Sexte doğru bililen yanlışlar

**SU**

çocukta yaparım kariyerde
Kayıtlı Üye
12 Temmuz 2006
643
9
48
Adet günlerinizin ne zaman olduğunu herkes anlar.
Herhangi bir kimsenin adet günlerinizde olup olmadığınızı bilmesinin tek yolu, sizin bunu ona söylemenizdir! Sokakta yürürken kimin adet günlerinde olup kimin olmadığını anlayabilir misiniz?
Adet günlerinizde yüzmeye gidemezsiniz.

Adet günlerinizde yüzmeye tabii ki gidebilirsiniz! Ancak ped değil, tampon kullanarak.

Tampon kullandığınızda bekaretinizi kaybedersiniz.

Bekaretinizi kaybetmenin tek yolu, cinsel ilişkide bulunmaktır. Adet günlerindeki korunma konusundaki seçiminizin hiçbir etkisi yoktur, dolayısıyla cinsel ilişkide bulunmadan önce tampon kullanmamanız için neden yoktur.
Adet günlerinizde hamile kalamazsınız.

Adet döneminizdeki diğer zamanlardan daha düşük olmakla birlikte, adet günlerinizde hamile kalmanız, özellikle de adet döneminizin ortalarında olduğunda imkansız değildir. Bu riski göze almayın ve korunmasız cinsel ilişkinin sizi aynı zamanda cinsel ilişki yoluyla bulaşan hastalıkların taşıyıcılarından hastalık kapmaya açık duruma getirdiğini unutmayın.


Adet günlerinizde tüm fiziksel faaliyetlerinizi durdurmanız gerekir.

Vücudunuzu dinleyin ve kendinizi iyi hissetmenizi sağlayan neyse onu yapın! Peki egzersizle ilgili olarak? Aslında ne kadar aktif ollursanız, kramp girme ihtimali de o kadar düşüktür!

Adet günlerinizde olabildiğince az duş almanız ve yıkanmanız gerekir.

Kızlar genelde adet günlerinde daha çok terler ve bu yüzden bu dönemde banyo yapmaları normal zamandan daha da önemli hale gelir. Dolayısıyla temiz ve canlı hissetmenizi sağlamak için istediğiniz zaman duş alın.
Adet Öncesi Sendromu (PMS), tamamen kafanızdadır.
Adet günlerinizden önce, vücudunuzdaki hormon düzeyleri fırlar ve siz de sinirli veya mutsuz olabilir veya kramp ya da baş ağrısı gibi fiziksel belirtiler yaşayabilirsiniz. Adet Öncesi Sendromu (PMS), gerçek bir durumdur ve göz ardı edilmemelidir.
 
Malum, hemen her konuda insanoğlu kavram kargaşalarıyla boğuşuyor. Fakat, en çok da cinsellilk konusunda kavram kargaşalarına yeniliyoruz. İşte, Türk insanının cinsellik konusunda doğru olarak bildiği 32 yanlış!
1) Erkeklerde cinsel organın boyutu, cinsel gücün göstergesidir.
2) Büyük erkek cinsel organı, cinsel ilişki sırasında kadının daha çok uyarılmasını sağlar.
3) Erkeklerde cinsellik, ergenlik döneminde en yüksek noktasına ulaşır. Yirmili yaşlardan sonra cinsel ilgi, istek ve cinsel ilişkiden alınan haz giderek azalır.
4) Erkekler cinsel ilişkide yalnız cinsel birleşme ve orgazm ile ilgilidir. Duygusallık ve haz alma çoğunlukla kadınlarda görülür.
5) Erkeklerde çabuk boşalma, erkekliğin göstergesidir.
6) Cinsel ilişkinin başlangıcında sertleşme (ereksiyon) güçlüğü olursa, büyük olasılıkla iktidarsızlık gelişecektir.
7) İlk cinsel birleşmede başarılı olunması, sonraki cinsel yaşam boyunca da başarılı olunacağının göstergesidir.
8) Mastürbasyonun cinsel güce zarar verici etkisi olabilir.
9) Oral seks, olgunlaşmamışlığın göstergesidir ve güvensizdir.
10) Erkek ve kadının cinsel ilgileri ve sorumlulukları temel olarak farklıdır. Erkek cinsel ilişkinin sorumluluğunu üstlenmek ve yönetmek zorundadır.
11) Başka şeylerde olduğu gibi cinsellikte de başarıya ulaşmak çok önemlidir.
12) Sevişme sırasında fantezi kurmak yanlıştır. Fantezileri olan erkekler eşcinsel olmaya eğilimlidirler.
13) Eşcinsellik, bir akıl hastalığı çeşididir.
14) Cinsel birleşme için en doğal pozisyon erkeğin üstte olduğu pozisyondur.
15) Sağlıklı ve uyumlu bir erkeğin hiçbir durumda cinsel performansı bozulmaz. Erkek cinsel ilişkiyi her zaman ister ve buna her zaman hazırdır.
16) Sevişmeyi başlatan kadın ahlaksızdır.
17) Sevişme her zaman doğal ve kendiliğinden olmalıdır, sevişme hakkında konuşmak ve düşünmek onu bozar.
18) İstenmeyen gebelikleri önlemek, yalnız kadının sorumluluğundadır.
19) Sertleşme (ereksiyon), hemen daima cinsel arzu ve uyarılmanın işaretidir.
20) Cinsel ilişki, cinsel birleşme demektir.
21) Tüm fiziksel yakınlaşmalar cinsel birleşmeyle bitmelidir.
22) Her erkek, her kadına nasıl zevk vereceğini bilmelidir.
23) İyi bir sevgili (eş), hemen her cinsel birleşmelerinde partnerine orgazm yaşatabilmelidir.
24) Eşler birbirini sevdikleri takdirde sevişmekten nasıl zevk alabileceklerini de bilirler.
25) Erkeğin penisinde sertleşmenin kaybı eşini çekici bulmadığı anlamına gelir.
26) Bazı erkekler doğuştan iyi sevişirler. Bazıları ise cinsel bilgilerini ve cinsel becerilerini ne kadar artırırlarsa artırsınlar onlarla kıyaslanacak bir performansa erişemezler.
27) Bir çift için, «aynı anda orgazm » gerçekleştirilmesi gereken en önemli amaç olmalıdır.
28) Normal bir çift için, cinsel ilişkinin sıklığı, yirmili ve otuzlu yaşlar için haftada en az 4 olmalıdır. Daha azı düşük cinsel dürtünün göstergesidir.
29) Menstruasyon (adet dönemi) ve gebelik dönemlerinde cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır.
30) Kalp krizi ya da inme geçiren erkekler cinsel ilişkiden kaçınmalıdır.
31) Erişkinliğe ulaşan erkekler, fantezi ve masturbasyona karşı olan ilgilerini kaybederler.
32) Erkeklik hormonu almak, cinsel gücü tümüyle artırır.
 
[COLOR="Red"]İşte doğru sanılan cinsel yalanlar [/COLOR]Cinsel Eğitim, Tedavi ve Araştırma Derneği’nin (CETAD) 20 ilde, 16 yaş ve üstü 1537 kişiyle yaptığı araştırma, Türk toplumunun cinselliğe bakışında nelerin değiştiğini, nelerin yerinde saydığını ortaya koydu. Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Araştırması, cinsellikte özellikle kadınla ilgili bazı köklü yanlış inanışların kadınların lehine değişmeye başladığını ortaya koydu.

Seviş"meyi başlatan kadın ahlaksızdır" yargısına inananların oranı sadece yüzde 8 oldu. Yüzde 60’ı bu mitin tamamen yanlış olduğunu söyledi. Yani toplumun önemli bir kısmı kadınların da cinsel yaşama aktif, haz alan, haz veren ve paylaşan taraf olarak katılımını destekliyor.

AB tarafından finanse edilen, Sağlık Bakanlığı tarafından desteklenen projenin amacı, cinsellikle ilgili görüşlerin belirlenmesi, bilgi düzeylerinin ölçülmesi, değer ve yargıların incelenmesi, sorunlar karşısında yardım arama davranışları ve bu konuda sağlık hizmet talebiyle medyanın etkilerini ölçmek.

Araştırmanın ilginç sonuçlarından biri yetişkinlerin yüzde 34’ünün cinsellikle ilgili bilgi kaynağının çevre ve arkadaşları olması. Kadınların yüzde 42’sinin cinsellikle ilgili ilk kaynakları ise eşleri. Yani kadınların neredeyse yarısı cinselliği kocalarından öğreniyor. Toplumun yüzde 59’u okullarda "kesinlikle" cinsel eğitim verilmesi gerektiğini düşünüyor. Yüzde 4’ü toplumun cinsellik konusunda yeterli bilgiye sahip olmadığını söylüyor. Buna karşılık yüzde 45’i oldukça bilgili, yüzde 37’si pek bilgili olmadığını belirtiyor.

Mitler, cinselliği tabu gören toplumlarda daha sık görülüyor. Hakkında konuşulması bile ayıp sayılan bu konuya ilişkin toplumun ürettiği, gerçeği yansıtmayan inanışlara ve efsanelere mit deniyor. Türkiye’de cinsel yaşamın ortalama başlama yaşı olan 19’a gelindiğinde, yanlış inanışlar iyice oturuyor ve değişmesi güçleşiyor.

ERKEKLER AKTİF KADIN İSTİYOR"
Sevişmeyi başlatan kadın ahlaksızdır" mitini tamamen doğru bulanların oranı kadınlarda yüzde 6, erkeklerde yüzde 10.6. Eğitimin bu mitin değişmeye başlamasındaki etkisi açıkça görülüyor. Eğitimsizlerin yüzde 17’si mite tamamen katılırken, bu oran ilkokul-ortaokul mezunlarında yüzde 10.7, ortaokul mezunlarında yüzde 8, lise mezunlarında yüzde 6.9, üniversite mezunlarında da yüzde 1.3’e kadar düşüyor. Mite en az yüzde 1.7 ile bekar kadınlar itibar gösteriyor. Bekar erkeklerden bu görüşe katılanların oranı ise yüzde 7.2. Kentlilerin yüzde 7.2’si, kırsal kesimde yaşayanların ise yüzde 10.5’i bu mitlerin doğruluğuna tamamen inanıyor. Tüm bu veriler gösteriyor ki erkekler, kendi ilişkilerinde eşlerinin o kadar da pasif, isteksiz, edilgen bir konumda olmasını istemiyorlar. Tam tersine cinselliğe katılmaları, cinsellikten haz almaları, birçok erkek için önemli. Bu veri, "erkekler sadece kendilerini düşünür" fikrini de çürütüyor. Erkek artık eşinin cinsel isteksizliğini kendine sorun ediyor.

DOÇ.DR. CEM İNCESU (Proje Koordinatörü)

Yalnızca mitlerin düzeltilmesi bile birçok cinsel sorunu halledebilir

Türkiye’de pek çok ergen cinsellik eğitimini bu kaynaklardan aldığı için mitler süreklilik kazanıyor. Kadınlarla ilgili bazı mitlerin değişmeye başlaması iyiye işaret. Ancak kadınların mitlerle ilgili çoğunlukla "fikrim yok-bilmiyorum" şıkkını işaretlemesi bilgisizliğin, eğitimsizliğin ve çekingenliklerinin göstergesi. Erkeklerin de cinsellikle ilgili bilgileri az. Ama kadınların daha kötü durumda olduğunu söyleyebiliriz. Hatta fikirleri bile yok. Çoğunun ilk cinsel bilgi kaynağı eşleri.

