Şehri terk ettim ama kaçamadım

ichheissecici

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
3 Ağustos 2025
48
48
3
23
Günlerdir ne yazsam, nasıl başlasam diye düşünüyorum. İçimde biriktirdiğim şeyler artık taşıyor ama anlatacak kimsem yok. Belki buradaki bazı insanlar benden daha tecrübeli, daha dayanıklı… O yüzden size anlatmak istedim. Sadece bir çift anlayışlı söz, bir yön, bir fikir arıyorum.

Yaklaşık 1.5 ay önce iki yıllık bir ilişkim sona erdi. Aynı evde yaşıyorduk. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir ayrılık gibi görünebilir ama yaşadıklarımın ağırlığını kelimelere dökmek zor.

İlişkinin başında beni beğenerek seçen insan, zamanla dış görünüşümden saç rengime, giydiğim kıyafete kadar her şeyi eleştirmeye başladı. İçinde beni güzel bulduğu kıyafetleri daha sonra giymemi istemezdi. “Çok dikkat çekiyorsun” derdi. Saçımı beğenmezdi, “görüntün artık sıkıcı” derdi. Sadece onun onayladığı gibi görünmek için saçımı defalarca boyattım, dolabımı baştan aşağı değiştirdim. Kendim olmaktan uzaklaştım, sırf huzur olsun diye.

Evimizin yanındaki markete bile şortla indiğim için tartışmalar çıkardı. Eve farklı bir marka yoğurt ya da içecek alsam, “Eve birini mi aldın?” diye suçlamalarla karşılaşırdım. Sürekli bir sorgu, kontrol, baskı hali… Hatta bir noktada eve kamera takmak istedi. Gece işe gittiğinde ikinci telefonunu ses kaydı açık bir şekilde evde bırakırdı, sırf beni dinlemek için. Bunu da saklamaz, açık açık söylerdi. Gizliliğim, alanım, kişiliğim—hepsi tehlikedeydi.

Hiçbir zaman kendini sorgulamadı. Ne yaparsa yapsın haklıydı. Instagram’da başka kadınlarla yazışırken yakaladığımda mesajları silerdi, ben tepki verince suçlu ben olurdum. “Sen kötü niyetlisin” derdi. Bir keresinde tartışma sırasında bana tokat attı. O dönem bir hafta ayrıldık; o kısa sürede hemen başkasını hayatına aldı, biriyle sevgili oldu. Evimizi, içinde hâlâ eşyalarım dururken günlük kiraya verdi.

Sonra tekrar barıştık. Ama bu kez tamamen bitti. Ben kendimi, bu ihtimali, bu zehri tamamen hayatımdan çıkarabilmek için şehri terk ettim. Taşındım. Kaçtım demek belki daha doğru. Ama o hâlâ peşimi bırakmadı.

Sürekli arkamdan konuşuyor, ortak tanıdıklarımıza beni kötü gösteriyor. “Cici şöyle yaptı, ona güvenme, yerinde olsam uzak dururdum” diyerek arkadaşlarımın aklını çeliyor, beni yalnızlaştırmaya çalışıyor. Aramı açıyor insanlarla.

Ben 1.5 aydır tamamen sessizim. Ne yaptıysa, ne söylediyse sustum. Çünkü biliyorum ki narsist birine verilebilecek en güçlü tepki, hiç tepki vermemek. Ama bu da kolay değil. Çünkü ben çok yorgunum. Ruhen, bedenen, zihnen… Her anlamda tükenmiş hissediyorum.

Bir de ITP hastasıyım. Ciddi bir kan hastalığı. Yıllardır tedavi görüyorum. Onu en hassas yerlerimden haberdar etmiştim ama şimdi bu hastalığımı bile kullanarak başkalarına “Bak ben onun için neler yaptım, kıymet bilmedi” diye kendini acındırıyor. Ailemle ilgili sırlarımı bile anlatmış insanlara. Bu kadar da düştü.

Ayrılıktan sadece 5 gün sonra eve başka birini almış. O kıza benim evde bıraktığım kıyafetleri giydirmiş, birlikte taktığımız çift bilekliğimizi ona vermiş. O sahneleri hayal etmek bile içimi acıtıyor. Aslında daha hem ilișkideyken hem bittikten sonra yaptığı çok şey var ama zaten yeterince uzun oldu yazı

Şimdi yavaş yavaş yeniden kurmaya çalışıyorum kendimi. Parça parça toplayıp bir araya getirmeye çalışıyorum ama zor.

