• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Sevilme isteğini takıntı haline getirdim

Eee 5,6 kişiyle tanıştım yazmışsın.öncesinde 3 senelik ilişkin varmiş.birilerini anlatmışsın.eee ilgileniyorlarmiş işte.tutturamamışsın sadece.
İkinci buluşmalar olmadı bile. O eski sevgilim de dengimin altıydı, o yüzden sevgili olmak istedi. Hakaret, ısrarlı takip ve tehdide uğramamdan anlaşılır sanıyorum :) yaptık bir hata neyse..
Denklerim ya da dengimin üstü insanlar ciddi ilişkiye yanaşmıyor. Liseden beri bu hiç değişmedi.

Kendi adıma konuşuyorum evlenince aynı ev içine girince sevgiliyken olan iletişim değişiyor illa ki. İkisinin de kıymeti tadı başka açıkcası ama o her şeyin ilk olduğu zamanların tatlılığına özlem duyuyor insan. Bide sadece eş değil ailesiyle de evleniyosunuz. Sevgiliyken veya bekarken ki sorumluluklarınızla evlenip çoluk çocuğa karıştığınızdaki sorumluluklarınız arasında dağlar kadar fark var. Biraz da bizim toplumda bunların güzellemesi çok yapılıyor. Sanıyosun ki peri masalına düştüm. Ama o iş öyle değil zorlukları ve kimlik karmaşasından (anne olduktan sonra) kimse bahsetmiyor. Ve seçmediğiniz yaşamadığınız o hayat o yol biraz daha çekici geliyor insana. Bunlar da geçici dönemler o ayrı. Çocuklar büyüyor özgürlüğüne kavuşuyorsun istediğinde uyu istediğinde ye tuvalete gir 😄 halloluyor bir şekilde ama evlilikte ebeveynlikte uzun bir yol adapte olması da güç bazen. Mevzu bu yolda kendini ihmal etmemek. Biz kadınlar biraz buna meyilliyiz. En azından kendi adıma öyleydim şükür saldım biraz rahatladım o yüzden şuan yaşamadığım o hayata büyük bir özlem duymuyorum. Ama işte insanın aklından da geçiyor ya öyle olsaydı? 🥲
Not düşeyim eğer evlenmeseydim çocuklarım olmasaydı şahsen ahlanıp vahlanmazdım yapım öyle değil. Yalnızlığı severim kendimle vakit geçirmek hoşuma gider. Yapabileceğim şeylerin ucu bucağı yok. Bir erkeğin beni sevmesine ihtiyacım yok. Hala yok aslında.
Tabii orası öyle. Ama siz evlenmişsiniz o psikolojiyi şu an bilemezsiniz. Belki bizim gibi ah vah ederdiniz 😂 Yaş da gelince insanı geç kalmışlık hissi bürüyor
 
Tabii orası öyle. Ama siz evlenmişsiniz o psikolojiyi şu an bilemezsiniz. Belki bizim gibi ah vah ederdiniz 😂 Yaş da gelince insanı geç kalmışlık hissi bürüyor
Bizde anamızın karnından evli doğmadık canım 😃 söylediğini lisede yaşardım kiloluydum kimse bana bakmaz sevmez derdim sonra kilo verdim serpildim fena gacı da değilimdir 😜 hiç öyle geç kaldım tantanam olmadı şükür olmadı karşıma çıkan ilk kişiyle evlenmedim.
 
Bizde anamızın karnından evli doğmadık canım 😃 söylediğini lisede yaşardım kiloluydum kimse bana bakmaz sevmez derdim sonra kilo verdim serpildim fena gacı da değilimdir 😜 hiç öyle geç kaldım tantanam olmadı şükür olmadı karşıma çıkan ilk kişiyle evlenmedim.
Çok güzel 😀 bence benim de salmam gerekiyor. Her şey bitmiş bir daha kimseyi bulamam hissi var. Kaç yaşında evlendiniz
 
İkinci buluşmalar olmadı bile. O eski sevgilim de dengimin altıydı, o yüzden sevgili olmak istedi. Hakaret, ısrarlı takip ve tehdide uğramamdan anlaşılır sanıyorum :) yaptık bir hata neyse..
Denklerim ya da dengimin üstü insanlar ciddi ilişkiye yanaşmıyor. Liseden beri bu hiç değişmedi.


