• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Tek şişman beyniniz

Sibel80

Nirvana
Kayıtlı Üye
2 Kasım 2007
1.265
214
698
Diğer
Thumbs up TEK ŞİŞMAN BEYNİNİZ/Düşünce Gücüyle Zayıflama


Mucize!
Yasemin Soysal, Yüksek Lisans Tezi araştırması olarak zihnin beden üzerindeki etkilerini araştırmaya başladığında, insanların kolayca kilo vermelerini sağlayacak bir sistem geliştirebileceğini hayal bile etmiyordu. Fakat geliştirdiği yöntemi kilo problemi yaşayan yaklaşık 1000 kişi üzerinde denedi. Sonuçlar inanılmazdı! Kilo sorunu yaşayan kişiler hızla ve son derece sağlıklı bir şekilde kilo vermekle kalmıyor aynı zamanda yaşamlarının pek çok alanında da olumlu ilerlemeler kaydediyorlardı. Üstelik karmaşık diyetlere, özel egzersizlere, kendini bir şeylerden yoksun bırakmaya ihtiyaç kalmadan.

Şu ana kadar 1000 kişi üzerinde test edilen ve inanılmaz sonuçlara ulaştıran "Zihin Gücü ile Zayıflama" tekniğini ve bu kitap yardımıyla artık siz de kullanabilirsiniz.
 
Kilo vermek için bin bir çeşit yol denediniz ama zayıflayamadınız mı? “Bütün mesele Beyninizde”
Yasemin Soysal geçtiğimiz hafta çıkan “Tek Şişman Beyniniz” isimli kitabında modern yaşamın en büyük problemlerinden biri olan aşırı kilo sorununa farklı bir bakış açısı getiriyor. Kitap yüzlerce örneğini gördüğümüz diyet reçeteleri ile dolu kitaplardan bir hayli farklı tarzda yazılmış.

Soysal kitabında “mucize” bir diyet reçetesi ya da listesi vermiyor, kitapta, zayıflamaya çalışırken yapılan hataları, beynimizi nasıl yanlış programladığımızı neşeli ve kolay anlaşılır bir dille aktarıyor.

Tartılardan Kurtulun
Kitabında, son derece masum görünen tartıların bizlere nasıl kilo aldırdığını, olumlu düşünce sandığımız pek çok şeyin aslında nasıl kilo almamıza neden olduğunu, askıda duran eski kıyafetlerimizin bedenimizi kilo almaya nasıl programladığını ve geçmişimizden getirdiğimiz şartlı reflekslerin ne yaparsak yapalım bizi kilo sorunu ile baş başa bıraktığını da okuyucularıyla paylaşıyor.

Pozitif düşünce diye bir şey yoktur! Sadece düşünce vardır…
Yasemin Soysal kitabında, zihnin illüzyonların etkisinde olduğunu açıklıyor. Zihin, olumlu ya da olumsuz düşünce gibi şeyleri algılamakta zorlanıyor diyor Soysal, onun için olumlu ya da olumsuz düşünme diye bir şey yok; yalnızca düşüncenin kendisi var. Bu nedenle bizler belli düşüncelere programlandığımız sürece bu düşüncenin arkasındaki niyet iyi de olsa sonuç o kadar iyi olmayacaktır.

Sonunda o pastayı yersiniz
Beyninize, “pasta yeme!” diye bir komut verdiğinizde bu komut olumlu bir niyet içeren olumlu bir komut olabilir. Fakat zihin eyleme değil pasta düşüncesine odaklanır ve pasta düşüncesi aklından geçtiğinde onu yemek için gerekli olan fizyolojik süreçleri başlatır. Siz istediğiniz kadar pasta yememeye çalışın içinizdeki gerilim artar ve sonunda o pastayı yersiniz.

Bu nedenle zihnin, yaşanılan ortam ve doğru düşünme alışkanlığı ile düzenlenmesi gerekir. Bunun için örneğin büyük tabaklar yerine küçük tabaklarda yemelisiniz. İstediğiniz şeyi yeyin; isterseniz pasta yiyin; ama bunu büyük bir tabakta değil küçük bir tabakta yiyin. Büyük tabağın içinde bir porsiyon pasta size küçük gelecektir; ama aynı pastayı küçük bir tabağa koyarsanız, zihniniz bunun çok fazla olduğunu düşünmeye başlayacaktır.