İşte 21 mit ve tamamen doğruluğuna inananların oranı

Erkeklerde cinsel organın boyutu, cinsel gücün göstergesidir (yüzde 14)

Erkekler cinsel birleşme ve orgazmla ilgilidir. Duygusallık kadınlarda görülür (yüzde 14)

Başlangıçta sertleşme güçlüğü olması, iktidarsızlık gelişeceğini gösterir (yüzde 12)

Mastürbasyonun cinsel güce zarar verici etkisi olabilir (yüzde 13)

Cinsel ilişkinin sorumluluğunu üstlenmek ve yönetmek erkeğin görevidir (yüzde 25)

Cinsel pozisyon için en doğal pozisyon erkeğin üstte olduğu pozisyondur (yüzde 23)

Başka şeylerde olduğu gibi cinsellikte de başarıya ulaşmak çok önemlidir ( yüzde 47)

Sevişme sırasında fantezi kurmak yanlıştır (yüzde 11)

Eşcinsellik bir akıl hastalığı çeşididir (yüzde 25)

Erkek cinsel ilişkiyi her zaman ister, buna her zaman hazırdır (yüzde 37)

Sevişmeyi başlatan kadın ahlaksızdır (yüzde 8)

Sevişme doğal ve kendiliğinden olmalıdır, sevişme hakkında konuşmak onu bozar (yüzde 25)

İstenmeyen gebelikleri önlemek yalnız kadının sorumluluğundadır(yüzde 12)

Cinsel ilişki, cinsel birleşme demektir(yüzde 37)

Tüm fiziksel yakınlaşmalar cinsel birleşmeyle bitmelidir (yüzde 15)

Her erkek, her kadına nasıl zevk vereceğini bilmelidir (yüzde 42)

Erkeğin penisinde sertleşmenin kaybı eşini çekici bulmadığı anlamına gelir (yüzde 13)

Bir çift için aynı anda orgazm gerçekleştirilmesi gereken en önemli amaç olmalıdır (yüzde 34)

Adet ve gebelik dönemlerinde cinsel ilişkiden kaçınılmalı (yüzde 43)

Kalp krizi ya da inme geçiren erkekler cinsel ilişkiden kaçınmalıdır(yüzde 25)

Erkeklik hormonu almak cinsel gücü tümüyle artırır (yüzde 18)

PENİS BOYU MİTİ: Penis boyunun, ne erkek ne de kadının cinsel tatmini ve mutluluğuyla ilişkisi var. Halbuki "erkeklerde cinsel organın boyutu, cinsel gücün göstergesidir" mitini doğru bulan erkeklerin oranı kadınlardan çok daha yüksek. Kadınların yüzde 8.3’ü penis boyutunun cinsel gücün göstergesi olduğunu düşünürken, bu oran erkeklerde yüzde 20’ye çıkıyor. Buna en takık olan erkekler 35-44 yaş arasındakiler.

MASTÜRBASYON KORKUSU: Ortaçağdan beri tabu. Geçmişte akıl hastalığı nedeni olarak görülen mastürbasyon doğal ve doyumun vazgeçilmez bir parçası. Erken boşalmanın tedavisinde mastürbasyonun yeri var. "Mastürbasyon cinsel güce zarar verici etki yapabilir" görüşünü tamamen doğru bulanların yüzde 7.5’i kadın, yüzde 18.8’i erkek.

ERKEKLERİN İŞİ ZOR! : "Cinsel ilişkinin sorumluluğunu üstlenmek ve yönetmek erkeğin görevidir"i tamamen doğru kabul edenlerin yüzde 19.6’sı kadın, yüzde 30.6’sı erkek.

EŞCİNSELLİĞİ AKIL HASTALIĞI SAYANLAR: "Eşcinsellik bir akıl hastalığı çeşididir" mitini tamamen doğru kabul edenlerin yüzde 33.3’ü erkek. Yüzde 16.4’ü kadın. Kentlilerin bu mite inancı kırsal kesimdekilerden daha fazla.

CİNSEL İLİŞKİ-CİNSEL BİRLEŞME FARKI: Cinsel ilişki, cinsel birleşme demektir, yanlış inancına "tamamen doğru" diyenlerin oranı her iki cinste de yüksek: Erkeklerde yüzde 38.2, kadınlarda 36.1. 25-34 yaşlarında bunu doğru kabul edenlerin oranı yüzde 40, 35-44 yaşlarındaysa yüzde 42.2. Evli olanların yüzde 38.6’sı tamamen doğru, diyor.

AYNI ANDA ORGAZM EFSANESİ: "Bir çift için aynı anda orgazm, gerçekleştirilmesi gereken en önemli amaç olmalıdır" mitine erkekler çok yüksek oranda (yüzde 43.2) tamamen katılıyor. Kadınların ise yüzde 25’i.

Kaynak: www.hurriyet.com.tr
 
Seks ve cinsellikle ilgili bilginize ne kadar güveniyorsunuz? Doğru bildikleriniz gerçekten doğru mu?



Seks ve cinsellik Türkiye'de hala bir tabu… Yanlış inanışlar doğrulardan çok daha fazla. Hâlâ yaşlanınca, menopoza girince ya da kalp krizi geçirince cinsel yaşamın bittiğini düşünüyor, sertleşme sorununda panik oluyoruz!

Tabular ve yanlış bilgiler cinsel hayata küstürüyor. Cinsel Eğitim, Tedavi ve Araştırma Derneği (CETAD); cinsel hayata küstüren mitleri açıkladı. Prof. Dr. Engin Eker, Prof. Dr. Erdoğan Ertüngealp ve Prof. Dr. Arşaluys Kayır'ın hazırladığı rapora göre; orta yaş ve yaşlılık döneminde sekse dair doğru bilinen yanlışlar:

1- Hem erkekler hem de kadınlar için yaşlanınca cinselliğin kalitesi azalır

Cinsellikte yaşananlar 50 yaşından sonra farklılaşır, kötüleşmez. Yaşlandıklarında kadınların cinsellik açısından kendilerine güvenleri artar. Cinsel birleşmeden daha fazla zevk alırlar. Kadınların çoğu 30'lu yaşları biraz geçinceye dek cinselliği başlatmaktan hoşlanmaz.

2- Menopozda cinsel istek azalır

50 yaş üzerindeki kadınların yüzde 72'den fazlasının cinsel arzu azalması dahil, cinsel yaşamları ile ilgili herhangi bir şikayetleri bulunmuyor. Menopoz sonrasında seks ile daha az ilgilenen kadınları, hormonal dengesizlik ve olumsuz düşünceler de etkileyebilir.

