- 22 Ocak 2010
- 7.158
- 19.671
- 498
- Konu Sahibi La Que Sabe
- #1
Bu bir bilgilendirme yazısı değildir.
Bu bir "ne hale geldik!" yazısı değildir.
Bu bir "vah vah" yazısı değildir.
Bu "bir derdim var" yazısı da değildir.
Sevgili kadınlar, bu, bir farkındalık, tepki ve "yeter" yazısıdır.
Hergün karşılaştığımız taciz, tecavüz, şiddet ve ayrımcılık durumlarına karşı bir kınama yazısıdır. Bir reddir. Bir sahip çıkma hareketinin ifadesidir. Bu çatı altında toplanan kadınların, Türkiye'nin en kalabalık kadın platformundan yaşananlar karşısında gösterdiği tepkidir. Birazdan bu yazıda okuyacağınız rakamlardan her birinin bir insanı temsil ettiği, dahası birçoğunun artık sadece sayılarla ifade edildiği, oysa her birinin bir hayatı olduğu, bir zamanlar aramızda ve var oldukları aklıdan çıkarılmamalıdır. Önce o sayılara ve genel tabloya bakmakta fayda var.
Babasından, ağabeyinden, ne yazık ki annesinden, devamında eşinden şiddet gören; küçük yaşta evlendirilen, yaşı ne olursa olsun aklı ve beyni yerine önce fiziği ve cinselliğiyle tanınmaya çalışılan, kendi güdülerinin kontrol edemeyen erkekler yüzünden cinsel obje olmaktan kurutulamayan; kazandığı parasında bile söz hakkı olmayan, çalışan bir kadın olsa dahi yaşam amacı doğurmak, beslemek, büyütmekten ibaret görülen kadınların sayılarla ifade edilen durumuna bir bakalım:
Bu bir "ne hale geldik!" yazısı değildir.
Bu bir "vah vah" yazısı değildir.
Bu "bir derdim var" yazısı da değildir.
Sevgili kadınlar, bu, bir farkındalık, tepki ve "yeter" yazısıdır.
Hergün karşılaştığımız taciz, tecavüz, şiddet ve ayrımcılık durumlarına karşı bir kınama yazısıdır. Bir reddir. Bir sahip çıkma hareketinin ifadesidir. Bu çatı altında toplanan kadınların, Türkiye'nin en kalabalık kadın platformundan yaşananlar karşısında gösterdiği tepkidir. Birazdan bu yazıda okuyacağınız rakamlardan her birinin bir insanı temsil ettiği, dahası birçoğunun artık sadece sayılarla ifade edildiği, oysa her birinin bir hayatı olduğu, bir zamanlar aramızda ve var oldukları aklıdan çıkarılmamalıdır. Önce o sayılara ve genel tabloya bakmakta fayda var.
Babasından, ağabeyinden, ne yazık ki annesinden, devamında eşinden şiddet gören; küçük yaşta evlendirilen, yaşı ne olursa olsun aklı ve beyni yerine önce fiziği ve cinselliğiyle tanınmaya çalışılan, kendi güdülerinin kontrol edemeyen erkekler yüzünden cinsel obje olmaktan kurutulamayan; kazandığı parasında bile söz hakkı olmayan, çalışan bir kadın olsa dahi yaşam amacı doğurmak, beslemek, büyütmekten ibaret görülen kadınların sayılarla ifade edilen durumuna bir bakalım: