• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Psikolojik hastamiyim mutsuz muyum.

Sanirim annemin yasadigi hastalik donemlerinden kalma doktorlara ilaclara inancim yok . Terapi olursa devam ederim diye dusunuyorum.
Doktorlara niye kızıp inancınızı kaybediyorsunuz?
Tüm imkanlar kullanılsa da iyileşemeyen ve vefat eden hastalar oluyor ne yazık ki.
Doktorlar hastaları için elinden geleni yapar ama vakti gelen hastaya kimsenin yapabileceği bir şey yok ne yazık ki.
Yakın zamanda okuduğum bir kitap çift anadalda profesör olmuş bir bilim adamının kanserden kaybettiği hayatını anlatıyordu.
Kanser üzerine araştırmalar yapan bilim adamı kendine çare olamadı.

Kayınvaldemin lenfoma tedavisini üstlenen Prof.Hanım aynı hastalığı geçirmiş, kendini tedavi etmiş.Kayınvaldem iyileşti son kontrolde öğrendik ki doktor hanımın vücudunun başka bir bölgesinde metastaz yapmış hastalığı.

Kısacası hayatta herkesin başına geliyor böyle kötü durumlar.
Ben zaten iyileşmem,durumu kabul ettim ne demek?
Çocuklarınızı da mı düşünmüyorsunuz?
 
Aslinda kiskancligim pek fazla yok. Daha cok mutsuzluk hissi hicbirsey yapmama istegi asiri sinirlilik tahammulsuzluk insanlara guvenmeme mesafe koyma yalniz kalma. Kiskanma kismi daha cok kendim mutsuz oldugum icin kiyas yapmak kiskanc bir yapim yok aslinda bazi seylerin etkisi sanirim
Tedaviden kacma kismi da galiba tedaviye iyi olacagima inancimin olmamasi. Aslinda gittigim zaman sorunlarimi konusurum cekinmem derdime care ararim ancak zarar gormeden duzelecegime inanmam lazim.
O zaman önce inanmanız lazım.
Ama şunu da bilin ki her ilaç uyku yapmıyor.
Uykusuzluk yapan anti depresanlarda var.
 
Doktorlara niye kızıp inancınızı kaybediyorsunuz?
Tüm imkanlar kullanılsa da iyileşemeyen ve vefat eden hastalar oluyor ne yazık ki.
Doktorlar hastaları için elinden geleni yapar ama vakti gelen hastaya kimsenin yapabileceği bir şey yok ne yazık ki.
Yakın zamanda okuduğum bir kitap çift anadalda profesör olmuş bir bilim adamının kanserden kaybettiği hayatını anlatıyordu.
Kanser üzerine araştırmalar yapan bilim adamı kendine çare olamadı.

Kayınvaldemin lenfoma tedavisini üstlenen Prof.Hanım aynı hastalığı geçirmiş, kendini tedavi etmiş.Kayınvaldem iyileşti son kontrolde öğrendik ki doktor hanımın vücudunun başka bir bölgesinde metastaz yapmış hastalığı.

Kısacası hayatta herkesin başına geliyor böyle kötü durumlar.
Ben zaten iyileşmem,durumu kabul ettim ne demek?
Çocuklarınızı da mı düşünmüyorsunuz?
Inancimi kaybetme sevebin sadece annemi kurtaramadilar diye degil. Tv de cikan doktorlarin tip sizi tedavi etmez ilac satmak icin gecici iyilestirir aciklamalari. Onceden bebekleri cok gerekli deyip asilari vurdurup bugun ise o asilar otistik yapiyormus cocuklari vs vs . Bircok sey cikiyor okuyoruz bunlarda buyuk etken. Normalde ufak tefek hastaliklarimizi bile evde dogal seylerle atlatmaya calisiyorum. Psikolojik rahatsizliklarda da bal pekmez ise yarasaydi coktan denemistim:);)
 
