tek özgürlüğümüz başımızı kapatmaktır

ema1

Hayat, sen plan yaparken başına gelenlerdlr
Pro Üye
10 Ağustos 2009
26.008
18.153
akmaktır!”
Bingöl’deki skandalla ilgili Emine K. Arslaner,
Hüda Kaya ve Münib Engin Noyan konuştu.
Işıl Cinmen’in haberi…
09/04/14 09:54
IŞIL CİNMEN
icinmen@haberturk.com
HABERTURK.COM
“Başörtüsüne özgürlük” dediniz.
“Tamam, sonuna kadar” dedik.
Siz “özgürlük” deyince, biz başörtülü ve
başörtüsüz kadınlar, şunu anladık:
“Beraber yaşayacaksak, saçla eşit hakları
olacak başörtüsünün.
Okula da gidecek, işe de girecek, meclis
kürsüsüne de çıkacak.”
OY ALIRIM, GÖREV VERMEM
Çok yanlış anlamışız.
Meğer özgürce başörtüsü takan kadınların
tek özgürlüğü özgürce başörtüsü
takmakmış.
Gerisi yalan dolanmış.
Bingöl’deki olaya neresinden baksak etrafa
karanlık saçılıyor.
Ortada bir kadın var, Nurten Ertuğrul.
Bingöl'de AKP'den 1'inci sıradan Belediye
Meclis üyeliğine seçilen mali müşavir.
Haber için tıklayınız...
Bir de Yücel Barakazi var.
Kadınlardan yüzde 65 oy alarak seçilen ve ilk
icraatı olarak “Başkan vekilliği ve yardımcılığı
için bayanlara görev vermeyeceğini”
açıklayan AKP’li Belediye Başkanı.
(Öncelikle BAYAN değil KADIN. Madem 21’inci
yüzyılda cinsiyet ayrımcılığı yapılıyor, en
azından bu doğru yapılsın.)
"Neden bayan değil kadın" için tıklayınız...
Nurten Ertuğrul, Barakazi’nin bu sözleri
üzerine istifa etti. Sebeplerini de şöyle
anlattı:
“O toplantıda toplumun kadın belediye
başkan vekili veya yardımcısını
hazmedemeyeceği söylendi. Daha sonra ise
dinen ve örfen bunun uygun olmadığı en
yetkili ağızdan dile getirildi. Seçim
zamanında gece gündüz, toplumun din ve
örf gibi kurallarını gözetmeden kadınları
çalıştıran, kapı kapı dolaştıran, seçim
koordinasyon merkezlerinde gece geç
saatlere kadar toplantı yaptıran bir anlayışın,
bugün çıkıp kadını geri planda tutmak adına
mazeretler ileri sürmesi tam anlamıyla bir
çelişkidir. Din adına kimse bize bunu
dayatmaya kalkmasın. Onurlu ve haysiyetli
hiçbir partili kadının böyle bir yaklaşıma
sessiz kalmayacağını umut ederek belediye
meclisi üyeliğinden istifa ediyorum."
Oysa çıkan tek ses, Hüseyin Çelik’in
Barakazi’yi savunan cümleleri oldu.
“Barakazi basında yer alan ifadeleri
kullanmadığını söyledi. Nurten Ertuğrul'un
Başkan Yardımcısı seçilmemesi üzerine istifa
etmesini şık bulmuyoruz" dedi.
Yani bir nevi, “kol kırıldı da neden bu sefer
yen içinde kalmadı!” serzenişinde bulundu.
MÜCADELE NE İÇİN?
Mecliste başörtüsüne özgürlük için mücadele
eden kadın ve erkeklerden ise çıt yok.
O yüzden bu soru artık zaruri: Ne için
mücadele ediyorsunuz?
Bingöl’deki Nurten Ertuğrul, kadın olduğu
için başkan vekili olamayacaksa ve siz
susacaksanız, hakikaten ne için mücadele
ediyorsunuz?
Başörtüsüyle evde özgürce oturmak için mi?
Toplumun sizi hazmedemeyeceğini düşünen
bir Belediye Başkanını siz nasıl
hazmedebiliyorsunuz?
HAZIMSIZ OLAN TOPLUM MU?
Barakazi, 11 il ve 68 ilçede seçimleri kazanan
BDP'li belediyeleri kadınlar ve erkeklerin
birlikte yöneteceğini bilmiyor mu?
Ya Gaziantep Büyükşehir Belediye
Başkanı’nın Fatma Şahin olduğunu?
AKP’den Elazığ Keban belediye başkanı
olarak seçilen Fethiye Atlı’nın başörtülü bir
kadın olduğundan haberdar mı? Ya da
Ankara Güdül Belediye Başkanı Hava
Yıldırım’dan?
Haberdarsa, hangi toplumdan söz ediyor?
Yoksa kendi şahsi inanç ve görüşlerinden mi
bahsediyor?
Bunu ona sormayacak mısınız?
Ertuğrul yerine Barakazi’nin istifa etmesi
gerektiğini, zira onun cinsiyet ayrımcılığı ve
kadın düşmanlığı yaparak suç işlediğini
yüksek sesle söylemeyecek misiniz?
Ve en önemlisi inandığınız dinin kadınları
çalışmaktan, söz sahibi olmaktan,
yönetmekten men etmediğini, Ertuğrul’un
arkasında durarak cümle aleme
göstermeyecek misiniz?
O halde HDP MYK üyesi Hüda Kaya, yazar
Emine K. Arslaner ve kitapları yok satan
İslami yazar Münib Engin Noyan’ın
söyleyeceklerini dinleyin.
HÜDA KAYA: ERKEK EGEMENLİĞİ İÇİN LOJİSTİK
DESTEK
Bingöl’de aynı partiden olan Belediye
başkanının tavrı ve sözlerine tepki olarak
istifa eden Nurten Ertuğrul gayet cesur ve