Kitaptan inciler…

Tartının kilo aldıran cazibesi
Kilo vermeye başladığınızda tartıya çıkmak en büyük hatadır. Kilo vermek isteyen biri, sıklıkla şu cümleleri kurar:

“Ben 10 kilo veririm ve daha sonra kilo vermem durur”

“Ben daha 70 kilonun altına inmedim, Allahım 70’e kadar geliyorum sonra kilo vermem duruyor.”

Bu cümleleri çok masumca kurduğunuzu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Eğer 70 kilonun altına inemeyeceğinize inanıyorsanız, o zaman bu gerçekleşecektir.


Eski kıyafetler kilo aldırır
Azimle hırsla 10 kilo verdiğinizi kabul edelim. Peki, eski kıyafetleriniz niçin hala dolapta duruyor? Cevabı çok açık:

“ Ya tekrar kilo alırsam, o zaman giyecek kıyafetim olmaz”

“Zaten sürekli kilo alıp veriyorum, şişmanlamamam için hiçbir sebep yok. Tekrar kilo aldığımda giyerim ”

Esasında bilinçaltına verdiğiniz komut şöyledir: Nasılsa yeniden kilo alacağım o yüzden bu kıyafetleri saklamalıyım.

Doğru bildiğiniz yanlışları düzeltin
1- "En kötüsüne hazırlan, daha iyisini elde edersen mutlu olursun!”
Bu fikri unutun

2- "Daima olabileceğiniz en mükemmel “size” odaklanın"
Bu hayalperestlik değildir

3- "Zayıflayamayacağınıza “inanıyorsanız” kendinizi kandırmayın"
Kesinlikle zayıflayamayacaksınız

4- Gerçekten zayıflamak istiyorsanız buna inanın!

5- Şişman olduğunuzu düşünüyorsanız yemek istediğinizde “Ben böyle de güzelim” demeyin.

6- Güzel bir fiziğe sahip olmak için dua edin.

7- Kilo alırken tartılabilirsiniz ama kilo verirken tartılmayın

8- Size büyük gelen kıyafetlerinizden kurtulun

9- İnmek istediğiniz bedene uygun bir kıyafet alın ve onu ayrı bir yere asın

10- Büyük ve çukur tabakları çöpe atın

11- Zayıflama sürecinde siyah renge takılıp kalmayın


Kimler okumalıMalumunuz yaz geliyor, kış ayları boyunca aldığımız kiloları verme telaşıda başlıyor. Kadın ya da erkek kilo sorunu yaşan kişiler, hızlı ve sağlıklı bir şekilde kilo vermek isteyen, aynı zamanda hayatlarının pek çok alanında olumlu ilerleme kaydetmek isteyenler bu kitabı okumalısınız.
 
kızlar bu kitabı bügün keşfettim.en yakın zamanda alacam sizede aktaracağım.okuyan varsa daha önce görüşlerinizi bekliyorum.
 
resim yüklemeyi bilmediğim için resmini koyamıyorum.görür görmez buraya ekledim açıklamalar bende olumlu etki bıraktı
 
Kesinlikle katılıyorum .hangi cümleleri kuruyorsak farkında olmadan beynimizi o duruma şartlıyoruz.
 
Cok güzel bilgileri bizimle paylasmissin tesekkurler arkadasim. kaydirigubbakcemile5
 
Kilo vermeye başladığınızda tartıya çıkmak en büyük hatadır. Kilo vermek isteyen biri, sıklıkla şu cümleleri kurar:

“Ben 10 kilo veririm ve daha sonra kilo vermem durur”

“Ben daha 70 kilonun altına inmedim, Allahım 70’e kadar geliyorum sonra kilo vermem duruyor.”


aynı ben..:delphin:
 
arkadaşlar ben bir prof psikiyatrist ile tanşmıştım. demişti ki:
beyin öyle birşey ki düşünceyle kendi ölümüne bile neden olursun.
yani bir şeyi kırk kez söylesen olur sözü doğru galiba.
 
