- 20 Haziran 2007
- 4.250
- 27
- 45
Sağlıklı insanın beslenme biçiminde kola ve gazoz türü içeceklerin diyet ya da normal şekerli türü hiç yer almaz.
Diyet kolaları nasılsa şişmanlatmıyor diye rahat rahat bol miktarda tüketiyor musunuz?
Suni tatlandırıcılarla yapılmış diyet ürünlerini yine aynı rahatlıkla mideye indiriyor musunuz?
“Bedava” kalorilerin bedeli sandığınızdan çok büyük. Evrende “bedelsiz” hiçbir şeyin olmadığını hatırlayın.
ınsanlar her zamankinden çok diyet ve sağlık ile ilgileniyor günümüzün obez dünyasında. Kilo vermek isteyenler, öncelikle diyet ürünlerine sarılıyor. Şeker ve karbonhidrat miktarını yani kalorileri kısmak için çoğu insanın elinde diet kolalar eksik olmuyor. Suni tatlandırıcılar ile yapılan tatlılar ve gazoz türü içecekler, çok miktarlarda tüketiliyor.
Insanlar aspartam ile tatlandırılmış her şeyi tüketirken birkaç kalori karda olduklarını sanıyorlar.
Aspartam, milyonlarca insanı zehirliyor, sakat bırakıyor ve öldürüyor. Karaciğeri turşuya çeviriyor, beyin kanserine, sinirliliğe, tiroid hastalıklarına ve manik depresyon gibi uçlara savrulan duygu çalkantılarına neden oluyor.
Ne Biliyoruz Ki? filmini seyredenlerin tanıdığı farmakolog Candace Pert, araştırmasında bu zehre Amerikan Gıda ve ılaç Kurumunun (FDA) onay vermesinden müthiş rahatsızlık duyduğunu söylüyor. Bu tür resmi kurumların içinde dönen dolaplar birçok sitede yazılıp çiziliyor.
Aspartam denilen tatlı zehrin zararları öylesine çok ki. Araştırmalar aspartamın kaşıntı, alerji, hiperaktivite ve korkunç başağrılarının da içinde olduğu doksan iki semptomla bağlantısı olduğunu gösteriyor.
Hamilelerde bebeğin beyin özürlü doğmasına ve zeka geriliğine yol açabiliyor.
Daha da vahimi, Amerikan Kanser Enstitüsü, aspartamın piyasaya sürüldüğü 1984 yılından bir yıl sonra yani 1985’ten beri beyin kanserinde hızlı bir artış görüldüğünü bildiriyor.
Bu tatlı zehrin kullanımının her yıl ikiye tatlanarak artması çok düşündürücü. Obezitenin de katlanarak artması daha da düşündürücü.
Aspartam, kandaki amino asit oranını değiştiriyor. Mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin seviyesini azaltıyor veya bloke ediyor. Bu yüzden depresyona ve intihar eğilimlerine yol açabiliyor.
ınce insanların kaçının kutularca diyet kolayı alışveriş sepetine doldurduğunu görüyorsunuz? Dükkanlarda diyet ürünleri ve diyet kolalar alan kişilerin çoğunun kilolu olduğu hiç dikkatinizi çekti mi?
Sağlıklı insanın beslenme biçiminde kola ve gazoz türü içeceklerin diyet ya da normal şekerli türü hiç yer almaz.
Tüm bu zararları bir yana, aspartamlı yiyecek ve içeceklerle kalori alımından kısıntı yaptığınızı sanıyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Çünkü aspartam, yağ yakımını önlüyor, metabolizmayı yavaşlatıyor ve iştah açıyor
Bir deneyde farelere bir süre suni tatlandırıcılarla yapılmış yiyecekler veriliyor. Aynı farelerin normal yiyeceklerinin tüketiminde de artış görülüyor. Bu da daha çok kilo alımına neden oluyor.
Diyet yiyecek/içecek endüstrisi kazancını kilolu insanların tüketiminden kazanıyor. Bu yiyeceklerin içinde iştahı uyaran kimyasallar var. Kişiler kilo aldıkça diyet ürünlerini daha da fazla tüketmeye başlıyor. Kısır döngü tam da diyet endüstrisinin istediği şey. Daha çok tüketim. Daha çok kazanç.
Sağlıklı besin tüketmek yerine kalori hesabı yapan insanın kalıcı olarak kilo verdiğini hiç gördünüz mü?
Susuzluğunuzu en iyi gideren içecek: Su.
Bedeniniz suyu seviyor. Eğer yeterli su içmiyorsanız, siz de suyu sevmeyi öğrenebilirsiniz. Sabah ilk kalktığınızda bir bardak suyla güne başlamaya var mısınız?
sevgilera.s.