Inancimi kaybetme sevebin sadece annemi kurtaramadilar diye degil. Tv de cikan doktorlarin tip sizi tedavi etmez ilac satmak icin gecici iyilestirir aciklamalari. Onceden bebekleri cok gerekli deyip asilari vurdurup bugun ise o asilar otistik yapiyormus cocuklari vs vs . Bircok sey cikiyor okuyoruz bunlarda buyuk etken. Normalde ufak tefek hastaliklarimizi bile evde dogal seylerle atlatmaya calisiyorum. Psikolojik rahatsizliklarda da bal pekmez ise yarasaydi coktan denemistim:):KK66:
Aşının otizm üzerinde kanıtlanmış bir etkisi yok.
Otizmin sebepleri hakkında net bir bilgi olmadığı için 'aşılarda bulunan civa sebeplerden biri olabilir' diye düşünülüyor ki ben buna katılmayanlardanım.
Milyonlarca çocuk aşılanıyor, bazılarında farklı komplikasyonlar oluyor,sebep olan faktörlere bakmak lazım, ayrıca bu tip (aşı, ameliyat, kemoterapi) kararlar verilirken kar-zarar hesabı yapılır.
Açıkcası binlerce yıllık geçmişi olan tıp bilimini özelde de psikoloji bilim dalını ve tedaviyi reddetmek bizi nereye götürür?
Etraflıca düşünmek lazım.
 
Merhaba sizlerden yardim istiyorum. Beni yorumlamanizi istiyorum.

31 yasindayim. 11 yil once annemi kotu bir hastalik sonucu kaybettim. Yakindan sahit oldugum agir hastalik sureci ve vefatı beni derinden etkiledi. Psikolojimde agir yaralar acti. Babam hemen evlendi ve ben de o evde kalmak.istemedigim icin ortam degisikligi icin evlilik gibi ciddi bir karari alma zamani olmadigi halde sirf iyi biri oldugu icin ask sevgi hissetmeden ve hic irdelemeden evlenme karari aldim.

Ice kapabik bir insanım yas donemimi atlatamamis mutsuzdum. Mutsuzlugumun evlilikten sonra devam etmesini yanlis evlilik yapmama bagliyordum. Ancak bu psikolojide iki cocuk sahibi de oldum. Ve bugun kendimi surekli mutsuz, kendimi baskalariyla kiyaslayan ,kiskanc olmadigimi düşünüyordum ancak kiskandigimi farkettim,surekli sinirli ve yalniz hisseden bir insan oldum. Asiri sinirli olmam, cocuklarima bile tahammulsuz olmam ve kendimi birden cok mutsuz hissetme duygulari,hicbirsey yapmama istegi, kendimi sorgulamama sebeb oldu. Evliligimin mutsuzlugundan degil belki de 11 yil hatta oncesine dayanan bir depresyonummu var diye dusunmeye basladim. Cunku olumlu ve gecimli bir insan olsaydim esim sevilmeyecek gecimsiz kotu biri degildi. Sakin yapida bi insan.
Ancak kimse kusursuz degildir. Durumumu actigimda ondan cok destek gordugumu soyleyemiyorum. "Sen zaten evlendigimizden beri boylesin.. ne var annen öldüyse cok normal herkesin basina gelebilir. Hayatimizi zehir etmeye degermi "gibi kendimi daha cok suclu hissedip icime kapanmama sebep olacak tepkiler veriyor.

Sonuc olarak
1. Ben gercekten depresyonda miyim
2. Ilac kesinlikle kullanamam.
3. Terapi faydali olur mu. Ben gercekten iyilesebilecegime inanmiyorum hayatimi boyle kabullenmem mi gerekiyor. Kendime ve cocuklarima uzuluyorum..

Cevaplarinizi bekliyorum. Simdiden cok tesekkur ederim.

