• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Sahtelikle nasıl başa çıkıyorsunuz?

Ben de buna anlam veremiyorum ve bazen boguluyorum böyle insanlar etrafimiçin sardikca kacasim geliyo esimin yaşadığı şehirde akraba aile çevresi hep anlattığın gibi Annesi oğlunu bana karalar sonra oğlu gelince öve öve bitiremez ben şok oluyorum ve bu en basiti benim yalan olduğunu bildiğim şeyleri benim yüzüme baka baka baskalarina doğru gibi anlatiyorlardi ve tahammül edemedim bütün herkesle mesafe koydum düğün bayram oda karsilasirsak kimseye gitmem kimse gelmez arkadasta olmuyo tabi bu insanlarin içinde ama yapacak bişey yok benimde bi dosta ihtiyacim var ama malesef insan yok çevrede herkes cikarci bencil iki yüzlü yalan dolan olmus
 
Yanımda birinin yanlışından bahsedip ve hakkında konuşup ertesi gün, ertesi hafta aynı kişileri aynı karede görmek.. Ben onu evime almam deyip birbirlerinin evlerinden çıkmamak.. Günümüz ilişkileri gerçekten bunu mu kaldırıyor sizce. Gerçekten tüm ilişkiler böyle mi, eskiden beridir mi böyleydi? Asıl suç bir şekilde bunun parçası olan bizde midir yoksa? Bir tek ben mi garipsiyorum bu durumu?

Hoşlanmıyorum çekememezlik tabirinden ama etrafın bu duyguyla dolup taşan insanlarla doluyken, kaostan beslenen insanlar varken arkadaş dediğin kişilerin seni dolaylı- dolaysız yollardan onların diline düşürmesi? Bu sizce kabullenilebilir bir şey mi.. İnsanlara kazanmak yetmiyorken, başkalarının kaybettiğini görmek istiyorken hem de?

Peki ne yapmalı? Sizi aşağı çektiğini düşündüğünüz insanlardan uzak mı durmalı, toplumdan soyutlanmak pahasına olsa bile? '' Biz arkadan atıp tutsakta iyiyiz , eğleniriz - dışlanan, kötü olan sen '' algısındaki '' kötü '' mü olmalı karakterinden ödün veremediğin, sahte olamadığın için? Yoksa çevreni, çevrendekileri kabullenip tevazu göstererek devam mı etmeli?
Haklı olmak mı, mutlu olmak mı, güçlü olmak mı..?

İradem dışında gelişen şeyler benim, karakterimin değerini düşürebilir mi? Düşürmüyorsa neden böyle hissettiriyor?

Sanırım bulamıyorum sorularımın cevabını. Benim gibi düşünen, menfaatsiz bir dost bulamadığım gibi. Ya ilişkilerin hepsi bu türden, ya bende bir sorun var.
Arkadaş çevremde yada çok muhattap olmucağım insanlarsa hayatımdan çıkarıyorum.Akraba içindeyse merhaba merhaba bu kadar.
 
Benim en vefalı dostum; yalnızlığım.

Asın bayrakları :D

Bu konu benim her ne kadar gündemimde de olsa, konuşmaya değer görmüyorum.

Modum .
images (7).webp
images (6).webp
images (3).webp
unnamed.webp
 
Evet toplumdan soyutlanma pahasına gerekeni yapıyorum.
32 yaşındayım.
Vaktim kıymetli.
Böyle sahte, yapmacık, samimiyetten yoksun kalabalıklara ayırdığım vakit içimi acıtıyor benim..
Bir iki kez zorladım vaktinde.
Bu da ortama girmiyor soğuk şey demesinler diye..
İnsanlara şans vermek için denedim.
Eve geldiğimde hissettiğim şu oldu: '' Battaniye altında yatıp dizi izlesem daha iyiydi..''

Bu yüzden kesinlikle zorlamıyorum.

Geçen akşam iftar vardı işten herkes gitti.
Ben gitmedim.

Küçük samimi gruplar tercihimdir.

Evine gittiğim insanı yermem.
Evimin kapısını açtığım insana da sonsuz güvenmeliyim.
İyi niyetinden emin olmalıyım.
Eksik aramayacak, eksiklerimi tüm samimiyetiyle kucaklayacak.