Etiketler: bugün ne giydim?
22 Mart 2009 Pazar
Düşünce gücüyle zayıflama 2
Bir önceki postta bahsettiğim 232 sayfalık kitabı yaklaşık 3 saat içinde okudum. Çok fazla bir şey beklemiyordum aslında kitaptan sadece fikir vermesi açısından faydalı olabileceğini düşünmüştüm,öyle de oldu. Gel gör ki benim gibi konsantre olmak konusunda başarısız bir insan nasıl kitapta anlatılanları uygular bilmiyorum ama ben bunu deneyeceğim. Geelelim kitabın can alıcı noktalarına.

1- Kilo vermek istiyorsak zihnen, bedenen ve ruhen buna hazır olmalıyız.( ağlayarak yaptığımız diyetler, zorla yaptığımız koşular işe yaramaz.)

2- Tartıyı hayatımızdan çıkarıyoruz. ( Çünkü istediğimiz kiloyu tartıda gördüğümüz andan itibaren beyin yine kilo almaya programlanıyormuş)

3- Kilo verdikten sonra dolapta eskiye dair hiçbir şey kalmamalı. Nasıl olsa tekrar kilo alırız mantığıyla kıyafetleri atmamak niyetindeysek o zmn niye kendimize işkence edip kilo veriyoruz ki?

4- Büyük tabaklar yerine küçük tabaklarda yemek yiyerek beynimizi yanıltıyor ve önce gözümüzü doyuruyoruz.

5- Algımız her zaman zayıflıkta olmalı. Alışveriş yaparken şişmanlığımızı nasıl kapatacağımızı değil zayıfladığımızda ne giyeceğimizi düşünüyoruz.

6- Sevdiğimiz şeyleri yemek için kesinlikle bahanelere başvurmuyoruz. Çikolata yiyeceksekte bunu verdiğimiz 1-2 kiloya ÖDÜL olarak yemiyoruz. Zaten bize kilo aldıran bir şey ödül değil ancak ceza olabilir diye düşünüyoruz.

7- Kendimizi sürekli olarak zayıf hayal ediyoruz. Zayıfken ne giydik? ayna karşısında zayıf halimizle nasılız? insanların zayıf görüntümüze tepkileri neler? bunları düşünüyoruz.

8- Beynimize "çikolata istemiyorum, çikolata istemiyorum" diye komut verdiğimizde, zihnimizde çikolata kavramı canlanacak ve bunu gerçek sanacak hal böyle olunca bunu yapılması gereken bir komut olarak algılayacaktır. Bir başka deyişle çikolata istediğimiz halde çikolata istemiyorum diyerek beynimizi kandıramıyoruz.

9- Sürekli yemememiz gereken şeyleri zihinde hayal etmek en büyük yanlışlardan biri. Onun yerine faydalı yiyecekler hayal ediyoruz, zararlı şeyleri yesek bile yarısını yediğimizi düşünüyoruz. Yemekleri paylaştığımızı ayrıca koştuğumuzu, yüzdüğümüzü sıklıkla hayal ediyoruz.

10- İnsanların sizin kilolarınızla ilgili söylediği şeylere kulağınızı tıkıyorsunuz.

11- Yemekleri tatlarını ala ala, sindire sindire, yavaş yavaş yiyoruz. Lezzet için yemek yiyoruz ve midemizi tıka basa doldurmuyoruz.

12- Biz yemekleri beynimizin ihtiyacını karşılamak için değil bedenimizin ihtiyacını karşılamak için yediğimizde vücut depolama yapmaz, dolayısıyla kilo almayız. Bu sebeple zihnimizin istediğini değil bedenimizin istediğini yemeliyiz. Eğer şekerli bir şey istediğimizde bir kaç kuru üzümde bizi tatmin ediyorsa bu bedenimizin ihtiyacını karşıladık demektir ve bu kilo yapmaz.