Bakın buraya konu açıp bizden cevap bekliyorsunuz öyle değil mi? O halde iyileşeceğinize inanıyorsunuz. Aksini söylemeyin. İnanmıyorum iyileşenden diye düşünmeyin, çocuklarınıza haksızlık etmiş olursunuz.
Kendinizi anlatın biraz. Nerde nasıl davranıyorsunuz ? Bu şekilde anlayamayız
 
Evet . Ilac almiyorken zaten surekli uyuma istegi birde ilac alirsam cocuklara kim bakacak diyorum.
Her antidepresan uyku yapmaz aksine canlandıracaktır da. Ben yıllardır kullanıyorum antidepresan. Benim böyle uzun süredirkullanma sebebim kronik bir de rahatsızlığımın olması. Uyku yaptığını söylerseniz değiştirir doktor. Hayata daha pozitif olarak katılırsınız. Antidepresan dediğimiz şey şu an sizin vücut seratonin hormonu üretmiyor onu üretmesini sağlıyor. Sürekli kullanıma gerek yok belki terapi ile de çözeceksiniz ilaca gerek kalmayacak doktora gitmeden bilemezsiniz. Bazı kitaplar çok faydalı olabiliyor. Kişisel gelişim tarzı ben mesela ilk ağır depresyonumu üniversitedeyken yaşamıştım uyum sürecimdi ilk sene. O süreçte iki tane kitap okudum Olumlu Düşünmenin Gücü - Norman Vincent Peale bir de %100 Düşünce Gücü diye. Benim için çok etkili oldu diyebilirim o dönem. O tarz moral motivasyon kitaplarından bolca okuyun iyi gelir.
 
Bakın buraya konu açıp bizden cevap bekliyorsunuz öyle değil mi? O halde iyileşeceğinize inanıyorsunuz. Aksini söylemeyin. İnanmıyorum iyileşenden diye düşünmeyin, çocuklarınıza haksızlık etmiş olursunuz.
Kendinizi anlatın biraz. Nerde nasıl davranıyorsunuz ? Bu şekilde anlayamayız
Aslindan ben ilac konusunda yazilanlara inanmiyorum oyuzden kullanmak istemiyorum ve kullanamiyorum diyorum cunku bir hafta kullanmam gereken soguk alginligi ilaclarini bile 2. Gun Unutuyorum. Dogumdan sonra ilac vermis doktor ben onlari kullanmayi tamamen unutmusum hic kullanmadim sonra aklima gelince korktum hatta bisey olurmu diye doktora sordum tamam iyilesmissin zaten dedi. Boyleyim ilac konusunda.
Ancak konusarak terapi olursa onu kabullenirim tabi imkanim olursa arastirmadim henuz.
 
İlaç kullanmak istemiyorsanız önce bir psikoloğa danışın. İlacı psikiyatri yazar çünkü.
Ice kapanigim ailemle akrabalarimla yeterli yakinlik kuramiyorum yada siradan gunluk konularda alinganlik yapiyorum ima da bulundu gibi. Bunlar hissettiklerim toplum icinde.
Evde ev islerini yapmak istemiyorum kisisel bakimimi cok ihmal ediyorum sabah kalkiyorum cocugu okula gonderip tekrar uyuyorum bazen gelene kadar basimi kaldiramiyorum.
Sonra en ufak biseye sinirlenip kiziyorum hosgorulu olamiyorum. Bir an evde cocuklarin birseyine gulerken mutluyken aninda cok mutsuz gibi icime bir huzun konuyor. Genel olarak yuzum gulmuyor.
 
Her antidepresan uyku yapmaz aksine canlandıracaktır da. Ben yıllardır kullanıyorum antidepresan. Benim böyle uzun süredirkullanma sebebim kronik bir de rahatsızlığımın olması. Uyku yaptığını söylerseniz değiştirir doktor. Hayata daha pozitif olarak katılırsınız. Antidepresan dediğimiz şey şu an sizin vücut seratonin hormonu üretmiyor onu üretmesini sağlıyor. Sürekli kullanıma gerek yok belki terapi ile de çözeceksiniz ilaca gerek kalmayacak doktora gitmeden bilemezsiniz. Bazı kitaplar çok faydalı olabiliyor. Kişisel gelişim tarzı ben mesela ilk ağır depresyonumu üniversitedeyken yaşamıştım uyum sürecimdi ilk sene. O süreçte iki tane kitap okudum Olumlu Düşünmenin Gücü - Norman Vincent Peale bir de %100 Düşünce Gücü diye. Benim için çok etkili oldu diyebilirim o dönem. O tarz moral motivasyon kitaplarından bolca okuyun iyi gelir.
Bunu yazmaniza cok sevindim. Aslina bakarsaniz biraz bu konuyu arastirip okuyunca cok agir durumda olmadigimi dusunuyorum. Soyle soyleyim ben annemin vefati sonrasi panik atak yasadim ancak farki da olmadan bir kac ay suruo kendi kendine atlattim. Belkide cok agir degildi ama cok kotuydu genede. Bu da sanirim oyle bir seviyede.
Oyuzden her ilac kullanan da ilacin olumsuz etkilerini yasayacak diye birsey yok degil mi yada intihar falan oluyormus bunlar korkutuyor.
 
Agir bir ergenlik depresyonu gecirmis 2.5 sene kadar ilaç kullanmadan atlatmis biri olarak konusuyorum bizim gibi insanlar ruhen daha hassas diyeyim bu hastalığı ister ilacla ister ilacsiz atlatmis olsun bunalimli durumlarda yeniden girmeye ya da baska piskolojik hastalıklara tutulmaya daha egilimli oluyoruz. Bende 20 yasimdan beri anksiyete var mesela, bununla yasamayi ogrendim ama hayat kalitem düşüyor. Depresyonda oldugunuzu kabul etmek güzel bir adım olmus bunu atlatabilirseniz siz daha farkinda olacaksiniz, ve bir daha kendizi depresyona sürüklenmeden cikarabilirsiniz. İlla ilac kullanmam diyorsaniz piskoterapiyle baslayabilirsiniz belki konusmak anlatmak rahatlatabilir.
 
Ben sizin depresyonda değil de melankolik bir karakterde olduğunuzu düşünüyorum. Yani 11 yıl sürmez bir depresyon ve psikiyatriden ziyade psikolog gerekiyor sizin karakterinizde iyileşmeye gidebilmeniz için. İyi tarafı ilaca gerek yoktur muhtemelen bir destek ve bir kaç sosyal girişimle sorun çözülebilir. Ha yanlış evlilik erken davranılan iki çocuk derseniz onun bi çözümü yok ilaç da içseniz mutsuz olacağınız seçimler yapmışsanız buna alışmak ve kabullenmek zorundasınız.
 
Inancimi kaybetme sevebin sadece annemi kurtaramadilar diye degil. Tv de cikan doktorlarin tip sizi tedavi etmez ilac satmak icin gecici iyilestirir aciklamalari. Onceden bebekleri cok gerekli deyip asilari vurdurup bugun ise o asilar otistik yapiyormus cocuklari vs vs . Bircok sey cikiyor okuyoruz bunlarda buyuk etken. Normalde ufak tefek hastaliklarimizi bile evde dogal seylerle atlatmaya calisiyorum. Psikolojik rahatsizliklarda da bal pekmez ise yarasaydi coktan denemistim:):KK66:

Aşının otizm üzerinde kanıtlanmış bir etkisi yok.
Otizmin sebepleri hakkında net bir bilgi olmadığı için 'aşılarda bulunan civa sebeplerden biri olabilir' diye düşünülüyor ki ben buna katılmayanlardanım.
Milyonlarca çocuk aşılanıyor, bazılarında farklı komplikasyonlar oluyor,sebep olan faktörlere bakmak lazım, ayrıca bu tip (aşı, ameliyat, kemoterapi) kararlar verilirken kar-zarar hesabı yapılır.
Açıkcası binlerce yıllık geçmişi olan tıp bilimini özelde de psikoloji bilim dalını ve tedaviyi reddetmek bizi nereye götürür?
Etraflıca düşünmek lazım.