Aksi ilişkilere ihtiyacım yok gerçekten.

Size de tavsiye ederim.
 
En yakinlarima bile artık hiç birşeyi mı anlatmiyorum annem olsun ablam olsun çünkü gün geliyor o anlattıklarım yüzüme vuruluyor, artık önce kendi aileme bakıyorum kocamla sorunum varsa kocama söylüyorum kimseye anlatmiyorum ki devir artık menfaat devri. Doğru soyluyeni dokuz köyden kovarlar şimdi kimse doğruya bakmıyor ne yazık ki ama bana uymayan insanları da hayatımdan çıkardım zamanla.
 
En yakinlarima bile artık hiç birşeyi mı anlatmiyorum annem olsun ablam olsun çünkü gün geliyor o anlattıklarım yüzüme vuruluyor, artık önce kendi aileme bakıyorum kocamla sorunum varsa kocama söylüyorum kimseye anlatmiyorum ki devir artık menfaat devri. Doğru soyluyeni dokuz köyden kovarlar şimdi kimse doğruya bakmıyor ne yazık ki ama bana uymayan insanları da hayatımdan çıkardım zamanla.

sanırım insanlara yanacak kadar yakın, donacak kadar uzak durmamakta iş.. bi de her şeyini anlatmamakta dediğiniz gibi. kirpi teoremi
 
Yanımda birinin yanlışından bahsedip ve hakkında konuşup ertesi gün, ertesi hafta aynı kişileri aynı karede görmek.. Ben onu evime almam deyip birbirlerinin evlerinden çıkmamak.. Günümüz ilişkileri gerçekten bunu mu kaldırıyor sizce. Gerçekten tüm ilişkiler böyle mi, eskiden beridir mi böyleydi? Asıl suç bir şekilde bunun parçası olan bizde midir yoksa? Bir tek ben mi garipsiyorum bu durumu?

Hoşlanmıyorum çekememezlik tabirinden ama etrafın bu duyguyla dolup taşan insanlarla doluyken, kaostan beslenen insanlar varken arkadaş dediğin kişilerin seni dolaylı- dolaysız yollardan onların diline düşürmesi? Bu sizce kabullenilebilir bir şey mi.. İnsanlara kazanmak yetmiyorken, başkalarının kaybettiğini görmek istiyorken hem de?

Peki ne yapmalı? Sizi aşağı çektiğini düşündüğünüz insanlardan uzak mı durmalı, toplumdan soyutlanmak pahasına olsa bile? '' Biz arkadan atıp tutsakta iyiyiz , eğleniriz - dışlanan, kötü olan sen '' algısındaki '' kötü '' mü olmalı karakterinden ödün veremediğin, sahte olamadığın için? Yoksa çevreni, çevrendekileri kabullenip tevazu göstererek devam mı etmeli?
Haklı olmak mı, mutlu olmak mı, güçlü olmak mı..?

İradem dışında gelişen şeyler benim, karakterimin değerini düşürebilir mi? Düşürmüyorsa neden böyle hissettiriyor?

Sanırım bulamıyorum sorularımın cevabını. Benim gibi düşünen, menfaatsiz bir dost bulamadığım gibi. Ya ilişkilerin hepsi bu türden, ya bende bir sorun var.
Sahte hareketlere hiç gelemem çünkü samimiyet benim için en önemli şeylerden biridir ben mesafe koyarım hep böylelerine selam hal hatırdan ötesini geçmez muhabbetim.
 
Hep doğrucu davut oldum kalabalık arkadaş çevrem kalmadı
Arkasından sövüp yüzüne övenler de canciğer oldu
Sahtelikler arasında yaşamak ve yalakalık hiç bana göre değil
Yıllardır böyle mutluyum:)
Böyle ilişkiler yaşayanları da hiç anlamam:)
 