13- Eğer beynimiz açsa dünyaları yesek doymayız bu da sürekli diyet yapmaktan, yasaklar koymaktan beynimizde kıtlık bilincinin oluşmasındanmış. Kıtlık bilincinden kurtulmak için zararlı yiyecekleri kendimize tamamen yasaklamıyoruz, en azından yarım yiyoruz, tıka basa midemizi doldurmuyoruz. Ve yazarın önerisi üç hafta boyunca ne yerseniz yiyin yarısını bırakıp 30 dak. sonra yiyin, bolluk bilinci için masanızda ufak sağlıklı atıştırmalıklar olsun diyor.
 
bende bu konuyu haberlerde gordum dün cok etkılıymış zayıflamaya
 
Sibel teşekkürler yazdıkların için. Dün tesadüfen uzman tv de soysal'ın başlıklarına bakıyordum. Bugün de kitabı yine tesadüfen karşıma çıktı.. Bu ilahi bir işaret mi acaba :))
 
arkadaşlar ben de 3 aylık bebeği ve kiloları :) olan bir kadın olarak kitabı okudum.yararlı olduğunu düşünüyorum.Ve umuyorum sonuçları en kısa zamanda yazacağım
 
Sibel teşekkürler yazdıkların için. Dün tesadüfen uzman tv de soysal'ın başlıklarına bakıyordum. Bugün de kitabı yine tesadüfen karşıma çıktı.. Bu ilahi bir işaret mi acaba :))

evet işaret olabilir.bu işi artık kökten çözmek istiyorum:Saruboceq:
 
kızlar bazı nedenlerle kitabı geç alabildim şimdilik alıntılarla idare edin yarın kendi yorumlarımıda yazarım...................................................................................
TEK ŞıŞMAN BEYNıMıZ

Zihin, beden ve ruh bir bütündür. Zevk aldığınız şeyler yaparken bu üçünü yoğun olarak kullanırken, nefret ettiğimiz bir şeyle uğraşırken bunlar birbirinden kopuk demektir. Kendinize zorla yasaklar koymuşsanız, bedeniniz hiç söz dinlemeyecek demektir.

Zayıflama demek; düşüncenin, yeme biçiminin, davranışların, yaşam biçiminin v.s. değişmesi demektir. Bu değişimi yapmanın tek yolu farkındalıktır. ıçinde zihnin ve ruhun olmadığı tüm kilo verme çalışmaları başarısız olacaktır. Hergün ağlayarak yapılan diyetler, oflayarak yapılan spor sonuçsuz kalacaktır. Yarardan çok zarar getirecektir. Bir bütün halinde değiştiyseniz, o zaman değişiminiz kalıcı bir başarıdır.

Aç kalıp mutsuzca diyet yaptığınızda, bir süre sonra neden diyet yaptığınızı unutursunuz, böyle geçen bir hafta sonra da deliler gibi yemeklere saldırırsınız, güya kendinizi ödüllendirirsiniz.

Oysa az bile yiyor olsanız bunu bir kutlamaya, bir şölene dönüştürmelisiniz. Bunun için, neyi niçin yaptığınızı unutmadan, ruhunuzu da yanınıza almalısınız.

Sadece fiziğinizi değiştirmeye kalktığınızda, belinizden duvara bağlı bir lastikle koşuyor gibi geriye çekilirsiniz. ışin içinde zihniniz ve ruhunuz yoksa, başaramazsınız. Sadece koşmak yada diyet yapmak, sadece zihinsel teknikler yada sadece meditasyon size istediğiniz fiziksel değişimi getirmez.

En mantıklı insan bile çocukken ona öğretilenden, geçmişinden sıyrılamaz. Karar baştan bellidir, kararı bilinçaltınız verir, ince ayarlar için bilince gereksinim duyuyorsunuz. Bu nedenle bilinciniz vasıtasıyla ne yapmanız gerektiğini iyi bildiğiniz halde, çoğu zaman yapmamanız gerekenleri yapar, hatta bilincinizi uygun bahaneler bulması için kullanırız bile.
 
Son düzenleme:
Back
X