Aşıların otizm yaptığı gerekçesiyle çocukları aşılatmamak çok ciddi bir toplumsal sorun olduğu için yazmak istedim.
Yurtdışında doktora yapıyorum, bizzat bulunduğum enstitüde yeni nesil aşı geliştiren çok iyi bir laboratuvar var.
Yakın zamanda bu labın seminerine katıldım ve aşı - otizm ilişkili gözükmesinin en önemli sebebinin Otizmin ilk belirtilerinin, çocukların MMR aşısı (Türkçesi kızamık, kızamıkçık, kabakulak olabilir diye düşünüyorum) ile aynı dönemde ortaya çıkması sonucu ABD' de böyle bir inanışın yanlış yorumlama sonucu ortaya çıktığı ve yapılan geniş çaplı meta analizi testlerinde ikisinin arasında herhangi bir ilişki bulunmadığı açıkça ortaya konulduğu anlatıldı.
 
Agir bir ergenlik depresyonu gecirmis 2.5 sene kadar ilaç kullanmadan atlatmis biri olarak konusuyorum bizim gibi insanlar ruhen daha hassas diyeyim bu hastalığı ister ilacla ister ilacsiz atlatmis olsun bunalimli durumlarda yeniden girmeye ya da baska piskolojik hastalıklara tutulmaya daha egilimli oluyoruz. Bende 20 yasimdan beri anksiyete var mesela, bununla yasamayi ogrendim ama hayat kalitem düşüyor. Depresyonda oldugunuzu kabul etmek güzel bir adım olmus bunu atlatabilirseniz siz daha farkinda olacaksiniz, ve bir daha kendizi depresyona sürüklenmeden cikarabilirsiniz. İlla ilac kullanmam diyorsaniz piskoterapiyle baslayabilirsiniz belki konusmak anlatmak rahatlatabilir.
Evet sanirim yer degistiriyor birini atlattim diyorum ice bastiriyorum belki baska yerden patlak veriyor.
 
Ben sizin depresyonda değil de melankolik bir karakterde olduğunuzu düşünüyorum. Yani 11 yıl sürmez bir depresyon ve psikiyatriden ziyade psikolog gerekiyor sizin karakterinizde iyileşmeye gidebilmeniz için. İyi tarafı ilaca gerek yoktur muhtemelen bir destek ve bir kaç sosyal girişimle sorun çözülebilir. Ha yanlış evlilik erken davranılan iki çocuk derseniz onun bi çözümü yok ilaç da içseniz mutsuz olacağınız seçimler yapmışsanız buna alışmak ve kabullenmek zorundasınız.
Aslina bakarsaniz ben bile kendime kesin teshis koyamam ne oldugunu okuyup belirtilere gore depresyon oldugunu dusundum. Ancak 11 yil gizli depresyonda olabiliyormus . Yas suresini olmasi gerektigi gibi yasayip atlamamak 10 yil sonra bile icten ıce kabullenememe durumlari olabiliyor benim gibi.
Evet evlilik ve cocuk sahibi olma konulari o psikolojide yapilmamasi gereken seylerdi..Evlilik karari verirken saglam bir kafada degildim evet ama bugun evliligimi sorgulamak icin kendimde saglam kafa ararim.. once kendime bakmaliyim.
 
Evet . Ilac almiyorken zaten surekli uyuma istegi birde ilac alirsam cocuklara kim bakacak diyorum.


söyle dusunun ilacsiz 20 sene daha bu halde gezeceginize bi iki yil ilac kullanip sonraki senelerde çocuklarınizla dilediginiz gibi ilgilenirsiniz

simdi her yönden vakit kaybediyosunuz

cocuklarin bu zamanlarini kaciriyosunuz, evliliginizi belki sona tasiyosunuz, kendinizi heba ediyosunuz...

herkesin acisini yasama atlatma sekli farkli ama kendinizi toparlayin. anneniz sizi bu halde görse eminim yuregi sizlardi
 
Merhaba sizlerden yardim istiyorum. Beni yorumlamanizi istiyorum.