Ne kadar guzel bir konu, sonunda gercekten BDV'de adam gibi tartisilacak bir konu acilmis. Bence buraya daha fazla yorum yazilmali, eminim benim de cok fazla ogrenecek seyim vardir. Universite son sinif olacagim son sene, ben de en buyuk sahteliklerden birinin icindeyim sayilir, kendime ayni soruyu sorardim hep ama hayatta beni bazi noktalarda sahte yapti. Nasil anlatsam bilemiyorum, birbirinin arkadasindan konusan korkunc insanlar daha sonra can ciger kuzu sarmasi, ne kadar dogru kalmaya calissam da bu hayatta kotuler hep yag gibi uste cikip yine beni yerin dibine soktuklari icin artik cabalamiyorum. Her zaman kendim olmaya calistim ve calisiyorum, sen kotu ben kotu nasil degisir bu toplum dedim ama baktim hayatta beni bu yone cekiyor. Herseye iyi niyetle yaklasiyorum ama cevremdekilerin cogu supheci, aslinda yaptigim birseyi iyi niyetle yapmisim karsi taraf altinda birseyler aramis, ben birinin arkasindan konusuyorsam benim icin arkadaslik bitmistir ama bakiyorum ki diger insanlar hem dedikodu yapip hem de arkadasliga devam ediyor. Ben aylarca birbirinin arkasindan kuyusunu kazanmis adamlarin ayni masada yemek yedigini gordum. Neler gordu bu gozler, en yakin, 10 yillik arkadasimin basarima kostek oldugunu anladigim anda bitti benim icimdeki o insanlara olan "tahammul" seviyesi. Yani artik basa cikmiyorum, ailemden baska kimseye deger vermiyorum, guvenmiyorum ve supheyle yaklasiyorum, bana selam verirse veriyorum, vermezse vermiyorum. Bana nasil davraniyosa bende ayni sekilde, hayatta kalmak icin boyle bir yontem buldum. Ailemden baska kimseye duygusal bag hissetmeyerek ve birsey beklemeyerek. Eskiden birinin davranisini begenmiyorsam tahammul edip kabulleniyordum, simdi direk konusmayi bitiriyorum. Cunku hayat insanlarla ugrasmak icin cok cok cok kisa. Seni mutlu eden seylere yonel...
 
bi suru konustugum insan var.2 tane cocukluk arkadasim bi tanede kardesten ote gordugum dostum var.hepsiyle mutluyum.sizin dediginiz gibi insanlarda etrafimda var ama onlarin huyunu anladigim anda cikariyorum hayatimdan.sevmiyorum sahte insanlari nefret ediyosa bile yuzume karsi yapsin.esimin ailesinden boyle cok insan var.hayatimdan atamasam da mecburi durumlar disinda asla gorusmem samimi olmam.hep soguk dururum.sizde oyle yapin
 
Peki ne yapmalı? Sizi aşağı çektiğini düşündüğünüz insanlardan uzak mı durmalı
Ben bunu yapiyorum. Aslında toplumdan soyutlanmam gerekirken tam tersi, merak edilen, saygı duyulan oluyorum. Mesafe güzeldir. Insan objektif bakabilir. Siz bunu yaptiginizda "biz birbirimizin kuyusunu da kazariz, attigimiz kuyudan yeri gelir ceker cikaririz, sen yapayanliz kal" tavri takiniyorlarsa bilin ki aslında sizin gibi olmak istiyorlar ama içlerindeki karalık buna izin vermiyor. Mutlu olmak demek rahat vicdan demek. Rahat vicdan demek dürüstlük demek. O allengirli oyunlar zaten insanların psikolojisini bozan, çıkmaza sokan, bugün insanlık ne hale geldi dememize neden olan. O yüzden o oyunların dışında kalmak en güzeli
 
Yanımda birinin yanlışından bahsedip ve hakkında konuşup ertesi gün, ertesi hafta aynı kişileri aynı karede görmek.. Ben onu evime almam deyip birbirlerinin evlerinden çıkmamak.. Günümüz ilişkileri gerçekten bunu mu kaldırıyor sizce. Gerçekten tüm ilişkiler böyle mi, eskiden beridir mi böyleydi? Asıl suç bir şekilde bunun parçası olan bizde midir yoksa? Bir tek ben mi garipsiyorum bu durumu?

Hoşlanmıyorum çekememezlik tabirinden ama etrafın bu duyguyla dolup taşan insanlarla doluyken, kaostan beslenen insanlar varken arkadaş dediğin kişilerin seni dolaylı- dolaysız yollardan onların diline düşürmesi? Bu sizce kabullenilebilir bir şey mi.. İnsanlara kazanmak yetmiyorken, başkalarının kaybettiğini görmek istiyorken hem de?