Siz böyle bir ilişkiden çıktıysanız… Kendinizi nasıl geri kazandınız? İçinizdeki sesi nasıl yeniden duymaya başladınız? Buraya kadar okuduysanız çok teşekkür ederim 🙏🏼
 
Günlerdir ne yazsam, nasıl başlasam diye düşünüyorum. İçimde biriktirdiğim şeyler artık taşıyor ama anlatacak kimsem yok. Belki buradaki bazı insanlar benden daha tecrübeli, daha dayanıklı… O yüzden size anlatmak istedim. Sadece bir çift anlayışlı söz, bir yön, bir fikir arıyorum.

Yaklaşık 1.5 ay önce iki yıllık bir ilişkim sona erdi. Aynı evde yaşıyorduk. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir ayrılık gibi görünebilir ama yaşadıklarımın ağırlığını kelimelere dökmek zor.

İlişkinin başında beni beğenerek seçen insan, zamanla dış görünüşümden saç rengime, giydiğim kıyafete kadar her şeyi eleştirmeye başladı. İçinde beni güzel bulduğu kıyafetleri daha sonra giymemi istemezdi. “Çok dikkat çekiyorsun” derdi. Saçımı beğenmezdi, “görüntün artık sıkıcı” derdi. Sadece onun onayladığı gibi görünmek için saçımı defalarca boyattım, dolabımı baştan aşağı değiştirdim. Kendim olmaktan uzaklaştım, sırf huzur olsun diye.

Evimizin yanındaki markete bile şortla indiğim için tartışmalar çıkardı. Eve farklı bir marka yoğurt ya da içecek alsam, “Eve birini mi aldın?” diye suçlamalarla karşılaşırdım. Sürekli bir sorgu, kontrol, baskı hali… Hatta bir noktada eve kamera takmak istedi. Gece işe gittiğinde ikinci telefonunu ses kaydı açık bir şekilde evde bırakırdı, sırf beni dinlemek için. Bunu da saklamaz, açık açık söylerdi. Gizliliğim, alanım, kişiliğim—hepsi tehlikedeydi.

Hiçbir zaman kendini sorgulamadı. Ne yaparsa yapsın haklıydı. Instagram’da başka kadınlarla yazışırken yakaladığımda mesajları silerdi, ben tepki verince suçlu ben olurdum. “Sen kötü niyetlisin” derdi. Bir keresinde tartışma sırasında bana tokat attı. O dönem bir hafta ayrıldık; o kısa sürede hemen başkasını hayatına aldı, biriyle sevgili oldu. Evimizi, içinde hâlâ eşyalarım dururken günlük kiraya verdi.

Sonra tekrar barıştık. Ama bu kez tamamen bitti. Ben kendimi, bu ihtimali, bu zehri tamamen hayatımdan çıkarabilmek için şehri terk ettim. Taşındım. Kaçtım demek belki daha doğru. Ama o hâlâ peşimi bırakmadı.

Sürekli arkamdan konuşuyor, ortak tanıdıklarımıza beni kötü gösteriyor. “Cici şöyle yaptı, ona güvenme, yerinde olsam uzak dururdum” diyerek arkadaşlarımın aklını çeliyor, beni yalnızlaştırmaya çalışıyor. Aramı açıyor insanlarla.

Ben 1.5 aydır tamamen sessizim. Ne yaptıysa, ne söylediyse sustum. Çünkü biliyorum ki narsist birine verilebilecek en güçlü tepki, hiç tepki vermemek. Ama bu da kolay değil. Çünkü ben çok yorgunum. Ruhen, bedenen, zihnen… Her anlamda tükenmiş hissediyorum.

Bir de ITP hastasıyım. Ciddi bir kan hastalığı. Yıllardır tedavi görüyorum. Onu en hassas yerlerimden haberdar etmiştim ama şimdi bu hastalığımı bile kullanarak başkalarına “Bak ben onun için neler yaptım, kıymet bilmedi” diye kendini acındırıyor. Ailemle ilgili sırlarımı bile anlatmış insanlara. Bu kadar da düştü.

