paranın lafı geçmemeliymiş paraya değer vermediği için benim ödememe ses çıkarmıyormuş.
Bence cimriliktir ve evet ben de soğurdum, ömrüm boyunca maddiyatçı bir insan olmadım, asla ama asla hiçbir zaman önceliğim para olmamıştır. Bu yüzden rahatça söyleyebiliyorum "Bu adam cimri" diye. Çünkü paraya değer vermiyorum diyebilen insan, kendi cebini yer bitirir önce. Ben öyleydim kendimden biliyorum. Paranın değerini bilmezdim, ne zaman ki kendim kazandım ne zaman ki parasız kaldım o zaman öğrendim. Ancak hala daha "Sevdiklerimin cebi benim cebimden önemlidir" diyebilen bir insanım.
Benim kitabımda öğrencinin parası yenmez arkadaşım, kardeşim üni. öğrencisi. Eşimle ziyaretine gittiğimizde cebine harçlığına kadar koyarız gerekirse. Gezeriz birlikte, yer içeriz, ödetmeyiz. Kardeşim de bir güne bir gün "Ablamsın ödeyeceksin" demez. O davranmadan biz davranır "Çayı sen ısmarlarsın" diye geçiştirir, en fazla 3-4 bardak çay parasını onun ödemesine bırakırız, o da kendini iyi hissetmesi için.
Babamın kızı yani, onun parasını yesem babam yine gönderir, kendi babamın parasını yemiş olurum mantıken :) Ama yok işte bende o, öğrenci dendi mi ayrı bir yerdedir.
Erkek arkadaşın para ödemesi durumuna gelecek olursak; ikiniz de çalışıyor olsanız eşit biçimde ödeyin ne var; arada jestini de yapsın duyguların okşansın o da ayrı. Ama sen kendi paranı kazanmıyorsun, o kazanıyor. Sana emrivaki ödetmeler yapamaz, o el yavaş iniyorsa zaten iş yok onda söyleyeyim. Çünkü biz eşimle yarışırdık, bildiğin karate yapar gibi cüzdan çeker, hesabı ödemede kapışırdık. Bu olmalı sevgilinde de, ödemek istemeli, atlamalı gerekirse ama "Senin paran burada geçmez" kabalığıyla değil, centilmence.
Yeri geldi "Ismarlasana" da dedi eşim ama hiçbir zaman emrivaki olacak ortamlarda değil. Biz kendi cebimizden çok birbirimizin cebini düşündük hep. Sizin konunuzda ben bunu göremedim.
İçgüdüsel olarak istediğim güçlü korumacı erkek profili yok . Ne desem tamam aşkım sen nasıl istersen aşkım. Akşam arkadaşlarımla clube eğlenmeye giderim iyi eğlenceler aşkım seni seviyorum bidibidi vıcık vıcık aşk mesajları.
Bunun haricinde club konusu bana uzak; vakti zamanında kendi arkadaşlarımızla da birlikte de gitmişliğimiz oldu clublere, diskolara vb. zaten yaşadığımız yer buna çok müsait. Ama nişanlanırken bazı karar aldık, birbirimize karşılıklı sınırlar getirdik. Bu da bizim ilişki anlayışımız; arkadaşlarıyla barlara gitmez eşim çünkü onu eğlendirecek bir şey yok artık orada, aynı şekilde beni de. Ama arkadaşlarımızla takıldığımız zamanlarımız elbette olur ve birbirimize karışmayız.
Güçlü erkek demek cluba vb. yerlere gitmene karışan, izin(!) vermeyen, itiraz eden, yasak getiren erkek demek değildir. Ona benim lügatımda ilkel erkek denir. Bunu da eklemek istedim.