Peki ne yapmalı? Sizi aşağı çektiğini düşündüğünüz insanlardan uzak mı durmalı, toplumdan soyutlanmak pahasına olsa bile? '' Biz arkadan atıp tutsakta iyiyiz , eğleniriz - dışlanan, kötü olan sen '' algısındaki '' kötü '' mü olmalı karakterinden ödün veremediğin, sahte olamadığın için? Yoksa çevreni, çevrendekileri kabullenip tevazu göstererek devam mı etmeli?
Haklı olmak mı, mutlu olmak mı, güçlü olmak mı..?

İradem dışında gelişen şeyler benim, karakterimin değerini düşürebilir mi? Düşürmüyorsa neden böyle hissettiriyor?

Sanırım bulamıyorum sorularımın cevabını. Benim gibi düşünen, menfaatsiz bir dost bulamadığım gibi. Ya ilişkilerin hepsi bu türden, ya bende bir sorun var.
Başa çıkamıyorum
Hayatımda tanıdıgım en sahte insan kv dem

Yüzüme canım yavrum deyip
Eşime kac kere bosanip geleceksin yapamayacaksın dediğini duydum.

5 senelik evliyiz hala da bosanacağız diye pusuda bekler
Ama yüzüme ayagina taş değse kizim ben üzülürüm der

Nefret ediyorım böyle insanlardan
Ben sahteliğini gördüğüm insanla mecbur kalmadıkca muhatap olmuyorum
 
belki de en güzeli böyle insanları tamamen hayatımızdan çıkarmak fakat bu bazı durumlarda mümkün olamıyor.

bazen bana çok çok yakın davranan sonra sebep yokken mesafeli davranan sonra işi düşünce hiçbir şey olmamış gibi tekrar yakınlaşan bir arkadaşım vardı. iyi olduğunda o kadar yakın davranıyordu ki. ve ben her seferinde gardımı düşürüyordum, sonra bir bakmışım mutluluğunu başkalarıyla paylaşıyor, ben aklına bile gelmiyorum vs.

çareyi bana nasıl davranıyorsa aynı şekilde davranarak bulmuştum ama bir süre sonra baktım ki bu dengesizlik benim de dengemi bozuyor. dayanamadım bir öylesin bir böyle tavrına anlam veremiyorum dedim ve kesin kararımı vererek yakınlaşmaya çalıştığında belirli bir mesafeyi aşmasına izin vermedim. ağzımdan çıkacak her lafımı başkasına iletebilir düşüncesiyle paylaşımımı sınırladım.

yukarıda bahsettiğim kişi hayatımda olsa da olur olmasa da olur niteliğinde bir insandı. ama tecrübelerime göre maalesef arkadaşlıklar hep çıkarlar üstüne kurulu. evet benim de kardeşim dediğim dostlarım vardı ama zaman gösterdi ki senin zor gününde dost dediğinin de yüreği sızlamalı, mutlu gününde de senin mutluluğunu kaldırabilecek karakteri olmalı. kardeşlerimi (!), bu karaktere sahip olmadıklarını idrak edince içim yana yana çıkarttım hayatımdan. insanlardan beklentimi sıfıra düşürdüm, içimden gelmiyorsa kimse için kılımı kıpırdatmamaya karar verdim. bir fedakarlık yapcaksam da kendi vicdanım için yapıyorum.
 
Beni eskiden kesin çizgilerim vardı.. dedikodusunu yaptığı insanla kanki olan, haset olan insanları eledim çevremden :)
Eleye eleye insan kalmadı. O yüzden belki çirkin gelebilir ama kategorilere ayırdım.


1-Selamlaştıklarım, denk gelirse birlikte vakit geçirdiklerim.

2- birlikte vakit geçirmekten keyif aldıklarım, plabkar yaptılarım

3- canlarım kuzularım :))

3. Kategoride birisi haset , ağır dedikoducu, kuyu kazan, fitne ficur olamaz. Hemen her şeyimi rahatça paylaştığım insanları alırım. Onlar hayatımda hep bir şekilde vardır.