Ayrılıktan sadece 5 gün sonra eve başka birini almış. O kıza benim evde bıraktığım kıyafetleri giydirmiş, birlikte taktığımız çift bilekliğimizi ona vermiş. O sahneleri hayal etmek bile içimi acıtıyor. Aslında daha hem ilișkideyken hem bittikten sonra yaptığı çok şey var ama zaten yeterince uzun oldu yazı

Şimdi yavaş yavaş yeniden kurmaya çalışıyorum kendimi. Parça parça toplayıp bir araya getirmeye çalışıyorum ama zor.

Siz böyle bir ilişkiden çıktıysanız… Kendinizi nasıl geri kazandınız? İçinizdeki sesi nasıl yeniden duymaya başladınız? Buraya kadar okuduysanız çok teşekkür ederim 🙏🏼
Size güvenmediği, kısıtladığı ne varsa hepsini fazlasıyla yaşatmış. Kesinlikle başka bir şansı hak etmiyor. Kurtulmuşsunuz. Lütfen geriye bakmayın.
 
Günlerdir ne yazsam, nasıl başlasam diye düşünüyorum. İçimde biriktirdiğim şeyler artık taşıyor ama anlatacak kimsem yok. Belki buradaki bazı insanlar benden daha tecrübeli, daha dayanıklı… O yüzden size anlatmak istedim. Sadece bir çift anlayışlı söz, bir yön, bir fikir arıyorum.

Yaklaşık 1.5 ay önce iki yıllık bir ilişkim sona erdi. Aynı evde yaşıyorduk. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir ayrılık gibi görünebilir ama yaşadıklarımın ağırlığını kelimelere dökmek zor.

İlişkinin başında beni beğenerek seçen insan, zamanla dış görünüşümden saç rengime, giydiğim kıyafete kadar her şeyi eleştirmeye başladı. İçinde beni güzel bulduğu kıyafetleri daha sonra giymemi istemezdi. “Çok dikkat çekiyorsun” derdi. Saçımı beğenmezdi, “görüntün artık sıkıcı” derdi. Sadece onun onayladığı gibi görünmek için saçımı defalarca boyattım, dolabımı baştan aşağı değiştirdim. Kendim olmaktan uzaklaştım, sırf huzur olsun diye.

Evimizin yanındaki markete bile şortla indiğim için tartışmalar çıkardı. Eve farklı bir marka yoğurt ya da içecek alsam, “Eve birini mi aldın?” diye suçlamalarla karşılaşırdım. Sürekli bir sorgu, kontrol, baskı hali… Hatta bir noktada eve kamera takmak istedi. Gece işe gittiğinde ikinci telefonunu ses kaydı açık bir şekilde evde bırakırdı, sırf beni dinlemek için. Bunu da saklamaz, açık açık söylerdi. Gizliliğim, alanım, kişiliğim—hepsi tehlikedeydi.

Hiçbir zaman kendini sorgulamadı. Ne yaparsa yapsın haklıydı. Instagram’da başka kadınlarla yazışırken yakaladığımda mesajları silerdi, ben tepki verince suçlu ben olurdum. “Sen kötü niyetlisin” derdi. Bir keresinde tartışma sırasında bana tokat attı. O dönem bir hafta ayrıldık; o kısa sürede hemen başkasını hayatına aldı, biriyle sevgili oldu. Evimizi, içinde hâlâ eşyalarım dururken günlük kiraya verdi.

Sonra tekrar barıştık. Ama bu kez tamamen bitti. Ben kendimi, bu ihtimali, bu zehri tamamen hayatımdan çıkarabilmek için şehri terk ettim. Taşındım. Kaçtım demek belki daha doğru. Ama o hâlâ peşimi bırakmadı.

Sürekli arkamdan konuşuyor, ortak tanıdıklarımıza beni kötü gösteriyor. “Cici şöyle yaptı, ona güvenme, yerinde olsam uzak dururdum” diyerek arkadaşlarımın aklını çeliyor, beni yalnızlaştırmaya çalışıyor. Aramı açıyor insanlarla.

Ben 1.5 aydır tamamen sessizim. Ne yaptıysa, ne söylediyse sustum. Çünkü biliyorum ki narsist birine verilebilecek en güçlü tepki, hiç tepki vermemek. Ama bu da kolay değil. Çünkü ben çok yorgunum. Ruhen, bedenen, zihnen… Her anlamda tükenmiş hissediyorum.