şahsiyetli bir tavır göstermiştir. Nurten
Hanım istifa açıklamasında az ve öz bir
şekilde yanlış kadın algısına işaret etmiştir.
Hiç şüphesiz ki Türkiye’de ilk defa kadınlar
2014’te yapılan seçimde bu denli bir varlık
gösterdiler.
30 yıldır birebir seçim çalışmalarında hiç
bulunmadım ama en politize bir yaklaşım ile
içinde olduğumuz, gördüğümüz realite böyle
idi. Evet kadınlar siyasi çalışmalarda yıllardır
en fazla fedakarlık yapanlar ve çalışanlardı.
Bunu her parti için demem mümkün değil
elbette. Sistemin sahipleri olduklarını iddia
eden çağdaş ilerici çevreler(!) siyasi
çalışmalarda kadının fonksiyonunu henüz
keşfetmeden önce -hala da keşfetmiş
sayılmazlar- İslami çevreler en az otuz yıldır
seçim kampanyalarında kadın emeğinin
zaferlerini yaşamaktaydı. İstisnasız bütün
seçimlerde kadınlar mahalle mahalle, ev ev
dolaşarak davalarını, partilerini anlatmada
destanlar yazmıştı.
Selamet, Saadet, Refah, Fazilet partileri ve
şimdi halen aynı gelenekten doğan Ak
parti’de yaşanan tüm başarılar istisnasız
kadınların emeklerinin, yorgunluklarının,
uykusuzluklarının karşılığıdır. Fakat bu
zaferler kadın emeği ile kazanılmış olsa da
kadınların sonuç itibari ile kendilerinin siyasi
bir kazanımı oldu diyebilmek zordur. Çünkü
kadınlar bu çalışmalarda hep bir lojistik
destek olarak görülmüşlerdir. Böylesine
büyük fedakarlıklar ile yapılan çalışmaların
sonucunda karar verme noktalarında
egemen olanlar yine erkekler olmuşlardır.
Bugün geldiğimiz noktada kadınların siyasi
karar mekanizmalarında ki varlıkları yeterli
midir? Elbette değil.
2014 Yerel seçimlerinde 25 milyon erkek
seçmenin yanında 26 milyon kadın
seçmenin olduğu bir toplumda kadınların
siyasette ki varlığı hesap edilirse, 90 yıllık bir
ilerici ve çağdaş Türkiye(!) oluşturulmaya
çalışıldığında gelinen sonuç hiç de iç açıcı
değildir.
Kadınlar salt erkek egemenliğinin tahkim
edilmesi için lojistik destek gücü olarak
görülmüşlerdir.
Fransız devrimi sonrası devrimin emektar
kadınlarından Olympe de Gouges kendi
yoldaşlarına karşı eleştiri yaparak ‘Kadınlar
da insandır ve eşit rol almalıdır’ dediği için
‘Kadının üstüne vazife olmayan işlere
kalkıştığı’ suçu ile idam edilmiştir.
İnsanlık tarihi boyunca erkekler yetkiyi
paylaşmak istememişlerdir ve buna din ve
geleneği kılıf yapmışlardır.
Kadınlar devrimler için mücadele etmelidirler,
seçimler için kapı kapı çalışmalıdırlar ama
erkelerin hakim olduğu karar
mekanizmalarında olmamalıdırlar.
Kur’an ve elçilerin hayatına, mücadelelerine,
pratiğine baktığımızda kadın erkek ayırımı
asla yoktur. Kadınların idareci olamayacağına
yönelik gelenek peygamberimizden sonra
uydurulan rivayetlerle ortaya çıkarılmıştır.
Peygember efendimizin pratiğine
baktığımızda Medine piyasasını teftiş eden
Zabıta amiri kadın görüyoruz. Sayısız benzer
örnekler vardır.
Toplumda bir statü kazanan kadınların,
bütün karar ve yetki noktaları sadece erkek
hakimiyetinde olması için ortalıktan
çekilmeleri, seslerinin kesilmesi
gerekmekteydi.
Emevi zulüm idaresi ile bu süreç resmilik
kazanmıştır ve bu zihniyet Kur’an İslamı ile
değil, Emevi İslamı ile bu anlayışını
bugünlere kadar taşımışlardır.
Kadınların gerçekleri görme ve gösterme
mücadelesi dayanışma içinde
sürdürülmelidir.
MUNİB ENGİN NOYAN: İSLAM FEODAL YAPIYLA
KARIŞTIRILIYOR
Nurten Ertuğrul hanımefendinin başına
gelen durum Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın
dîni İslâm'dan değil, İslâm'ın ortadan
kaldırdığı ama ne yazık ki yeniden
"hortlamış" olan feodal yapının bir
yansımasıdır.
Daha doğrusu feodal örfün, İslâm'ın
hükümleri zannedilmesinden
kaynaklanmaktadır.
Ülkemizde Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın dîni
İslâm'ın hükümleriyle, feodal yapıdan
kaynaklanıp beslenen geleneğin birbirine
karıştırılıyor olması ne yazık ki çok yaygın bir
sorundur.
Elbette ki bunun en büyük sebebi İslâm'ın
eksik ve çoğu kez de yanlış bilinmesidir.
Ülkemizde mü'min muslimanlar üzerinde
http://www.haberturk.com/gundem/haber/937301-tek-ozgurlugun-ozgurce-basortusu-takmaktir-
 