3- Sertleşme sorunu tıbbi müdahale olmadıkça düzelmez

40 yaş civarına kadar hemen hemen her erkek sertleşme sorunu yaşayabilir ama daha sonra fiziksel ve cinsel açıdan tıbbi müdahale olmadan hayatlarını sürdürebilirler.

4- Erkekler cinsellikte 15-20 yaşında en üst noktadadır

Daha geniş sözcüklerle ifade edilen cinsellikte; bir erkek, iyi bir aşık olma ve farklı yollarla partnerini memnun etme yeteneğini yaş ilerledikçe kazanır.

5- Kadınlar cinsellikte en üst noktaya 30'unda ulaşır

Kadınların vücutları ile artan uyumları ve sekste kendilerine olan güvenleri 30 yaşından sonra artmaya devam eder. Bir kadının orgazm kapasitesi yaşla birlikte azalmaz.

6- Gençlik dönemlerinde orgazm daha yoğun olur

Kadınların çoğu orgazmı 40 yaşından sonra daha yoğun yaşadıklarını ifade ediyor. Erkekler ise orgazmı daha yaygın hisseder. Orta yaşta erkekler orgazmı gençlik dönemlerindeki gibi tüm bedenlerinde hissetmeye devam eder.

7- Kalp hastaları cinsel yaşamdan sakınmalı

Boston Hastanesi'nde yapılan araştırmada; sabah yataktan kalktığımız zamanla, cinsel ilişki sırasındaki kalp krizi geçirme riskinin aynı olduğu belirlendi. Cinsel aktivite herkes için yararlı bir aktivitedir; stresi azaltmaktan depresyonu önlemeye kadar etkileri bulunur.

8- Cinsel birleşme, hedeflenmesi beklenen tek davranış çeşididir

Batı kültüründe cinsel ilişki eşittir cinsel birleşmedir. Oysa orta yaşı geçmiş erkekler tıpkı kadınların istekleri gibi dokunulmayı, öpüşmeyi ve okşanmayı ister. Ön sevişmeler erkek ve kadının birbirlerine cinsel zevk vermek için yaptıkları her türlü davranışla eşdeğerdir.
 
Adet Görme

1 YANLIŞ: Adet sırasında cinsel ilişkide bulunmak tehlikelidir.
DOĞRU: Adet sırasında cinsel ilişkide bulunmak sağlık açısından tehlikeli değildir. Eğer eşler istiyorlarsa ve rahatsız olmuyorlarsa adet sırasında cinsel ilişkide bulunmaları herhangi bir sağlık sorununa yol açmaz.

2 YANLIŞ: Kadın adet sırasında kirlidir.
DOĞRU: Adet, kadın bedeninin doğal ve sağlıklı bir işlevidir. Kadınların adet sırasında uyguladıkları kısıtlamaların herhangi bir bilimsel temeli yoktur. Kadın adet sırasında gündelik işlerini her zamanki gibi sürdürebilir, fakat adet süresince hijyen kurallarına uyulmalıdır.

AIDS

3 YANLIŞ: AIDS eşcinsellerin hastalığıdır.
DOĞRU: AIDS, yalnız eşcinsellerin değil korunmasız cinsel ilişkide bulunan herkesin yakalanabileceği bir hastalıktır.

Cinsel İlişki

4 YANLIŞ: Ereksiyon daima istem sonucu oluşur.
DOĞRU: Ereksiyon istemli bir eylem değildir. Ereksiyon, sinir bağlantılarının ve penise kan taşıyan damarların birbirleriyle uyumlu çalışmasıyla olur. Bedensel ya da duygusal bir uyaran sonucu penisin süngerimsi yapısı kanla dolar ve ereksiyon gerçekleşir. Yorgunluk ya da herhangi bir sağlık sorunu varsa istense de ereksiyon gerçekleşmez.

5 YANLIŞ: Oral-genital ilişki anormaldir.
DOĞRU: Oral-genital ilişki de iki insan arasındaki cinselliğin ifade ediliş biçimlerinden biridir. Her iki taraf da istiyorsa ve rahatsızlık duymuyorlarsa, bu tür ilişki onlar için normaldir.

6 YANLIŞ: Gebelik sırasında cinsel ilişkide bulunmak doğru değildir.
DOĞRU: Gebelik sırasında tıbbi bir nedenle doktor tarafından yasaklanmadığı sürece cinsel ilişkide bulunulabilir. Cinsel ilişki gebe kadın için rahatsızlık verici olmamalıdır. Ağrı, vajinal kanama ve geçmişte düşük hikayesi varsa cinsel ilişkide bulunmamak doğru olur. Bu konuda gebe kadının isteklerine uyulmalıdır.

Cinsel Organlar

7 YANLIŞ: Cinsel organı büyük olan erkekler cinsel yönden daha güçlüdür.
DOĞRU: Penis boyu ve cinsel güç arasında bir bağlantı yoktur. Erkeğin cinsel gücü erotik düşünceler, dokunma ve hayallerle uyarılan psiko-fizyolojik bir sürece bağlıdır.

8 YANLIŞ: Rahim ucuna kolayca ulaşabildiği için kadının cinsel yönden doyuma ulaşmasında penis büyüklüğü önemlidir.
DOĞRU: Kadınlarda vajinanın sadece dış üçte-bir bölümü cinsel zevk için duyarlıdır. 5 ya da 7 santimetre uzunluğundaki bir penis bile kadının kolaylıkla doyuma ulaşmasını sağlayabilir.

Cinsel Temizlik

9 YANLIŞ: Vajina temizliğini sağlamak için düzenli olarak yıkamak gerekir.
DOĞRU: Vajina kendi kendini temizleyebilen bir organdır. Düzenli olarak vajinanın yıkanması vajinayı kaplayan dokuya zarar vererek zedelenme ve enfeksiyon oluşumuna yol açabilir. Gebelikten korunmak için vajinal yıkama yanlış bir yöntemdir. Bir doktor tarafından önerilmemişse vajinal yıkama yapılmamalıdır. Dış genital organların yıkanması bu kurala tabi değildir.

Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar

10 YANLIŞ: Hastalık belirtilerinin ortadan kalkması hastalığın iyileştiği anlamına gelir.
DOĞRU: Belirtilerin olmaması hastalığın iyileştiği anlamına gelmez. Tedavi olunsun ya da olunmasın, çoğu cinsel yolla bulaşan hastalıkta belirtiler bir süre sonra azalır ya da kaybolur. Ancak daha sonra hastalık komplikasyonları ortaya çıkmaya başlar. Belirtiler ortadan kalksa da tedaviye doktorun önerdiği şekilde devam etmek gerekir.

11 YANLIŞ: Genel tuvaletlerden cinsel yolla bulaşan hastalık bulaşabilir.
DOĞRU: Bu çok yaygın kabul gören bir yanlış inanıştır. Cinsel yolla bulaşan hastalıkların etkeni mikroplar genellikle dış etkenlere dayanıklı değildir. Vücut dışında kısa sürede canlılıklarını kaybederler. Genel tuvaletlerin kullanımı sanıldığı kadar tehlikeli değildir.

12 YANLIŞ: Cinsel yolla bulaşan hastalıklar ahlakdışı ya da yasak ilişkilerin sonucudur.
DOĞRU: Eğer ilişki kurulan birey bir taşıyıcıysa ilk kez ilişkide bulunulduğunda bile hastalık bulaşabilir. Bu durumda masum eş, ilişkide bulunduğu bireyin daha önceki hatasının kurbanı durumundadır. Sadık olmayan bireylerin cinsel yolla bulaşan hastalıklara yakalandıkları ise her zaman doğru değildir.

12 YANLIŞ: Her gün cinsel organların yıkanması hastalıklardan korunma sağlar.
DOĞRU: Hijyen kurallarına uyulması genel sağlık yönünden önemlidir ancak tek eşli yaşamak ya da güvenli cinsel ilişki kurallarına uymak cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunma konusunda daha önemlidir.

13 YANLIŞ: İlişki sonrasında idrar yapmak cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunma sağlar.
DOĞRU: Cinsel ilişki sonrası hemen idrar yapılması hastalığın oluşmasını engellemez. İdrar yapılması mekanik bir temizlenme olarak düşünülse bile mikropların dokuların içine işlemesi için yeterli olan vakit çoktan geçmiştir.

Eşcinsellik

14 YANLIŞ: Eşcinsel insanlar görünüşlerine bakılarak saptanabilir.
DOĞRU: Eşcinselleri diğer insanlardan ayıran görünüş ve davranışla ilgili farklılıklar her zaman bulunmayabilir. Eşcinsellerin sadece cinsel yönelimleri farklıdır. Diğer yönlerden heteroseksüel insanlardan bir farkları bulunmaz.

15 YANLIŞ: Kendi cinsinden bir arkadaşının cinsel organlarına dokunan çocuklar eşcinsel davranış gösteriyor demektir.
DOĞRU: Çocuklar bunu sadece merak ettikleri için yaparlar.

16 YANLIŞ: Erkek ve kadınlar ya tam heteroseksüel ya da tam eşcinseldir.
DOĞRU: Her iki cinsle de ilişkide bulunmaktan hoşlanan biseksüel insanlar vardır.

Gebelikten Korunma

17 YANLIŞ: Cerrahi gebelikten korunma yöntemi kullanan kadınlar ve erkekler cinsel güçlerini kaybederler.
DOĞRU: Her iki cinste de işlem sonrası cinsel güçte herhangi bir azalma olmaz. Aksine gebelik olasılığı ortadan kalktığında insanların daha rahat cinsel ilişkiye girdikleri bir gerçektir.

18 YANLIŞ: Haplar şişmanlığa neden olur.
DOĞRU: Bu durum her kullanıcı için doğru değildir. Kilo almak herşeyden önce gereğinden fazla besin almakla ilgilidir ve bu durum büyük ölçüde irade ile ilgilidir.

19 YANLIŞ: Haplar kansere neden olur.
DOĞRU: Yapılan bilimsel araştırmalar bu durumun tam tersini bildirmektedir. Hap kullanan kadınlar yumurtalık ve rahim kanserine daha az sıklıkta yakalanırlar.

20 YANLIŞ: Cinsel ilişki sırasında prezervatif yırtılır.
DOĞRU: Prezervatifin yırtılmasına çok ender rastlanır. Prezervatifin bir kayganlaştırıcı ile birlikte kullanılması yırtılma olasılığını azaltır. Işık altında, sıcak ve nemli yerlerde saklanmış kondomlar kullanılmamalıdır.

21 YANLIŞ: Rahim içi araç kadının bedeninde istenmeyen yerlere ilerleyebilir.
DOĞRU: Uygun teknikle takılmış rahim içi araçların yer değiştirmesine çok seyrek rastlanır. Bu yer değiştirme ise rahimden vajina yoluyla dışarı atılmadır. Bu durumda sadece gebelik oluşması tehlikesi vardır. Çok az rastlanan başka bir durum ise takılma esnasında rahmin duvarının delinerek rahim içi araçların karın boşluğuna girmesidir. Bu durumda tıbbi müdahale ile sorun halledilir.

Kızlık Zarı

22 YANLIŞ: Kızlık zarı kadının bakire olduğunun tek göstergesidir.
DOĞRU: Bazen kızlık zarı kaza geçirme, ata binme, tampon kullanma, ağır egzersiz gibi nedenlerden dolayı da yırtılabilir. Az da olsa, kızlık zarı açık olarak doğan bebekler de vardır.

23 YANLIŞ: Kızlık zarına dokunulmadığı takdirde gebelik oluşmaz.
DOĞRU: Penisin vajinaya girmediği ancak boşalmanın vajina yakınında gerçekleştiği cinsel ilişki sonucunda spermler vajinaya girebilir ve buradan da dişi yumurtaya kadar ulaşabilir. Dışarı boşalma her zaman güvenli değildir.