Tabii orası öyle. Ama siz evlenmişsiniz o psikolojiyi şu an bilemezsiniz. Belki bizim gibi ah vah ederdiniz 😂 Yaş da gelince insanı geç kalmışlık hissi bürüyor
Zenginler de hep para mutluluk getirmez der zaten.hiç bir fakirden duydun mu bunu😁 ben de gerçekçi bulmuyorum.
 
Kendi adıma konuşuyorum evlenince aynı ev içine girince sevgiliyken olan iletişim değişiyor illa ki. İkisinin de kıymeti tadı başka açıkcası ama o her şeyin ilk olduğu zamanların tatlılığına özlem duyuyor insan. Bide sadece eş değil ailesiyle de evleniyosunuz. Sevgiliyken veya bekarken ki sorumluluklarınızla evlenip çoluk çocuğa karıştığınızdaki sorumluluklarınız arasında dağlar kadar fark var. Biraz da bizim toplumda bunların güzellemesi çok yapılıyor. Sanıyosun ki peri masalına düştüm. Ama o iş öyle değil zorlukları ve kimlik karmaşasından (anne olduktan sonra) kimse bahsetmiyor. Ve seçmediğiniz yaşamadığınız o hayat o yol biraz daha çekici geliyor insana. Bunlar da geçici dönemler o ayrı. Çocuklar büyüyor özgürlüğüne kavuşuyorsun istediğinde uyu istediğinde ye tuvalete gir 😄 halloluyor bir şekilde ama evlilikte ebeveynlikte uzun bir yol adapte olması da güç bazen. Mevzu bu yolda kendini ihmal etmemek. Biz kadınlar biraz buna meyilliyiz. En azından kendi adıma öyleydim şükür saldım biraz rahatladım o yüzden şuan yaşamadığım o hayata büyük bir özlem duymuyorum. Ama işte insanın aklından da geçiyor ya öyle olsaydı? 🥲
Not düşeyim eğer evlenmeseydim çocuklarım olmasaydı şahsen ahlanıp vahlanmazdım yapım öyle değil. Yalnızlığı severim kendimle vakit geçirmek hoşuma gider. Yapabileceğim şeylerin ucu bucağı yok. Bir erkeğin beni sevmesine ihtiyacım yok. Hala yok aslında.
İnsan nefsi işte hep olmayana heves ediyor sevmek sevilmek de iyi gelir bence insana
Mutluluğunuz daim olsun ✨🫶
 
Bende ayni durumdayim sevgilim bile olmadi. Sen bu arada kisa surede fazla kisiyle konusmussun akisina birak benim birde sevdigim biri var ona uzuluyorum.
 
Merhaba kızlar, yakında 30 olmak üzereyim. İyi bir işim var, hayatım yoğun ve dolu geçiyor. Her gün sporumu yapıyorum, sosyal hayatımı aksatmıyorum. Tatillere gidiyorum yurt dışına çıkıyorum. Hobilerim var. Mutfağı seviyorum vb. işte… Ancak sevilme, ilişki yaşama isteğimi asla bastıramıyorum. Bir buçuk yıl önce Hakaret ve tehdit sebebiyle mahkemede biten 3 yıllık ilişkim sonrası iyice delirmiş gibiyim. Yıpranmış haldeydim ama toparladım. 5-6 kişiyle tanıştım, biri hayatımda ve arada yokluyor duygumuz yok, diğerleriyle ikinci buluşma bile olmadı. Ya ben beğenmedim ya onlar. Geçtiğimiz aralık ayında bir tanesi Lovebombing yaptı neredeyse, ondan aşırı etkilenmiştim. Görür görmez elektrik aldık birbirimizden. Bu sefer olacak dedim umutlandım. Uzak mesafeydi, bir hafta sonra telefonlarımı açmamaya başladı. Sonra engelledi. Epey bunalıma girdim.

