orda neler görmedim ki doğum yapan kadınlar eşleri sarktık öylece bekliyorlar erkek temizlikciler geçiyor kimsenin umrunda değil bişeyde diyemiyorsun bağırıyorlar defol git başka hastaneye diye neyse 3 hafta donsında suyum tamamen bitti ertesî gün ameliyata alıcaz dediler ben sabahı zor ettim ağlamaktan sürekli nts ye takılı kaldım sabah oldu 12 gibi hazırladılar beni ailemle görüştüm ilk eşimle uzun süre ağladık sarılıp ağladık ameliyathaneye girdik belden aşşağı uyuşturdular 29 haftalık ama 27 uyumlu su geldiği haftada gelişimi Durmuş 1.200 gram dünyaya geldi oğlum doktorlardan duyduğum aa ağladı şaşırdılar ağlamazmış normalde bu kadar küçük hafta yanımdan geçirdiler vücudunu gördüm mor değildi kıpkırmızıydı ertesi gün gittim yanına gördüm minnacık bişey dondüm kaldım konuşamadım kimseye tarif edemedim oğlumu yoğun bakımdan iki hafta kalmadan çıktı ciğer geliştiriciler yapıldı ve uzun süre doğum yapmadığım için iyice gelişmiş ciğerleri solunum desteği çok az aldı ve kestiler kendi başına alıyordu sadece emme duyusu ve düşük kilodan dolayı 45 gün kaldı hastanede her gün gidip geldim yanına şimdi 1 ay oldu çıkalı herşeyi iyi Allah'a şükür Allah tüm anneleri kavuştursun bebekleriyle
 
Allah kimseye yasatmasin gözyaşlarıyla okudum:KK43: erken dogum korkusu var hep icimde ins yasamamm. Dikisim var ve rahim kalp seklinde. Erken dogumu tetiklermi bilmiyorum. 18 haftalik da bir dusugum var....
 
Merhaba, benimde 33 haftalık doğan bir prensesim var. 3,5 senelik evliyiz ve ilk 2 seneden sonra çocuk istiyorduk ama olmadı 1,5 sene birçok tedavi denedik ve en son aşılama ile hamile kaldım derken 8 haftalık düşük yaptım:KK43: sil bastan aşılamaya 3 ay sonra tekrar başladık ve şükürler olsun yine hamileydim. Çok zor bir hamilelikti ilk 3 ay boyunca sürekli kanamam oluyordu ve yüregimiz agzimizda gece gece hastanelere çok kosturdugumuzu bilirim. Bu sefer bebeğim gitti bizi bıraktı derken iyi haberini aldık kızımız hala bizimleydi ve 6 ay boyunca sürekli yatıp ilaç kullandim. 7. aya geldiğimizde şiddetli yürüyemeyecek derecede kasık ve kemik agrim başladı birçok defa doktora gittim ama bazen muayene bile etmeden normal denip geri gönderildim. Yine boyle normal denen bir muayeneden 4 gün sonra 24 haziranda gece 2 de adet sancısı gibi bir sancim oldu ama oyle dayanılamayacak bir ağrı değil ilk önce hastaneye bile gitmeyi düşünmedim ama daha sonra kızımı riske atamazdim kontrol amaçlı bir gider geliriz diye esimi kaldırdım gayet sakin şekilde hatta yolda güle eglene hastaneye gidiyoruz daha benim dogumuma çok var ki bir muayene olup doktor da herşey normal deyip geri gönderecek bizi ama öyle olmadı doktor muayene eder etmez sen doguruyorsun sakin ayağa kalkma dedi bana ama benim ne agrim var ne suyum geldi en önemlisi benim daha çok zamanım vardi taki 7 cm açılmam olduğunu duyana kadar... Apar topar sedyeyle odaya çıkartıldım ve yatisim yapildi ama daha eşimin haberi yok yazık oda muayeneden cikmami bekliyormuş neyse telefonla ağlaya şükret eşimi aradım yanıma geldi ama ne gelmek heyecandan korkudan eli ayağına dolanmış hemen eve gidip çantamı getirdi o arada annemler şehir dışında onlara haber verildi benim durumum ise ayağa kesinlikle kalkmaması izin yok ciğer geliştirici ignem yapıldı ve doğumu olabildiğince geciktireceklerini söylediler ama benim kuzum sadece 10 saat durabildi acilmam 9 cm olmuştu ve artik doğum kaçınılmazdı doktor gelip suyunu patlattı ve iste ozaman doğum sancısı cekmek neymiş anladım çok şükür 20 dk sancı çektim ve dogumhaneye alindim. Çok zor bir hamilelik ten sonra allah yüzüme baktı kolay bir doğum yaptım. Prensesimin o ilk aglayisini görmek duymak o an hiçbir şeye değişilmezdi ama kızımı öpüp koklayamadan küveze götürdüler 1.770 gr doğmuştu o günden sonra 17 günlük küvez maceramiz başladı ama benim güçlü savaşçı kızım bunu da atlatmıştı ve nihayet artik evinde odasinda annesinin babasının kollarindaydi. Uzun uzun kokladim izledim gece korkup uyuyamadim nefes aliyormu diye kontrol etmekten ama Simdi 8 aylık olduk bile. Allah isteyen herkese nasip etsin öyle bir duygu ki mümkün değil tarif edilmiyor hiçbir şeyle kıyaslanmiyor...
 