Mastürbasyon

24 YANLIŞ: Sık mastürbasyon yapmak cinsel gücün azalmasına yol açar.
DOĞRU: Mastürbasyon ve cinsel güç arasında fizyolojik ve biyolojik bir ilişki yoktur. Penisin ya da klitorisin uyarılmasının hiçbir zayıflatıcı ya da zararlı yönü yoktur. Cinsel yetersizlik, eğer suçluluk duygusu gibi psikolojik bir sorun yaşanıyorsa söz konusu olabilir.

25 YANLIŞ: Mastürbasyon sivilceye, deliliğe, vereme, iktidarsızlığa, eşcinselliğe, gözler etrafında mor halkalara, elerin kıllanmasına, saç dökülmesine, penisin küçülmesine neden olur.
DOĞRU: Mastürbasyon normal bir cinsel davranıştır ve yukarıdakilerin hiçbirine neden olmaz.

26 YANLIŞ: Sadece erkekler mastürbasyon yapar.
DOĞRU: Erkekler de kadınlar da mastürbasyon yapar. Erkekler penislerini, kadınlar ise klitoris ve üreme organı dudaklarını uyararak mastürbasyon yaparlar.

27 YANLIŞ: Sadece gençler ve bekarlar mastürbasyon yaparlar.
DOĞRU: Evliler, yetişkinler, yaşlılar da mastürbasyon yaparlar.

Memeler

28 YANLIŞ: Büyük memelerde daha fazla süt üretilir.
DOĞRU: Süt üretimi memelerde süt bezleri tarafından yapılır. Süt miktarı bu nedenle bu bezlerin yapısına bağlıdır. Meme büyüklüğü ise yağ dokusunun miktarıyla orantılıdır. Yağ dokusunun miktarı kadınlar arasında farklılık gösterir ve kadınların meme büyüklükleri birbirinden farklıdır, ancak süt bezlerinin yapısı fazla değişiklik göstermez. Her anne bebeğini doyurabilecek kadar süt üretir.

29 YANLIŞ: Bebeklerin emzirilmesi memelerin sarkmasına neden olur.
DOĞRU: Gebelik ve süt verme döneminde genişleyen memeler eski büyüklüklerini kaybedince gebelikten önceki şekillerini kazanırlar. Sarkmayı önlemek için sıkı sütyen kullanılması uygun değildir.

Menopoz

30 YANLIŞ: Menopoz cinsel yaşamın sonudur.
DOĞRU: Menopoz kadınlarda çocuk yapabilme çağının sonunu belirler. Menopozla birlikte cinsel ilişkiler de kaybolmaz. Kadının sağlığı yerindeyse yaşamının sonuna kadar cinsel olarak etkin kalabilir.

31 YANLIŞ: Menopozla birlikte kadınlar çekiciliklerini kaybederler ve şişmanlarlar.
DOĞRU: Eğer kadın kendine özen göstermekten vazgeçmişse menopoz dahil her dönem için bu olumsuzluklar söz konusudur. Menopoz yukarıda sayılanlara özellikle neden olmaz.

Orgazm

32 YANLIŞ: Kadınlar orgazm olmaz.
DOĞRU: Kadınlar da orgazm olur.

33 YANLIŞ: Klitoris ve vajinadan kaynaklanan orgazm farklıdır.
DOĞRU: Böyle bir fark yoktur. Klitorisin, vajinanın ya da her ikisinin de uyarılmasıyla orgazm yaşanabilir.

34 YANLIŞ: Çoğul (birden fazla) orgazma ulaşan kadınlar "anormal" ya da "nemfomanyak" tır (cinsel arzuları sınır tanımayan kadın).
DOĞRU: Çoğul orgazm kısa bir süre içinde birden fazla orgazm yaşanma durumudur. Kadınların bir kısmında çoğul orgazm yaşama yeteneği bulunur. İlk orgazmdan sonra etkili ve yeterli cinsel uyarı sürüyorsa kadın sonraki orgazmları yaşayabilir.

35 YANLIŞ: Menopoz sonrasında orgazm yaşanmaz.
DOĞRU: Menopoz yumurtlamanın ve adet görmenin sonlanmasıdır. Menopoz sonrasında da orgazma ulaşılabilir.

36 YANLIŞ: Gebeliğin oluşması için kadın ve erkeğin birlikte orgazm olmaları gerekir.
DOĞRU: Gebeliği oluşturan, spermin yumurta ile birleşmesidir. Gebeliğin oluşması için beraber orgazma ulaşmanın bir önemi yoktur. Hatta kadın orgazma ulaşmasa da gebe kalabilir.

Tecavüz

37 YANLIŞ: Eğer bir kadın tecavüze uğradıysa bu onun suçudur. Kadın giyimi ve davranışlarıyla tecavüz edeni tahrik etmiştir.
DOĞRU: Bu çok yaygın bir yanlış inanıştır. Araştırmalar tecavüz olaylarında kadının giysilerinin ve davranışının çok önemli olmadığını göstermiştir. Gerçekte her yaşta ve görünümde kadın tecavüze uğrayabilir.

38 YANLIŞ: Eğer kadın tecavüzü arzulamıyorsa buna kesinlikle izin vermez.
DOĞRU: Eğer bir kadın tecavüze uğradıysa buna izin verildiği kanısına varılmamalıdır. Gerçekte silahlı ya da herşeyi göze almış bir insana karşı koyan kadın yaşamını tehlikeye atıyor demektir.

Cinsel Bilgiler Eğitimi

39 YANLIŞ: Okullarda cinsel eğitim verilmesi gençlerin cinsel ilişkide bulunmalarına yol açar.
DOĞRU: Dünya Sağlık Örgütü'nün bu konudaki araştırma bulguları, cinsel bilgiler eğitimi almış olan öğrencilerin daha sorumlu davranış gösterdiklerini ve cinsel ilişkiye daha ileri yaşlarda başladıklarını ortaya koymaktadır.

40 YANLIŞ: Küçük çocuklara bebeklerin nasıl dünyaya geldiklerini anlatmak gereksizdir, çünkü anlamazlar.
DOĞRU: Küçük çocukların gebe bir kadın gördüklerinde "O bebek oraya nasıl girdi?", "Dışarı nasıl çıkacak?", "Babamın neden bebeği olmuyor?" gibi sorular sorması doğal bir meraktan kaynaklanır. Çocukların bu sorularına, onların anlayacağı düzeyde, yalın ve doğru yanıtlar verilmelidir.
 
Vaginal orgazm da G noktası da masalmış! Cinsellikle ilgili bilgilerinizi gözden geçirin. Bir çoğu eski ve yanlış olabilir. En sık sorulan soruların doğru yanıtlarını sizin için derledik...

* Kadınlarda G noktası gerçekten var mı?

Hayır... 1950 yılında Alman bir jinekolog, kadınlarda vajina duvarının önünde yer alan ve en erojen bölge olarak tanımladığı G noktasının varlığından bahsetti. Ancak, kendisinden sonra, detaylı olarak yapılan araştırmalarda, doktorlar vajinanın her bölgesinin aynı hassasiyette olduğu ve G noktasının olmadığı görüşünde birleştiler.

* Regl sırasında hamile kalınır mı?

Hayır... Ancak regl döneminizin sonlarında, korunmadan cinsel ilişkiye girdiyseniz, rahim artık yumurta üretmeye başlamış olduğundan hamile kalabilme ihtimaliniz artıyor. Çünkü spermler ortalama yedi gün canlı kalabiliyorlar.

* Doğum kontrol hapı almayı bir kez unutunca hamile kalma riski doğar mı?

Evet... Projesteron (Doğum kontrol) hapını almayı unuttuğunuz andan itibaren üç saat geçmişse, artık hamileliğie karşı korunmasızsınız.

* Anal seks tehlikeli midir?

Hayır... Ama normal ilşkiye göre iltihaplanma riskiniz çok daha fazladır. Anüs, vajinaya oranla sürtünmeye karşı fazla dayanıklı değildir. Buradaki kan damarları daha hassas ve kolayca tahriş olabilir. Eğer ilşki sırasında korunmuyorsanız kanamaya başladığı taktirde, cinsel yolla bulaşan hastalıkların ortaya çıkma riski de artar.

* Sperm neler içerir?

Sperm protein, şeker, vitamin ve mineral açısından zengindir.

* Oral seks cinsel ilişkiden daha mı güvenli?

Hayır... Oral seks esnasında birtakım enfeksiyonlar kapılabilir. Oral seks yapan kişnini diş etlerinin kanaması ya da iltihaplı olması durumunda HIV virüsü, deri iltihapları ve bel soğukluğunun ortaya çıkma riski çok fazla.

* Erkekler ilişki sırasında birden fazla orgazm yaşayabilirler mi?

Hayır... Bir erkek orgazm olduktan sonra psikolojisi gereği boşalmak isteği duyar. Buna karşın kadınlar birden fazla orgazm yaşayabilirler.

* Penisin en hassas yeri neresidir?

Penisin baş kısmında zevk almasını sağlayan yüzlerce sinir bulunur. Hatta bazı erkeklerde bu bölge o kadar hassastır ki tahrik edilmeye ihtiyaç duymadan cinsel ilişkiye hazır hale gelir.

* Vajinal orgazm var mıdır?

Hayır... Kadın, göğüs, dudak, omuz gibi sayısız yerden tahrik olabilir ama hangi bölgesinden uyarılırsa uyarılsın yaşadığı orgazm farklı değildir.

* Erkekler prezervatif ile seviştiklerinde, korunmasız sevişmelerine oranla daha fazla zevk alabilirler mi?

Hayır... Geçmişe oranla artık bugün çok farklı prezervatifler üretildiğinden, birçok kişi ultra hassas prezervatifleri tercih ediyor. Hatta bazı erkekler, penisleri aşırı hassas olduğu için korunmadan cinsel ilişkiye girmiyor. Ayrıca prezervatifin erkeğin cinsel boşalmasını önlediği de yapılan araştırmalarda ortaya çıkan sonuçlardan biri.

* Bir erkek tarçın yediği takdirde spermi de tarçın tadını alabilir mi?

Evet. Güçlü aromaya sahip besinler spermin tadını etkileyebilirler ama diğer yiyecekler sperme süt gibi bir tat katar.

* Erkek ve kadının seksüel açıdan en aktif oldukları dönem hangi yaşlardadır?

Erkek 18-20 yaş arasında cinsel hayatının doruğundadır. Ama bazı genç erkekler bu çağlarda erken boşalma sorunuyla karşılaşabilirler. Buna karşın kadın, 30'lu yaşlarında seksüel yönden en verimli çağlarını yaşar.

* Partnerlerden birinin diğerini bağlamak istenmesi, onun dominant taraf olmak istediğini mi gösterir?

Hayır... Bu teoriyi doğrulayan bir kanıt yok. Bu sizin bir kontrol delisi olduğunuzu da göstermez. Sadece fantazi dünyanızın farklı olduğunu gösterir.

* İktidarsızlık şehvet eksikliğinden mi kaynaklanır?

Hayır... Tam tersine çoğu zaman iktşdarsızlık aşırı istekten kaynaklanır. Erkekler kendini o kadar çok baskı altında hisseder ki sonuç olarak ereksiyon olmayı başaramaz. Sarhoş olmak, stres, sigara içmek ya da uyuşturucu kullanımı da iktidarsızlık nedeni.

* Kadınlar regl döneminde kendilerini cinsel yönden isteksiz hissederler mi?

Araştırmalara göre kadınlar regl döneminden birkaç gün önce cinsel arzularında bir artış yaşıyorlar. Adet dönemi içindeki hormonal değişimler ise bazen isteksizlik yaratabiliyor.

 
Türkiye'de cinsellik kültürü çoğu zaman yakın çevreden öğrenilen kulaktan dolma bilgilerle şekilleniyor.


Türkiye'de cinsellik kültürü çoğu zaman yakın çevreden öğrenilen kulaktan dolma bilgilerle şekilleniyor.
Cinselliğe dair yanlış inanışlar şöyle:
• Erkekler duygularını belli etmemelidir.
• Başka şeylerde olduğu gibi cinsellikte de başarıya ulaşmak son derece önemlidir.
• Cinsel isteği erkek belirtmelidir.
• Erkekler cinsel ilişikiyi her zaman ister ve buna hep hazırdırlar.
• Tüm fiziksel yakınlaşmalar sevişmeyle sonlanmalıdır.
• Cinsel ilişki arzusunu belli eden kadın hafif biridir.
• Erkekler her zaman cinsel istek duyarlar.
• Yaşlanma cinsel isteği tamamen ortadan kaldırır.
• Menopoz cinsel isteği ortadan kaldırır.
• Kadınların cinsel isteği azdır.
• Sevişmek, cinsel birleşmedir.
• Sevişmek, cinsel organda sertleşmeyi gerektirir.
• İyi bir sevişme cinsel heyecanın sürekli tırmanması ve orgazmla sonlanması demektir.
• Cinsel ilişkiyi erkek başlatmalı ve sürdürmelidir.
• Uyarılmış erkek boşalmazsa zararlı olur.
• Dikkat başka yere çekilirse erken boşalma önlenebilir.
• İlk boşalmadan sonraki boşalmalarda erken boşalma sorunu olmaz.
• Sevişme, her zaman doğal ve kendiliğinden olmalıdır. Sevişmek hakkında konuşmak düşünmek veya hayal kurmak onu bozar.
• Sevişmeyi başlatan kadın ahlaksızdır.
• Her erkek her kadına nasıl zevk vereceğini bilmelidir.
• Sevişme ancak her iki tarafın birlikte orgazm olmasıyla güzeldir.
• Eşler birbirlerini sevdikleri takdirde sevişmekten nasıl zevk alacaklarını da bilirler.
• Cinsel ilişki içinde olan eşler içgüdüsel olarak diğer eşin ne düşündüğünü ve ne istediğini bilirler.
• Cinsel ilişki sırasında mastürbasyon yanlıştır.
• Erkek cinsel organında sertleşmenin kaybı eşini çekici bulmadığı anlamına gelir.
• Erkek veya kadın sevişmeye hayır diyemez.
• Sevişmede neyin normal olduğuna ilişkin belirli ve kesin kurallar vardır.
• Olgun kadın birleşmeyle orgazm olmalıdır.
• Güçlü erkekler üst üste birkaç kez sevişebilirler.
• Bir erkek ne kadar sık ve üst üste sevişebiliyorsa o kadar güçlüdür.
• Bir kez cinsel sorun yaşanırsa bu tekrarlayacak demektir.
• Erkek, cinsel organının büyüklüğü oranında zevk verir.
• Penisin vajinaya girişi zordur.
• İlk cinsel ilişki kadın için çok ıstırap vericidir. Kadın için tehlikeli olabilir.
• İlk cinsel ilişkide kan gelmezse kadın bakire değildir.
• İlk cinsel ilişkide 'başarısız' olan erkek, erkek değildir.
• Sürtünme ile kızlık zarı bozulabilir.
• Evlenmeden önce kızlık zarının bozulmaması için çok tedbirli olunmalıdır.
• Mastürbasyon ile kızlık zarı bozulur.
• Öpüşme, dokunma gibi yakınlaşmalarla hamile kalınabilir.
 
* Mastürbasyon erken boşalmaya, iktidarsızlığa, kısırlığa sebep olur! Bu düşünce ve mastürbasyonun zararlarına, tehlikelerine ilişkin akla hayale gelmeyen birçok rivayet halk arasında oldukça yaygındır. Gerçekte bunların hiçbiri doğru değildir. Mastürbasyonun zararlı ya da zararsız oluşu bir yana, korkulara ve endişelere yol açan bu tür kanaatler, normal cinsel fonksiyonu bozan önemli faktörlerdendir.

* Erkek cinsel ilişkiyi ister ve buna her zaman hazırdır! Erkeklerin cinsel ilişkide bulunabilmesi için bedenen ve ruhen hazır olması şarttır. Bazı durumlarda cinsel uyaran ne kadar heyecan verici olursa olsun, erkek isteksiz olabilir. Yukarıda belirtilen kanaat kadınlar için de geçerlidir. Belki, evlilik yaşantısında sevişme için daha çok erkeğin ilk adımı atması, kadınlarda böyle bir kanaatin oluşmasına yol açıyor.

* Erkeğin penisi sertleştiğinde ve cinsel uyarılma olduğunda boşalmalıdır! Cinsel yakınlık ve ilişkide erkek uyarılınca, ilişkiyi yarım bırakmayı düşünemez, mutlaka boşalmak ister. Boşalmazsa, içerde kalan meninin hastalıklara yol açabileceği düşünülür. Bazı erkekler, böyle durumlarda, hemen mastürbasyon ile boşalmaya gayret ederler. Oysa, bu kanaat doğru değildir.

* Kadın-erkek arasında cinsel yakınlaşma başladı mı, ardından mutlaka cinsel birleşme olmalıdır! Bu düşüncede olan kadın ve erkek, cinsel birleşme için şartları uygun değilse, birbirine yakınlaşmaktan ve birbirlerini uyarmaktan kaçınırlar. Oysa sevişmenin, cinsel birleşme olmadan da haz verdiği ve bu hazzın, cinsel ilişki ile beraber olduğu kadar, hatta daha azla tatminkâr olabildiği bilinmektedir.

* Erkek ve kadın aynı anda orgazm olurlarsa, cinsellik güzeldir! Böyle olması tercih edilir. Fakat eş zamanlı orgazm ihtimali oldukça düşüktür. Farklı iki bedenin ve duyguların aynı zamanda aynı reaksiyonu vermesini beklememek gerekir. Önemli olan; her iki tarafın da ruhsal ve bedensel hazzı hissetmesi ve cinsel gerilimlerinin rahatlamasıdır. Orgazmın eş zamanlı olmasını şart görmek; başaramama kaygısına, kadınlarda orgazm taklidine ve cinsel fonksiyon bozukluklarına yol açabilir.
 
X