E gunaydin! Aylardir burada anlatmaya calistigimizi birileri gazete yoluyla anlatinca daha gecer akce olmus tabi.. Siz hangi ulkede, hangi toplumda, nerede basortulu bir kadinin bir erkekle esit tutuldugunu, ayni haklara sahip oldugunu gordunuz? Basortusunun sizin ozgurlugunuz degil, boynunuza takilan zincirin ilk halkasi oldugunu soyledigimde demediginizi birakmiyordunuz...:KK53: Ne sanmistiniz ki? Hadi simdi birakin yaziyi da benle ugrasin gene.. Ne de olsa dogruyu soyleyen dokuz koyden kovulurmus..:KK14:
 
Hayir anlamiyorum basortulu kadinlar neden bunun arkasinda durmadilar. Belediye Meclisindeki diger kadinlar neden susup oturdular. Ya tbmmdekiler? Once muhalefettekiler, ya meclise turbanli girmenin mutlulugunu yasayanlar? Hic mi endise duymuyorsunuz geleceginizden. Yaziklar olsun.. hadi simdi sevinin turbanlariniza. Hadi akpye vern oyunuzu..
 
Hayir anlamiyorum basortulu kadinlar neden bunun arkasinda durmadilar. Belediye Meclisindeki diger kadinlar neden susup oturdular. Ya tbmmdekiler? Once muhalefettekiler, ya meclise turbanli girmenin mutlulugunu yasayanlar? Hic mi endise duymuyorsunuz geleceginizden. Yaziklar olsun.. hadi simdi sevinin turbanlariniza. Hadi akpye vern oyunuzu..

Bunlara zamanında tepki gösterdiler mi sanki :KK14:
$BiKdV6vCQAE4m96.jpg
 
Hayir anlamiyorum basortulu kadinlar neden bunun arkasinda durmadilar. Belediye Meclisindeki diger kadinlar neden susup oturdular. Ya tbmmdekiler? Once muhalefettekiler, ya meclise turbanli girmenin mutlulugunu yasayanlar? Hic mi endise duymuyorsunuz geleceginizden. Yaziklar olsun.. hadi simdi sevinin turbanlariniza. Hadi akpye vern oyunuzu..
Bende anlamıyorum. Neden susuyorlar.nedeen tepkisizler..

Turbana ozgurlugun en onemli amaci heryerde olabilmek.ayrimciliga hayir demek istedigi iste calisabilmek degilmi ydi.
Gostermelikmi yani hersey...ozgurluk sadece agizda dilde demek ki.
yazi gercekten cok önemli bir sorun a parmak basmış.
 