Neyse uzatmak istemiyorum, her dakika “neden sevilmiyorum, neden kimse benimle ilgilenmiyor” diye kendi kendimi yiyorum. İnternette özellikle bu tarz konuları okuyorum. Videolar izliyorum. Yaptığım her aktivitede bu lanet düşünceler aklımda ve çıkmıyor. Kendimi değersiz de hissetmiyorum bu arada. Profesyonel yardım da aldım. İşin içinden çıkamıyorum. İçimden ağlamak bile gelmiyor. Kendimi donuk hissediyorum. Evet hayatıma devam ediyorum ama takıntılarım beynimi ele geçirmiş durumda. Astroloji yorumları okumaya bile başladım. İnanmazdım normalde.

Gerçekten çıldırmak üzereyim. Belki yalnızlık daha iyidir diye kendimi avutamıyorum bile. Ne yapmalıyım sizce?
Bende sizin gibiydim 25-28 yaslar arasinda ve sonuc cok yanlis kisilerle tanistim beni zerre haketmryen. Sonra senin yazdiklaeini uyguladim, spor tatiller arkadaslar ve allaha yöneldim. Rabbim hakkimda neyse onu ver dedim hep. Ibadetlerimi yaptim akisina biraktim. Hayatimda birini istemedigim bi dönem esimle tanistim yas ozaman 29. 30da evlendim. 31 de anne oldum.

Sal herseyi dusunme hayatini yasa ve sev akisina birak. Sizi bilemem ama benim baba figuru yoktu yaraliydum o konuda oyuzden o sevgi eksikligni hep hissettim…
 
Merhaba kızlar, yakında 30 olmak üzereyim. İyi bir işim var, hayatım yoğun ve dolu geçiyor. Her gün sporumu yapıyorum, sosyal hayatımı aksatmıyorum. Tatillere gidiyorum yurt dışına çıkıyorum. Hobilerim var. Mutfağı seviyorum vb. işte… Ancak sevilme, ilişki yaşama isteğimi asla bastıramıyorum. Bir buçuk yıl önce Hakaret ve tehdit sebebiyle mahkemede biten 3 yıllık ilişkim sonrası iyice delirmiş gibiyim. Yıpranmış haldeydim ama toparladım. 5-6 kişiyle tanıştım, biri hayatımda ve arada yokluyor duygumuz yok, diğerleriyle ikinci buluşma bile olmadı. Ya ben beğenmedim ya onlar. Geçtiğimiz aralık ayında bir tanesi Lovebombing yaptı neredeyse, ondan aşırı etkilenmiştim. Görür görmez elektrik aldık birbirimizden. Bu sefer olacak dedim umutlandım. Uzak mesafeydi, bir hafta sonra telefonlarımı açmamaya başladı. Sonra engelledi. Epey bunalıma girdim.

Neyse uzatmak istemiyorum, her dakika “neden sevilmiyorum, neden kimse benimle ilgilenmiyor” diye kendi kendimi yiyorum. İnternette özellikle bu tarz konuları okuyorum. Videolar izliyorum. Yaptığım her aktivitede bu lanet düşünceler aklımda ve çıkmıyor. Kendimi değersiz de hissetmiyorum bu arada. Profesyonel yardım da aldım. İşin içinden çıkamıyorum. İçimden ağlamak bile gelmiyor. Kendimi donuk hissediyorum. Evet hayatıma devam ediyorum ama takıntılarım beynimi ele geçirmiş durumda. Astroloji yorumları okumaya bile başladım. İnanmazdım normalde.

Gerçekten çıldırmak üzereyim. Belki yalnızlık daha iyidir diye kendimi avutamıyorum bile. Ne yapmalıyım sizce?
Kök aileniz ile iliskiniz nasil ve cocuklugunuzda nasildi?
 
Sevip sevilmek herkes ister de
Bunlar insanın elinde olan şeyler değil
Takıntı yapmayın
Olursa olur
Olmazsa kalır
 
İkinci buluşmalar olmadı bile. O eski sevgilim de dengimin altıydı, o yüzden sevgili olmak istedi. Hakaret, ısrarlı takip ve tehdide uğramamdan anlaşılır sanıyorum :) yaptık bir hata neyse..
Denklerim ya da dengimin üstü insanlar ciddi ilişkiye yanaşmıyor. Liseden beri bu hiç değişmedi.


Tabii orası öyle. Ama siz evlenmişsiniz o psikolojiyi şu an bilemezsiniz. Belki bizim gibi ah vah ederdiniz 😂 Yaş da gelince insanı geç kalmışlık hissi bürüyor
Tamamen aynı durumdayım. Çok kötü bir duygu. İnşallah artık karşımıza hayırlı birileri çıkar.
 