1-2 numaradaki insanlar ise zamana ve mekana göre değişiklik gösterir. İş değişikliği ile değişir.. taşınırsam değişir gibi gibi
 
Yalnız kalma pahasına iletisimi kesiyorum. Baska türlüsünü yapamıyorum. Özellikle is hayatımda bunun cok sıkıntısını çektim. Dedikodusunu yaptığım insanla hicbirsey olmamış gibi kahvaltı yapamadığım için her zaman sirketteki uyumsuz, asosyal, içine kapanık kişi olmuşumdur.

Özel hayatımda da hicbir zaman beraber deli gibi eğlendiğim arkadaş grubum falan olmadı. Bir tane arkadaşım var sadece. Böyle daha mutluyum, kafam rahat. Ben herseyi fazlaca düsünen bir insanım. Kendimi duvardan duvara vurmayı pek severim. Sevmedigim, arkasından konustuğum, arkamdan konustugunu bildigim bir insanla hicbisey olmamış gibi devam ettiğim zaman, politik olmaya çalıştığım zaman yüzüne güldügüm zaman kendimdem nefret ediyorum.

Sende böyle iki yüzlüsün icinle dışın bambaska, kendinle hep celisiyorsun diye günlerce kendime eziyet ediyorum. Yalnız da olsam dısarıdan geçimsiz yada uyumsuz görünsem bile böyle çok mutluyum.
 
evet yorumlarla yalnız olmadığımı farkettim. tek çözümü sanırım bi süre kendi içine kapanmak. ben de farkettim böyle mutluyum.. bir tartışma ile bitti koptu bağım benim arkadaşlarla ama keşke öyle değil de bu sebeple bitirseymişim .. tutarsızsınız ben daha fazla aranızda durmak istemiyorum diyerek. En azından suclu beni ilan etmezlerdi, dolaylı dolaysız yoldan. Neyse sağlık olsun

Ha bi de bi grup daha var işyerimde. bu grubun bi üyesi geçenlerde bana uzak duruyorum onlardan herkesin içinde yeriyorlar dedi.. haftalar sonra bi baktım telefonda kuzum diyerek konuşuyor, benden de çekinmeden.:KK53: :olamaz: Vallahi pes diyorum, ben birinin hakkında bi baskasına atıyosam o bi baskasının yanında canmlı cicimli konusamam o kişiyle:KK34:
 
Yanımda birinin yanlışından bahsedip ve hakkında konuşup ertesi gün, ertesi hafta aynı kişileri aynı karede görmek.. Ben onu evime almam deyip birbirlerinin evlerinden çıkmamak.. Günümüz ilişkileri gerçekten bunu mu kaldırıyor sizce. Gerçekten tüm ilişkiler böyle mi, eskiden beridir mi böyleydi? Asıl suç bir şekilde bunun parçası olan bizde midir yoksa? Bir tek ben mi garipsiyorum bu durumu?

Hoşlanmıyorum çekememezlik tabirinden ama etrafın bu duyguyla dolup taşan insanlarla doluyken, kaostan beslenen insanlar varken arkadaş dediğin kişilerin seni dolaylı- dolaysız yollardan onların diline düşürmesi? Bu sizce kabullenilebilir bir şey mi.. İnsanlara kazanmak yetmiyorken, başkalarının kaybettiğini görmek istiyorken hem de?

Peki ne yapmalı? Sizi aşağı çektiğini düşündüğünüz insanlardan uzak mı durmalı, toplumdan soyutlanmak pahasına olsa bile? '' Biz arkadan atıp tutsakta iyiyiz , eğleniriz - dışlanan, kötü olan sen '' algısındaki '' kötü '' mü olmalı karakterinden ödün veremediğin, sahte olamadığın için? Yoksa çevreni, çevrendekileri kabullenip tevazu göstererek devam mı etmeli?
Haklı olmak mı, mutlu olmak mı, güçlü olmak mı..?

İradem dışında gelişen şeyler benim, karakterimin değerini düşürebilir mi? Düşürmüyorsa neden böyle hissettiriyor?

Sanırım bulamıyorum sorularımın cevabını. Benim gibi düşünen, menfaatsiz bir dost bulamadığım gibi. Ya ilişkilerin hepsi bu türden, ya bende bir sorun var.
Etrafımda o kadar çok menfaatçi ve iki yüzlü insan var-dı ki.. hepsini sildim. İçim çok rahat.Yüzüme gülüp arkamdan konuşacak hiç kimse yok hayatımda
 
Back
X