Merhaba, benimde 33 haftalık doğan bir prensesim var. 3,5 senelik evliyiz ve ilk 2 seneden sonra çocuk istiyorduk ama olmadı 1,5 sene birçok tedavi denedik ve en son aşılama ile hamile kaldım derken 8 haftalık düşük yaptım:KK43: sil bastan aşılamaya 3 ay sonra tekrar başladık ve şükürler olsun yine hamileydim. Çok zor bir hamilelikti ilk 3 ay boyunca sürekli kanamam oluyordu ve yüregimiz agzimizda gece gece hastanelere çok kosturdugumuzu bilirim. Bu sefer bebeğim gitti bizi bıraktı derken iyi haberini aldık kızımız hala bizimleydi ve 6 ay boyunca sürekli yatıp ilaç kullandim. 7. aya geldiğimizde şiddetli yürüyemeyecek derecede kasık ve kemik agrim başladı birçok defa doktora gittim ama bazen muayene bile etmeden normal denip geri gönderildim. Yine boyle normal denen bir muayeneden 4 gün sonra 24 haziranda gece 2 de adet sancısı gibi bir sancim oldu ama oyle dayanılamayacak bir ağrı değil ilk önce hastaneye bile gitmeyi düşünmedim ama daha sonra kızımı riske atamazdim kontrol amaçlı bir gider geliriz diye esimi kaldırdım gayet sakin şekilde hatta yolda güle eglene hastaneye gidiyoruz daha benim dogumuma çok var ki bir muayene olup doktor da herşey normal deyip geri gönderecek bizi ama öyle olmadı doktor muayene eder etmez sen doguruyorsun sakin ayağa kalkma dedi bana ama benim ne agrim var ne suyum geldi en önemlisi benim daha çok zamanım vardi taki 7 cm açılmam olduğunu duyana kadar... Apar topar sedyeyle odaya çıkartıldım ve yatisim yapildi ama daha eşimin haberi yok yazık oda muayeneden cikmami bekliyormuş neyse telefonla ağlaya şükret eşimi aradım yanıma geldi ama ne gelmek heyecandan korkudan eli ayağına dolanmış hemen eve gidip çantamı getirdi o arada annemler şehir dışında onlara haber verildi benim durumum ise ayağa kesinlikle kalkmaması izin yok ciğer geliştirici ignem yapıldı ve doğumu olabildiğince geciktireceklerini söylediler ama benim kuzum sadece 10 saat durabildi acilmam 9 cm olmuştu ve artik doğum kaçınılmazdı doktor gelip suyunu patlattı ve iste ozaman doğum sancısı cekmek neymiş anladım çok şükür 20 dk sancı çektim ve dogumhaneye alindim. Çok zor bir hamilelik ten sonra allah yüzüme baktı kolay bir doğum yaptım. Prensesimin o ilk aglayisini görmek duymak o an hiçbir şeye değişilmezdi ama kızımı öpüp koklayamadan küveze götürdüler 1.770 gr doğmuştu o günden sonra 17 günlük küvez maceramiz başladı ama benim güçlü savaşçı kızım bunu da atlatmıştı ve nihayet artik evinde odasinda annesinin babasının kollarindaydi. Uzun uzun kokladim izledim gece korkup uyuyamadim nefes aliyormu diye kontrol etmekten ama Simdi 8 aylık olduk bile. Allah isteyen herkese nasip etsin öyle bir duygu ki mümkün değil tarif edilmiyor hiçbir şeyle kıyaslanmiyor...
allah bagislamis kizini. Cnm peki tam kac haftalikti kizin doğduğunda?
 
X