Diyet kolaları nasılsa şişmanlatmıyor diye rahat rahat bol miktarda tüketiyor musunuz?
Suni tatlandırıcılarla yapılmış diyet ürünlerini yine aynı rahatlıkla mideye indiriyor musunuz?
“Bedava” kalorilerin bedeli sandığınızdan çok büyük. Evrende “bedelsiz” hiçbir şeyin olmadığını hatırlayın.
ınsanlar her zamankinden çok diyet ve sağlık ile ilgileniyor günümüzün obez dünyasında. Kilo vermek isteyenler, öncelikle diyet ürünlerine sarılıyor. Şeker ve karbonhidrat miktarını yani kalorileri kısmak için çoğu insanın elinde diet kolalar eksik olmuyor. Suni tatlandırıcılar ile yapılan tatlılar ve gazoz türü içecekler, çok miktarlarda tüketiliyor.
Insanlar aspartam ile tatlandırılmış her şeyi tüketirken birkaç kalori karda olduklarını sanıyorlar.
Aspartam, milyonlarca insanı zehirliyor, sakat bırakıyor ve öldürüyor. Karaciğeri turşuya çeviriyor, beyin kanserine, sinirliliğe, tiroid hastalıklarına ve manik depresyon gibi uçlara savrulan duygu çalkantılarına neden oluyor.
Ne Biliyoruz Ki? filmini seyredenlerin tanıdığı farmakolog Candace Pert, araştırmasında bu zehre Amerikan Gıda ve ılaç Kurumunun (FDA) onay vermesinden müthiş rahatsızlık duyduğunu söylüyor. Bu tür resmi kurumların içinde dönen dolaplar birçok sitede yazılıp çiziliyor.
Aspartam denilen tatlı zehrin zararları öylesine çok ki. Araştırmalar aspartamın kaşıntı, alerji, hiperaktivite ve korkunç başağrılarının da içinde olduğu doksan iki semptomla bağlantısı olduğunu gösteriyor.
Hamilelerde bebeğin beyin özürlü doğmasına ve zeka geriliğine yol açabiliyor.
Daha da vahimi, Amerikan Kanser Enstitüsü, aspartamın piyasaya sürüldüğü 1984 yılından bir yıl sonra yani 1985’ten beri beyin kanserinde hızlı bir artış görüldüğünü bildiriyor.
Bu tatlı zehrin kullanımının her yıl ikiye tatlanarak artması çok düşündürücü. Obezitenin de katlanarak artması daha da düşündürücü.
Aspartam, kandaki amino asit oranını değiştiriyor. Mutluluk hormonu olarak bilinen serotonin seviyesini azaltıyor veya bloke ediyor. Bu yüzden depresyona ve intihar eğilimlerine yol açabiliyor.
ınce insanların kaçının kutularca diyet kolayı alışveriş sepetine doldurduğunu görüyorsunuz? Dükkanlarda diyet ürünleri ve diyet kolalar alan kişilerin çoğunun kilolu olduğu hiç dikkatinizi çekti mi?
Sağlıklı insanın beslenme biçiminde kola ve gazoz türü içeceklerin diyet ya da normal şekerli türü hiç yer almaz.
Tüm bu zararları bir yana, aspartamlı yiyecek ve içeceklerle kalori alımından kısıntı yaptığınızı sanıyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Çünkü aspartam, yağ yakımını önlüyor, metabolizmayı yavaşlatıyor ve iştah açıyor
Bir deneyde farelere bir süre suni tatlandırıcılarla yapılmış yiyecekler veriliyor. Aynı farelerin normal yiyeceklerinin tüketiminde de artış görülüyor. Bu da daha çok kilo alımına neden oluyor.
Diyet yiyecek/içecek endüstrisi kazancını kilolu insanların tüketiminden kazanıyor. Bu yiyeceklerin içinde iştahı uyaran kimyasallar var. Kişiler kilo aldıkça diyet ürünlerini daha da fazla tüketmeye başlıyor. Kısır döngü tam da diyet endüstrisinin istediği şey. Daha çok tüketim. Daha çok kazanç.
Sağlıklı besin tüketmek yerine kalori hesabı yapan insanın kalıcı olarak kilo verdiğini hiç gördünüz mü?
Susuzluğunuzu en iyi gideren içecek: Su.
Bedeniniz suyu seviyor. Eğer yeterli su içmiyorsanız, siz de suyu sevmeyi öğrenebilirsiniz. Sabah ilk kalktığınızda bir bardak suyla güne başlamaya var mısınız?
sevgilera.s.
Son düzenleyen: Moderatör:
