Akademiyi bırakıp öğretmenliğe geri dönen matematikçi arkadaş vardı. Hikâye bu kadar
Bazen çok mantıklı bir karar oluyor. Lisedekiler daha iyi anlıyordur dersi
Sanirim her kurumda cozum kendi isine bakmakEgo çatışmaları ve mobbing ile dolu bir yolda kendine belki gelecek görememiştir.
Anlayamadım. 20 yıl öğretmenlik yapan doktoralıya devlet öğretim üyesi olarak mı alıyor üniversiteye?
Cunku zaten o tez / tezler yazdirilirken amac o ogrencinin kadroya alinmasi. Cunku o ogrenci zaten lisans ya da y.lisanstayken hocalarinin dikkatini cekmistir. (Bak asiri iyi niyetli bakiyorum su an) ha bir de isin nepotizm boyutu var, bahsi gecen o tezlerin zaten ici bostur, niteliksiz bir aday tarafindan hazirlanmistir ama o niteliksiz adayin arkasinda dayisi vardir.
Tabiki.. bitirdikten sonra herkesin hakkı var.
Oyle sizin bulmanizla olmuyor.
Keşke bizlerin planladığı gibi yürüse herşey ama biraz ütopik bir fikir.27 yaşındayım yuksek lisansimi yaptim doktoradan devam etmeyeceğim hedefim ogretmen olarak atanmak. Bundan 20 yil sonra ogretmenlikte verimli olacağımi düşünmuyorum tam tersi bu sefer akademisyenligin bana uygun oldugunu düşünüyorum. Meslek seçerken 20 yil sonrasini dusunmek normal mi?
yoo ilanda xyz'nin karekökünün küpünü yapmış diyorsa onu yapan kişiyi alıyorlarVe hiç birini yapmamış birini alır otuttururlar
Ogretim gorevlisi dedigim kadro evet. Ezelden beridir karistiriyorum adini, herneyse. Konu sahibinin bu durumda isine yaramiyor zaten.
kurucularindan oldugum bolumde docent olsam kadronun gelmesi icin 5 yil fln beklemem lazim. Hani kadroyu kendime ben talep ediyorum bolum baskan yardimcisiyim ama bana bile gelmez... cok doguya gitmek lazim. Senelerce haftanin 7 gunu bedavaya calistim cunku haftasonu gitmesek kolacan etmeye gelirdi, arardi hemen neredesin? diye.
Aaaa bu sey degil mi, ben? Daha 1.siniftayken hocanin actigi 'gonullu proje gruplarina' katildim. Lisans ogrencileri icin TUBITAK projeleri aciliyordu onu yazdim kazandim. Lisans bitene kadar gece gunduz, kisin 1 hafta koca yaz sadece 2 hafta tatil yaparak calistim. Hocam da sagolsun mobbing kralicesiydi, gece 21.00lere kadar gelecegim gelecegim diye beni kampuste bekletirdi 'tek bir imza atmak icin'. Gece 1.00'de mail atar sabah 9.00'da yaptin mi diye sorardi
Tabii bu kadar iskencenin ardindan mezun olup yuksek lisansa basladigim gibi arastirma gorevlisi kadrosu aldim, hocam beni asistani olarak almak istedigi icin. Bizde hocalar kendine asistan ogrenci secerdi, her kadro acildiginda bir hoca kendi ogrencisini alirdi arastirma gorevlisi kadrosuna.
Sonuc yuksek lisans bitirdigim gibi istifa edip yurtdisina doktora yapmaya gittim. Akademisyenligi tamamen biraktim doktorami bitirdim ama su an global bir sirkette ekip lideriyim, tempo daha yuksek ama cok daha mutluyum. Akademik ortam insanin ruhunu emen bir yer.
Memlekette genel olarak kimse çözüm üretmiyor zaten. Üreten üç dört kişi varsa onlar da özel sektör çalışanları. Çivi iyice çıkmış durumda,artık düzeleceği de yok. İyi ki zamanında bana yapma demişler de uzak kalmışım akademiden vsden. Hiç benlik işler değilmiş nasıl bir kafayla ünide kariyer planladıysam artık.yoo ilanda xyz'nin karekökünün küpünü yapmış diyorsa onu yapan kişiyi alıyorlar
zaten ilan ona açılıyor
burada mesele şu:
üniversite içinde YL doktora bitirip, yayınlarını yapıp yükselecek olan (hak da eden) kişi için de üniversite sanki dışarıdan alacağı kişi gibi ilana çıkıyor...e o ilana başkası başvurmasın diye zaten konusunu yazıyorlar.
çünkü ilana çıkmak zorunda
kanun böyle
YÖK dese ki "kendi içinizdeki doktorasını bitirmiş dr öğr üyesi olacak ya da doçentliğini almış doçent kadrosuna atanacak, profluğu (unvan) gelmiş prof kadrosuna atanacak adamların ilanını ayrı açın, yeni kadro ilanını ayrı açın o zaman ak koyun kara koyun belli olacak ama çözüm üretmeye gönülleri olmadığı için hiç öyle bir zahmette bulunmuyorlar...
unvan başka şey kadro başka şey akademide olmayan bunu bilmiyor tabi
Bence bize konu sahibine yaşadığı hayal dünyasında mutluluklar dilemek düşer.
Ogretim görevlisi kadrosu var evet fakat o daha nadir acilan bir kadro gibi
Ben sahsi dusuncemi yazıyorum. Herhangi bir nesnellik yok.