Bu yukarıdaki resimden hic haberim yoktu.... Ne zmn oldu bu

Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
 
Yazık..Çok yazık..
Baş örtüsü üzerinden siyaset dediğimizde linç edilmediğimiz kalıyordu.

Buyrun size özgürlük.
 
SİZİN BAŞörtüsü ile sorununuz nedir böyle ya anlamadım gitti. yazanlarda belli kişiler kin gütmüşsünüz resmen. allah sorsun sizlerden. bu nedir anlamıyorum ki yandaşınız aaa onun özgürlüğü deyince evet özgürlük kimse karışmasın diyo yine yandaşınız hayır bu onları kısıtlıyor diyor hepiniz yine başlıyorsunuz saymaya. yeter ya bırakın başörtüsü mevzusunu artık. bizim başörtümüz sizin tekelinizde olmasın . biz birbirimizi savunuruz gereken yerde. saraylım Basortusunun sizin ozgurlugunuz degil, boynunuza takilan zincirin ilk halkasi oldugunu soyledigimde demediginizi birakmiyordunuz...saraylım. bu nasıl bir sözdür. biz allahın emrini yerine getiriyoruz . tamam . nasıl ben başıaçığın hakkını savunmuyorsam sizlerde bizimkini savunmayın ve yermeyin artık.
 
Herşey çok güzel konu güzel önemli fakat ben demedim mi ciler çıkmış yine. He yani tek sorun başortu. Ortadan kalkacak ya da sonumuz buna doğru gidecek gbisinden. Keşke bir konuda gerektiği yerden ele alınsa. Ayrıca böyle bu durumdan da bu konu sayesinde haberdar oldum. Bazılar gerçekten de çıldırmış:KK53:
 
SİZİN BAŞörtüsü ile sorununuz nedir böyle ya anlamadım gitti. yazanlarda belli kişiler kin gütmüşsünüz resmen. allah sorsun sizlerden. bu nedir anlamıyorum ki yandaşınız aaa onun özgürlüğü deyince evet özgürlük kimse karışmasın diyo yine yandaşınız hayır bu onları kısıtlıyor diyor hepiniz yine başlıyorsunuz saymaya. yeter ya bırakın başörtüsü mevzusunu artık. bizim başörtümüz sizin tekelinizde olmasın . biz birbirimizi savunuruz gereken yerde. saraylım Basortusunun sizin ozgurlugunuz degil, boynunuza takilan zincirin ilk halkasi oldugunu soyledigimde demediginizi birakmiyordunuz...saraylım. bu nasıl bir sözdür. biz allahın emrini yerine getiriyoruz . tamam . nasıl ben başıaçığın hakkını savunmuyorsam sizlerde bizimkini savunmayın ve yermeyin artık.

Saraylım yakında nicki değiştirecek antiislam falan :)
Keşke örtu dışındaki meselelre yorsalar güzelim kafaları kim bilir nelere çalışacaktı :)
Yani artık bunalttılar ya aynı konu tersten ele alınsa 3-5 kşi yüzünden olayı genelemmeyin denirdi.
 
Yahu allaha kul köle olmak benim tercihim benim özgürlüğüm örtü de benim seçimim asıl zinciri sen vuruyorsun bu özgürlüğümü elimden alarak istersem fareye tapar önunde diz çökerim sana ne ?
 
Biz kadın düşmanlığı diyoruz asıl siz hala başörtüsü muhabbeti yapıp, mağdur edebiyatına devam ediyorsunuz neyse herkes anlamak istediği gibi anlıyor nasıl olsa:KK14:
 
Biz kadın düşmanlığı diyoruz asıl siz hala başörtüsü muhabbeti yapıp, mağdur edebiyatına devam ediyorsunuz neyse herkes anlamak istediği gibi anlıyor nasıl olsa:KK14:

Konu güzel. Peki ilk yorum? Başa dolanan zincir muhabbeti ne? Böyle bir konudan 'işte başortu böyle kaka' diyen bi yoruma neden tepki yok? E haklısınız herkes istediğini çıkarıyor.:KK51:

Tek özgürlük başortu olsa onu zaten evde de takıyoruz bunun neden istendiği belli. Böyle densizler saçma sapan işler yapıyor gelin bunu konuşalım demeye varmadan 1. yoruma bak
 