31 yasindayim. 11 yil once annemi kotu bir hastalik sonucu kaybettim. Yakindan sahit oldugum agir hastalik sureci ve vefatı beni derinden etkiledi. Psikolojimde agir yaralar acti. Babam hemen evlendi ve ben de o evde kalmak.istemedigim icin ortam degisikligi icin evlilik gibi ciddi bir karari alma zamani olmadigi halde sirf iyi biri oldugu icin ask sevgi hissetmeden ve hic irdelemeden evlenme karari aldim.

Ice kapabik bir insanım yas donemimi atlatamamis mutsuzdum. Mutsuzlugumun evlilikten sonra devam etmesini yanlis evlilik yapmama bagliyordum. Ancak bu psikolojide iki cocuk sahibi de oldum. Ve bugun kendimi surekli mutsuz, kendimi baskalariyla kiyaslayan ,kiskanc olmadigimi düşünüyordum ancak kiskandigimi farkettim,surekli sinirli ve yalniz hisseden bir insan oldum. Asiri sinirli olmam, cocuklarima bile tahammulsuz olmam ve kendimi birden cok mutsuz hissetme duygulari,hicbirsey yapmama istegi, kendimi sorgulamama sebeb oldu. Evliligimin mutsuzlugundan degil belki de 11 yil hatta oncesine dayanan bir depresyonummu var diye dusunmeye basladim. Cunku olumlu ve gecimli bir insan olsaydim esim sevilmeyecek gecimsiz kotu biri degildi. Sakin yapida bi insan.
Ancak kimse kusursuz degildir. Durumumu actigimda ondan cok destek gordugumu soyleyemiyorum. "Sen zaten evlendigimizden beri boylesin.. ne var annen öldüyse cok normal herkesin basina gelebilir. Hayatimizi zehir etmeye degermi "gibi kendimi daha cok suclu hissedip icime kapanmama sebep olacak tepkiler veriyor.

Sonuc olarak
1. Ben gercekten depresyonda miyim
2. Ilac kesinlikle kullanamam.
3. Terapi faydali olur mu. Ben gercekten iyilesebilecegime inanmiyorum hayatimi boyle kabullenmem mi gerekiyor. Kendime ve cocuklarima uzuluyorum..

Cevaplarinizi bekliyorum. Simdiden cok tesekkur ederim.
İlaç niye kullanamazsınız .. Nasıl ki enfeksiyon için antibiyotik kullanıyoruz buda ruhumuzu iyilestiriyor. Ben yıllar önce psikiyatriste gidip bipolar bozukluk teşhisi konulduğunda ilaç kullanmam demiştim. Doktor da bana çok basit bir şekilde şu açıklamayı yapmıştı. Beynimizde birçok kablonun ve bu kabloların birbiriyle bağlantılarının olduğunu düşün . Bu bağlantı kabloları bir travma yada herhangi bir sebeple kopuyor ve bu kopma bütün sistemi bozuyor . Bu ilaçlar o kopan kabloyu tamir edecek . Bundan sonra sağlıklı bı zihnin ve ruhun olacak .. Gerçektende ağır depresyon ve bipolar bozukluk bitti. Bu açıdan düşün ve mutlaka yardım al .Kendinle beraber aileni mutsuz etme. En azından dene ...
 
Ice kapanigim ailemle akrabalarimla yeterli yakinlik kuramiyorum yada siradan gunluk konularda alinganlik yapiyorum ima da bulundu gibi. Bunlar hissettiklerim toplum icinde.
Evde ev islerini yapmak istemiyorum kisisel bakimimi cok ihmal ediyorum sabah kalkiyorum cocugu okula gonderip tekrar uyuyorum bazen gelene kadar basimi kaldiramiyorum.
Sonra en ufak biseye sinirlenip kiziyorum hosgorulu olamiyorum. Bir an evde cocuklarin birseyine gulerken mutluyken aninda cok mutsuz gibi icime bir huzun konuyor. Genel olarak yuzum gulmuyor.