Kök aileniz ile iliskiniz nasil ve cocuklugunuzda nasildi?
Ailemle ilişkim gayet iyi zamanlar eski sevgilim yüzünden birbirimize girip iletişimi azaltmıştık kopmuştuk ama şu an barıştık. Çocukluğumda ve gençliğimde baba sorunları yaşadım. Babam bir iyi bir sinirli sert biriydi. Ama bugunlere gelmemde çok emeği var. Biraz muhafazakar biraz da mükemmeliyetçi bir ailenin çocuğuyum. Genellikle onların yönlendirmesiyle bir hayat çizdim. Bu da beni hayata karşı çok pasifleştirdi.
 
Son düzenleme:
Ailemle ilişkim gayet iyi zamanlar eski sevgilim yüzünden birbirimize girip iletişimi azaltmıştık kopmuştuk ama şu an barıştık. Çocukluğumda ve gençliğimde baba sorunları yaşadım. Babam bir iyi bir sinirli sert biriydi. Ama bugunlere gelmemde çok emeği var. Biraz muhafazakar biraz da mükemmeliyetçi bir ailenin çocuğuyum. Genellikle onların yönlendirmesiyle bir hayat çizdim. Bu da beni hayata karşı çok pasifleştirdi.
Genelde kök aileden sevgi almayınca insan karşı cinsten veya arkadastan dosttan hep sevgi ispati ister cunku güvensizlik olur bilinc altinda, haliyle sevgi açligida.
Siz babanizin sert ve sinirli oldugunu yazmissiniz. Belki bu yüzden sevgiyi tam hissedemediniz Ve simdi onun yerine baska insandan sevgiye normalde isteyeceginizden daha cok muhtaçsiniz. Belki bunun farkinda degilsiniz. Bilemiyorum tabii ama ben boyle yorumladim.
Insanin kendine sefkat gostermesine dair videlar vb var
Belki bunlar yardımcı olurlar.
 
Genelde kök aileden sevgi almayınca insan karşı cinsten veya arkadastan dosttan hep sevgi ispati ister cunku güvensizlik olur bilinc altinda, haliyle sevgi açligida.
Siz babanizin sert ve sinirli oldugunu yazmissiniz. Belki bu yüzden sevgiyi tam hissedemediniz Ve simdi onun yerine baska insandan sevgiye normalde isteyeceginizden daha cok muhtaçsiniz. Belki bunun farkinda degilsiniz. Bilemiyorum tabii ama ben boyle yorumladim.
Insanin kendine sefkat gostermesine dair videlar vb var
Belki bunlar yardımcı olurlar.
Babamdan sevgi aldığımı düşünmüyor değilim ama yetersizdi sanırım. Doğru söylüyorsunuz. Her şey çocuklukta gizli. Kreşte ve anaokulunda da sessiz olduğum için dışlanan biriydim zaten.
Tavsiye ettiğiniz videolara bakacağım. Vakit ayırıp yazdıgınız için teşekkür ederim 🙏🏻
 
çok üzücü ama herkes etrafta sevilirken seyretmek
Öncelikle bilinçaltı kalıplarınızı değiştirmeniz lazım. Söylenmemesi gereken her cümleyi kurmuşsunuz. Kök inançlarınız zaten ilişki yaşamaya engel gibi. Hangi titreşimdeyseniz o tipler çeker sizi.

Ayrıca yaşam dışardan değil içerden başlar. Önce iç dünyanızı temizleyip, kendinizle mutlu olmayı, kendinizi sevmeyi ve iyi bir ilişkiyi hak ettiğinizi bilmelisiniz.

Hem kendi değerinizi bilin, hem de hayatınızın. Şundan da emin olun ki, yaşam planınızda biri varsa, siz istemeseniz de ayağınıza dolaşır. Belki de serseri tiplerden korunuyorsunuz şu an, asıl kişiye ulaşana kadar.

Sevgili enerjisine de yapışmayın, serbest bırakın artık. Yapıştığımız konular bizden her zaman uzaklaşır. Olsa da olur, olmasa da olur enerjisini idrak ederseniz hayatınız değişir. Son olarak, planınıza güvenin.
 
Back
X