Son düzenleme:
SİZİN BAŞörtüsü ile sorununuz nedir böyle ya anlamadım gitti. yazanlarda belli kişiler kin gütmüşsünüz resmen. allah sorsun sizlerden. bu nedir anlamıyorum ki yandaşınız aaa onun özgürlüğü deyince evet özgürlük kimse karışmasın diyo yine yandaşınız hayır bu onları kısıtlıyor diyor hepiniz yine başlıyorsunuz saymaya. yeter ya bırakın başörtüsü mevzusunu artık. bizim başörtümüz sizin tekelinizde olmasın . biz birbirimizi savunuruz gereken yerde. saraylım Basortusunun sizin ozgurlugunuz degil, boynunuza takilan zincirin ilk halkasi oldugunu soyledigimde demediginizi birakmiyordunuz...saraylım. bu nasıl bir sözdür. biz allahın emrini yerine getiriyoruz . tamam . nasıl ben başıaçığın hakkını savunmuyorsam sizlerde bizimkini savunmayın ve yermeyin artık.

önce siz diye parmağını gösterdiğin insanlara ve onun düşüncelerine dikkat edeceksin. burada yazan herkes dersen sana orda dur derim.benim başörtüsüyle sorunum olduğunu nerden çıkardın. 1.
benim düşünmediğim şeyi ben düşünüyorum diye gösteremezsin ve iiftira atamazsın 2.
sen baş açığın hakkını savunmayabilirsin ama ben başı açık yada kapalı bütün kadınlarıon hakkını savunuyorum 3.
sen başı açıklara haklarını bile savunmayacak kadar önyargılı ve taraflısın;ayrımcısın. ama ben hepimizin yani bütün kadınların,,haklarının savunulmasından yanayım ettimi 4.
herkes birilerini parmağıyla gösterirken iftira atmamayı bilecek. buda 5.
 
Son düzenleme:
Başınızı örtmeniz konusundaki seçiminiz elbette sizi ilgilendirir, Allah'la kul arasına kimse giremez, girmemeli lakin burda tepki gösterilen şey bambaşka, mevzu baş örtüsü de değil, Bingöl'de yaşananlarla ilgili bir konu daha açılmıştı burda, orda da kadına yönelik bu baskılara tepki göstermiştik, yine tepki aynı.

Kadın, erkeklerin iki dudak arasından çıkacak sözlere göre baskılanmamalı, haberdeki çoğu şeye katılıyorum, misal İslamiyet'in kabul edildiği, Peygamber efendimizin yaşadığı dönemde kadınlar ticaretle uğraşırmış, kadına evde oturtulması gereken biri olarak bakmamışlar.

Bingöl'de yaşanan hiçte normal birşey değil, o emekçi kadın bileğinin hakkıyla kazanmış, oy verilmiş ona, seçim öncesi tüm partiler kadın kollarını faaliyete geçiriyor, ev ev gezen hep kadınlar, sonra seçim oluyor sen evinde otur deniyor, var mı böyle birşey?

Bu haksızlıktır, kadın okumalı, çalışmak istiyorsa çalışmalı, sırf birileri istedi diye eve kapatılmamalı.

Ve evet ister istemez insan şaşırıyor, kadınız biz, bize böyle şeyler yapanlara tepkisiz kalınması üzüyor.
Hükümetin, partilerin, meclisin, kadınların susmasına şaşırmamak elde mi?
 
bende tam pembe ne zaman yorum yapacak bu konuya diyordum ahada yaptı :KK52:

başörtüsü ince mesele ama anlayana..

başörtüsü konusu neden bu kadar dallanıp budaklanır anlamam nasıl etek pantolon bir kıyafetse başörtüsüde bunun gibi bişey bir kıyafet üzerine giyilen bişey kimse giydikleriyle yargılanamaz ama buradaki mesele başörtüsü değil mesele kadını bi bahaneyle uzaklaştırmak yerine oturtmak bunca yıl edilmeyen laflar şimdi ediliyor yok okul yok memurluk sanki kız evlat okutmaya niyetli bi toplummuşuz gibi.. kadınların çalışmasına destek veren bi toplummuşuz gibi.. erkek egemen bi toplum olmamızın ceremesini biz başı kapalı hanımlar çekiyoruz gibi görünüyor dışardan bakınca ama aslında işin aslı bu değil işte.. özgür bırakılmak fayda etmeyecek çünkü ilk önce bu adam gibi düşünen sünepe beyinlerin değiştirilmesi gerekecek sorun başörtüsü değil erkek egemen toplum düşüncesi..

başörtüsü bahane...
 
Başını her yerde kapatmak isteyecek kadar inançlı insanların kocalarının dizinin dibinden ayrılmaması gerektiğini de bilmesi gerekir. Okumak çalışmak dinde yasak bir kere yahu, cahillikten ölmese kimse bari. :KK43:
 
X