Bir de ITP hastasıyım. Ciddi bir kan hastalığı. Yıllardır tedavi görüyorum. Onu en hassas yerlerimden haberdar etmiştim ama şimdi bu hastalığımı bile kullanarak başkalarına “Bak ben onun için neler yaptım, kıymet bilmedi” diye kendini acındırıyor. Ailemle ilgili sırlarımı bile anlatmış insanlara. Bu kadar da düştü.

Ayrılıktan sadece 5 gün sonra eve başka birini almış. O kıza benim evde bıraktığım kıyafetleri giydirmiş, birlikte taktığımız çift bilekliğimizi ona vermiş. O sahneleri hayal etmek bile içimi acıtıyor. Aslında daha hem ilișkideyken hem bittikten sonra yaptığı çok şey var ama zaten yeterince uzun oldu yazı

Şimdi yavaş yavaş yeniden kurmaya çalışıyorum kendimi. Parça parça toplayıp bir araya getirmeye çalışıyorum ama zor.

Siz böyle bir ilişkiden çıktıysanız… Kendinizi nasıl geri kazandınız? İçinizdeki sesi nasıl yeniden duymaya başladınız? Buraya kadar okuduysanız çok teşekkür ederim 🙏🏼
Verilmiş sadakanız varmış,kurban kesin...Kime ne diyorsa da desin,inanmak isteyen inanır hiç önemli değil
 
Böyle bi ilişki!de hiç olmazdım. Kimse olmamalı. Kendini sevmiyorsun belli ki.

Kendi değerini, başkasının verdiği değerle belirleyen biri böyle lüzumsuz kişilere mahkum. Umarım destek alırsın. Bu hiç normal değil.
evet kendimi sevdigimi sanirdim ama hic sevmiyormusum bunun uzerine calisiyorum gercekten
 
Size güvenmediği, kısıtladığı ne varsa hepsini fazlasıyla yaşatmış. Kesinlikle başka bir şansı hak etmiyor. Kurtulmuşsunuz. Lütfen geriye bakmayın.
asla geri donmek gibi bi dusuncem yok dedim ya onun oldugu sehirden bir gecede pilimi pirtimi toplayip kactim geri donmemek uzere. yalnizca bu sureci atlatmak istiyorum
 
Birine verilebilecek en ağır ceza onu yok saymaktır, bırakın o kendi pisliğinde debelensin dursun. Kendi benliğinize dönmek için acilen destek alın. Ve yatıp kalkıp şükredin evlenmeden kurtulduğunuz için.
haklisiniz. yapmakta en zorlandigim seyi yapip sessiz kaliyorum her seye. bu yuzden cirkinlestikce cirkinlesiyor. psikologa gidecek maddi imkanim yok ama surekli kendi kendimi telkin ediyorum
 
benim evimde, benim yatagimda fuhus yaptirdi gercek anlamda. o evden bir tek esyami bile alamadim ben. midem bulandi kiyafetlerimi aldim ve gittim sadece hicbir havlu, carsaf, mutfak esyalari… hepsi kirlendi biriktirdigim parayla aldigim her sey onun oldu
 
Neden bunu çektin ayrı soru, neden hala anıyorsun ayrı soru, kendi hayatına mi baksan artık.?
kendime 1 gram bile saygi duyamadigim icin cekmisim. simdi kendimi sevmeyi, kendime saygi duymayi ogreniyorum. hayatima bakmaya calisiyorum bakiyorum da aslinda ama yasadiklarimi anlatamadigim icin boguluyorum
 
her yerden sildim oncelikle. tum arkadaslarimiz ortakti ve en bastan en sona herkese beni kotuleyerek herkesi benden uzaklastirdi zaten sagolsun kimse kalmadi cevremde
Bosver cevreyi. Ulkede 100 milyon insan var. Elbet 3-5 arkadas edinirsin. Onemli olan mentalini geri toplaman.
 
Günlerdir ne yazsam, nasıl başlasam diye düşünüyorum. İçimde biriktirdiğim şeyler artık taşıyor ama anlatacak kimsem yok. Belki buradaki bazı insanlar benden daha tecrübeli, daha dayanıklı… O yüzden size anlatmak istedim. Sadece bir çift anlayışlı söz, bir yön, bir fikir arıyorum.

Yaklaşık 1.5 ay önce iki yıllık bir ilişkim sona erdi. Aynı evde yaşıyorduk. Dışarıdan bakıldığında sıradan bir ayrılık gibi görünebilir ama yaşadıklarımın ağırlığını kelimelere dökmek zor.