Çok depresif bi haliniz var. Sıkmayın canınızı. Kendinizi düşünmüyorsanız çocuklarınızı düşünün. İnanın şu hayatta o kadar çok zorluk yaşayan insanlar var ki. Belki ben ya da yorum yapan arkadaşlar...
Hepimizin bir derdi var. Ama bir de canlanmamız gereken bir mecburiyet var. Hayat devam ediyor. Yaşıyorsak bizde eğer hayata ayak uydurmalıyız. Benim de son zamanlarda durumunun sizden farkı Yok. Yorgun’um uyuyamıyorum. Uyuyunca kalkamıyorum. Hep bir yorgunluk hep bir uyku hali. Ama bir bebeğim var. Moralim bozuk da olsa onunla ilgilenmek zorundayım.
Tabi ki ev işi yapmak istemiyorum bende bazen bunlar normal. Ailemden kimseyle bazen bende görüşmek istemiyorum. Ama arada bir de kendini hatırlatması ve hatırlaması lazım insanın. Dediğim gibi en çok çocuklarınızı düşünün. Çünkü onların seçeneği değildi dünyaya gelmek. Fakat siz onları bu dünyaya getirdiğiniz için, sadece onların mutluluğu için elinizden geleni yapmalısınız. Zamanla sizde mutlu olacaksınız. Tek yapmanız gereken biraz silkelenmek
 
Özellikle annelerin daha güçlü olmasi gerektigine inanirim...Cocuklariniz icin silkelenip kendinize gelmelisiniz..Acinizi anlayabilirim ama hayatin aci bir gercegi malesef..kabullenmek zorundayiz..oncelikle bir doktora gorunmelisiniz..bitki caylariyla desteklersiniz..papatya melisa gibi...
 
Çok depresif bi haliniz var. Sıkmayın canınızı. Kendinizi düşünmüyorsanız çocuklarınızı düşünün. İnanın şu hayatta o kadar çok zorluk yaşayan insanlar var ki. Belki ben ya da yorum yapan arkadaşlar...
Hepimizin bir derdi var. Ama bir de canlanmamız gereken bir mecburiyet var. Hayat devam ediyor. Yaşıyorsak bizde eğer hayata ayak uydurmalıyız. Benim de son zamanlarda durumunun sizden farkı Yok. Yorgun’um uyuyamıyorum. Uyuyunca kalkamıyorum. Hep bir yorgunluk hep bir uyku hali. Ama bir bebeğim var. Moralim bozuk da olsa onunla ilgilenmek zorundayım.
Tabi ki ev işi yapmak istemiyorum bende bazen bunlar normal. Ailemden kimseyle bazen bende görüşmek istemiyorum. Ama arada bir de kendini hatırlatması ve hatırlaması lazım insanın. Dediğim gibi en çok çocuklarınızı düşünün. Çünkü onların seçeneği değildi dünyaya gelmek. Fakat siz onları bu dünyaya getirdiğiniz için, sadece onların mutluluğu için elinizden geleni yapmalısınız. Zamanla sizde mutlu olacaksınız. Tek yapmanız gereken biraz silkelenmek
Haklisiniz zaten cocuklar icin sadece ayakta gibiyim. Mesela dedigim gibi kalkiyorum kahvaltisini yaptiriyorum okula yolluyorum. Yatiyorum digeri gec uyaniyor kalkip onu yediiriyorum onla beraber ben yiyorum trkrar uyumasamda uzanma istegi yada uyuyorum. Aksam odevlerini yaptiriyorum. Kendim icin hicbisey yapmiyorum mesela yiyip yiyip yatiyorum ve kilo alıyorum:(
 
Back
X