İlişkinin başında beni beğenerek seçen insan, zamanla dış görünüşümden saç rengime, giydiğim kıyafete kadar her şeyi eleştirmeye başladı. İçinde beni güzel bulduğu kıyafetleri daha sonra giymemi istemezdi. “Çok dikkat çekiyorsun” derdi. Saçımı beğenmezdi, “görüntün artık sıkıcı” derdi. Sadece onun onayladığı gibi görünmek için saçımı defalarca boyattım, dolabımı baştan aşağı değiştirdim. Kendim olmaktan uzaklaştım, sırf huzur olsun diye.

Evimizin yanındaki markete bile şortla indiğim için tartışmalar çıkardı. Eve farklı bir marka yoğurt ya da içecek alsam, “Eve birini mi aldın?” diye suçlamalarla karşılaşırdım. Sürekli bir sorgu, kontrol, baskı hali… Hatta bir noktada eve kamera takmak istedi. Gece işe gittiğinde ikinci telefonunu ses kaydı açık bir şekilde evde bırakırdı, sırf beni dinlemek için. Bunu da saklamaz, açık açık söylerdi. Gizliliğim, alanım, kişiliğim—hepsi tehlikedeydi.

Hiçbir zaman kendini sorgulamadı. Ne yaparsa yapsın haklıydı. Instagram’da başka kadınlarla yazışırken yakaladığımda mesajları silerdi, ben tepki verince suçlu ben olurdum. “Sen kötü niyetlisin” derdi. Bir keresinde tartışma sırasında bana tokat attı. O dönem bir hafta ayrıldık; o kısa sürede hemen başkasını hayatına aldı, biriyle sevgili oldu. Evimizi, içinde hâlâ eşyalarım dururken günlük kiraya verdi.

Sonra tekrar barıştık. Ama bu kez tamamen bitti. Ben kendimi, bu ihtimali, bu zehri tamamen hayatımdan çıkarabilmek için şehri terk ettim. Taşındım. Kaçtım demek belki daha doğru. Ama o hâlâ peşimi bırakmadı.

Sürekli arkamdan konuşuyor, ortak tanıdıklarımıza beni kötü gösteriyor. “Cici şöyle yaptı, ona güvenme, yerinde olsam uzak dururdum” diyerek arkadaşlarımın aklını çeliyor, beni yalnızlaştırmaya çalışıyor. Aramı açıyor insanlarla.

Ben 1.5 aydır tamamen sessizim. Ne yaptıysa, ne söylediyse sustum. Çünkü biliyorum ki narsist birine verilebilecek en güçlü tepki, hiç tepki vermemek. Ama bu da kolay değil. Çünkü ben çok yorgunum. Ruhen, bedenen, zihnen… Her anlamda tükenmiş hissediyorum.

Bir de ITP hastasıyım. Ciddi bir kan hastalığı. Yıllardır tedavi görüyorum. Onu en hassas yerlerimden haberdar etmiştim ama şimdi bu hastalığımı bile kullanarak başkalarına “Bak ben onun için neler yaptım, kıymet bilmedi” diye kendini acındırıyor. Ailemle ilgili sırlarımı bile anlatmış insanlara. Bu kadar da düştü.

Ayrılıktan sadece 5 gün sonra eve başka birini almış. O kıza benim evde bıraktığım kıyafetleri giydirmiş, birlikte taktığımız çift bilekliğimizi ona vermiş. O sahneleri hayal etmek bile içimi acıtıyor. Aslında daha hem ilișkideyken hem bittikten sonra yaptığı çok şey var ama zaten yeterince uzun oldu yazı

Şimdi yavaş yavaş yeniden kurmaya çalışıyorum kendimi. Parça parça toplayıp bir araya getirmeye çalışıyorum ama zor.

Siz böyle bir ilişkiden çıktıysanız… Kendinizi nasıl geri kazandınız? İçinizdeki sesi nasıl yeniden duymaya başladınız? Buraya kadar okuduysanız çok teşekkür ederim 🙏🏼
40 yıllık evlilik değil sonuçta böyle iğrenç zihniyetli birinden kurtulduğun için şükretmelisin. Umarım çok daha güzel bir ilişkide bulursun kendini 💐💙
 
Back
X